
Teksüt Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Mert Özmen’e göre gıda sektöründe fiyat rekabetinin ötesine geçen bir döneme girildi. Tüketici artık daha çok güven ve kalite arayışında. Deneme yanılma riskini azaltmak istiyor. Özellikle gıda gibi doğrudan sağlığı ilgilendiren kategorilerde marka güveni her zamankinden daha belirleyici hale geldi. İstikrarlı üretim yapan, aynı kalite düzeyinde devamlılık sağlayabilen, hijyen standartlarını şeffaf biçimde sürdüren markalar öne çıkıyor.
Fiyat tek kriter değil, istikrarlı kalite tercih ediliyor
Ekonomik koşulların tüketici alışkanlıklarını değiştirdiğini belirten Özmen, fiyatı biraz yüksek olsa da kalitesiyle güven veren markalı ürünlerin daha fazla tercih edildiğini vurguladı: “Alım gücü azalan tüketici deneme-yanılma riskini azaltmak; parasının tam karşılığını almak istiyor. Özellikle süt ve süt ürünleri gibi günlük tüketimde olan kategorilerde ürünün lezzet, tazelik ve raf ömrü açısından istikrarlı olması büyük önem taşıyor. Tüketici artık daha ucuz ama değişken ürün yerine, her zaman aynı kaliteyi sunan markaları seçiyor.”
Kaliteden ödün veremeyiz
Teksüt’ün başarısının temelinde değişmeyen kalite anlayışı bulunduğunu belirten Özmen, üretim süreçlerindeki titiz yaklaşımı şöyle özetledi: “Bizim için en önemli ilke “evimize götürmediğimiz hiçbir ürünü satışa göndermiyoruz. Çünkü biz biliyoruz ki başarı fiyatla değil, kaliteyle oluyor.”
Samimi ve güven veren yaklaşım
Teksüt’ün tüketiciyle kurduğu bağda sıcaklık ve samimiyetin önemli bir rol oynadığını ifade eden Özmen, “marka deneyimine çok önem veriyoruz. Tüketicinin Teksüt ürününü rafta gördüğünde ne hissettiği, sofrada nasıl bir güven duygusu yaşadığı bizim için esas başarı göstergesi” dedi.