Hava Durumu

#Asgari Ücret

Kapsül Haber Ajansı - Asgari Ücret haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Asgari Ücret haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Avşar’dan Asgari Ücret Çıkışı: “Ara Zam Artık Bir Zorunluluktur” Haber

Avşar’dan Asgari Ücret Çıkışı: “Ara Zam Artık Bir Zorunluluktur”

Önergede, çalışma hakkı ve iş güvencesinin anayasal güvence altına alındığına dikkat çeken Avşar, ülke ekonomisinin durumu işçiyi koruyan bu hükümlerin çoğunu işlevsiz bıraktığını, çalışanların yarısının 22 bin 104 lira ile çalıştırıldığını ve bununla birlikte enflasyona karşı özlük haklarının korunmaması, iş cinayetleri, güvencesiz çalıştırma gibi işçinin birçok sorunla karşı karşıya kaldığını belirtti. Avşar, Bakan Işıkhan’a son bir yılda kaç işçi eyleminin meydana geldiğini ve arabuluculuk sistemini, işten çıkarılan işçi sayısını ve haklarını, sendika üyeliğini, asgari ücrete ara zammı, iş sağlığı ve güvenliği tedbirleri ile mevsimlik işçi hakları gibi bir takım soru sordu. ‘Çalışma hakkı ve iş güvencesi anayasaldır’ Avşar, Anayasada çalışma hakkı ve iş güvencesine geniş yer verildiğini ifade etti ve ilgili hükümlere şöyle yer verdi: “Devlet, çalışanların hayat seviyesini yükseltmek için gerekli tedbirleri alır. Küçükler ve kadınlar ile bedeni ve ruhi yetersizliği olanlar çalışma şartları bakımından özel olarak korunurlar. Hiç kimse bir sendikaya üye olmaya ya da üyelikten ayrılmaya zorlanamaz. Toplu iş sözleşmesinin yapılması sırasında, uyuşmazlık çıkması halinde işçiler grev hakkına sahiptirler. Devlet, çalışanların yaptıkları işe uygun adaletli bir ücret elde etmeleri ve diğer sosyal yardımlardan yararlanmaları için gerekli tedbirleri alır. Asgarî ücretin tespitinde çalışanların geçim şartları ile ülkenin ekonomik durumu da göz önünde bulundurulur.”  ‘Ülke ekonomisi işçiyi koruyan hükümlerin çoğunu işlevsiz bırakmıştır’ Anayasa hükümleri çerçevesinde 4857 sayılı İş Kanunu ve ilgili yönetmelikler düzenlendiğini ve böylece çalışma hakkı ve iş güvencesi yasal güvence altına alındığını belirten Avşar; “Ancak ülkemizin içerisinde bulunduğu ekonomik sebepler çalışma hayatını düzenleyen ve çalışanı koruyan bu hükümlerinin çoğunu işlevsiz bırakmıştır.”, dedi. ‘Çalışanların yarısı 22 bin 104 lira ile asgari ücretlidir’ Avşar, ülkemizde toplam çalışanların yarısının 22 bin 104 lira ile asgari ücretli olduğu, TÜRK-İŞ’in, Nisan Ayı açlık sınırını 24 bin 35 lira ve yoksulluk sınırını ise 78 bin 292 lira olarak açıkladığını ve bu verilere rağmen asgari ücrete enflasyonun altında sadece bir kez zam yapıldığını ve ara zammın da yapılmayacağını söylendiklerini belirtti. Avşar, bu durumdan çalışanların, özellikle de güvencesiz çalışan işçi kesiminin çok daha ağır etkilendiğini ifade etti. ‘İşçi enflasyona karşı korunmuyor’ Avşar, doğal sonuç olarak, gerekçesiz ve tazminatsız işten çıkarma, kötü koşullarda çalıştırma, enflasyon ve hayat pahalılığına karşı özlük haklarında iyileştirme yapmama, sendikal çalışmalara mesafeli olma, grev başlatma, emek sömürüsüne karşı iş yavaşlatma ve bırakma gibi hem işçi hem de işveren tarafından birçok eylem ve uygulamalara gidildiğini belirtti. ‘2024 yılında en az 1897 işçi iş cinayetlerinde hayatını kaybetmiştir’ İş cinayetlerine dikkat çeken Avşar, sözlerine şöyle devam etti: “ÎSİG Meclisi’nin yüzde 70’ini ulusal basından; yüzde 30’unu ise işçilerin mesai arkadaşları, aileleri, iş güvenliği uzmanları, işyeri hekimleri, sendikalar ve yerel basından tespit ettiklerini belirttikleri verilere göre 2024 yılında en az 1897 işçi iş cinayetlerinde hayatını kaybetmiştir.” ‘İşçimiz kaderine terk edilmiştir’ Avşar, ilgili yönetmelik kapsamında iş sağlığı ve güvenliğine yönelik uygulama ve denetimde eksiklikleri, mevsimlik işçi sorunları, kamuda “eşit işe eşit ücret” politikası ve nitelikli istidam gibi etkinlik, verimlik ve ekonomiklik ilkelerine aykırı çeşitli problemlerin çok belirgin olarak yaşandığını belirtti ve Bakan Işıkhan’a bir dizi soru sordu Ülkemizde son 1 yılda toplu işten çıkarma, iş bırakma, grev, protesto vb. kaç eylem meydana gelmiştir? İşçi işveren arası yaşanan bu tarz anlaşmazlıkları çözmek üzere kurulan bir arabuluculuk sistemi var mıdır?  Ülke genelinde son 1 yılda kaç işçi hangi gerekçeyle, hangi mevzuata göre işten çıkarılmıştır? Bu işçilere kıdem tazminatı, ihbar süresi ve yeni iş arama zamanı tanınmış mıdır?  Sendika üyeliği sebebiyle işten çıkarılan işçi var mıdır? Şayet varsa anayasal olan bu hak mahrumiyetini gidermek bakımından bir çalışmada bulundunuz mu?  Anayasanın, emredici hükmü gereği çalışanı enflasyon, açlık ve yoksulluk sınırına karşı korumak bakımından bir planınız var mıdır? Yılın ikinci yarısında asgari ücrete ara bir zam yapmayı düşünüyor musunuz? Kamu veya özel sektörde ilgili yönetmelik hükümlerine göre iş sağlığı ve güvenliği nasıl sağlanmaktadır? Denetimler ne sıklıkta yapılmaktadır? Bu hususta bir takip ve kontrol mekanizması bulunmakta mıdır?  Kötü yaşam koşullarında barınan ve emeklerinin karşılığını alamayan mevsimlik işçilerinin hak ve menfaatlerini güvence altına almaya yönelik yasal düzenleme yapmayı düşünüyor muşunuz?

DEVA Partili Ekmen: Bayram ikramiyesinin en az 14 bin 850 lira olması gerekiyor! Haber

DEVA Partili Ekmen: Bayram ikramiyesinin en az 14 bin 850 lira olması gerekiyor!

DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Mersin Milletvekili Mehmet Emin Ekmen, Genel Kurulda söz alarak emeklilerin bayram ikramiyesi konusunu gündeme taşıdı.2018 yılından bu yana asgari ücret, en düşük emekli maaşı ve vergi oranlarındaki güncellemelerin baz alınarak bayram ikramiyesinin artırılması gerektiğini vurgulayan Ekmen, ”Ramazan; bütün milletimizin evinde tatlı bir telaş, tatlı bir koşuşturma demek. Emeklilerimiz ve asgari ücretlilerimiz Ramazan'a yaklaşırken fitre ve zekât almaya muhtaç durumda” diyerek konuşmasına başladı. Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulunda söz alan DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Mersin Milletvekili Mehmet Emin Ekmen, yaklaşan Ramazan ayı dolayısıyla, emeklilere yapılacak bayram ikramiyesi ödemesine ve emeklilerin bu konuda beklentilerine dikkat çekti. Bir vatandaş, 180 liraya iki öğün yemekle karnını doyuramaz  Ekmen, ”Bu yıl biliyorsunuz Diyanet, fitre için 180 liralık miktarı ilan etti. Bu bir kişinin iki öğün için karnını doyurmak için gerekli olan minimum rakam.  Fitre miktarının 2018 yılında 19 lira iken bu yıl 180 lira olarak açıklanması, aslında Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın yaptığı artışlara kıyasla daha vicdanlı bir düzenleme olarak değerlendirilebilir. Bu artışa rağmen bir vatandaşın 180 liraya 2 öğün yemekle karnını doyurabileceğini söylemek mümkün değil. 180 lirayı bile baz alsak 4 kişilik bir ailenin sadece yeme içme için aylık 21.600 liraya ihtiyacı var demektir. En düşük emekli ücretin 15 bin liranın altında olduğu, asgari ücretin 22 bin lira olduğu dikkate alındığında Diyanet’in fitre miktarıyla dahi 4 kişilik bir aile sadece karnını doyuramamaktadır. Diğer bütün ihtiyaçlarını, kira ödemesini, sair giderlerini bir kenara koyuyoruz” ifadelerini kullandı. Tüm emeklilerin eşit ikramiye alması hakkaniyete uygun değil Bayram ikramiyesinin tüm emeklilere eşit ödenmesini de eleştiren Ekmen, “Bu Ramazan'a yaklaşırken emeklilerimiz ödenecek bayram ikramiyesini de merakla bekliyor. Bayram ikramiyesi ilk olarak 2018 yılında 1.000 lira olarak ilan edilmişti. Bu yıl yeni bir güncelleme olmaz ise 3.000 lira ödeme yapılacak gözüküyor. Aslında güncellemeden önce 2 temel sorunu var hatırlatmamız gereken. Birincisi, bütün emeklilere bayram ikramiyesi eşit ödeniyor. Yani bugün itibariyle 14.500 lira maaş alan ile 120.000 lira emekli maaşı alan kişi aynı ikramiyeden faydalanıyor. Bu hakkaniyete uygun değil. Gerekirse bayram ikramiyesinin belirli bir limitin üstünde maaş alanlara hiç ödememek suretiyle de olsa en az emekli maaşı alanlar başta olmak üzere kademeli olarak ödenmesi gerekiyor. İkincisi, yine biliyorsunuz 2022 Sayılı Yasadan faydalanan 65 yaş üstü emeklilerimiz bu ikramiyeden faydalanmıyor. Oysa onlar için de mümkünse tam miktar değilse de belirli bir oranda bir ödeme yapılması şüphesiz o mahzun gönülleri sevindirecektir ve belki de o gün için torunlarına bir yemek ikram etme fırsatı bulabileceklerdir” dedi. Emekli, asgari ücretli fitre ve zekat almaya muhtaç hale düşmüştür  Yıllar içerisinde bayram ikramiyesinin artış oranına değinen Ekmen, “Peki 2018 yılında verilen 1.000 lirayı baz aldığımızda birçok parite ile karşılaştırabiliriz bunu. 2018'den bugüne kadar asgari ücret veya en düşük emekli ücretindeki artışlarla karşılaştırabiliriz. 2018 yılında en düşük emekli maaşı 939, asgari ücret 1.603 Türk Lirası’ydı. Yani emeklinin aldığı bayram ikramiyesi, maaşının üzerindeydi. Gerçek enflasyonla, TÜİK enflasyonuyla karşılaştırabiliriz. Veyahut da devletin kendi alacaklarına aslan kesilip, kendi ödemelerini sessizlikle geçiştirmesi gibi Hazine ve Maliye Bakanlığı'ndan yeniden değerleme oranlarıyla karşılaştırabiliriz. Maliye güncellemelerini baz alırsak, 3.000 liralık ödemenin en az 14.850 lira olması gerekiyor. İktidardan, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'ten ve Çalışma Bakanlığı’ndan talebimiz şudur: Emekli, asgari ücretli fitre ve zekât almaya muhtaç hale düşmüştür. Bu bayramlar vesilesiyle hiç olmazsa 2018'de olduğu gibi Kurban Bayramı’na bir kurban kesebilecek şekilde, hiç olmazsa Ramazan ayında sahurlarını ve iftarlarını kendisine yakışır bir şekilde yapabilmesi için bu bayram ikramiyelerinin güncellenmesi gerekir. Hiçbir şeyi dikkate almıyorsanız Diyanet’in ilan ettiği fitre miktarındaki artış oranı kadar bayram ikramiyesinin hiç olmazsa artışını yapınız” diyerek sözlerini noktaladı.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.