Hava Durumu
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Depolama

Kapsül Haber Ajansı - Depolama haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Depolama haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Depolamalı Rüzgar ve Güneş Enerjisi Yatırımları En Kısa Sürede Devreye Alınmalı  Haber

Depolamalı Rüzgar ve Güneş Enerjisi Yatırımları En Kısa Sürede Devreye Alınmalı 

T.C. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu, yayınlanan bu kararla arz güvenliği açısından her bir MW’ın ve bu güvenliğin her koşulda sağlanması için gerekli tüm tedbirlerin alınacağını kamuoyuna bir kez daha gösterdiğini belirten TÜREB Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Erden, “Kararla birlikte özellikle rüzgar ve güneş enerjisi santrallerinde azami verimlilik için yapılan ilave mekanik (ya da DC) güç kurulumlarının, belirli bir süreyle de olsa, herhangi bir idari sınıra tabi olmaksızın kullanılabilmesinin önü açıldı” dedi. Bu karar, yalnızca kısa dönemli arz güvenliği ihtiyaçlarından değil, aynı zamanda Türkiye’nin orta ve uzun vadeli enerji bağımsızlığı hedefinin bir sonucudur. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın üç temel sacayağı üzerinde kurduğu enerji stratejisi kapsamında, 2022 yılından bu yana yenilenebilir enerji ve nükleer enerji ülkemizin enerji yol haritasında merkezi bir konumda yer almaktadır. Bundan hareketle, 2022 yılından bu yana lisanssız öz tüketim, depolamalı lisanslı yatırımlar ve YEKA projeleri gibi farklı mekanizmalar üzerinden yenilenebilir enerji projeleri yatırımcılara arz edilmekte; projelerin geliştirme süreçleri adım adım ilerlerken yatırımlar da peyderpey tamamlanarak devreye alınmaktadır. 2035 yılı için güçlü bir vizyon ortaya koyan “Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı – 2035 Yenilenebilir Enerji Planı” ile de bu yatırımların kararlılıkla desteklenmesi ve sürdürülmesi hedeflenmiştir. DEPOLAMA DÜZENLEMELERİNDE MEVZUATIN OLUŞUMU Bu minvalde, ulusal 2035 Yenilenebilir Enerji Planı doğrultusunda yapılan depolama düzenlemeleri, santrallerde kurulu ilave mekanik (ya da DC) gücün Kurum’dan ayrıca istisnai izin almadan verimli kullanımının önünü açacaktır. Bu süreç, son yıllarda depolama ve yenilenebilir enerji alanında adım adım oluşturulan mevzuatın doğal bir devamı niteliğindedir. Elektrik depolama faaliyetine yönelik mevzuat hazırlıkları 2020 yılında başlamış; 9 Mayıs 2021 tarihinde Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren “Elektrik Piyasasında Depolama Faaliyetleri Yönetmeliği” ile depolama ilk kez mevzuat kapsamına alınmıştır. 26 Mayıs 2022 tarihinde gerçekleştirilen “Enerji Yatırımları Takip ve Koordinasyon Kurulu” toplantısında, rüzgar ve güneş enerjisine dayalı elektrik üretim tesislerine bütünleşik elektrik depolama ünitesi kurulması şartıyla kapasite yarışması yapılmaksızın üretim lisansı alınabilmesine yönelik düzenlemenin kanunlaşmasına karar verilmiştir. Aynı kapsamda, kapasite artışlarına da depolama şartıyla imkân tanınması kararlaştırılmıştır. Bu stratejik kararlar ve ilk düzenlemelerin ardından, 5 Temmuz 2022 tarihinde Resmî Gazete’de yayımlanan 7417 sayılı Kanun ile, elektrik depolama tesisi kurmayı taahhüt eden tüzel kişilere, kurmayı taahhüt ettikleri depolama tesisinin kurulu gücüne kadar Kurum tarafından rüzgâr ve/veya güneş enerjisine dayalı elektrik üretim tesisi kurulmasına ilişkin ön lisans verilmesi hakkı getirilmiştir. Elektrik depolama faaliyetine ilişkin diğer kapsamlı mevzuat değişiklikleri 19 Kasım 2022 tarihinde Resmî Gazete’de yayımlanmış, çok sayıda yönetmelikte depolama faaliyetini kapsayan önemli düzenlemeler yapılmıştır. İlgili mevzuatın yayımlanmasının ardından başlayan başvuru sürecinde yaklaşık bir yıl içinde yüzlerce şirket tarafından binlerce proje başvurusu yapılmış; Kuruma gelen 6.000’in üzerindeki başvurunun toplam büyüklüğü 260 GW seviyelerini aşmıştır. Değerlendirmeler sonucunda 700’ün üzerinde proje ve yüzlerce yatırımcıya 34 GW’a yakın kapasite tahsisi yapılmıştır. Bu tahsisler, rüzgâr ve güneş enerji yatırımlarının küçük ölçekli şirketlere de açılmasını sağlayarak yatırımların tabana yayıldığı rekabetçi bir piyasa yapısının oluşmasına katkı sağlamıştır. DEPOLAMALI YATIRIMLARDA PİYASA GELİŞİMİ VE TEŞVİK ETKİSİ Tüm dünyada büyük ve hızlı bir yapısal dönüşümden geçen enerji sektörü ve piyasalarının geleceğinde daha fazla yenilenebilir enerji entegrasyonu yapılabilmesi için en önemli başlıklardan birisi de ülkemizde de elektrik depolama faaliyetleri olacaktır. Ülkemizde de dünya ile eş zamanlı olarak gelişen elektrik depolama faaliyetine yönelik mevzuat çalışmaları ile birlikte Türk şirketleri de elektrik depolama faaliyeti yatırımları için teknik, finansal ve proje geliştirme çalışmalarına hızlı bir şekilde başlamış, ilgili mevzuat hazırlıklarının yapıldığı dönemde hazırlıklarını büyük oranda tamamlamıştır. Ülkemizde uzun yıllardır on binlerce MW kapasite tahsisinin yapıldığı lisanssız rüzgar ve güneş enerjisi santralleri, hibrit santraller (HES–GES, RES–GES, JES–GES vb.) ve kapasite artış projelerinde uygulananlarla benzer yöntemle depolamalı rüzgar ve güneş enerjisi santrallerinin kapasite tahsisleri de ilgili mevzuat çerçevesinde bir katkı payı ya da benzeri bir edinim maliyeti oluşmadan bedelsiz olarak gerçekleştirilmiştir. Bu uygulama neticesinde yatırımların maliyetlerinin aşağı çekilmesi, finanse edilebilirliğinin kolaylaştırılması ile yatırımların daha hızlı bir şekilde ve daha az öz kaynakla gerçekleştirilmesi sanayicilerimiz için tahsis edilen lisanssız projelerde olduğu gibi enerji santral yatırımcılarımız için önemli bir teşvik aracı olacaktır. DEPOLAMALI YATIRIMLAR ENERJİ DÖNÜŞÜMÜNÜN TEMEL UNSURU Depolamalı yenilenebilir enerji yatırımlarının kritik önemine dikkat çeken TÜREB Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Erden, “Depolamalı rüzgar ve güneş enerjisi santral projeleri, enerjide dışa bağımlılığın ve enerji ithalat maliyetlerinin azaltılması, 2053 net sıfır hedefine ulaşılması, tüketicilere rekabetçi ve uygun fiyatlı elektrik sağlanması ve enerji dönüşümünün sürdürülebilir şekilde ilerleyebilmesi açısından kritik bir öneme sahiptir. Depolamalı rüzgar ve güneş enerjisi santralleri iletim ve dağıtım sistemine ne kadar hızlı ve güçlü şekilde entegre edilirse, sisteme o ölçüde daha fazla yenilenebilir enerji kaynağı dahil edilebilir. Bu da Türkiye’nin ucuz, temiz ve tükenmeyen enerji kaynaklarından daha fazla yararlanmasına, dolayısıyla cari açığın azaltılmasına önemli katkı sağlayacaktır. Son dönemde Portekiz ve İspanya’da yaşanan kesintilerin de gösterdiği üzere, depolamalı santraller sadece daha fazla yenilenebilir kapasitenin sisteme entegrasyonunu mümkün kılmakla kalmıyor; aynı zamanda iletim sistem güvenliği açısından hayati bir dengeleme ve destekleme görevi üstleniyor. Enerjide 2035 hedefleri için de önemli bir kilometre taşı olan depolamalı rüzgar ve güneş santralleri, 35 milyar doların üzerindeki yatırım hacmiyle Türkiye açısından büyük bir yatırım hamlesidir. Bu yatırımlarla birlikte her yıl düzenlenen 2.500 MW seviyesindeki YEKA RES ve GES yarışmaları, yerli ekipman kullanımının da güçlü şekilde teşvik edildiği bir yapı oluşturarak 10 yılda 25.000 MW yenilenebilir YEKA santralinin devreye alınmasına imkân tanıyacaktır.” dedi. SÜPER İZİN KANUNU YENİ DÖNEMİ BAŞLATIYOR Geçtiğimiz Temmuz ayında yenilenebilir enerji projeleri için ‘Süper İzin’ Kanunu’nun Meclis’te kabul edilerek yasalaşmasıyla birlikte, tüm bu yatırımların önünü açan yeni bir dönem başladığını belirten Erden, "’Süper İzin’ Kanunu, uzun süredir sektörün hızını etkileyen izin süreçlerini hızlandırarak, yatırımcılar için daha net ve öngörülebilir bir çerçeve sunmaktadır. Bu düzenleme, depolamalı projelerin de daha hızlı hayata geçebilmesine imkân tanıyarak, yenilenebilir enerji kaynaklarının elektrik sistemine entegrasyonunu kolaylaştıracaktır. Yapılan kanunî düzenlemenin ardından ikincil mevzuatta yapılması beklenen değişikliklerin ivedilikle tamamlanması, yatırımcıların izin süreçlerinde yaşadıkları zorlukların ve gecikmelerin ortadan kaldırılmasını sağlayacak ve depolamalı rüzgar ve güneş enerjisi santrali projelerinin hızla devreye alınmasını sağlayacaktır. Bu durumun ülkemizin orta ve uzun vadede enerji arz güvenliği açısından kritik önemde olduğunu vurgulamak isterim.” DEPOLAMALI SANTRALLERİN ACİL DEVREYE ALINMASI GEREKİYOR Erden; “Ayrıca, ülkemizde son iki senedir yaşanan kuraklık sebebiyle hidroelektrik santrallerde yaşanan su sıkıntısına bağlı olarak üretimlerin ciddi düşüş göstermesi, yatırım ve izin süreçleri hâlen devam eden depolamalı projelerinin tamamlanarak en kısa zamanda devreye alınmasının önemini bir kez daha göstermektedir. Ülkemizin enerjide 2035 hedeflerine ulaşmasında en önemli kilometre taşlarından olan ve geliştirilmesi için yıllardır büyük emek verilen depolamalı rüzgar ve güneş enerjisi santrali projelerinin tüm ilgili kamu kuruluşları ve yatırımcılarımızın koordinasyonu ile hızla hayata geçirileceğine inancımız tamdır” dedi.

İZFAŞ Lojistik Sektörünü Çin’e Taşıyor Haber

İZFAŞ Lojistik Sektörünü Çin’e Taşıyor

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin ev sahipliğinde düzenlenen Logistech – Lojistik, Depolama ve Teknolojileri Fuarı, dört yıl gibi kısa bir sürede Akdeniz’in en büyük lojistik fuarı konumuna ulaşarak sektörde önemli bir marka haline geldi. Logistech’in elde ettiği bu başarı, İZFAŞ’ın uluslararası alandaki fuarcılık faaliyetlerine de yön verdi. Geçtiğimiz yıl ilk kez milli katılım organizasyonunu düzenleyerek Türk lojistik sektörünü Çin’de temsil eden İZFAŞ, bu yıl da sektörden gelen talep üzerine yeniden Çin’in Ningbo kentinde düzenlenecek WIFFA Expo 2025’te milli katılım organizasyonunu düzenliyor. Bu yıl 20’ncisi gerçekleştirilecek WIFFA Expo 2025, 7–9 Kasım 2025 tarihleri arasında Ningbo Uluslararası Kongre ve Sergi Merkezi’nde yapılacak. Geçtiğimiz yıl, 35 bin metrekarelik sergi alanında, 2 binden fazla katılımcıyı, 110 liman temsilcisini ve 32 bin ziyaretçiyi ağırlayan fuarda bu yılki hedef, 100’den fazla ülkeden 50 bini aşkın sektör profesyonelini bir araya getirmek. Yeni iş bağlantıları kurulacak İZFAŞ organizasyonuyla Borusan Port, GNW Logistics, Kıta Logistics, Lima Logistics, Nemport, U Logistics ve Yeditepe Cargo gibi Türkiye’nin önde gelen firmaları, fuarda yer alacak. Türk katılımcılar, taşımacılıktan depolamaya, liman hizmetlerinden intermodal çözümlere kadar uzanan geniş bir yelpazede hizmetlerini tanıtarak, Türkiye’nin lojistik ekosistemini uluslararası alanda bir bütün olarak temsil edecek. İZFAŞ, İzmir’in fuarcılık kültürünü dünyaya tanıtma vizyonu doğrultusunda, WIFFA Expo 2025’e düzenlediği milli katılım organizasyonuyla Türk lojistik sektörünün dinamik yapısını küresel ölçekte görünür kılmayı hedefliyor. Organizasyon kapsamında, katılımcı firmaların etkin tanıtımı yapılacak, B2B görüşmeler ve sektörel panellerle yeni iş bağlantılarının kurulmasına olanak sağlanacak. İki ülke arasında güçlü ticaret köprüleri Türkiye ile Çin arasındaki dış ticaret hacmi 2024 yılında 48,3 milyar dolar olarak gerçekleşirken, bu yılın ilk sekiz ayında 34,6 milyar dolara ulaştı. İki ülke arasındaki bu güçlü ticaret hacmi, WIFFA Expo 2025 gibi platformlarla daha dengeli, sürdürülebilir ve verimli bir iş birliği ortamına dönüşmesi bekleniyor. WIFFA Expo 2025, Türkiye ile Çin arasındaki ticari ilişkilerin gelişmesine, iki ülke arasındaki taşımacılık hacminin daha verimli yönetilmesine ve lojistik ağların entegrasyonuna katkı sunacak. Deniz İpek Yolu üzerindeki bu stratejik buluşma, Türk lojistik firmalarına yeni iş ortaklıkları, yatırım fırsatları ve tedarik zinciri çözümleri geliştirme imkanı yaratacak. Aynı zamanda, İzmir ve Türkiye’nin küresel lojistik merkez olma vizyonuna da hizmet eden bu milli katılım, gelecekteki uluslararası fuar iş birlikleri için stratejik bir adım niteliği taşıyor. Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

Aksa BESS ile Enerji Depolamada Yeni Bir Dönem Başlıyor Haber

Aksa BESS ile Enerji Depolamada Yeni Bir Dönem Başlıyor

Enerji depolama sistemleri alanında stratejik bir adım atan Aksa Jeneratör, dünyanın en büyük batarya üreticilerinden EVE ile ortaklığıyla Aksa Batarya Enerji Depolama Sistemleri (Aksa BESS) şirketini kurdu. Enerji depolama sistemlerinin üretimi, tedariki, uçtan uca projelendirilmesi ve mühendislik hizmetleri alanlarında faaliyet gösterecek olan Aksa BESS, Türkiye’nin enerji dönüşümünde önemli bir sayfa açacak projelere anahtar teslim çözümler sunacak. Aksa BESS ayrıca EVE batarya teknolojilerinin Türkiye'deki uygulama, entegrasyon ve proje geliştirme faaliyetlerinin doğrudan temsil edildiği çözüm merkezi olacak. Sektöre hızlı bir giriş yapan AKSA BESS, toplamda 172 MWh kapasiteye sahip üç büyük ölçekli enerji depolama projesi için sözleşme imzaladı. Bu projelerden ikisi toplam 110 MWh kapasiteye sahip Güneş Enerjisi Santraline Bütünleşik Elektrik Depolama Tesisi, üçüncüsü ise 62 MWh kapasiteli Müstakil Elektrik Depolama Tesisi olarak planlandı. Tüm projelerde ürün tedariki, mühendislik ve projelendirme süreçleri anahtar teslim olarak Aksa BESS tarafından yürütülecek. Bu yönüyle Aksa BESS, Türkiye’de kurumsal ölçekte ilk defa bu büyüklükte enerji depolama projelerine ürün tedariki gerçekleştiren şirket olacak. Aksa BESS’den Türkiye’de Enerji Depolama Alanında Stratejik Bir İlk Aksa BESS Genel Müdürü Deniz Şeker, konuya ilişkin şu açıklamalarda bulundu: “Enerji depolama alanında güçlü ve sürdürülebilir çözümler sunmak amacıyla kurduğumuz Aksa BESS ile bu alandaki ilk büyük adımımızı atıyoruz. Dünya çapında lider firmalar arasında yer alan EVE firmasıyla gerçekleştirdiğimiz stratejik ortaklık, yalnızca Aksa için değil, Türkiye enerji sektörü açısından da önemli bir dönüm noktası niteliğinde. Toplam 172 MWh kapasiteye sahip üç büyük ölçekli proje kapsamında temin edilecek enerji depolama sistemlerimizle bu süreci başlatıyoruz. Büyük ölçekli enerji depolama sistemlerini hayata geçirirken, müşterilerimizin güvenilir çözüm ortağı olmanın gururunu da yaşıyoruz.” Global Teknoloji Partneriyle küresel Ölçekte Kendini İspat Etmiş BESS Çözümleri Aksa BESS, bu projelerin teknolojik altyapısı ve çözüm paketleri için dünyanın en önde gelen Batarya üreticilerinden birisi olan EVE ile stratejik iş birliği yaptı. Bu iş birliği, ileri teknolojik altyapı sağlanması yanında sistem güvenilirliği ve verimlilik açısından söz konusu projelere küresel ölçekte güven sağlıyor. 2026 yılının ilk yarısında tamamlanması hedeflenen bu projeler, Türkiye’de bu kapasitede uygulanacak ilk projeler arasında yer alacak. Hayata geçirilecek projelerle, Aksa BESS yenilenebilir kaynakların sisteme entegrasyonunu destekleyecek, şebeke esnekliğini artıracak ve enerji arz güvenliğine katkı sağlayacak. Projelerde kullanılacak Aksa BESS Enerji Depolama Sistemleri, Türkiye’nin enerji dönüşüm yolculuğunda stratejik bir rol üstlenecek.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.