Hava Durumu
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Abb

Kapsül Haber Ajansı - Abb haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Abb haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

ABB Robotik Alanında Yeni Teknolojilerini Makina Hangar’da Sektörle Buluşturdu Haber

ABB Robotik Alanında Yeni Teknolojilerini Makina Hangar’da Sektörle Buluşturdu

İsviçre merkezli elektrifikasyon ve otomasyon teknolojileri lideri ABB, endüstriyel üretimin geleceğinin sergilendiği Makina Hangar Robotik Otomasyon Çözümleri 2025 etkinliğine ‘Elmas Sponsor’ olarak katılım sağladı. İstanbul’da gerçekleştirilen bu özel buluşmada ABB, yapay zekâ destekli robotik üretim çözümlerini ve robotik yazılımda devrim niteliğindeki yeniliklerini sektör profesyonelleri ile buluşturdu. ABB’nin etkinlikte sergilediği çözümler şunlar oldu: ABB CRB15000 Kolaboratif Kaynak Hücresi: İnsanla birlikte güvenle çalışabilen bu kaynak hücresi, kompakt yapısı ve sezgisel kontrol özellikleriyle üretim hatlarında esneklik ve kaliteyi bir araya getiriyor. Kolaboratif Paletleme Çözümü: Dar alanlarda bile yüksek verimlilik sağlayan bu çözüm, ergonomik tasarımı ve güvenli çalışma prensibiyle özellikle gıda, lojistik ve tüketim sektörlerinde öne çıkıyor. AppStudio Yazılımı: Kod yazmadan robot programlamayı mümkün kılan bu sezgisel yazılım, üretim süreçlerini sadeleştiriyor ve robotik otomasyonu herkes için erişilebilir hale getiriyor. ABB, yapay zekâ ve dijitalleşme destekli yeni robotik çözümleriyle üreticilere; daha hızlı karar alma, esnek üretim hatları kurma ve operasyonel verimliliği artırma fırsatı sunuyor. Şirket, Türkiye’deki üretim sektörünün dijital dönüşümünde öncü rolünü güçlendiriyor. ABB Türkiye Robotik ve İmalat Otomasyonu İş Kolu Başkanı Emre Tural, bu konuda yaptığı açıklamada, “ABB olarak, robotik alanındaki teknolojilerimizde endüstriyel üretimde verimlilik, sürdürülebilirlik ve güvenliği bir arada sunan çözümler geliştirmeye odaklanıyoruz. Makina Hangar buluşması, bu çözümlerimizi sektör profesyonelleriyle buluşturmamız açısından son derece değerli bir platform oldu. Türkiye’deki üreticilerin robotik alanındaki dijital dönüşüm yolculuğuna güçlü bir teknoloji ortağı olarak katkı sağlamaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı. Leasing kampanyası ile finansal kolaylık Öte yandan ABB, robot teknolojilerine erişimi kolaylaştırmak amacıyla sunduğu leasing (kiralama) kampanyasını da bu etkinlikte öne çıkardı. Bu kampanya ile üreticilere düşük başlangıç maliyeti ve esnek ödeme imkânı tanıyan ABB, üretim yatırımlarını hızlandırmak isteyen firmalar için önemli bir avantaj sunuyor. Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

ABB'nin El Tipi Cihaz Yöneticisi Artık ‘Tehlikeli Alanlar’ İçin de Kullanılabiliyor Haber

ABB'nin El Tipi Cihaz Yöneticisi Artık ‘Tehlikeli Alanlar’ İçin de Kullanılabiliyor

İsviçre merkezli otomasyon ve elektrifikasyon teknolojileri lideri ABB, saha cihazları için evrensel bir el tipi cihaz yöneticisi olan ABB Ability™ Smart Device Manager'ın yeteneklerini tehlikeli alanlarda da kullanımını sağlayan bir sertifikayla genişletti. Smart Device Manager, bu yeni özelliği ile artık güvenlik, verimlilik ve güvenilirliğin kritik öneme sahip olduğu petrol ve gaz, kimya ve diğer endüstrilerdeki proses cihazlarının konfigürasyonunu, devreye alınmasını, tanımlanmasını ve bakımını da destekleyebiliyor. ABB'nin cihaz yönetimi portföyünün bir parçası olan Smart Device Manager, şirketin mevcut Field Information Manager (FIM) yazılımını temel alarak geliştirildi. Siber güvenlik özellikli donanımını ölçeklenebilir Windows tabanlı işlevlerle birleştiren bu cihaz, hassas cihaz verilerinin güvenliğini sağlamaya yardımcı oluyor. Aynı zamanda bu güvenlik sistemi ile desteklenmeyen eski sistemlerden kaynaklanan siber tehditlere maruz kalma riskini azaltıyor ve tesis operasyonlarındaki plansız kesintilere karşı tam koruma sağlıyor. ABB'nin Ölçüm ve Analitikler bölümünden Manjus Manu, konu ile ilgili yaptığı açıklamada, "Smart Device Manager ürünümüz, endüstriyel cihaz yönetiminde uzun süredir devam eden zorluklara mükemmel bir çözüm getiriyor. Sektör, uzun zamandır, modası geçmiş cihaz yöneticilerinin parçalı iş akışlarına ve sınırlı protokol desteğine kadar kapsamlı, güvenli ve kullanımı kolay bir çözüme ihtiyaç duyuyordu. Tehlikeli alanlar için genişletilmiş sertifikasıyla Smart Device Manager ürünümüzü, operatörlerin en zorlu ortamlarda bile cihazları hızlı ve güvenli bir şekilde konfigüre etmesine ve bakımını yapmasına olanak tanıyan ölçeklenebilir ve geleceğe hazır bir araç olarak müşterilerimize sunuyoruz" ifadelerini kullandı. Hızlı, kolay ve güvenli: Smart Device Manager Smart Device Manager; tesis operatörlerinin, bakım ekiplerinin ve cihaz teknisyenlerinin saha cihazlarını üç dakikadan kısa bir sürede taramasını, tanımlamasını ve bunlara erişmesini sağlayabiliyor. Bu özellik ise güvenlik için sahada geçirilen sürenin en aza indirilmesi gereken yüksek riskli tehlikeli alanlarda yapılandırma sürelerini yaklaşık yarısına kadar indiriyor. Ayrıca Smart Device Manager, eski sistemler ile modern dijital iş akışları arasında köprü kurarak tesislerin sınırlı tedarikçi desteği, yüksek bakım maliyetleri ve dokümantasyon eksikliği gibi zorlukların üstesinden gelmesine de yardımcı olabiliyor. Böylelikle operatörler, eski ve yeni cihazları aynı şekilde yönetebilen tek ve sezgisel bir arayüzden yararlanabilirken, aynı zamanda yeni donanım gerektirmeden uzaktan destek ve gelecekteki özellik yükseltmelerine imkân sunuluyor. Smart Device Manager’in bir diğer öne çıkan özelliği de geleneksel cihaz yöneticilerinin aksine hem genel amaçlı hem de Bölge 1 tehlikeli alanlarda kullanım için onaylanmasıdır. HART, Profibus, Profinet, OPC-UA ve Ethernet-APL dâhil olmak üzere çoklu iletişim protokollerinde ABB ve üçüncü taraf cihazlarını destekleyen bu ürün, öte yandan satıcıdan bağımsız bir çözüm olmasıyla da avantaj sunuyor. Ayrıca bu ürün, Opsiyonel Power-Loop özelliği ile de cihazlara doğrudan Smart Device Manager'dan güç verilmesini sağlayarak harici güç kaynakları olmadan tezgah üstü testleri ve sahada devreye almayı daha hızlı ve basit hale getiriyor. Smart Device Manager’in cihaz yönetimini basitleştirmek için tasarlanan kolay arayüzü ise çevrimdışı şablonlar, evrensel cihaz kütüphaneleri ve otomatik güncellenen sürücüler gibi birçok özelliği bir arada sunarak devreye alma ve bakım için gereken süreyi ve çabayı en aza indiriyor.

6’ncı Genç Akademi Başkentlilerin Hizmetinde Haber

6’ncı Genç Akademi Başkentlilerin Hizmetinde

Kızılay Zafer Meydanı’nda yer alan merkez açıldığı günden beri Başkentli gençlerin yoğun ilgisiyle karşılaştı. ABB, toplam 3 bin metrekare kullanım alanına sahip Zafer Genç Akademi’yi Başkentli gençlerin hizmetine sundu. 15-35 yaş aralığındaki Başkentli öğrenciler, diğer tesislerde olduğu gibi Zafer Genç Akademi’ye üye olarak hem bireysel hem de grup çalışmaları yapabilme imkânı sunan modern ve konforlu çalışma ortamlarından yararlanabilecek. KIZILAY’IN KALBİNDE MODERN BİR ÇALIŞMA ALANI Kızılay Zafer Meydanı’nda hizmete açılan, toplam 3 bin metrekare kullanım alanına sahip olan Zafer Genç Akademi; sessiz çalışma odaları, bilgisayar salonu, toplantı ve fuar alanları, dinlenme ve sosyalleşme bölümleri ile gençlerin tüm ihtiyaçlarına cevap veriyor. Engelli erişimine uygun olarak tasarlanan merkez, aynı anda 500 kişiye kadar hizmet verebilecek kapasitede. Merkezde; • 7 sessiz çalışma odası, • 10 kişilik mini grup toplantı odası, • 16 kişilik bilgisayar kullanım alanı, • BelPa Kafe, • 30 kişilik kapalı toplantı odası, • 50 kişilik açık toplantı alanı, • fuar alanı, mescit, mutfak ve geniş dinlenme bölümleri bulunuyor. GENÇLERİN YENİ BULUŞMA NOKTASI Zafer Genç Akademi, kolay ulaşılabilir konumu, öğrenci dostu fiyat politikası ve işlevsel tasarımıyla kısa sürede gençlerin yeni buluşma noktası hâline geldi. GENÇLERDEN TAM NOT Açılışın ardından merkezi ziyaret eden gençler, alanın hem mimarisini hem de sunduğu imkânları çok beğendiklerini şu sözlerle dile getirdi: -Buse Esnaf: “Çalışmak için uygun bir ortam. Öncesinde Ulus’a gitmiştik. Şimdi Zafer Genç Akademi’deyiz. Beğendik, güzel bir ortam.” -Ayşenur Şaylı: “Çok sakin, sessiz bir yer. Çalışma alanları güzel düşünülmüş. Teşekkür ederiz.” -Mahmut Emir Tecir: “İlk kez geldim, çok beğendim. Kafe fiyatları uygun, her masada priz var. Belediye’ye teşekkür ederim.” -Yusuf Emre Ergün: “Yeri çok güzel, aktif bir ortam. Ders ve dinlenme alanları çok iyi. Artık burada olacağız herhâlde.” -Fulden Dağ: “Çalışma yerleri güzel, kafeterya öğrenci dostu. Ulaşım da çok kolay. Gerçekten çok beğendim.” Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

ABB’nin Değişken Hızlı Sürücüsü Yarım Asırdır Verimliliği Zirveye Taşıyor Haber

ABB’nin Değişken Hızlı Sürücüsü Yarım Asırdır Verimliliği Zirveye Taşıyor

İsviçre merkezli otomasyon ve elektrifikasyon teknolojileri lideri ABB, sağladığı enerji tasarrufu ile alanında devrim yaratan Alçak Gerilim Değişken Hızlı Sürücü'sünün (AG VSD) 50’nci yıl dönümünü kutluyor. Strömberg tarafından geliştirilen AG VSD, 50 yılda ulaşımdan endüstriye birçok sektörde önemli teknolojilerin ve atılımların bir parçası olmayı başardı. ABB Sürücü Ürünleri Başkanı Tuomo Hoysniemi, AG VSD’nin 50’nci yıl dönümüne dair yaptığı açıklamada, şunları söyledi: “ABB'nin alçak gerilim sürücüleri yarım asırdır, elektrikli toplu taşımadan günümüzün enerji verimli, düşük karbonlu endüstrilerine kadar, birçok dönüm noktası niteliğindeki teknoloji ve yeniliğin parçası oldu. VSD’lerin ortaya çıkmasından önce, sabit hızlı bir motorun doğru çıktıyı vermesini sağlamak, gaz pedalına sonuna kadar basılı halde arabayı sürüp hızı kontrol etmek için aynı anda frene basmaya benziyordu. Bu ticari açıdan bu son derece maliyetli bir yol iken enerji verimliliği açısından bakıldığında da durum çok daha vahimdi. Günümüzde Değişken Hızlı Sürücü (VSD) kullanımıyla da motor gücü üzerinde hassas kontrol sağlanabiliyor ve bu da endüstriyel enerji verimliliğini önemli ölçüde artırıyor. Alçak gerilim VSD'ler ise büyük bir atılımdı. O zamandan beri sektörde altın standart haline geldiler. Ancak hâlâ, dünya genelindeki endüstriyel motorların yalnızca yüzde 25’inden daha azı bir sürücüyle bağlantılı durumda çalışıyor.” ABB Motion High Power Başkanı Chris Poynter ise “Dünyadaki her motora Değişken Hızlı Sürücü takılamaz ancak çoğuna takılması gerektiği tartışılmaz bir gerçektir. Sürdürülebilirliğin maliyet açısından erişilmez olduğuna dair bir algı var. Oysa endüstriyel ortamda enerji verimliliği ve karbon azaltımı, yalnızca gezegenimize karşı sorumluluğumuzu yerine getirmekle kalmaz, aynı zamanda ticari açıdan da akılcı bir yaklaşımdır. Değişken Hızlı Sürücü ile bir motoru çalıştırmanın toplam sahip olma maliyeti, onu aşırı yükte çalıştırıp erken arızalanmasına neden olmaktan çok daha düşüktür" ifadelerini kullandı. Hâlihazırda alçak gerilim VSD’ler AB genelinde yılda 41 TWh elektrik tasarrufu sağlıyor. Bağımsız araştırmalara göre; pompalar, fanlar ve kompresörler gibi sabit ve değişken akışlı uygulamalarda VSD’lerin daha yaygın kullanılması halinde, Avrupa Birliği her yıl 140,7 TWh’ye kadar ek enerji tasarrufu sağlayabilir. ABB, bu senaryolarda VSD'lerin kullanılmasıyla her kurulumda yüzde 12'ye varan enerji tasarrufu sağlanabileceğini öngörüyor. AG Değişken Hızlı Sürücülerin tarihsel gelişimi Alçak gerilim VSD, Nikola Tesla tarafından 1888 yılında icat edildiğinden beri sabit hızda kalan geleneksel sincap kafesli endüksiyon motorunun uzun süredir devam eden bir kısıtlamasını ortadan kaldırdı. VSD'lerin piyasaya sürülmesinden önce, değişken yükler için motor performansının ayarlanması genellikle damperler veya valfler gibi mekanik kısma yöntemlerine dayanıyordu. Bu çözümler enerji verimliliği açısından pek etkili değildi. İlk ticari AG VSD'ler, 1970'lerin başında, 1980'lerde ABB'nin bir parçası olacak olan Fin elektrik mühendisliği şirketi Strömberg tarafından geliştirildi. 1975 yılında şirket, AC indüksiyon motorunun hızını hassas bir şekilde düzenleyebilen ilk düşük voltajlı sürücü olan SAMI A'yı (Strömberg Asynchronous Motor Inverter) piyasaya sürdü. SAMI A'nın ilk gerçek tesis kurulumu, o yılın ilerleyen aylarında Finlandiya'nın kuzeyindeki Karihaara kereste fabrikasında üç adet 350 kVA/500 V ünite kullanılarak gerçekleştirildi. Bu, değişken hız kontrolünün endüstriyel ortamda ölçülebilir verimlilik ve güvenilirlik avantajları sağlayabileceğini gösterdi. Teknoloji, Helsinki metro sistemi de dahil olmak üzere yeni sektörlere ve uygulamalara hızla yayıldı ve daha sorunsuz, daha enerji verimli toplu taşıma hizmetini destekledi. Özgün geliştirme ekibinin lideri olarak tanınan Strömberg mühendisi Martti Harmoinen, 1981 yılında Finlandiya Mühendislik Ödülü'nü ve 1995 yılında fahri profesör unvanını aldı. Martti Harmoinen 2023 yılında vefat etmesine rağmen, çalışmaları ABB'nin dünya çapında akıllı ve verimli motor sistemlerini geliştirme misyonunun merkezinde yer almaya devam ediyor. ABB bugün VSD'lerin tasarımı ve üretiminde pazar liderliğini sürdürüyor ve küresel endüstrinin enerji verimliliği potansiyelini tam olarak gerçekleştirmek için sürekli olarak en son teknolojilere yatırım yapıyor. Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

ABB, Robotik Bölümünü SoftBank’a Devrederek Odak Alanlarını Güçlendiriyor Haber

ABB, Robotik Bölümünü SoftBank’a Devrederek Odak Alanlarını Güçlendiriyor

ABB, Robotik bölümünü, Japonya merkezli telekomünikasyon şirketi SoftBank’a devrettiğini duyurdu. 5,375 milyar ABD doları değerindeki bu devir sürecinin 2026 yılında tamamlanması planlanıyor. ABB Yönetim Kurulu Başkanı Peter Voser, konu hakkında yaptığı açıklamada, “SoftBank’ın sunduğu teklif ABB Robotik’in uzun vadedeki güçlü pozisyonunu ortaya koyarken bu satış işlemi hissedarlarımız için oldukça büyük bir değer yaratacak. ABB olarak satıştan elde ettiğimiz geliri en verimli ve katkı yaratacak şekilde kullanacağız ve uzun vadeli stratejimizde yer alan elektrifikasyon ve otomasyon alanlarındaki lider pozisyonumuzu güçlendirmeye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı. ABB CEO’su Morten Wierod ise SoftBank‘ın robotik iş kolu ve bölüm çalışanları için mükemmel bir yeni yuva olacağını ifade ederek şunları söyledi: “ABB ve SoftBank, dünyanın yapay zeka temelli robotik çağının eşiğinde olduğu ortak görüşünü paylaşıyor. Bu yeni dönemi, robotik iş kolunun ve Softbank’in robotik çalışmalarının birlikte en iyi şekilde şekillendirebileceğine inanıyoruz. ABB Robotik‘in lider teknolojisini ve derin sektör uzmanlığını SoftBank’in yapay zekâ, robotik ve yeni nesil bilişim konularındaki üstün yetkinlikleriyle birleştirerek, alanındaki teknoloji lideri konumunu daha da güçlendireceğine yürekten inanıyorum.“ SoftBank Group. Başkanı ve CEO’su Masayoshi Son ise “SoftBank’in yeni ufku Fiziksel Yapay Zekâ (Physical AI)’dır. ABB Robotik ile birlikte, dünya çapındaki teknoloji ve yeteneklerimizi birleştireceğiz. Yapay Süper Zekâ ve robotik alanlarında insanlığı ileriye taşıyacak devrim niteliğinde bir dönüşümü hayata geçireceğiz” açıklamasında bulundu. ABB, Üç Ana İş Planına Odaklanıyor ABB, anlaşmanın imzalanmasının ardından faaliyetlerini Elektrifikasyon, Hareket ve Proses Otomasyonu olmak üzere üç ana iş alanı altında sürdürecek. Öte yandan Robotik ve İmalat Otomasyon iş alanında yer alan Makine Otomasyonu Bölümü, Proses Otomasyonu iş alanına entegre edilerek faaliyetlerine devam edecek. Satışın tamamlanmasıyla birlikte, işlem ABB’ye yaklaşık 2,4 milyar ABD doları tutarında vergi öncesi defter değeri kazancı sağlayacak; işlem masrafları sonrası beklenen nakit gelir ise yaklaşık 5,3 milyar ABD doları olacak. Satışla ilgili ayrışma maliyetlerinin yaklaşık 200 milyon ABD doları olacağı, bunun yarısının 2025 yılı öngörülerine halihazırda dahil edildiği de şirket tarafından açıklandı. İşlemle bağlantılı nakit vergi çıkışlarının ise 400–500 milyon ABD doları aralığında olacağı tahmin ediliyor. Sektöründe öncü konumda bulunan ABB Robotik’in yaklaşık 7 bin çalışanı bulunuyor. 2024 yılı itibarıyla 2,3 milyar ABD doları gelir elde eden ABB Robotik, ABB Grubu gelirlerinin yaklaşık yüzde 7’sini oluşturuyor. ABB Robotik‘in Operasyonel EBITA marjı ise yüzde 12,1 seviyesine ulaşıyor. Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

Ankara Kalesi’nde Gastronomi Merkezi İçin Çalışmalar Başladı Haber

Ankara Kalesi’nde Gastronomi Merkezi İçin Çalışmalar Başladı

Çalışmaların tamamlanmasının ardından; Kale, Kireçli, Berrak ve Doyran Sokaklarının kesişme noktasındaki üç ayrı konut geleneksel sokak dokusuna uygun şekilde yenilenecek ve hem mimari miras olarak hem de işlevsellik açısından bölgeye yeniden kazandırılmış olacak. Ankara Büyükşehir Belediyesi (ABB) birçok medeniyetin izlerini taşıyan Ankara Kalesi’ni ve çevresini geleceğe taşımak ve tanıtmak amacıyla başlattığı çalışmaları sürdürüyor. ABB Kültür ve Tabiat Varlıkları Dairesi Başkanlığı; Ankara Kalesi’nde gerçekleştirilen restorasyon ve güçlendirme çalışmalarının tamamlanmasının ardından bölgeye kazandırılacak “Gastronomi Merkezi” için harekete geçti. Kale, Kireçli, Berrak ve Doyran Sokaklarının kesişme noktasında bulunan tescilli taşınmaz konumundaki üç konutun birleştirilerek, geleneksel sokak dokusuna ve aslına uygun bir şekilde yeniden yapılıyor. ASLINA UYGUN OLARAK YENİDEN İNŞA EDİLECEK Proje kapsamında; geleneksel el işçiliği ile ahşap doğramaların yenilenirken taş duvarlarda bozulan derzler onarılacak. Ayrıca, cephe süslemeleri özgün detaylara sadık kalınarak işin ustaları tarafından yeniden işlenecek ve çatı kaplamaları dönemin malzeme ve tekniklerine uygun bir biçimde uygulanacak. YEREL VE OTANTİK LEZZETLER ZİYARETÇİLERLE BULUŞACAK Proje tamamlandığında; tarihi yapılar sadece mimari açıdan değil, işlevsel olarak da bölgeye değer katacak ve Gastronomi Merkezi olarak hizmet verecek. Merkez; Ankara’nın zengin mutfak kültürünü, yerel ve otantik lezzetlerini yerli ve yabancı turistlere tanıtacak. Ulus bölgesinin kültürel mirası konurken sosyal ve ekonomik canlılığına katkı sağlanması hedeflenen projeyle ayrıca, Ankara Kalesi ziyaretçilerine hem tarih hem de yaşam dolu bir deneyim sunulacak. “HEDEFİMİZ KADİM KÜLTÜREL MİRASI KORUYARAK TURİZMİN GELİŞMESİNİ SAĞLAMAK” Dışkale Mahallesi’nde dört farklı sokak kesişiminde bulunan geleneksel Türk evlerinde gerçekleştirilen çalışmaların devam ettiğini belirten ABB Kültür ve Tabiat Dairesi Başkanlığı Uygulama Denetim Şube Müdürlüğü Yapı Denetim Şefi Hüner Yonga, “Amacımız kentin kadim kültürel mirasını koruyarak turizmin gelişmesini sağlamak. Ankara Kalesi'nin önemli bir yerine sahip olan bu yapılar hem mimari miras hem de işlevsellik açısından bölgeye yeniden kazandırılacak” dedi. Uygulama sürecinde yapıların özgün, ahşap ve taş dokularını korumak ve dönemin mimari özellikleriyle uyumlu şekilde yeniden hayat bulmalarını amaçladıklarını söyleyen Yonga, şöyle konuştu: “Bu kapsamda geleneksel el işçiliğiyle ahşap doğramaları yeniliyoruz. Taş duvarda bozulmuş derzleri onarıyoruz. Cephe süslemeleri özgün detaylara sadık kalınarak ustaların elinde yeniden şekilleniyor. Tüm bu çalışmalar hem estetik hem de yapısal dayanıklılığı korumaya yönelik devam etmekte. Proje tamamlandığında bu tarihi yapılar sadece mimari açıdan değil, işlevsel olarak da bölgeye değer katacak. Yeniden inşa edilen bu yapılarda bir gastronom merkezi olarak düzenleme yaptık. Kamuya açık şekilde hizmet verecek olan bu merkezde hem Ankara'nın mirası korunmuş olacak hem de bölgenin sosyal ve ekonomik canlılığına güçlü bir katkı sağlanmış olacak. Ankara Kalesi'nin bu önemli bölgesinde geçmişten gelen estetik ve kültürler değerleri koruyarak geleceğe taşıyıp ziyaretçilere hem tarih hem de yaşam dalı bir deneyim sunmaktayız.” Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

ABB, Robotikte Görsel Yapay Zekâ Kullanımıyla Robotların Kullanımına Hız Kazandırıyor Haber

ABB, Robotikte Görsel Yapay Zekâ Kullanımıyla Robotların Kullanımına Hız Kazandırıyor

ABB Robotics, robotik teknolojisinde görsel yapay zekâ teknolojilerinin dönüşümünü hızlandırmak üzere stratejik bir adım atarak Kaliforniya merkezli LandingAI’ye yatırım yaptı. Robotik teknolojisinde görsel yapay zekânın daha hızlı, daha sezgisel ve çok daha geniş bir kullanıcı kitlesi için erişilebilir hale getirilmesini hedefleyen bu yatırım alanında bir ilk niteliği taşıyor. ABB’nin, LandingAI’nin LandingLens™ gibi yapay zekâ tabanlı görüntü işleme yeteneklerini kendi yazılım paketine entegre etmesini sağlayacak bu stratejik iş birliği, şirketin tam anlamıyla otonom ve çok yönlü robotik teknolojisine doğru yolculuğunda da önemli bir dönüm noktası niteliği taşıyor. ABB Türkiye Robotik ve İmalat Otomasyonu İş Kolu Başkanı Emre Tural, “ABB olarak robotların çok yönlülüğünü ve otonomisini artırarak müşterilerimize robotların geleneksel kullanımının ötesinde bir deneyim sunmak için yeniliklere imza atmaya devam ediyoruz. Robotikte yapay zekâya yönelik talep; daha fazla esneklik ihtiyacından, devreye alma döngülerinin kısalmasından ve robotları programlamak ve işletmek için gereken uzmanlık becerilerinin yetersizliğinden kaynaklanıyor. Yapay zekâyı yenilikçi çözümlerle ticarileştirme yönündeki on yıllık yolculuğumuzda yeni bir aşama olan bu iş birliğimiz ile kurulum ve devreye alma süreleri haftalar yerine saatler içerisinde tamamlanabilecek. Bu stratejik yatırımımız ile ülkemizdeki imalat otomasyonu ihtiyacını hızla kapatarak, müşterilerimize daha akıllı ve verimli otomasyon çözümlerini ulaştıracak olmanın mutluluğunu yaşıyoruz” ifadelerini kullandı. ABB bu yatırımı, ABB Robotics’in robotik ve otomasyonun geleceğini şekillendiren yenilikçi erken aşama şirketlere yatırım yapmayı ve iş birliklerini teşvik etmeyi amaçlayan stratejik girişim sermayesi birimi olan ABB Robotics Ventures aracılığıyla gerçekleştirdi. LandingLens ile görsel yapay zekâ sistemlerinin eğitim hızı artıyor LandingAI’nin geliştirdiği LandingLens, karmaşık programlama ya da yapay zekâ uzmanlığı gerektirmeden, nesneleri, desenleri veya problemleri tanıyıp bunlara yanıt verebilen görsel yapay zekâ sistemlerinin hızlı bir şekilde eğitilmesini sağlayarak kullanıcılara kolaylık sağlıyor. LandingLens sayesinde ABB Robotics, robotik teknolojisinde görsel yapay zekâ uygulamalarının eğitim ve devreye alma süresini yüzde 80’e kadar azaltacak. Kullanıcılar ise robotlara entegre edilen bu yapay zekâyı yeni senaryolara göre kendileri de eğitebilecek. Bu da çok daha yüksek bir esneklik seviyesi sağlayarak robotların geleneksel üretimin ötesinde, özellikle lojistik, sağlık ve gıda & içecek gibi dinamik sektörlerde kullanımını hızlandıracak. Yazılım paketi içinde tam entegre bir yapay zekâ eğitim aracı sunan tek robotik şirketi olan ABB Robotics, bu yapay zekâyı da ABB’nin güçlü simülasyon ve programlama aracı RobotStudio® ile birlikte kullanıma sunacak. Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

Sakarya Meydan Muharebesi'nin  104. Yılında Rekor Katılımla Tarihi Yolculuk Haber

Sakarya Meydan Muharebesi'nin 104. Yılında Rekor Katılımla Tarihi Yolculuk

Ankara Büyükşehir Belediyesi (ABB), Anadolu’nun bağımsızlık mücadelesini yaşatmaya devam ediyor. ABB Gençlik ve Spor Hizmetleri Daire Başkanlığı, Türk milletinin bağımsızlık mücadelesinde dönüm noktası olan Sakarya Meydan Muharebesi’nin 104. yıl dönümünde özel bir anma ve tarihi yolculuk programı gerçekleştirdi. Etkinlik için 21 otobüs kaldırıldı ve Türkiye’nin dört bir yanından yaşlısından, gencine, kadınından, çocuğuna 1000’e yakın vatandaş katılım sağladı. 22 GÜN 22 GECE SÜREN BİR DİRENİŞ Programa Haymana Belediye Başkanı Levent Koç, Ankara Kent Konseyi Başkanı Halil İbrahim Yılmaz ve ABB Gençlik ve Spor Hizmetleri Daire Başkanı Doç. Dr. Serkan Yorgancılar da katılarak katılımcılara eşlik etti. Tarihçi yazar Dr. Selim Erdoğan’ın rehberliğinde gerçekleşen “Adım Adım Sakarya Meydan Muharebesi” programında katılımcılar, 22 gün 22 gece süren büyük direnişe tanık olmuş Ankara topraklarını adım adım gezdi. Kur’an-ı Kerim Tilaveti ile başlayan programda; Başkomutan Gazi Mustafa Kemal Atatürk ile kahraman gazi ve şehitler anıldı. Haymana’dan başlayan tarihi yolculuk; Hüseyin Avni Alparslan Şehitliği, Mangal Dağı, Evliyafakı Köyü, Kışla Hastanesi Şehitliği, Güzelceşme Yaylası, Sakarya Köyü ve Polatlı’daki Zafer Anıtı güzergâhında ilerleyerek son durak olan bağımsızlık mücadelesine sahne olan Duatepesi’nde son buldu. “BOZKIRDA TÜRK BAYRAĞINDAN BİR GELİNCİK TARLASI” Gezi sırasında yaptığı açıklamalarda adım atılan her metrekarede bir muharebe yaşandığını vurgulayan Tarihçi Yazar Selim Erdoğan, “Uçsuz bucaksız bozkırda size hatırlatacağım en önemli şey şu; geri dönene kadar geçtiğiniz her metrekarede muharebe var. Çanakkale'den veya diğer muharebe meydanlarından ayıran temel özellik ise; Türk ordusu “Hattı müdafaa yoktur, sathı müdafaa vardır” emrini uyguladığı için artık mevzi siper aramadan, karış karış, göreceğiniz bozkırın her metrekaresini savunmuştur” dedi. Ankara’da savaşın izlerinin yakından görüleceğini söyleyen Erdoğan, “Eğer bulabildiğimiz her şehitliğin başına bir bayrak dikme şansımız olsaydı, inşallah bir gün o da olacak, Çal Dağı’ndan ya da Mangal Dağı’ndan baktığınızda o bozkırda bir gelincik tarlası görecektiniz” ifadelerini kullandı. “MİLLİ MÜCADELE KAHRAMANLARI SAYESİNDE BURADAYIZ” Düzenlenen programa Türkiye’nin dört bir yanından gelerek katılım sağlayan vatandaşlar duygularını şu sözlerle anlattılar: -Ali Demir: “17. Tümen, 67. Alay, 3. Tabur, 12. Bölük makineli tüfek çavuşu Yozgatlı Yahya Çavuş’un torunuyum. Göğsümde onun madalyasını taşıyorum. O duygularla büyüdüm, hâlâ aynı heyecanı duyuyorum. Büyük bir heyecan, büyük bir ruh, çok değişik bir atmosfer ve çok değişik bir duygu. Bunu düzenleyen Ankara Büyükşehir Belediyesi’ne, Ankara Kent Konseyi’ne ve sizlere, emeği geçen herkese minnettarım ve çok teşekkür ederim. 21 otobüslük bu kadar insanın ilgisini alakasını görünce sanki o zafere, o şehitlerimizin anılarını burada yaşamış gibi oldum. Bu işi düzenleyenlere ve Selim Hoca’mıza çok teşekkür ediyorum.” -Hakan Kocakuşak: “Sakarya Meydan Muharebeleri’nin yapıldığı alanı daha önce görmemiştim. Burayı merak ediyordum. Selim Hoca’yı takip ettiğim ve konuya çok hâkim olan biri olduğu için katılmayı uygun buldum. Ankara Büyükşehir Belediyesi’ne bu çalışmasından dolayı teşekkür ediyorum. Bizi bir arada tutan bir gaye varsa; o gayelerden birisi de bu tür alanların, bu tür duyguların tekrar yaşatılmasıdır. Milli manevi duygularımızın yozlaştığı günümüzde bu değerli çalışmaları takip etmemiz hepimizin görevidir.” -Cüneyt Akyıldız: “Şu anda Haymana’nın Mangal Dağı denilen, Türkiye Cumhuriyeti’nin Yunanlılarla savaşmış olduğu yerdeyiz. Çanakkale’yi gezdik, Afyon Kütahya Muharebeleri’nin olduğu yerleri de gördük. Oradaki tarihi savaşlara da tanıklık ettik. Bu sene de Ankara Büyükşehir Belediyesi organizasyonunda Polatlı ve Haymana Belediyesi’ninde katkıları ve ev sahiplikleriyle bu bölgelerde geziyoruz. Tarihe yine tanıklık ediyoruz. Kendimizi o zamanlardaki gibi hissediyoruz. Tabii o zamanın şartlarıyla aynı değil. Rakım olarak yüksek bir yerdeyiz. Birçoğumuz yukarıya, ikinci siperlere çıkamadık. Çok güzel tarihi alanlar, yeni yeni tanınmaya başlıyor. Mangal Dağı ve diğer siperler şu an Haymana’da gün yüzüne çıkıyor. Organizasyonda emeği geçenlere teşekkür ediyorum.” -Nazende Yücel: “Ben resim yapıyorum, bir sanatçı olarak katıldım. Bu etkinlik muhteşem bir etkinlik. Şu an bir ilke imza atılıyor. Bunu duyduğumda tüylerim diken diken oldu. Bu birlikteliği, bu güzelliğe, burada akan her bir kana şahit olmaya, bu içindeki vatan sevgisiyle, ülke sevgisiyle o kadar güzel bir topluluk var ki, bastıkları yeri incitmemek için uğraşan insanlar gördüm. Duygularımı ifade etmekte gerçekten çok zorlanıyorum, bunun çok daha fazlası var. Ankara Büyükşehir Belediyesi’ne de teşekkür ediyorum.” -Melike Türkmen: “Gerçekten çok harika bir etkinlik olmuş, özellikle her yaştan insanı burada görebiliyoruz. Belediye’mizin yapmış olduğu bu çalışma çok güzel. Özellikle son günlerde yaşadığımız olaylar neticesinde vatanımızın kıymetini daha çok anlıyoruz ve dolasıyla buraya gelen insanların sayısından da bunu görebiliyoruz. Bence çok güzel bir düşünce olmuş.” -Sevgül Kılıç: “Daha önce buraya gelmemiştim. Gerçekten gelip de görmek lazım. Çok duygulandım. Burada yürürken sıcaktan etkilendik ama o dönemde onların üstündeki kıyafetleri, yedikleri besinlerle savaşmaları, tüylerim ürpererek burayı dolaştım. Burayı organize eden Ankara Büyükşehir Belediyesi Başkanı’mıza çok teşekkür ediyorum.” -Turgay Fatih Özarslan: “Bu etkinliği ilk duyduğumda çok heyecanlandım ve katılmak için Ankara Büyükşehir Belediyesi ve Kent Konseyi çalışanları ile iletişime geçtim. Bugün beklediğim heyecandan da fazlasını yaşadım. Sınır hatları, orada yaşananlar... Ve Mangal Dağ’ında şöyle bir şey düşündüm; biz klimalı otobüslerle, kumanyalarımızla yer yer molalarımızla buraya kadar geldik. Bunu söylemeye utanıyorum ama yorulduk. O dönem asfalt yok araba yok, oraya yalın ayak giden insanlar bize bu ülkeyi verdi. Onların sayesinde buradayız, ruhları şad olsun. Ankara Büyükşehir Belediyesi başta olmak üzere organizasyonda emeği geçen herkese teşekkür ederim.”

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.