Hava Durumu
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Ar-Ge

Kapsül Haber Ajansı - Ar-Ge haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Ar-Ge haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Ar-Ge ve Teknoloji Yatırımlarıyla Ülke Ekonomisine 521 Milyar TL’lik Destek Haber

Ar-Ge ve Teknoloji Yatırımlarıyla Ülke Ekonomisine 521 Milyar TL’lik Destek

İnsan ve teknoloji odaklı dönüşüm projeleriyle hizmet kalitesini artırmayı sürdüren Dicle Elektrik, Ar-Ge ve teknoloji yatırımlarını aralıksız olarak sürdürüyor. Yaptığı yatırımlarla bir yandan enerji şebekesinde büyük bir dijital dönüşüm sağlayan şirket, diğer yandan da hizmet bölgesindeki kayıp-kaçak oranını %76 seviyesinden %37’ye kadar düşürmeyi başardı. Türkiye'deki dağıtım şirketleri arasında kurulan ilk Ar-Ge merkezine sahip olan Dicle Elektrik, bugüne kadar Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) tarafından onaylanan 84 projenin 29’unu aktif olarak sürdürüyor. Aynı zamanda EPDK’nın 2023 Yerli Yazılım Çağrısı’nda en fazla proje onayı alan dağıtım şirketi olan Dicle Elektrik, bu alandaki liderliğini teknoloji üretimindeki başarısıyla pekiştiriyor. “Kayıp kaçakla uçtan uca teknoloji çözümlerle mücadele ediyoruz” 2013’ten bu yana hayata geçirdikleri Ar-Ge ve teknoloji projelerinin sadece şirketlerinin ve bölgenin ihtiyaçlarını karşılamakla kalmadığını ve çoğu projenin sektör için de örnek olduğunu belirten Dicle Elektrik Genel Müdürü Yaşar Arvas şunları söyledi: “SCADA, akıllı şebeke, dijital sayaçlar ve OT sistemlerini sahada yaygınlaştırırken diğer yandan da veri temelli karar alma süreçlerimizi yapay zeka destekli projelerle güçlendiriyoruz. Bununla birlikte İHA destekli hat kontrolleri, robotik bakım sistemleri ve yeraltı tarama teknolojileri gibi uygulamaları da enerji altyapımıza dahil ettik. Bugün sahip olduğumuz üst düzey teknolojik yetkinliklerimiz sayesinde kayıp kaçakla mücadelede yapay zekâ, drone, uydu görüntüleri ve dijital takip sistemlerini entegre şekilde kullanabiliyoruz. Yani kayıp kaçakla uçtan uca teknolojik çözümlerle mücadele ediyoruz. Bunun yanı sıra, akıllı ölçüm sistemlerine hız verdiğimiz yatırımlar sayesinde Türkiye’deki toplam OSOS (Otomatik Sayaç Okuma Sistemi) abonelerinin yaklaşık yarısına karşılık gelen 1,3 milyon abonemizi de bu sisteme dahil ettik. Tüm bu yatırımlarımızla birlikte hizmet bölgemizdeki şehir merkezlerinde kayıp kaçak oranını yüzde 15 seviyelerine kadar düşürmeyi başardık. Kayıt dışı tüketimin azaltılması sayesinde ülke ekonomisine bugüne kadar 521 milyar TL’yi aşan bir katkı sağladık.” “Ar-Ge merkezimizde etkin teknolojiler üretiyoruz” Ar-Ge merkeziyle de ilgili bilgiler veren Arvas sözlerine şöyle devam etti: “Bugüne kadar hizmet bölgemize gerçekleştirdiğimiz yatırımların miktarı toplamda 60 milyar TL’ye ulaştı. Bu yatırımlarımızın %25’ini ise akıllı şebeke projelerimiz oluşturuyor. Enerji altyapımızın ihtiyaçlarına özel teknolojiler geliştirildiğimiz Ar-Ge merkezimizde, EPDK tarafından onaylanan projelerin çalışmalarını aktif şekilde sürdürüyoruz. Merkezimiz yalnızca saha odaklı inovasyon üretmiyor, aynı zamanda 25’in üzerinde akademik yayın ve tescilli buluşla sektöre bilgi aktarımı sağlayan bir teknoloji üssü olarak konumlanıyor. 15’ten fazla üniversite ve 50’nin üzerinde firma ile yürüttüğümüz ortak çalışmalar, yerli mühendislik kapasitemizi güçlendirirken, kısa süre önce hayata geçirdiğimiz yerli RPA projesi ile manuel süreçlerimizi robotik yazılımlar üzerinden otomatikleştirerek operasyonel verimliliğimizi önemli ölçüde artırdık. Bunun yanında Transform projemiz ile dağıtım trafolarını yapay zeka destekli analiz platformu üzerinden sürekli izliyor, şebeke sağlığını gerçek zamanlı takip ederek enerji kayıplarını düşürüyoruz.” Karbon salımı Ar-Ge projeleriyle azaltılıyor Dicle Elektrik’in Ar-Ge merkezinde ürettiği projeler aynı zamanda çevresel sürdürülebilirliğe de katkı sağlanıyor. Merkez tarafından geliştirilen Makaralı Aydınlatma Direği, elektrik direklerinde bulunan lambaların makaralı mekanizma ile yere indirilebilmesi ve sepetli araç kullanımını azaltılmasını hedefliyor. Kullanımının yaygınlaşmasıyla her 100 kilometrede yaklaşık yüzde 30 oranında karbon ayak izinin azaltılabileceği öngörülüyor. AR-GE Projelerinden Örnekler: Datalink Projesi GSM kapsamasının sınırlı olduğu kırsal bölgelerde sayaç okuma ve şebeke izleme sorununu ortadan kaldıran Datalink, tamamen yerli mühendislik ile geliştirilen radyo frekans teknolojisiyle çalışıyor. Sinyalin olmadığı alanlarda modemler veri toplayıcılarla entegre biçimde kesintisiz bilgi akışı sağlıyor. Ar-Ge çalışmalarının ardından sistem, şebekenin ulaşmadığı 2–3 km mesafelerde dahi veri transferi yapabilecek seviyeye getirildi. Bu teknoloji kırsal bölgelerde akıllı şebeke altyapısını güçlendirirken saha ekiplerinin fiziksel erişim ihtiyacını azaltıyor. Köstebek Köstebek Projesi, yeraltı kablolarında gerçekleşen kayıpları ileri analiz yöntemleri ile tespit eden yerli bir teknoloji. Sistem, kablolara iletilen özel bir frekansın yansımasını takip ediyor. Herhangi bir bozulma; kaçak, hasar, ek ya da tahribat noktasıyla ilgili mesafeyi belirlemeye imkân tanıyor. Bu sayede müdahale süreleri kısalıyor, enerji verimliliği artıyor ve görünmeyen kayıpların önlenmesinde stratejik bir avantaj sağlanıyor. Mobil Süper Şarj EPDK Ar-Ge Çalıştayı’nda ödül alan Mobil Süper Şarj, geleneksel jeneratörlerin yerine sessiz, çevreci ve yüksek verimli bir alternatif sunuyor. Afetlerde, kriz anlarında ve şebeke arızalarında binaların enerji ihtiyacını karşılayabilen cihaz, aynı zamanda elektrikli araçları da şarj edebiliyor. Hem tek fazlı hem de üç fazlı şarjı destekleyen sistem, arama–kurtarma operasyonları ve saha onarımları için mobil güç istasyonları kurulmasına olanak tanıyor.

TatilBudur, Dijital Dönüşüm ve Marka Yenilenmesiyle Güçlenmeye Devam Ediyor Haber

TatilBudur, Dijital Dönüşüm ve Marka Yenilenmesiyle Güçlenmeye Devam Ediyor

Türkiye genelinde 56 ilde 500’ün üzerindeki acente ağı ve 2.500’den fazla tatil danışmanı ile hizmet veren TatilBudur, toplantıda yeni dönemin stratejik hedeflerini, yatırım planlarını, dijital dönüşüm adımlarını ve turizm pazarına yönelik öngörülerini paylaştı. Toplantıya; TatilBudur Yönetim Kurulu Başkanı ve İş Girişim Sermayesi Yatırım Ortaklığı A.Ş. Genel Müdürü Kubilay Aykol ve TatilBudur Genel Müdürü Onur Otruş katıldı. TatilBudur Yönetim Kurulu Başkanı ve İş Girişim Sermayesi Yatırım Ortaklığı A.Ş. Genel Müdürü Kubilay Aykol toplantıda; “İş Girişim olarak 2000 yılından bu yana aktif bir girişim sermayesi şirketiyiz. Turizmin yalnızca sektöre ve ekonomiye katkı sağlamakla kalmayıp, cari açığın azaltılmasına destek olan ve ülke ekonomisinde bir direnç noktası haline gelen kritik bir alan olduğunu hepimiz biliyoruz. TatilBudur ile yolculuğumuz 2015 yılında başladı. Bu süreçte pandemi gibi zorlu bir dönemden geçtik, ancak sonrasında birlikte büyümeye devam ettik. TatilBudur, bizim için yalnızca bir turizm markası değil; aynı zamanda güçlü bir turizm teknoloji platformu. TatilBudur’un en belirgin özelliği, insanı merkeze koyan bir şirket kültürüne sahip olması. Reklamlarında gördüğünüz gülümseyen yüzler ve hissettirdiği sıcaklık, şirketin gerçek yapısıyla birebir örtüşüyor. Çünkü burada gerçekten mutlu, işini iyi yapan ve değer üreten bir ekip var. Biz de insana yatırım yapan bu turizm teknoloji şirketinin yanında olmayı bu nedenle tercih ediyoruz. TatilBudur, 28 yıldır bu sektörde faaliyet gösteriyor ve turizm için 28 yıl uzun ve kıymetli bir süre. TatilBudur’un büyüme yolculuğunun güçlü bir parçası olmaktan gurur duyuyoruz” dedi. Yeni yapılanma döneminin TatilBudur için önemli bir dönüm noktası olduğunu belirten TatilBudur Genel Müdürü Onur Otruş ise; “TatilBudur, pazarı takip eden değil pazara yön veren bir marka konumuna yükseldi. Bu başarı yalnızca büyüme rakamlarından değil; doğru strateji, doğru yatırım ve güçlü organizasyon yapısından besleniyor. Rakamsal başarı önem taşısa da markanın gerçek gücünü belirleyen unsurun, tüketicinin duyduğu güven olduğuna inanıyoruz. Sorbunu platformunun gerçekleştirdiği bağımsız araştırmaya göre TatilBudur, %97 tavsiye oranıyla sektörün en yüksek memnuniyet seviyesine ulaştı. Bu sonuç bizim için yalnızca bir skor değil; müşteri deneyimini doğru yönettiğimizin en somut göstergesi. 2026 ve sonrası için TatilBudur markasının geleceğini şekillendirecek stratejilerimizi oluşturduk ve bu doğrultuda yatırımlarımızı bir yıldır hayata geçiriyoruz. Konaklama tarafında da büyümeye devam ediyoruz; 2026 yılında otel işletme sayımızı 7’ye çıkarmayı hedefliyoruz. TatilBudur olarak yalnızca bugünün değil, sektörün geleceğinin de sorumluluğunu üstleniyoruz. Bu doğrultuda hayata geçirdiğimiz Dijital Eğitim Platformu ile sektördeki önemli eğitim ihtiyacını karşılamaya başlayacağız. Bu platform ile mevcut işgücünün eğitimini, oteller ve diğer işverenler için erişilebilir kılmayı, turizm eğitimi alan öğrencilerin ve sektöre ilgi duyan potansiyel işgücü adayların eğitim ihtiyaçlarını desteklemeyi hedefliyoruz. Bu bizim toplumsal fayda hedefli girişim projemiz. “dedi. Ayrıca teknolojik yatırımlarından da bahseden Otruş, “Teknoloji, yaptığımız tüm yatırımların merkezinde yer alıyor. 2018’den bu yana yerinde Ar-Ge yapımız ve 65’i aşkın yazılımcıdan oluşan ekibimizle, TatilBudur’un yanı sıra konaklama ve uluslararası operasyonlarımız için teknoloji temelli projeler geliştiriyoruz. Bu kapsamda Almanya’nın önde gelen tur operatörlerinden ForYou Travel ile önemli bir iş birliğine imza attık ve şirketin Türkiye envanterinin sağlanmasına yönelik anlaşma gerçekleştirdik. 2026 yılında Almanya pazarında agresif bir büyüme hedefliyoruz. Ayrıca 2025’in son çeyreğinde Almanya’da TatilBudur adıyla bir iştirak kurduk ve B2C kanallar üzerinden Türkiye’ye misafir getirmeye hazırlanıyoruz. Aynı zamanda son bir yıldır yoğun şekilde çalıştığımız marka dönüşüm sürecini tamamladık. TatilBudur’un iletişim stratejisini, deneyim tasarımını ve marka vaadini “TatilBudur Hissi” adı altında tek bir çatı altında topladık. Bu yaklaşım, tüketiciyle kurulan ilişkiyi basit bir rezervasyon deneyiminin ötesine taşıyarak markanın insana dokunan yönünü stratejik bir yapı haline getiriyor. Bundan sonraki tüm iletişim çalışmalarımız bu çerçevede ilerleyecek.” açıklamalarında bulundu.

ASAŞ'ın 2024 Sürdürülebilirlik Raporu Yayımlandı Haber

ASAŞ'ın 2024 Sürdürülebilirlik Raporu Yayımlandı

Şirket, karbon emisyonlarındaki iyileşmelerden atık geri kazanım oranlarına, çalışan gelişiminden sürdürülebilir ürün yatırımlarına kadar birçok alanda güçlü bir performans sergiledi. Rapora göre ASAŞ, 2024 yılında emisyonlarını bir önceki yıla göre %30 azalttı ve 2022’den bu yana toplamda %46’lık bir düşüş elde etti. Atıklarının %92,6’sını geri kazanan şirket, ürün başına su tüketimini ise %17 oranında iyileştirdi. Ar-Ge ve inovasyon yatırımlarını artıran ASAŞ, düşük karbon ayak izli yeni nesil alüminyum ürünü NexAL’in üretimine başlayarak sürdürülebilir ürün portföyünü güçlendirdi. Sürdürülebilirlikte Güçlü Performans Sürdürülebilirlik yaklaşımını “Sorumlu”, “İnsan Odaklı” ve “Çevreye Saygılı” iş anlayışı üzerine inşa eden ASAŞ, 2024 yılında çevresel etkilerini azaltmaya yönelik önemli adımlar attı. Rapor kapsamında: emisyonlarda %30 azalma sağlayarak toplam 1.824.218 ton CO₂e seviyesine ulaştı, üç yıl içinde emisyon iyileşmesi %46’ya ulaştı, atıkların %92,6’sı geri kazanıldı, ürün başına su tüketimi 5,24 m³/ton seviyesine geriledi, enerji verimliliği projeleri ile 1.074 GJ enerji tasarrufu sağlandı. Tüm üretim tesisleri için ASI Performans Standardı Sertifikası denetimleri başarıyla tamamlandı. Ar-Ge ve İnovasyon: Geleceğe Yatırım ASAŞ, 2024 yılında Ar-Ge harcamalarını %17 artırarak 67,8 milyon TL seviyesine çıkardı. Çevresel performansı iyileştirmeye yönelik Ar-Ge harcaması ise 21,3 milyon TL oldu. Yıl boyunca 22 Ar-Ge projesi tamamlanırken, şirket 7 marka ve tasarım tescili aldı. Ar-Ge ve inovasyon projelerindeki artış bir önceki yıla göre %120 seviyesinde gerçekleşti. Düşük karbon ayak izli alüminyum ürün NexAL, 2024’te üretime alınarak ASAŞ’ın sürdürülebilir ürün stratejisinin önemli bir adımı oldu. İnsan Odaklı ve Etik İş Kültürüyle Sorumlu Büyüme ASAŞ, çalışanlarının gelişimini ve refahını sürdürülebilirlik stratejisinin temel bileşeni olarak konumlandırırken, aynı zamanda şeffaflık, hesap verebilirlik ve etik iş prensiplerini kurumsal kültürünün merkezinde tutuyor. Raporda öne çıkan sosyal ve etik performans sonuçlarına göre; çalışan başına ortalama eğitim süresi 11,6 saat olarak gerçekleşti, 89 engelli çalışan istihdam edildi, STEM görevlerinde görev alan kadın çalışan sayısı 19’a yükseldi ve 2024 yılında 52 SEÇ saha denetimi yapıldı. Etik süreçlerde farkındalığı artırmak amacıyla ise yıl boyunca 1.926 çalışan etik eğitimlerine katıldı ve etik dışı davranışlara karşı şirket genelinde sıfır tolerans politikası sürdürüldü. Raporlama süreçleri GRI Standartlarıyla uyumlu şekilde yürütüldü. ASAŞ Genel Müdürü Derya Hatiboğlu, raporda yer alan mesajında şirketin sürdürülebilirlik vizyonunu şu ifadelerle özetledi: “2024 yılında zorluklara rağmen yatırımlarımızı sürdürdük ve sürdürülebilir büyüme yolculuğumuzda önemli adımlar attık. Emisyonlarımızdaki güçlü düşüş, enerji verimliliği projelerimiz ve düşük karbonlu ürün yatırımlarımız sürdürülebilir geleceğe olan bağlılığımızın somut göstergeleri. Çalışanlarımız, iş ortaklarımız ve tüm paydaşlarımızın desteğiyle daha yaşanabilir bir dünya için çalışmaya devam edeceğiz.” Sürdürülebilirlik Raporu 2024'ün tamamına ASAŞ web sitesinden ulaşılabiliyor.

Trouw Nutrition, Sıfır Emisyonlu Fabrikasının Temelini Attı Haber

Trouw Nutrition, Sıfır Emisyonlu Fabrikasının Temelini Attı

Nutreco çatısı altında dünya genelinde olduğu gibi Türkiye'de de hayvancılık sektörünün gelişimine yön veren Trouw Nutrition, Türkiye'yi bölgesel üretim ve inovasyon üssü yapacak yeni fabrikasının temellerini attı. Ankara Polatlı Organize Sanayi Bölgesi'nde yükselmeye başlayan yeni üretim tesisi, Türkiye'yi yüksek teknolojili, sürdürülebilir yem katkı üretiminde bölgesel bir merkez haline getirecek. "Türkiye'yi stratejik bir köprü olarak konumlandıracağız" Kapsamlı fizibilite çalışmaları sonucunda alınan yatırım kararına ilişkin değerlendirmede bulunan Trouw Nutrition Türkiye Ülke Müdürü Gonca Altıntaş, "Fabrikamızın temellerini attığımız Polatlı OSB'nin stratejik konumu, lojistik süreçleri verimli bir şekilde yönetmemizi sağlayacak. Bu sayede Türkiye geneline ve Orta Asya ile Kafkasya'daki komşu pazarlara hızlı ve sürdürülebilir erişim sağlayabileceğiz. Hâlihazırda inşaat aşamasında olan tesisimiz, Trouw Nutrition'ın bölgesel büyüme hedeflerinde kritik bir rol oynayacak. Türkiye'yi yeni ihracat pazarlarına açılan stratejik bir köprü olarak konumlandıracak" dedi. Türkiye'nin dinamik nüfusunu, stratejik konumunu ve hayvancılıktaki güçlü potansiyelini küresel ölçekte önemli avantaj olarak gördüklerine dikkat çeken Altıntaş, "Tesisimizdeki tüm üretim süreçleri tam otomasyonla yönetilecek. Böylece ürün homojenliğini üst seviyeye çıkaracağız. Bu yatırım, Trouw Nutrition'ın Türkiye'ye duyduğu güvenin açık bir göstergesi" diye konuştu. Fosil yakıt kullanımı ortadan kalkıyor Yeni tesisleriyle Türkiye'deki yerli üretimi güçlendirme konusunda katkı sağlayacaklarını belirten Altıntaş, "Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) raporları, iklim değişikliği ve artan maliyetler nedeniyle hayvancılık sektörünün sürdürülebilirlik baskısıyla karşı karşıya kalacağını gösteriyor. Türk hayvancılığının karşı karşıya olduğu temel zorluklar göz önüne alındığında bu yatırımın stratejik önemi daha da netleşiyor Fabrikamız faaliyete geçtiğinde yalnızca kapasiteyi artırmakla kalmayacak aynı zamanda dijital çözümler, yapay zekâ destekli sistemler ve ileri otomasyon teknolojileriyle Ar-Ge ve inovasyon kabiliyetimizi güçlendirecek. Tesisimiz, 400 kWp'lik güneş enerjisi santrali, ısı geri kazanım sistemleri ve yüksek verimli HVAC altyapısıyla kendi enerjisini üretecek. Böylece doğalgaz ve dizel gibi fosil yakıtların kullanımını ortadan kaldırarak sıfır toz ve sıfır karbon emisyon hedeflerine katkıda bulunacak" ifadelerini kullandı. Tam otomatik üretim hatlarıyla donatılacak Yeni fabrikalarında Endüstri 4.0 düzeyinde tasarlanmış tam otomatik üretim hatlarının bulunacağını söyleyen Altıntaş, sözlerini şöyle noktaladı: "Sensörler ve akıllı kontrol üniteleri aracılığıyla ham madde akışından paketlemeye kadar tüm süreçleri veri odaklı karar mekanizmalarıyla yöneteceğiz. Fabrikamızdaki MES (Manufacturing Execution System) sistemi, üretim verilerini bulut tabanlı bir ağ üzerinden entegre biçimde izleyerek gerçek zamanlı olarak optimize edecek. Bu sayede formülasyon, stok yönetimi, kalite kontrol ve verimlilik analizleri tek bir platformda yürütülecek; üretimin her adımı ölçülebilir, izlenebilir ve raporlanabilir hale gelecek. Sürdürülebilir başarı, yaşamın tüm unsurlarını korumakla mümkündür. Polatlı'daki yeni tesisimiz, Trouw Nutrition'ın bölgesel büyüme stratejisinde kilit bir rol oynayacak; Türkiye'yi yeni ihracat pazarlarına açılan stratejik bir köprü haline getirirken, hayvancılık sektöründe kalite ve sürdürülebilirlik standartlarını yeniden tanımlayacak." Yaptıkları yatırımın sürdürülebilir büyümeye yönelik uzun vadeli taahhütlerinin bir yansıması olduğuna vurgu yapan Trouw Nutrition CEO'su Eduardo Alberto, ise şu değerlendirmede bulundu: "Bu yeni tesis yalnızca kapasite artışı anlamına gelmiyor. Türkiye'nin kıtalar arası köprü konumuna ve sürdürülebilir hayvan beslenmesinde yenilik merkezi olma potansiyeline duyduğumuz inancı da gösteriyor. Küresel uzmanlığımızı yerel ortaklıklarla birleştirerek gıda üretiminin dayanıklılığına ve geleceğine yatırım yapıyoruz." Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

NADMEX 2025 Kapılarını Açtı Haber

NADMEX 2025 Kapılarını Açtı

Açılış töreni, İstanbul Vali Yardımcısı Okan Leblebicier, Türk Kızılay Afet Yönetimi ve İklim Değişikliği Genel Müdürü Doç. Dr. Kurtuluş Açıksarı, AFAD Afet Risklerini Azaltma ve Önlem Dairesi Başkanı Abdulkadir Tezcan, TAM Vakfı Mütevelli Heyet Başkanı Prof. Dr. İhsan Sabuncuoğlu, ARÜSDER Başkanı Musa Ertunç, Yıldız Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Cumhurbaşkanlığı Yerel Yönetimler ve Afet Politikaları Kurulu Üyesi Prof. Dr. Şükrü Ersoy ve TG Expo Uluslararası Fuarcılık A.Ş. Genel Müdürü H. Cem Şenel’in katılımıyla gerçekleştirildi. Bu güçlü protokol yapısı, afet yönetimi konusunda koordinasyonun, kurumlar arası iş birliğinin ve bilimsel yaklaşımın önemini bir kez daha gözler önüne serdi. AFET YÖNETİMİNİN TÜM PAYDAŞLARINI BİR ARAYA GETİREN ETKİNLİK Bir TG Expo grup şirketi olan Sektörel Fuarcılık tarafından Yıldız Teknik Üniversitesi iş birliğiyle düzenlenen NADMEX; AFAD, Türk Kızılay, UMKE, İstanbul Valiliği, İPKB, TBB, İstanbul Büyükşehir Belediyesi, İstanbul İtfaiyesi, AKOM, AFETTEK, AKÜDER, ANDA, DEGÜDER, DİD, IADM, KRYD, TAM Vakfı, TİGİAD, TUYAD, Türkiye İMSAD ve YDDMD gibi çok sayıda kurumun desteğiyle yürütülüyor. NADMEX 2025’in üç gün sürecek zirve programı, deprem, sel, taşkınlar, iklim değişikliği, orman yangınları, risk azaltma, afet finansmanı, yapay zekâ uygulamaları, dijitalleşme, kentsel dönüşüm ve afet sonrası iyileştirme gibi kritik başlıkları kapsıyor. “AFETLERE HAZIRLIK BİR ZORUNLULUK VE ORTAK SORUMLULUKTUR” Bu zirvenin, afet konusunun kamuoyunda güncel tutulmasına ve farkındalığın artırılmasına önemli katkı sağlayacağına inandığını belirten İstanbul Vali Yardımcısı Okan Leblebicier, açılış konuşmasında; “Türkiye’de afet riski taşımayan bir bölgemiz neredeyse yok. Dolayısıyla afetlere hazırlıklı olmak bizim için bir tercih değil, zorunluluktur. Bu nedenle afet yönetiminin kimlerle yürütüleceği kritik önem taşıyor. Kamu sektörü, özel sektör ve vatandaşlarımız, özellikle de gönüllülerimiz bu sürecin ayrılmaz birer parçasıdır. Devletimiz, afet yönetiminde kurumsal kapasitenin güçlendirilmesi ve yasal altyapının güncellenmesi konusunda son yıllarda önemli adımlar attı. illerimizde valiliklere bağlı İl AFAD Müdürlükleri kuruldu ve teşkilatları tamamlandı. Yasal düzenlemeler güncellendi, İl Afet Risk Azaltma Planları hazırlandı ve bu planların uygulanması valiliklerimizce düzenli olarak takip ediliyor. Tatbikatlarla personelin hazırlığı sürekli canlı tutuluyor. Ancak tüm bunlar tek başına yeterli değildir. Az önce belirttiğim gibi iki önemli aktör daha var: Özel sektör ve vatandaşlar. Bugün özel sektörün burada güçlü şekilde yer aldığını görmek memnuniyet verici; sayıların daha da artmasını diliyoruz. Vatandaşlarımızın, özellikle gönüllülerimizin ve sivil toplum örgütlerimizin bu konuya artan ilgisi bizleri umutlandırıyor. Arama-kurtarma derneklerimizin ve gönüllü sayımızın çoğalması, büyük afetlerde hem kamu kurumlarına hem de özel sektörün kapasitesine önemli destek sağlamaktadır.” dedi. YARALARI EN HIZLI SARAN MİLLETİZ AFAD (Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı ) Afet Risklerini Azaltma ve Önlem Dairesi Başkanı Abdulkadir Tezcan gerçekleştirdiği açılış konuşmasında; “AFAD olarak afetin öncesi, anı ve sonrasını kapsayan bütünleşik bir yönetim sistemi yürütüyoruz. Bizim için en kritik unsur, tüm kurum ve paydaşlarla aynı hedefe odaklanan güçlü bir iş birliği kültürüdür. Bu kültürün bir parçası olan her çalışma bizim için son derece kıymetli. Çünkü afet dediğimiz şey; toplumların baş etmekte zorlandığı, can ve mal kayıplarına yol açan olaylardır. Biz afetlere müdahale ederken toplumun tüm kesimlerinin sahip olduğu organizasyon kabiliyetine ve eksikleri kapatma gücüne inanıyoruz. Bu, bizim karakterimizde ve kimliğimizde var. Biz millet olarak o yaraları sarma konusunda hızlı ve aktif hareket edebilen bir yapıya sahibiz. Bugün katılımcı profiline baktığımda da bunu çok net görüyorum. Zaten sahada birlikte çalıştığımız pek çok kamu kurumu, sivil toplum kuruluşu, belediye ve paydaş burada. Bu birliktelik, müdahale alanındaki başarımızı risk azaltma alanına taşımamız açısından çok değerli. Bizler, 81 ilde risk azaltma planlarımızı tamamladık, Türkiye Afet Risk Azaltma Planı’nı uygulamaya aldık ve her bir adımı sahada takip ediyoruz. Amacımız afet olmadan önce riski azaltmak, can ve mal kayıplarını en aza indirmek. Yerli üretimi destekleyen, teknolojiyle güçlenen bir afet yönetimi anlayışıyla Türkiye’nin afetlere karşı direncini artırmak için çalışıyoruz.” dedi. “AFETLERDE MÜDAHALE KADAR RİSK AZALTMA DA HAYATİ ÖNEME SAHİP” Açılış konuşmasında Türk Kızılay olarak afetin ilk anından, iyileşme sürecine kadar milletimizin yanında olduklarının altını çizen Türk Kızılay Afet Yönetimi ve İklim Değişikliği Genel Müdürü Doç. Dr. Kurtuluş Açıksarı; “Bugün NADMEX Afet Yönetimi Fuarı ve Zirvesi’nde insan hayatını merkeze alan çok güçlü bir temayla bir aradayız: ‘Hayat Değerlidir’, bu ifade bizim için bir slogan değil, 157 yıllık Kızılay mirasında afet sahasında defalarca sınanmış insanlık ilkesinin bir karşılığıdır. Deprem, sel ve yangın gibi afetlerden sonra yeniden ayağa kalkmayı başaran büyük bir milletiz. 6 Şubat depremlerinden sonra da aynı dayanışma ruhumuzla, merhametimizle ve birlikte iyileşme gücümüzle bunu yeniden gösterdik. Türk Kızılay olarak 6 Şubat depremlerinin ilk saatlerinden itibaren binlerce personel ve gönüllümüzle sahadaydık; milyonlarca sıcak yemek ulaştırdık. 66.000’den fazla haneyi ziyaret ettik, 206.000 kişiye sosyal destek sunduk, 552.000 haneye toplam 3,4 milyar TL nakit yardım sağladık. 13 kütüphanemizden 91.000 kişi yararlandı, 494 milyon TL’nin üzerinde ekonomik destekle üretici ve esnafın toparlanmasına katkı verdik. Tüm bu deneyim bize şunu gösteriyor: Müdahale kadar afet öncesi risk azaltmak da hayati önem taşıyor. Teknoloji, iş birliği ve yerel kapasiteyi güçlendirerek Türkiye’nin afetlere karşı dayanıklılığını artırmaya devam edeceğiz. Çünkü hayat değerlidir.” açıklamalarında bulundu. “TÜRKİYE’Yİ AFET TEKNOLOJİLERİNDE BÖLGESEL MERKEZ HALİNE GETİRMEYİ HEDEFLİYORUZ” Açılış konuşmasında 6 Şubat depremi sonrası kamu kurumlarımız, üniversiteler, özel sektör ve sivil toplum bir araya gelerek kurduğu AFETTEK’in önemine dikkat çeken TAM Vakfı Mütevelli Heyet Başkanı Prof. Dr. İhsan Sabuncuoğlu, “Ulusal bir afet teknolojileri ekosistemi kurmak amacıyla kurduğumuz AFETTEK, bugün 166 üyesiyle geniş ve güçlü bir yapı haline geldi. Bu fuarın da bu ekosistemi büyüten çok değerli bir platform olduğuna inanıyoruz. NADMEX yalnızca bir sergi alanı değil; geleceğin afet politikalarının konuşulduğu, üniversite-sanayi-kamu iş birliklerinin güçlendiği stratejik bir buluşma noktasıdır. Bu katkıyla birlikte AFETTEK olarak kısa vadede, afet teknolojileri kümesini oluşturmak, AR-GE programlarını başlatmak ve afet eğitimlerini yaygınlaştırmayı hedefliyoruz. Uzun vadede ise Türkiye’yi afet teknolojilerinde bölgesel bir merkez haline getirmek ve ulusal politikalara bilimsel rehberlik sağlayan kalıcı bir yapı oluşturmaktır.” açıklamalarında bulundu. TÜRK ARAÇ ÜSTÜ EKİPMAN SEKTÖRÜ BÖLGENİN YENİ ÇEKİM MERKEZİ OLUYOR Araç ve Araç Üstü Ekipman İş Makinaları Üreticileri Derneği (ARÜSDER) Başkanı Musa Ertunç: “Büyük afetlerde araçlarımızın arama–kurtarma çalışmalarındaki kritik rolü, sektörümüzü daha dayanıklı, daha güçlü ve daha akıllı çözümler geliştirmeye zorunlu kılıyor. Bugün NADMEX ile birlikte sektörümüz için yeni bir dönemin kapısını aralayarak VEMEX Fuarı’nın doğuşuna tanıklık ediyoruz. Bu fuarın Türkiye’yi araç üstü ekipman ve iş makineleri alanında bölgenin en önemli çekim merkezi haline getireceğine inanıyoruz.” dedi. “GELECEĞİ GEÇMİŞTEN DAHA İYİ İNŞA EDEBİLİRİZ” NADMEX 2025’in bu yılki akademik danışmanı olan ve açılış konuşmasında afetlerin Türkiye ve dünya için oluşturduğu çok yönlü risklerden, ekonomik kayıpların büyüklüğünden ve afetlere hazırlığın artık “insani bir zorunluluk” haline geldiğinin altını çizen Yıldız Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Cumhurbaşkanlığı Yerel Yönetimler ve Afet Politikaları Kurulu Üyesi Prof. Dr. Şükrü Ersoy; “Afetler yalnızca günlük yaşamı kesintiye uğratan olağanüstü durumlar değildir; ülkelerin ekonomik yapısını, toplumsal düzenini ve gelecek vizyonunu etkileyen derin krizlerdir. Son 55 yılda deprem gibi afetlerin dünya ekonomisine maliyeti 2 trilyon dolara yaklaşırken, sel, fırtına, kuraklık ve aşırı hava olaylarının oluşturduğu doğrudan etkiler 5 trilyon doları aşmıştır. Ülkemizde 6 Şubat 2023 depremlerinin yarattığı 53 binden fazla can kaybı ve 104 milyar dolarlık ekonomik yıkım, risklerin ne kadar ağır olduğunu acı bir şekilde hatırlatmaktadır. Bugün dünya nüfusunun yüzde 60’ı, Türkiye nüfusunun büyük bölümü ise yoğun kent merkezlerinde yaşıyor. Nüfusun ve yapı stokunun bu kadar yoğun olduğu alanlarda afetlere karşı dayanıklılığı artırmak, teknik olduğu kadar insani bir sorumluluktur. Afetleri yönetmek, afet tarafından yönetilmekten çok daha maliyetli ve çok daha acı verici sonuçlar doğurur. Bu nedenle doğru bir afet risk yönetimi ile geleceği geçmişten daha iyi inşa edebiliriz. Afetleri uzaktan izlemek ve hiçbir şey yapmamak, insanlık için her zaman kaybedilecek bir kumardır. Toplumsal dayanıklılığımızı bilimle, teknolojiyle, doğru planlamayla ve iş birliğiyle artırdığımız sürece daha güvenli bir geleceğe adım atabiliriz.” dedi. “NADMEX VE VEMEX, TÜRKİYE’NİN AFET VE EKİPMAN SEKTÖRÜNDE YENİ STRATEJİK BULUŞMA NOKTASI OLUYOR” TG Expo olarak, Yıldız Teknik Üniversitesi iş birliği ve AFAD’ın desteğiyle düzenlenen NADMEX Afet Yönetimi Fuarı ve Zirvesi ile ARÜSDER’in katkılarıyla hayata geçirilen VEMEX Araç ve Araç Üstü Ekipman Fuarı’nı ikinci kez gerçekleştirdiklerini vurgulayan TG Expo Uluslararası Fuarcılık A.Ş. Genel Müdürü H. Cem Şenel; “Afetler yalnızca kriz anı değil; şehirleşmeden ekonomiye kadar hayatın her alanını etkileyen çok boyutlu bir gerçek. Bu nedenle NADMEX’i; afet risklerinin azaltılması, hazırlık kapasitesinin güçlendirilmesi, teknoloji ve bilim temelli çözümlerin yaygınlaştırılması için ülkemizin kritik bir buluşma noktası olarak görüyoruz. Bu yıl 17 oturumda 45 uzmanı ağırlayan zirve, 20 oturum ve 50 konuşmacıyla özel sektörün yenilikçi çözümlerini sunan Expert Talks programı ve 5 tatbikat ile 11 uygulamalı eğitimin yer aldığı tatbikat alanıyla kapsamını genişletti. Araç üstü ekipman sektöründe artan ilgi doğrultusunda ise VEMEX’i bağımsız bir fuar olarak konumlandırdık. VEMEX 2025, belediye hizmet araçlarından özel amaçlı araçlara, hidrolik sistemlerden endüstriyel çözümlere kadar geniş bir ürün yelpazesini bir araya getirerek sektör için yeni bir bölgesel çekim merkezi olma hedefiyle yola çıktı. Her iki organizasyonun da ülkemizin afet bilincini güçlendireceğine ve ihracat potansiyelini artıracağına inanıyoruz.” dedi. “ÖĞREN, UYGULA, KURTAR” TATBİKAT ALANLARI Fuar alanında oluşturulan Tatbikat Alanı, “Öğren, Uygula, Kurtar” yaklaşımıyla, yangınlara müdahaleden göçük altında arama yöntemlerine, acil durum prosedürlerinden profesyonel ekipman kullanımına kadar pek çok uygulamanın gerçek senaryolara en yakın şekilde deneyimlendiği güçlü bir eğitim atmosferi sunuyor. Bu alan, afet anında doğru davranışın önemini göstermekle kalmayıp, ziyaretçilerin kriz anlarını yakından hissetmelerine de olanak tanıyor. NADMEX boyunca devam eden Expert Talks oturumlarında özel sektör temsilcileri, teknoloji üreticileri, akademisyenler ve sivil toplum kuruluşları geliştirdikleri yenilikçi ürünleri, dijital çözümleri, haberleşme sistemlerini, yapay zekâ tabanlı uygulamaları ve afet yönetimine ilişkin ileri teknoloji projelerini ziyaretçilerle paylaşıyor. Bu oturumlar, afet yönetiminin geleceğine yön veren fikirlerin ve teknolojilerin tartışıldığı önemli bir platform niteliği taşıyor. NADMEX 2025, afet yönetiminin bütün bileşenlerini bir araya getiren geniş kapsamlı yapısıyla hem Türkiye’nin afetlere hazırlık vizyonuna hem de sektörün gelişimine değer katmayı amaçlıyor. Fuara ilişkin ücretsiz online bilet ve etkinlik programına nadmex.com adresi üzerinden ulaşılabiliyor. Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

EGİAD'dan Belarus Pazarına Açılan Kapı Haber

EGİAD'dan Belarus Pazarına Açılan Kapı

EGİAD Dernek Merkezi'nde düzenlenen toplantıya Belarus'tan geniş bir temsilci heyeti katılırken, Türk iş dünyası açısından önemli fırsatlar sunan Belarus pazarına ilişkin kapsamlı bilgiler aktarıldı. Toplantı, Belarus İstanbul Başkonsolosu Evgenia Bortkevichte, Belarus Ulusal Pazarlama Merkezi Genel Müdür Yardımcısı Evgeny Russak, Çin–Belarus Sanayi Parkı Great Stone Genel Müd r Yardımcısı Artur Detkov, Great Stone Yatırım Projeleri Direktörü Viktoria Kruminya, Belarus Yüksek Teknoloji Parkı Uluslararası İşbirliği Dairesi Başkan Yardımcısı Marina Filipyuk, Belarus İstanbul Konsolosu Aliaksandr Vorozin, Belarus İzmir Fahri Konsolosu Murat Yorgancıoğlu ve EGİAD üyelerinin katılımıyla gerçekleştirildi. Belarus, Avrasya'nın Kalbinde Yükselen Bir Pazar Açılış konuşmasını yapan EGİAD Yönetim Kurulu Başkanı Kaan Özhelvacı, Belarus'un konumu, sanayi altyapısı, büyüyen pazar dinamikleri ve yatırımcı dostu politikalarıyla Türk iş dünyası için stratejik fırsatlar sunduğunu vurguladı. Özhelvacı, Belarus'un Avrupa Birliği, Rusya ve Bağımsız Devletler Topluluğu ülkelerine erişim avantajı sayesinde bölgesel ticarette kritik bir konuma sahip olduğunu belirtti. Makine-ekipman, kimya, gıda, tekstil, ahşap ürünleri ve teknoloji gibi sektörlerdeki üretim kapasitesinin Türk şirketleri için geniş iş alanları sunduğunu ifade etti. Türkiye–Belarus ekonomik ilişkilerinin istikrarlı biçimde geliştiğine dikkat çeken Özhelvacı, şu bilgileri paylaştı: "Türkiye ile Belarus arasındaki ilişkiler, 1992'de Türkiye'nin Belarus'u ilk tanıyan ülkelerden biri olmasıyla başlamış ve bugün diplomatik, ticari ve ekonomik açıdan güçlü bir zemine kavuşmuştur. Ticaret hacmimiz 2024 yılında 1,85 milyar dolara ulaşmıştır. İhracatımızda elektrikli makineler, tekstil ürünleri, otomotiv yan sanayi, plastik ve kimyasallar öne çıkarken; ithalatımızda kereste, demir-çelik, kimyasal gübreler ve tekstil lifleri dikkat çekmektedir. Belarus'ta faaliyet gösteren Türk şirketlerinin toplam yatırımları 1,5 milyar dolar düzeyindedir. Türk müteahhitlik firmaları ise 1991'den bu yana Belarus'ta 977,2 milyon dolar değerinde 46 proje üstlenmiştir. Bu göstergeler, iki ülke arasında büyümeye açık ve karşıl ıklı fırsatlar içeren güçlü bir iş birliği alanı bulunduğunu göstermektedir. Üyelerimizi yeni pazarlara hazırlamak, ihracat kapasitelerini artırmak ve yatırım ağlarını genişletmek EGİAD'ın en temel önceliklerindendir. Belarus, bu anlamda stratejik bir kapı aralamaktadır." EGİAD, Üyelerinin Küresel Rekabet Gücünü Artırmayı Sürdürecek EGİAD Başkanı Kaan Özhelvacı, küresel gelişmelerin hızla değiştiği bir dönemde şirketlerin uluslararası pazarlarda doğru zamanda ve doğru ortaklıklarla yer almasının önemine vurgu yaparak, "Sürdürülebilir büyüme ancak küresel ölçekte atılan stratejik adımlarla mümkündür. Belarus pazarını yakından tanımak, fırsatları bütüncül bir bakış açısıyla değerlendirmek ve doğru ilişkileri kurmak bu nedenle büyük önem taşımaktadır. EGİAD olarak önceliğimiz, genç ve lider iş insanlarımızın şirketlerini uluslararası pazarlara taşıyacak cesar eti, bilgiyi ve ilişki ağını güçlendirmektir. Bugün gerçekleştirdiğimiz bu seminer, üyelerimizin farklı coğrafyalarda yeni iş bağlantıları kurmasına, ihracat kapasitelerini artırmasına, yurt dışı yatırımlarını geliştirmesine ve güvenilir bilgiyle stratejik kararlar almasına katkı sunmak amacıyla kurgulanmıştır. Belarus'un yatırım ortamını, sektörel potansiyelini, iş yapma modellerini ve ticaretin nasıl geliştirilebileceğini en güncel bilgiler ışığında aktarmayı; karşılıklı iş birliklerinin temelini birlikte atmayı hedefliyoruz." diye konuştu. Teknoloji, Sanayi, Lojistik ve Yatırım Alanlarında Yeni İş Birlikleri Gündemde Toplantı sırasında konuşmacılar, Belarus'un yatırım ortamına ilişkin güncel bilgileri detaylı biçimde paylaştı. İmalat, yüksek teknoloji, bilişim, otomotiv yan sanayi, lojistik ve tarım-gıda sektörlerindeki fırsatlar öne çıktı. Belarus'un Avrasya Ekonom ik Birliği'ne erişim sunan konumu sayesinde Türk şirketleri için lojistik avantajların güçlendiği vurgulandı. Çin–Belarus Sanayi Parkı Great Stone temsilcileri, parkta sunulan özel teşvikler, vergi avantajları ve bölgenin lojistik konumuyla ilgili kapsamlı bir sunum gerçekleştirdi. Belarus Yüksek Teknoloji Parkı yetkilileri ise yazılım, fintech, oyun, yapay zekâ ve AR-GE tabanlı girişimler için ülkede güçlü bir ekosistem bulunduğunu ifade etti. Toplantı boyunca Türkiye ile Belarus arasında ticaretin nasıl geliştirilebileceği, sektörel potansiyeller ve ortak projelere yönelik değerlendirmeler paylaşıldı. EGİAD üyeleri, Belaruslu kurum temsilcileriyle birebir görüşmeler yaparak iş bağlantılarını güçlendirme fırsatı buldu.

Maysan Mando’dan Önemli Başarı Haber

Maysan Mando’dan Önemli Başarı

Türkiye’nin ilk ve en büyük amortisör üreticisi Maysan Mando, önemli bir başarıya daha imza attı. Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) tarafından bu yıl 28’incisi düzenlenen "Bursa 250 Büyük Firma Araştırması- 2024" sonuçları, kentin ekonomik dinamiklerini ortaya koyarken, Maysan Mando da listedeki yükselişini sürdürdü. Bursa sanayisinin üretim, ihracat, istihdam ve katma değer performansını mercek altına alan bu önemli çalışmada Maysan Mando, 2023 listesinde 77. sırada yer alırken, 2024 listesinde ise 63. sırada yer aldı. Maysan Mando ayrıca sektörel sıralamada 18. sırada yer aldı. Maysan Mando’nun ilgili araştırma listesindeki bu ilerleyişi, şirketin Bursa ekonomisindeki ağırlığını ve istikrarlı büyüme performansını gözler önüne sererken, şirketin rekabet gücünü, operasyonel mükemmelliğini ve Bursa ile ülke sanayisine olan değerli katkısının da önemli bir göstergesi olarak öne çıkıyor. Sektöre yön veriyor Öte yandan, Güney Kore merkezli HL Mando ve Çukurova Holding ortaklığıyla faaliyetlerini sürdüren Maysan Mando, Türkiye ve Avrupa’da ağır ticari araç segmentinde pazar liderliğini korurken, binek ve hafif ticari araçlardan otobüs, kamyon, traktör ve askeri uygulamalara kadar geniş bir ürün gamıyla sektöre yön veriyor. Şirket, Türkiye’deki orijinal ekipman üreticileri (OEM) ile yakın iş birliği içinde çalışarak bu yıl OEM pazarında liderliği ele geçirdi ve satış sonrası pazarda da lider konumunu güçlendirdi. Maysan Mando, Ar-Ge ve inovasyona yaptığı sürekli yatırımla da otomotiv sektörünün geleceğine yön veren inovatif çözümler geliştirmeye devam ediyor.

LG 2026 Yılı İçin Organizasyonel Değişiklikleri Açıkladı  Haber

LG 2026 Yılı İçin Organizasyonel Değişiklikleri Açıkladı 

LG Electronics (LG) bugün, Lyu Jae-cheol'un 1 Aralık itibarıyla CEO’luk görevini üstleneceğini duyurdu. Lyu, LG Beyaz Eşya Çözümleri (HS) Şirketi’ni başarıyla yöneterek, genişletilmiş B2B operasyonları, abonelik tabanlı iş modelleri, doğrudan tüketiciye (D2C) yönelik iş modelleri ve LG'nin beyaz eşya alanındaki temel güçlerine dayanan rekabetçi liderliği ile sürdürülebilir büyümeyi sağlamıştı. CEO olarak Lyu, farklılaştırılmış müşteri değeri sunmaya dayanan LG'nin beyaz eşya pazarındaki lider konumunu tüm organizasyon genelinde genişletmeye odaklanacak, şirketin temel rekabet gücünü ve büyüme potansiyelini daha da artıracak. Lyu, 1989 yılında Goldstar'a (şimdiki LG Electronics) Beyaz Eşya Araştırma Merkezi'nde araştırmacı olarak katıldı ve kariyerinin neredeyse yarısını beyaz eşya Ar-Ge alanında geçirdi. Bu süre zarfında, liderlik yaklaşımını şekillendiren derin teknik uzmanlık kazandı. 2021 yılından bu yana Beyaz Eşya Çözümleri Şirketi’nin başkanı olarak görev yapan Lyu, LG'nin dünya çapında 1 numaralı beyaz eşya markası olmasına liderlik etti. Tüketici güveninin toparlanmasının gecikmesi ve pazar rekabetinin yoğunlaşmasına rağmen, amiral gemisi ürünlerin liderliğini güçlendirirken, sürekli Ar-Ge çalışmalarıyla sürdürülebilir büyümenin temellerini attı. Ayrıca, beyaz eşya abonelik hizmetlerini, çevrimiçi kanal büyümesini ve ankastre beyaz eşya ve bileşen çözümleri gibi B2B iş alanlarını geliştirerek Beyaz Eşya Çözümleri iş portföyünü genişletti. Liderlik Değişimi William Cho, CEO olarak görev yaptığı dört yıl boyunca sürdürülebilir büyüme için sağlam bir temel oluşturduktan sonra, sağlıklı bir liderlik geçişini desteklemek için görevinden ayrılacak. 1987 yılında LG'ye katılan ve 37 yılını şirkete adayan Cho, LG'nin faaliyet alanını beyaz eşyanın ötesine taşıyarak mobilite ve ticari alanlar gibi sektörlere genişletti ve LG'yi farklı alanlarda müşteri deneyimini birbirine bağlayan ve genişleten bir Akıllı Yaşam Çözümleri Şirketi haline getirmek için orta ve uzun vadeli bir vizyon oluşturdu. Stratejik yönelimi, temel iş alanlarında performansı, B2B, donanım dışı ve D2C alanlarında büyümeyi, yüksek potansiyelli Küresel Güney pazarlarına genişlemeyi ve yeni iş alanlarının keşfedilmesini önceliklendirdi. Bunların her biri, LG'nin gelecekteki büyüme stratejisinde önemli kilometre taşları haline geldi. LG'nin iki temel B2B ayağı olan araç çözümleri ve ısıtma, havalandırma ve iklimlendirme (HVAC) alanlarındaki büyümeyi daha da hızlandırmak için şirket, Araç Çözümleri (VS) Şirketi Başkanı Eun Seok-hyun ve Eko Çözümler (ES) Şirketi Başkanı James Lee'yi başkanlığa terfi ettirdi. Beyaz Eşya Çözümleri (HS) Şirketi’nde ise satış ve strateji alanlarında geniş deneyime sahip olan ve küresel pazarlar hakkında derin bir anlayışa sahip olan Kwack Do-yeong, LG Electronics Kuzey Amerika Bölge Temsilcisi ve LG Electronics ABD Başkanı olarak atandı. 2026 Organizsyonel Yeniden Yapılanma Bu yılki organizasyonel değişiklikler, hızlı dışsal değişimlere yanıt verebilen daha çevik bir karar alma yapısı oluşturmak için verimliliği artırmayı amaçlarken, LG'nin orta ve uzun vadeli portföy stratejisini hızlandırmak için seçici ve odaklanmış operasyonları güçlendirmeye odaklanıyor. LG, mevcut dört şirketli yapısını koruyarak şirket düzeyinde hızlı ve hesap verebilir karar alma sürecini sürdürecek. İşletmeler arasında benzer ve birbirine yakın işlevler, operasyonları kolaylaştırmak ve uygulama verimliliğini artırmak için entegre edilecek. Lyu'nun CEO olarak atanmasıyla, daha önce Mutfak Çözümleri İş Birimi'nin Başkanı olan İcra Başkan Yardımcısı Baek Seung-tae, Beyaz Eşya Çözümleri Şirketi'nin liderliğini üstlenecek. Baek, Yaşam Çözümleri ve Mutfak Çözümleri İş Birimleri'nin başında görev yaparak küresel beyaz eşya rekabet gücünü güçlendirmiş ve değişen pazar koşulları altında küresel üretim stratejilerini ilerletmek için uygun bir konumda bulunuyor. Medya Eğlence Çözümleri (MS), VS ve ES Şirketleri'nin Başkanları, sürekliliği ve stratejik ivmeyi sağlamak için görevlerinde kalacak. Gelecek odaklı ve yüksek potansiyelli işletmeler için büyüme temellerinin güçlendirilmesi Organizasyonel verimlilikle paralel olarak LG, HVAC, webOS ve robotik gibi yüksek potansiyelli iş alanlarını hızlandırmak için yeni motorlar kuruyor. - HS Şirketi, küresel yerleşik ve inşaatçı odaklı işlerini büyütmek için HS B2B Yurtdışı Satış Bölümü'nü kuracak ve Yerleşik/Pişirme İş Bölümü'nü bir İş Birimi'ne yükseltecek. - HS Robotics Lab, Chief Technology Office'in Advanced Robotics Lab'ından seçilen fonksiyonları entegre ederek yeni kurulacak. Humanoid Robot Görevini yöneten Araştırma Görevlisi Lee Jae-wook, laboratuvarın başına geçecek. - MS Şirketi, TV ve IT iş kollarını tek bir birim haline entegre edecek ve ürün rekabet gücünü artırmak için Ekran Ürün Geliştirme Grubu kuracak. webOS Reklam İş Departmanı, webOS tabanlı hizmet operasyonlarının genişletilmesine yönelik desteği güçlendirmek için bir İş Birimi olarak yükseltilecek. - ES Şirketi, veri merkezi soğutma, havalandırma, soğutma ve nükleer enerji için HVAC çözümlerine odaklanan yeni bir uygulamalı iş bölümü kuracak ve aynı zamanda yerelleştirilmiş, uçtan uca yurtdışı operasyonlarını desteklemek için ES M&A Bölümü ve ES Yurtdışı Satış Bölümü'nü faaliyete geçirecek. - Teknoloji Direktörlüğü bünyesinde, yeni bir HS İleri Araştırma Laboratuvarı temel teknoloji rekabet gücünü artıracak ve kuantum ve dağıtık hesaplama ile yeni nesil güvenlik gibi yeni teknolojilerdeki liderliği güçlendirmek için bir Yeni Nesil Hesaplama Laboratuvarı kurulacak. - Şirket çapında yapay zeka dönüşümünü hızlandırmak için, mevcut DX Merkezi ve İş Süreçleri İnovasyon Bölümü yeni bir organizasyon olan AX Merkezi'ne entegre edilecek. DX Merkezi'nin eski başkanı olan Kıdemli Başkan Yardımcısı Cho Jung-bum'un liderliğinde, AX Merkezi yapay zeka benimsenmesini hızlandırmak, operasyonel verimliliği artırmak, Ar-Ge'yi ilerletmek ve çalışanların yetkinliklerini güçlendirmek için öncü rol üstlenecek. Tüm atamalar ve yapısal değişiklikler 1 Aralık 2025 tarihinde, terfiler ise 1 Ocak 2026 tarihinde yürürlüğe girecek.

LG, 2026 Yılı İçin Organizasyonel Değişiklikleri Açıkladı  Haber

LG, 2026 Yılı İçin Organizasyonel Değişiklikleri Açıkladı 

LG Electronics (LG) bugün, Lyu Jae-cheol'un 1 Aralık itibarıyla CEO’luk görevini üstleneceğini duyurdu. Lyu, LG Beyaz Eşya Çözümleri (HS) Şirketi’ni başarıyla yöneterek, genişletilmiş B2B operasyonları, abonelik tabanlı iş modelleri, doğrudan tüketiciye (D2C) yönelik iş modelleri ve LG'nin beyaz eşya alanındaki temel güçlerine dayanan rekabetçi liderliği ile sürdürülebilir büyümeyi sağlamıştı. CEO olarak Lyu, farklılaştırılmış müşteri değeri sunmaya dayanan LG'nin beyaz eşya pazarındaki lider konumunu tüm organizasyon genelinde genişletmeye odaklanacak, şirketin temel rekabet gücünü ve büyüme potansiyelini daha da artıracak. Lyu, 1989 yılında Goldstar'a (şimdiki LG Electronics) Beyaz Eşya Araştırma Merkezi'nde araştırmacı olarak katıldı ve kariyerinin neredeyse yarısını beyaz eşya Ar-Ge alanında geçirdi. Bu süre zarfında, liderlik yaklaşımını şekillendiren derin teknik uzmanlık kazandı. 2021 yılından bu yana Beyaz Eşya Çözümleri Şirketi’nin başkanı olarak görev yapan Lyu, LG'nin dünya çapında 1 numaralı beyaz eşya markası olmasına liderlik etti. Tüketici güveninin toparlanmasının gecikmesi ve pazar rekabetinin yoğunlaşmasına rağmen, amiral gemisi ürünlerin liderliğini güçlendirirken, sürekli Ar-Ge çalışmalarıyla sürdürülebilir büyümenin temellerini attı. Ayrıca, beyaz eşya abonelik hizmetlerini, çevrimiçi kanal büyümesini ve ankastre beyaz eşya ve bileşen çözümleri gibi B2B iş alanlarını geliştirerek Beyaz Eşya Çözümleri iş portföyünü genişletti. Liderlik Değişimi William Cho, CEO olarak görev yaptığı dört yıl boyunca sürdürülebilir büyüme için sağlam bir temel oluşturduktan sonra, sağlıklı bir liderlik geçişini desteklemek için görevinden ayrılacak. 1987 yılında LG'ye katılan ve 37 yılını şirkete adayan Cho, LG'nin faaliyet alanını beyaz eşyanın ötesine taşıyarak mobilite ve ticari alanlar gibi sektörlere genişletti ve LG'yi farklı alanlarda müşteri deneyimini birbirine bağlayan ve genişleten bir Akıllı Yaşam Çözümleri Şirketi haline getirmek için orta ve uzun vadeli bir vizyon oluşturdu. Stratejik yönelimi, temel iş alanlarında performansı, B2B, donanım dışı ve D2C alanlarında büyümeyi, yüksek potansiyelli Küresel Güney pazarlarına genişlemeyi ve yeni iş alanlarının keşfedilmesini önceliklendirdi. Bunların her biri, LG'nin gelecekteki büyüme stratejisinde önemli kilometre taşları haline geldi. LG'nin iki temel B2B ayağı olan araç çözümleri ve ısıtma, havalandırma ve iklimlendirme (HVAC) alanlarındaki büyümeyi daha da hızlandırmak için şirket, Araç Çözümleri (VS) Şirketi Başkanı Eun Seok-hyun ve Eko Çözümler (ES) Şirketi Başkanı James Lee'yi başkanlığa terfi ettirdi. Beyaz Eşya Çözümleri (HS) Şirketi’nde ise satış ve strateji alanlarında geniş deneyime sahip olan ve küresel pazarlar hakkında derin bir anlayışa sahip olan Kwack Do-yeong, LG Electronics Kuzey Amerika Bölge Temsilcisi ve LG Electronics ABD Başkanı olarak atandı. 2026 Organizasyonel Yeniden Yapılanma Bu yılki organizasyonel değişiklikler, hızlı dışsal değişimlere yanıt verebilen daha çevik bir karar alma yapısı oluşturmak için verimliliği artırmayı amaçlarken, LG'nin orta ve uzun vadeli portföy stratejisini hızlandırmak için seçici ve odaklanmış operasyonları güçlendirmeye odaklanıyor. LG, mevcut dört şirketli yapısını koruyarak şirket düzeyinde hızlı ve hesap verebilir karar alma sürecini sürdürecek. İşletmeler arasında benzer ve birbirine yakın işlevler, operasyonları kolaylaştırmak ve uygulama verimliliğini artırmak için entegre edilecek. Lyu'nun CEO olarak atanmasıyla, daha önce Mutfak Çözümleri İş Birimi'nin Başkanı olan İcra Başkan Yardımcısı Baek Seung-tae, Beyaz Eşya Çözümleri Şirketi'nin liderliğini üstlenecek. Baek, Yaşam Çözümleri ve Mutfak Çözümleri İş Birimleri'nin başında görev yaparak küresel beyaz eşya rekabet gücünü güçlendirmiş ve değişen pazar koşulları altında küresel üretim stratejilerini ilerletmek için uygun bir konumda bulunuyor. Medya Eğlence Çözümleri (MS), VS ve ES Şirketleri'nin Başkanları, sürekliliği ve stratejik ivmeyi sağlamak için görevlerinde kalacak. Gelecek odaklı ve yüksek potansiyelli işletmeler için büyüme temellerinin güçlendirilmesi Organizasyonel verimlilikle paralel olarak LG, HVAC, webOS ve robotik gibi yüksek potansiyelli iş alanlarını hızlandırmak için yeni motorlar kuruyor. - HS Şirketi, küresel yerleşik ve inşaatçı odaklı işlerini büyütmek için HS B2B Yurtdışı Satış Bölümü'nü kuracak ve Yerleşik/Pişirme İş Bölümü'nü bir İş Birimi'ne yükseltecek. - HS Robotics Lab, Chief Technology Office'in Advanced Robotics Lab'ından seçilen fonksiyonları entegre ederek yeni kurulacak. Humanoid Robot Görevini yöneten Araştırma Görevlisi Lee Jae-wook, laboratuvarın başına geçecek. - MS Şirketi, TV ve IT iş kollarını tek bir birim haline entegre edecek ve ürün rekabet gücünü artırmak için Ekran Ürün Geliştirme Grubu kuracak. webOS Reklam İş Departmanı, webOS tabanlı hizmet operasyonlarının genişletilmesine yönelik desteği güçlendirmek için bir İş Birimi olarak yükseltilecek. - ES Şirketi, veri merkezi soğutma, havalandırma, soğutma ve nükleer enerji için HVAC çözümlerine odaklanan yeni bir uygulamalı iş bölümü kuracak ve aynı zamanda yerelleştirilmiş, uçtan uca yurtdışı operasyonlarını desteklemek için ES M&A Bölümü ve ES Yurtdışı Satış Bölümü'nü faaliyete geçirecek. - Teknoloji Direktörlüğü bünyesinde, yeni bir HS İleri Araştırma Laboratuvarı temel teknoloji rekabet gücünü artıracak ve kuantum ve dağıtık hesaplama ile yeni nesil güvenlik gibi yeni teknolojilerdeki liderliği güçlendirmek için bir Yeni Nesil Hesaplama Laboratuvarı kurulacak. - Şirket çapında yapay zeka dönüşümünü hızlandırmak için, mevcut DX Merkezi ve İş Süreçleri İnovasyon Bölümü yeni bir organizasyon olan AX Merkezi'ne entegre edilecek. DX Merkezi'nin eski başkanı olan Kıdemli Başkan Yardımcısı Cho Jung-bum'un liderliğinde, AX Merkezi yapay zeka benimsenmesini hızlandırmak, operasyonel verimliliği artırmak, Ar-Ge'yi ilerletmek ve çalışanların yetkinliklerini güçlendirmek için öncü rol üstlenecek. Tüm atamalar ve yapısal değişiklikler 1 Aralık 2025 tarihinde, terfiler ise 1 Ocak 2026 tarihinde yürürlüğe girecek.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.