Hava Durumu

#Çin

Kapsül Haber Ajansı - Çin haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Çin haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Küresel tedarik zincirine alternatif koridor: Uzak Doğu-Kazakistan-Türkiye hattı Haber

Küresel tedarik zincirine alternatif koridor: Uzak Doğu-Kazakistan-Türkiye hattı

Dünyanın politik ve ekonomik koşulları duraksamadan değişiyor, küresel tedarik zincirleri her dönem kendi dinamiklerini ve çözümlerini yaratıyor. Bu durumu avantaja çevirmeyi seçen yöneticilerin %85'i düzenleyici ve jeopolitik baskıların sürdürülebilir tedarik zinciri çözümlerine geçişi hızlandırdığını ve teşvik ettiğini öne sürüyor. Uzak Doğu–Avrupa hattında Türkiye merkezli alternatif bir lojistik model üzerinde çalışmalar sürdüren Yeniay Lojistik ve Daimon Gümrük Müşavirliği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ahmet Çimer, tedarik ve lojistik sektörünün güncel zorluklarını aktarırken, projelerinin detaylarını da açıkladı. “Türkiye merkezli alternatif bir lojistik aks oluşturduk” Uluslararası ticaret operasyonları, gümrük mevzuatı, lojistik ve tedarik zinciri yönetimi, stratejik danışmanlık alanında 35 yılı aşkın deneyime sahip Tedarik Zinciri, Gümrük ve Lojistik Yöneticisi Ahmet Çimer, “Son dönemde küresel ulaşım koridorlarında yaşanan sıkıntılar, özellikle deniz yolu taşımacılığı üzerinden Uzak Doğu ile Avrupa arasındaki lojistik süreçlerde ciddi daralmalara yol açıyor. Çin ve çevresinden Avrupa’ya uzanan ticaret rotalarında artan navlun maliyetleri ve uzayan transit süreleri, sadece üretim planlamalarını değil, aynı zamanda maliyet enflasyonu üzerinde de belirgin bir baskı oluşturuyor. Özellikle Hürmüz Boğazı ve Kızıldeniz ulaşımındaki riskler, Körfez ülkelerine, Akdeniz üzerinden Türkiye ve Avrupa’ya ulaşımda ciddi aksaklıklar ve maliyet artışları meydana getirdi. Biz de bu kapsamda Türkiye merkezli alternatif bir lojistik aks oluşturduk” dedi. “Deneme sevkiyatlarını başarıyla tamamladık” Büyük ölçekli tedarik zinciri yönetimi, gümrük işlemleri, düzenleyici eğitim, iş geliştirme ve işletme yönetimi konusundaki uzmanlığıyla akademilerde sertifikalı eğitim programları sunan Ahmet Çimer, “Uzak Doğu çıkışlı yüklerin Kazakistan üzerinden demiryolu ile taşınarak, oradan da karayolu veya havayolu ile Türkiye’ye ulaştırılmasını planlıyoruz. Türkiye'de kurulan lojistik merkezler aracılığıyla ise hem iç pazara hem de Avrupa ülkelerine hızla ulaştırılmasını hedefliyoruz. Bu bağlamda deneme sevkiyatlarını başarıyla tamamladık. Orta vadede başka alternatif yollar üzerinde de çalışmalar yaparak müşterilerimizin tedarik zincirinin aksamadan işlemesine olanak tanıyacağız” ifadelerini kullandı. “Küresel ticarette risk yönetimi ve strateji anlayışı da yeniden şekilleniyor” Küresel çaptaki gerginliklerin enerji, gıda ve kritik hammadde ticaretini daha stratejik hale getirdiğinin altını çizen Yeniay Lojistik ve Daimon Gümrük Müşavirliği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ahmet Çimer, değerlendirmelerini şu sözlerle sonlandırdı: “Ticarette bölgeselleşme ve yakın coğrafyaya üretim eğilimleri arttı. Bu bakımdan küresel ticarette risk yönetimi ve strateji anlayışı da yeniden şekilleniyor. Artık bazı sektörlerde “Just in Time” ("Tam Zamanında) yerine, “Just in Case” (Her İhtimale Karşı) tedarik zinciri yönetim modellerine geçiliyor. Özellikle gıda, ilaç ve savunma sanayi alanlarında bu duruma sık rastlıyoruz. Her dönem kendi dinamik ve çözümlerini yaratan tedarik sektörünün gelecek dönemde nelerle karşılaşacağını takip edeceğiz.”

Çin Uluslararası İthalat Fuarı’ndan Türk İhracatçı Firmalarına Davet Haber

Çin Uluslararası İthalat Fuarı’ndan Türk İhracatçı Firmalarına Davet

5-10 Kasım 2025 tarihlerinde Şanghay’da düzenlenecek olan Çin Uluslararası İthalat Fuarı Türkiye Tanıtım Toplantısı Çin Uluslararası İthalat Fuarı’nın Türkiye Milli Katılım Organizasyonunu 2019 yılından bu yana başarıyla gerçekleştiren Ege İhracatçı Birlikleri’nde yapıldı. Çin Uluslararası İthalat Fuarı (CIIE)’nın, dünyanın dört bir yanından firmalara ürün ve hizmetlerini sergilemeleri için benzersiz bir imkân sunduğunu dile getiren Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi 2025 yılında da Çin Uluslararası İthalat Fuarı’nın Türkiye Milli Katılım Organizasyonunu üstlenmekten dolayı büyük heyecan duyduklarını, fuarın sunacağı fırsatları sabırsızlıkla beklediklerini vurguladı. “Bu fuara katılım, sadece ürünlerimizi tanıtmamıza değil, aynı zamanda Çin ile dostluk ve iş birliği bağlarımızı güçlendirmemize de olanak tanıyor” diyen Eskinazi, “Çin pazarına büyük önem veriyoruz ve üyelerimize bu pazarın taşıdığı fırsatları en iyi şekilde anlatmak için tüm gayretimizi gösteriyoruz. Geçmiş yıllarda katılımcılarımızdan aldığımız geri bildirimlerde, görüştükleri ziyaretçilerin çoğunun karar verici konumda olduklarını ve verimli iş birlikleri ile fuardan ayrıldıklarını memnuniyetle öğrendik. Türkiye, zengin ve çeşitli ürünleriyle her zaman küresel tarım pazarının önemli aktörlerinden biri olmuştur” dedi. Çin’in artan sağlıklı gıda talebine cevap vereceğiz Türkiye’nin, Çin’in “Orta Koridor” stratejisinde önemli bir geçiş ülkesi olarak öne çıktığını ifade eden Eskinazi sözlerini şöyle sürdürdü: “Özellikle demiryolu, elektrikli araçlar ve teknoloji alanında ciddi planlamalar yapılmaktadır. Altyapıdan enerjiye, otomotivden dijital sektöre kadar uzanan kapsamlı bir ortaklık profili oluşmaktadır. Ülkemiz – özellikle Ege Bölgesi – verimli toprakları sayesinde dünyanın en kaliteli tarım ürünlerine ev sahipliği yapmaktadır. Ege Bölgesi, Akdeniz iklimi ile meyve, sebze ve kuru meyve üretimi ve ihracatında öne çıkmaktadır. Zeytinimiz, incirimiz, üzümümüz ve deniz ürünlerimiz, yalnızca Türk mutfağının temel unsurları değil, aynı zamanda uluslararası pazarlarda yoğun talep gören ürünlerdir. Son yıllarda dünyada organik ürünlere olan talep önemli ölçüde artmış, Türkiye de bu trende büyük bir istek ve kararlılıkla yanıt vermiştir. 2002 yılında 57.000 hektar olan organik tarım alanımız, bugün 500.000 hektarın üzerine çıkmıştır. Bu dikkat çekici artış, sürdürülebilir tarıma olan bağlılığımızın ve sağlık odaklı tüketici ihtiyaçlarını karşılama konusundaki yetkinliğimizin bir göstergesidir. Çin’in artan sağlıklı ve kaliteli gıda talebine, üstün kaliteli organik tarım ürünlerimizle yanıt vermeyi hedefliyoruz. Geçtiğimiz yılki fuarda Türk zeytinyağı, kuru incir, kuru üzüm, kuru kayısı ve şaraplarımıza gösterilen yoğun ilgiden büyük memnuniyet duyduk. Bu yıl özellikle kozmetik sektöründe faaliyet gösteren firmaların katılımını bekliyoruz. Ayrıca lojistik firmalarından da talep aldık. Türk firmalarının yoğun katılımıyla bu yıl Çin’de güçlü ve etkili bir görünürlük sergilemeyi arzuluyoruz. Kasım ayında Şanghay’da düzenlenecek bu büyük buluşmaya tüm firmalarımızı içtenlikle davet ediyoruz.” Guoqing; “Çin, 1,4 milyarlık nüfusuyla dünyanın en büyük pazarı” Toplantıda konuşan Çin Uluslararası İthalat Fuarı Bürosu Genel Müdür Yardımcısı Li Guoqing, Türkiye’nin 2018 yılından bu yana çok iyi partnerleri olduğunun altını çizdi. Çin İthalat Fuarı’nın devasa Çin pazarına sırtını dayadığını belirten Guoqing, “Çin 1,4 milyarlık nüfusuyla dünyanın en büyük pazarı. 500 milyonluk orta gelir düzeyine sahip. Bu fuarın arkasında Çin Hükümeti’nin desteği var. CIIE, yeni ürün ve teknolojilerin tanıtıldığı, çıkış noktası oldu. Bugüne kadar 3 binden fazla yeni ürünü Çinli tüketiciler CIIE sayesinde tanıdı. Çin’de Akdeniz Ton Balığı bu fuar sayesinde öğrenildi. Bugüne kadar Çin İthalat Fuarı’nda 5 milyar dolarlık kontrat imzalandı. 180’den fazla ülke bugüne kadar katılım gösterdi. CIIE, 280 bin metrekareye ulaştı” diye konuştu. “Görüşmek istediğiniz Çinli firmalarla sizleri CIIE’de buluştururuz” Çin İthalat Fuarı’nın Çin medyasıyla iyi ilişkiler kurduğunu vurgulayan Guoqing, Çin medyası sayesinde Türk gıda ürünlerinin Çin’de tanıtımını yapabilecekleri müjdesini verdi. Guoqing, Çin Devlet Televizyonu CCTV’nin Çin dışındaki 200’den fazla temsilciliğinin CIIE’ye destek verdiğini paylaştı. Gouqing, “Türkiye’ye has güzellikleri tüm dünyaya tanıtabiliriz. Zeytinyağı, kırmızı şarap, baklava, gülsuyu Türkiye’den görmek istediğimiz ürünlerin başında geliyor. Türk firmaları görüşmek istedikleri Çinli firmaları iletmeleri halinde iletişime geçerek fuara davet edip görüşmenizi sağlayabiliriz” dedi. Ticaret Müşaviri Dou Aidong; “Çin Devlet Başkanı Xi Jinping CIIE’ye özel ilgi gösteriyor” Çin Uluslararası İthalat Fuarı’na Çin Devlet Başkanı Xi Jinping’in özel ilgisi olduğunu paylaşan Çin’in Ankara Ticaret Müşaviri Dou Aidong, 7 yıldır başarılı bir şekilde düzenlenen CIIE’nin ürün tanıtımına büyük katkı sağladığı gibi, yatırımcılarla satın almacıları başarıyla buluşturduğunu vurguladı. Amerika Birleşik Devletleri’nin yakın zamanda hayata geçirdiği ilave gümrük vergilerinin dünya ticaretine büyük darbe vurduğunu savunan Aidong, “Çin böylesi bir harekette bulunmadı. Bir Kuşak Bir Yol Projesi sayesinde Türkiye – Çin ilişkileri iyiye gitti. Çin, Türkiye’nin ikinci, Asya’nın birinci ticari partneri oldu. Türkiye’den 215 firma bugüne kadar CIIE’ye katıldı. Türkiye’den daha fazla firmanın bu sene katılmasını arzu ediyoruz” ifadelerini kullandı. Hou Qian; “Türkiye’de 31 şubeyle faaliyet gösteriyoruz” Çin ICBC Türkiye Bankası A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Hou Qian, dünyanın en büyük ticari bankalarından biri olduklarını dünya çapında 49 ülke ve bölgede ofisleri olduğunu, 13 milyondan fazla kurumsal müşteriye ve 766 milyon bireysel müşteriye geniş bir yelpazede finansal ürünler ve yüksek kaliteli finansal hizmetler sunduklarını, ICBC Turkey’in, 2015 yılında kurulduğunu ve Türkiye'de açılan ilk Çin bankası olduklarını Türkiye’de 31 şubeyle faaliyette bulunduklarını anlattı. Türkiye'deki en geniş hizmet ağına sahip Çin sermayeli şirket olduklarının dillendiren Qian, “ICBC Turkey, kurulduğu günden bu yana "Kuşak ve Yol" ve "Orta Koridor" girişimleri kapsamında Çin ve Türkiye arasındaki derinlemesine iş birliğine hizmet etmeye kendini adamıştır. Limanlar, elektrik, madencilik, yeni enerji ve diğer alanlar dahil olmak üzere stratejik açıdan önemli bir dizi altyapı projesine aktif olarak katılmış ve desteklemiş, Türkiye'nin Doğu-Batı ticaret merkezindeki kilit konumunu güçlendirmeye yardımcı olmuştur. CIIE’de müşterilerimizin iş ortağı bulmaları ve finansman konularında destek sağlıyoruz. ICBC olarak alıcı ve satıcıları buluşturan bir platformumuz var. Alıcı ve satıcıları bir araya getiriyoruz. Kazan – kazan temelinde sonuçlar elde ediyoruz” dedi. Işık; “CIIE bize Çin’le ticaret yapma kültürü kazandırdı” Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Mehmet Ali Işık, kendi firması Işık Tarım A.Ş.’nin Çin İthalat Fuarı’na bu yıl 5. Kez katılacağını, her gittiklerinde memnun kaldıklarını, CIIE sayesinde Çin ile ticaret yapma kültürünü kazandıklarını dile getirerek, tüm ihracatçıları CIIE’ye katılmaya davet etti. Çin Uluslararası İthalat Fuarı’nın Tanıtım Toplantısına; EİB Koordinatör Başkan Yardımcısı ve Ege Demir ve Demirdışı Metaller İhracatçıları Birliği Başkanı Yalçın Ertan, Ege Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Erkan Zandar, Ege Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Muhammet Öztürk, Ege İhracatçı Birlikleri Genel Sekreteri İ. Cumhur İşbırakmaz ve ihracatçı firma temsilcileri katılım gösterdi.

Türkiye Elektrikli Araçta Vites Yükseltti: Satışlarda 13,4 Kat Artış Haber

Türkiye Elektrikli Araçta Vites Yükseltti: Satışlarda 13,4 Kat Artış

Dünya genelinde EY (Ernst & Young) çatısı altında strateji danışmanlığı hizmetleri sunan EY-Parthenon (EY-P), otomotiv sektörüne yönelik “Elektrikli Araç Ekosistemi ve Dönüşümü Analizi” serisinin ilkini yayımladı. İlk versiyonu “Dünyada ve Türkiye’de Elektrikli Araç Pazarı” konusu üzerine olan seri toplam 3 analizi kapsayacak olup, diğer versiyonlar ise şarj istasyon ağı ve batarya teknolojileri konuları üzerine olacak. EY-P Elektrikli Araç Pazarı Analizi; dünyadaki ve Türkiye’deki elektrikli araç kullanımına, elektrikli araç satışlarına, tüketici davranışlarına ve adaptasyonuna, marka bazlı analizlere, arzı ve talebi etkileyen faktörler ile gelecek projeksiyonlara dikkat çekiyor. EY-P Elektrikli Araç Pazarı Analizi kapsamında, BEV (bataryalı elektrikli), PHEV (şarj edilebilir elektrikli) ve FCEV (yakıt hücreli elektrikli) olmak üzere üç tip elektrikli araç modeli değerlendirildi. Analize göre; elektrikli araç satışlarında küresel pazardaki liderliği Çin üstlenirken, bunu Avrupa Birliği ve ABD takip etti. Türkiye’de ise vergi avantajlarının, yerli üretime yapılan yatırımların ve teknolojik gelişmelerin elektrikli araçlara yönelik ilgiyi artırdığı görülüyor. Küresel çapta elektrikli araç pazarını Çin domine ediyor Analize göre, küresel elektrikli araç satışları 2022-2024 arasında yıllık bazda %66 büyüme oranıyla 2024 yılında 17 milyona ulaştı. Küresel satışların %56’sını oluşturan Çin ilk sırada yer alırken, bunu Avrupa Birliği (%17) ve ABD (%12) takip ediyor. 2024 itibarıyla dünya genelinde kullanılan 55,9 milyon elektrikli aracın %54’ü ise Çin’de bulunuyor. Diğer yandan, küresel elektrikli araç parkı oranı ise 2019-2024 arasında %51’lik yıllık bileşik büyüme oranı gösterirken Çin, ABD ve AB haricindeki elektrikli araçların dünyanın toplam elektrikli araç parkındaki payı %15 oldu. Dünya genelinde yeni elektrikli araç kaydı 2023 yılında yaklaşık 14 milyon olurken, 2024’te yaklaşık 15,9 milyon oldu ve araç parkında ise 55,9 milyona ulaşıldı. 2024 yılında toplam elektrikli araç parkının %54’ü Çin’de, %19’u Avrupa Birliği’nde ve %12’si ise ABD’de yer aldı. Elektrikli otomobil satışları küresel olarak artmasına rağmen, 2024’te Çin’in ve AB’nin elektrikli araç parkındaki toplam %73 pay ile pazarı domine ettiği görülüyor. Elektrikli araç satışlarının, Çin’in büyük ölçekli üretim kapasitesi, ABD’nin şarj ağı yatırımları ve batarya teknolojisindeki gelişmelerine bağlı olarak hızla artmaya devam edeceği öngörülüyor. Aynı zamanda küresel elektrikli araç pazarı büyümesinin elektrik fiyatları, şarj altyapısı, tüketici bilinci ve devlet teşvikleri gibi faktörlere bağlı olarak da farklı bölgelerde farklı hızlarda gerçekleşebileceği tahmin ediliyor. Şarj ağının genişlemesi ve elektrikli araçların menzillerinin artması, elektrikli araç satışlarını hızlandırsa da kısa ve orta vadede hibrit araçların, içten yanmalı araçlar ve elektrikli araçlar karşısında iyi bir alternatif olmaya devam etmesi bekleniyor. Batarya teknolojilerindeki gelişmeler, çevresel düzenlemeler, devlet teşvikleri ve genişleyen şarj altyapısıyla bataryalı elektrikli araçların (BEV) ise elektrikli araçlar içerisindeki payını artırması bekleniyor. Türkiye’de elektrikli araç satışları 2023 yılında 75 bin ve 2024 yılında 1,5 katına çıkarak 115 bin seviyelerine ulaştı Türkiye’de araç satışları 2022-2024 yılları arasında toplam %65 oranında artış gösterirken, elektrikli araç satışları yaklaşık 13 katına çıkarak 115 bin seviyelerine, hibrit araç satışları ise 3 katına çıkarak 174 bin seviyelerine ulaştı. 2023 yılında Türkiye’de, Amerika ve Türkiye menşeli elektrikli araç üreticilerinin pazara yön vermesi ve şarj istasyon ağının genişlemesiyle, elektrikli araç satışlarında 2022’ye kıyasla yaklaşık 9 kat artış gözlemlendi. 2024’te hibrit araç satışları, elektrikli araçlara göre menzil avantajına sahip olması ve ÖTV indirimleriyle birlikte tüketicilere daha cazip gelmesi sebebiyle elektrikli araçlara kıyasla %50 daha fazla gerçekleşti. Türkiye’de elektrikli araç satışlarını 2022 yılına kadar Almanya, Fransa ve Çin merkezli firmalar domine ederken, 2023 yılında satışa başlayan yerli marka 2023 ve 2024 yıllarında %26’lık satış payı ile listeye ilk sıradan girdi. 2023 yılından beri elektrikli araç satışlarını domine eden Türkiye merkezli yerli markayı ise Amerika merkezli oyuncu 2. sıradan takip etti. EY-P Analizinde, Türkiye’de elektrikli araçlara olan ilginin 2020’den beri hızla arttığı, satışların ilgili dönemde her yıl 2,4 kat artarak 2024 yılında 115 bin adede ulaştığı ve araç parkında her yıl 1,9 kat ile en hızlı artışı göstererek 184 bin araca ulaştığı görülüyor. Ekonomik dalgalanmalar, kredi faiz oranlarındaki artış ve değişen sübvansiyonlar, elektrikli araç piyasasında daralmalara neden olsa da elektrikli araçlara yönelik tüketici güveninin orta ve uzun vadede piyasayı büyüteceği tahmin ediliyor. Gelecekteki elektrikli araç talebinin ve tüketici tercihlerinin, bölgesel altyapı farklılıklarına ve gelişen politikalara göre şekillenmesi bekleniyor. Özellikle içten yanmalı motorlu araç sahiplerinin hibrit araçları tercih etmesi, kısa vadeli elektrikli araç adaptasyonunu azaltıyor ve hibrit araçların bir geçiş trendinde olduğunu gösteriyor. Öte yandan enerji fiyatlarındaki artışlar da tüketicileri elektrikli araca yöneltiyor, ancak mali teşviklerin azalması, tüketicileri elektrikli araç satın alma konusundaki ilgisini azaltan bir etken olabiliyor. Bir yandan şarj istasyon ağı genişlerken ve menzil artarken, diğer taraftan batarya değişimi ve bakım maliyetleri elektrikli araç adaptasyonunu yavaşlatıyor. Tüketicilerin elektrikli araç satın alma yatkınlığının en yüksek olduğu bölge Asya, ülke ise %79 tüketici yatkınlığı ile Çin olarak öne çıkıyor. EY-Parthenon Şirket Ortağı Yusuf Bulut, elektrikli araç pazarıyla ilgili şu değerlendirmelerde bulundu: “EY-P Elektrikli Araç Pazarı Analizimiz hem küresel pazar hem de Türkiye için oldukça önemli veriler sunuyor. Elektrikli araçların ilk pazara sunulduğu yıllarda talep yavaş ilerlerken, son yıllarda bu talebin hızla arttığı, eş zamanlı olarak da piyasanın farklı ticari modellerle çeşitlendiği gözlemleniyor. Elektrikli araç pazarında menzil, şarj altyapısı ve bulunabilirliğinin daha da geliştiği, batarya maliyetinin ise azaldığı görülüyor. Şarj altyapısının iyileştirilmesi ve menzil artırımı, elektrikli araçlara geçişte kritik bir öneme sahip olurken, diğer yandan hibrit araçlara olan talep de devam ediyor ve şarj edilebilir hibrit modeller pazarın daha hızlı büyümesine etki ediyor. Bununla birlikte, elektrikli araç satışlarının devlet teşvikleri, ÖTV avantajları ve yerli üretimin yükselişiyle birlikte pozitif yönde etkilenmesi bekleniyor.” EY-Parthenon Şirket Ortağı Cem Çamlı ise şunları ekledi: “Küresel elektrikli araç pazarını Çin, AB ve ABD domine ederken, Türkiye’de ise yerli marka ve Amerika menşeili elektrikli araç markalarının pazara girmesiyle Türkiye’de elektrikli araç satışlarında ciddi bir ivmelenme olduğu söylenebilir. Türkiye’de araç satışları 2022-2024 yılları arasında %65 oranında artarken, elektrikli araç satışları oranı yaklaşık 13 katına, hibrit araç satışları oranı ise 3 katına çıktı. Tüm bu gelişmeler, önümüzdeki 10 yıl içinde tüketici alışkanlıklarının değişmesiyle ve pazarın gelişmesiyle birlikte olumlu beklentileri gözler önüne seriyor.”

Çin Uluslararası Fuarı Rekor Katılımla Kapılarını Açtı: 3.000'den Fazla İşletme Bir Arada! Haber

Çin Uluslararası Fuarı Rekor Katılımla Kapılarını Açtı: 3.000'den Fazla İşletme Bir Arada!

Beş gün sürecek olan fuar, 62 ülke ve bölgeden, ayrıca Çin'in 27 eyalet (özerk bölge ve belediye) ve özerk bölgelerinden 3.000'den fazla işletmenin katılımıyla büyük bir ilgi görüyor. Macaristan ve Laos İlk Kez Onur Konuğu Ülke Oldu Bu yılki fuar, bir ilke imza atarak Macaristan ve Laos'u onur konuğu ülkeler, Zhejiang ve Qinghai eyaletlerini ise onur konuğu eyaletler olarak ağırlıyor. Birleşik Arap Emirlikleri ise özel partner ülke olarak yer alıyor. Fuar, üç ana sergi alanında 15 tematik pavilyona ev sahipliği yapıyor: Açılım ve İşbirliği Sergi Alanı, Yeni Endüstriyel Momentum Sergi Alanı ve Harika Yaşam Sergi Alanı. Toplam 200.000 metrekarelik devasa bir sergi alanına sahip olan bu fuar, katılımcı ülke ve bölgelerin en son bilimsel ve teknolojik başarılarını ile karakteristik endüstrilerini sergilemeye odaklanıyor. Küresel Devlerden Yoğun İlgi: Fortune 500 Şirketlerinin Katılımında Büyük Artış Fuara katılan işletmelerin dikkat çekici bir özelliği de, bu yılki katılımcıların 114'ü veya %55.6'sının Fortune Global 500 Şirketleri, Çin'in En Büyük 500 Şirketi ve Çin'in En Büyük 500 Özel Şirketi arasında yer alması. Özellikle, 61 Fortune Global 500 şirketinin katılımıyla bir önceki fuara göre %74.3'lük muazzam bir artış kaydedildi. Dev Projeler ve Yatırım İşbirlikleri Açılış Töreni; Batı Çin Yatırım Teşvik Fuarı ve Ekonomik İşbirliği Projeleri İmza Töreni, Batı Çin Uluslararası Tedarik Konferansı ve Onur Konuğu Ülke Etkinlikleri gibi 25 ana etkinliği içeriyor. Batı Çin'den katılımcılar, Çinli ve yabancı yatırımcılarla 354.3 milyar RMB (Yuan) değerinde 416 yatırım işbirliği projesi için sözleşme imzaladı. Ayrıca, yaklaşık olarak 3.7 trilyon RMB'nin üzerinde yatırımla 2.200'den fazla projenin başlatıldığı tahmin ediliyor. Bu büyük uluslararası etkinlik, Batı Çin'in reform ve dışa açılma çabalarını derinleştirme, bölgenin ekonomik büyümesini teşvik etme ve küresel işbirliğini artırma yolunda önemli bir platform sağlıyor.

TAYSAD'dan Çin'in Otomotiv Kalbine Stratejik Ziyaret Haber

TAYSAD'dan Çin'in Otomotiv Kalbine Stratejik Ziyaret

Dernek, Çin'in hızla büyüyen otomotiv üssü olarak bilinen Anhui bölgesine yönelik özel bir Sektörel Ticaret Heyeti programı düzenledi. Bu stratejik ziyaretin temel amacı, TAYSAD üyesi firmaların dünyanın önde gelen otomotiv üreticileriyle doğrudan temas kurmasını sağlayarak, yeni iş birliği olanakları yaratmak, tedarik zinciri bağlantılarını güçlendirmek ve bölgedeki potansiyel yatırım fırsatlarını değerlendirmek olarak açıklandı. Heyetin ilk durağı, Çin'in önemli otomotiv üreticilerinden JAC Automobile oldu. Burada gerçekleştirilen görüşmelerde, olası iş ortaklıkları ve tedarik imkanları masaya yatırıldı. Ardından TAYSAD heyeti, bir diğer önemli otomotiv firması olan Anhui Ankai Automobile yetkilileriyle bir araya gelerek iş birliği imkanlarını detaylı bir şekilde ele aldı. Çin'deki temaslarını sadece otomotiv sektörüyle sınırlı tutmayan TAYSAD heyeti, bölgedeki ticaret ve iş birliği ortamını daha geniş bir perspektifte değerlendirmek amacıyla Anhui Provincial Foreign Affairs Office yetkilileriyle de bir toplantı gerçekleştirdi. Bu görüşmede, bölgedeki yatırım teşvikleri, ticaret düzenlemeleri ve Türk firmaları için sunulan potansiyel fırsatlar hakkında bilgi alışverişinde bulunuldu. TAYSAD'ın Çin'deki bu kritik programı, 19 Nisan'a kadar devam edecek. Heyet, bu süre zarfında bölgedeki diğer önemli otomotiv aktörleriyle de temaslarını sürdürerek, Türk otomotiv tedarik sanayisinin küresel ağını daha da genişletmeyi ve yeni iş bağlantıları kurmayı hedefliyor. Bu ziyaretin, Türk otomotiv sektörünün uluslararası alandaki rekabet gücüne önemli katkılar sağlaması bekleniyor.

İzmir ile Çin arasında iş birliği köprüsü genişliyor Haber

İzmir ile Çin arasında iş birliği köprüsü genişliyor

İzmir Büyükşehir Belediyesi yöneticileri ve Ege İhracatçılar Birliği üyelerinden oluşan bir heyetle Çin’in Xiamen, Nanjing ve Şanhay kentlerine düzenlenen ziyarette önemli adımlar atıldı. Görüşmelerde istihdam yaratacak yatırım projeleri ve teknolojik iş birlikleri ele alındı. Çin Yatırım Bankası ICBC yetkililerinin ise 11 Nisan’da İzmir’i ziyaret etmeleri bekleniyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Ramazan Tezcan, Ege İhracatçı Birlikleri (EİB) Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi ve beraberlerindeki heyet Çin’in Xiamen, Nanjing ve Şanhay kentlerinde üst düzey temaslarda bulundu. Guanco Başkonsolosu Kaan Başkurt da İzmir heyetine temasları sırasında eşlik etti. Heyet ilk ziyaretini İzmir’in 2018 yılından beri kardeş kenti olan Xiamen’e gerçekleştirdi. 4,93 kilometrekare alanda 9 bine yakın bitki türüne ev sahipliği yapan Xiamen botanik bahçesinde incelemelerde bulunuldu. İki şehir arasında bitki ve çiçek takası yapılması ve 2027 de yapılması planlanan Botanik Expo kapsamında Xiamen ile Kardeş Botanik Bahçesi olma yönünde adımlar atılması ele alındı. İzmir Mermer Fuarı Çin’de tanıtıldı İzmir heyeti mermer sektörünün önde gelen etkinliği Xiamen Uluslararası Doğal Taş Fuarı’nı da ziyaret etti. Ege İhracatçı Birlikleri tarafından organize edilen Türkiye standında yaklaşık 20 firma yer aldı. Doğaltaş sektöründe dünyanın en büyük fuarlarından biri olan İzmir Marble - Uluslararası Doğaltaş ve Teknolojileri Fuarı, Çinli iş insanlarına tanıtıldı. Xiamen Ticaret Odası üyesi şirketler ile bir araya gelen İzmir heyeti, iki kent arasındaki ticari ilişkilerin geliştirilmesine yönelik görüş alışverişinde bulundu. Dünyanın en büyük şirketleri sıralaması Fortune Global 500 listesinde yer alan dev şirketlerin katıldığı buluşmada, İzmir ile Xiamen arasındaki ticareti artırma yönünde kararlar alındı. Temaslar sırasında İzmir’in ticari ürünlerinin online bir platform ile Çin’de tanıtımının yapılması yönünde öneriler ele alındı. Nanjing Yüksek Teknoloji ve Dijital Yönetişim masaya yatırıldı İzmir heyetinin Xiamen’den sonraki durağı tarih boyunca Çin'in eğitim, araştırma, ulaşım ve turizm merkezi olmuş önemli liman kenti Nanjing oldu. Nanjing'de Baixia Yüksek Teknoloji Bölgesi ve NIDT Yüksek Teknoloji Şirketi'ni ziyaret eden heyet, şehrin teknoloji alanındaki ilerlemelerini İzmir’e transfer etmenin yolları üzerine Çinli yetkilerle karşılıklı değerlendirmelerde bulundu. Nanjing Belediyesi'nin sürücüsüz araçlar proje sahasını inceleyen heyet, kentsel mobilite alanındaki gelişmeleri yerinde gördü. Nanjing Kentsel Dijital Yönetişim Merkezi'nde şehrin dijital yönetişim uygulamaları hakkında bilgi edindi. İzmir heyetinin Çin’deki temasları kapsamında Nanjing Belediyesi Başkan üst vekili Huo Huiping ile de teknoloji, ticaret, kültür ve turizm alanlarında iş birliği konularında görüşme yapıldı. İzmir Körfezi için iş birliği Deniz bilimleri alanında en ileri teknoloji ve uygulamaları İzmir Körfezi’ne taşıyabilmek amacıyla Çin Bilimler Akademisi Oşinoloji Enstitüsü (IOCAS) ile görüşmeler gerçekleştirildi. İzmir Büyükşehir Belediyesinin körfez temizliği seferberliği ve kapsamlı projeleri üzerine Çinli bilim insanları ile görüş alışverişlerinde bulunuldu. İşbirliğini, bilgi, deneyim ve iyi uygulama transferini en üst seviyeye taşıma amacıyla Çin Bilimler Akademisi Oşinoloji Enstitüsü ile İzmir Büyükşehir arasında İyi Niyet Anlaşması imzalandı. Şanhay’da iş dünyası ile buluşma Nanjing’den sonraki durak olan Şanhay’da İzmir heyeti, Şanhay Başkonsolosu Özlem Kural ve Şanhay Türk İş İnsanları Birliği ile bir araya geldi. Şanhay’da önemli başarılara imza atan Türk iş insanları ile İzmir arasında, özellikle teknoloji, turizm ve yenilenebilir enerji alanlarında ortak proje ve yatırımları güçlendirme konusunda değerlendirmelerde bulunuldu. Şanhay Akıllı Şehirler Ofisi’ne ziyaret Ziyaretler kapsamında 50 büyük küresel şehir arasındaki akıllı şehirler sıralamasında en üst sırada yer alan Şanhay’da belediye hizmetlerinde yapay zeka kullanımına ilişkin iyi uygulama örnekleri incelendi. Şanhay’daki akıllı ekonomi, akıllı kent yaşamı, akıllı kent yönetişimi, akıllı alt yapı ağı ve akıllı yeni teknolojiler alt başlıklarında veri analizi ve veri yönetimine ait sunumlar gerçekleştirildi.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.