Hava Durumu
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Diş Protezi

Kapsül Haber Ajansı - Diş Protezi haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Diş Protezi haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Gelişen İmplant Teknolojisi Yeniden Güldürüyor! Haber

Gelişen İmplant Teknolojisi Yeniden Güldürüyor!

Artık diş olmayan bölgelerde bile sabit köprü yapılabildiğini vurgulayan Protetik Diş Tedavisi Uzmanı Prof. Dr. İbrahim Berk Bellaz, “Kemik kaybedilmişse, hasta çok uzun yıllar damak protez kullanmışsa veya diş eti problemi yaşamışsa, arka bölgelere implant koymak bazen mümkün olmayabiliyor. Bu gibi durumlarda dört adet implantı özel pozisyonlarda yerleştirip hastaya bir sabit köprü yapılabiliyor.” dedi. Metal olmayan malzemeler sayesinde protezlerin daha doğal ve estetik göründüğünü ifade eden Prof. Dr. Bellaz, uzun süreli protez kullanımında bile hastaların günlük hayatlarını konforlu şekilde sürdürebildiklerini aktardı. Üsküdar Üniversitesi Diş Hastanesi Protetik Diş Tedavisi Uzmanı Prof. Dr. İbrahim Berk Bellaz, diş kaybı yaşayan kişiler için implant ve protez teknolojilerinin gelişimi, estetik ve fonksiyonel avantajları ile doğru protez planlamasının öneminden bahsetti. Diş protezinin amacı estetik, fonksiyon, konuşma ve dokuların sağlığının korunması! Kaplamalar, çıkarılabilen protezler ve yapılan bütün suni yapıların protez olarak adlandırıldığını aktaran Prof. Dr. İbrahim Berk Bellaz, “Diş protezi kullanımında amaç estetik, fonksiyon, konuşma ve dokuların sağlığının korunmasıdır.” dedi. Teşhis doğru yapıldığı takdirde sorunun düzeltilebileceğini aktaran Prof. Dr. Bellaz, “Fakat teşhis yanlış yapıldıysa hatayı düzeltmek mümkün olamayabilir. O nedenle doğru bilgi ve imkânlarla teşhisin doğru konulması çok önemlidir.” uyarısında bulundu. Protez yapılacak her dişin, yüz ile uyumlu olması gerekir! Hareketli protezler de dahil, yapılacak protezlerde gülüş tasarımının çok önemli olduğunun altını çizen Prof. Dr. İbrahim Berk Bellaz, “Doğduğumuzda 7-12 yaş arasında dişlerimiz çıkar, bu dişler 20 yaşından sonra yavaş yavaş aşınmaya başlar ve gitgide boyları kısalır, formu değişir, kasların ve dudakların yapıları değişir, vücut formu değişir.” dedi. Dolayısıyla protez yapılacak her dişin, özellikle ağızın bütünü ele alınıyorsa, yüz ile uyumlu olması gerektiğini kaydeden Prof. Dr. Bellaz, “Bu da sadece göz kararı ile yapılmaz. Hastanın fotoğrafları alınır, profesyonel programlar üzerinde değerlendirilir ve protezin hastanın yüzü ile uyumlu olması için yapılacaklar gözden geçirilir. Bu sürece ‘gülüş tasarımı’ denir. Hastaya herhangi bir müdahale edilmeden öncesinde gülüş tasarımı yapılır ve hastanın onayı alınır. Böylelikle hasta, işlemler daha başlamadan sonucun ne olacağı hakkında bilgi sahibi olmuş olur.” şeklinde konuştu. Metal destek yerine metal olmayan malzemelerle doğal görünüm yakalanabiliyor! Porselenin çok eski tarihlerden bu yana kullanılmasına rağmen çok kırılgan olduğunu ve destek yapı gerektirdiğini hatırlatan Prof. Dr. İbrahim Berk Bellaz, “Bu yapı siyah renkte bir metal olduğundan dişteki şeffaflığı sağlamak zorlaşır, doğallık elde edilemez. Fakat gelişen teknoloji çeşitli altyapıların gelişimine de katkı sağladı. Artık metal destek yerine metal olmayan malzemeler kullanılmaya başlandı. Bu malzemeler ışık geçirgenliği sağlıyor. Yaprak krom denilen uygulamalar da bunun bir parçası.” açıklamasında bulundu. Kemik kaybı arka bölgelere implant koymayı zorlaştırıyor! Uzun süreli diş kaybının, çene kemiğinde sorunlara neden olabileceğine dikkat çeken Prof. Dr. İbrahim Berk Bellaz, sözlerine şöyle devam etti: “İmplantı yerleştirebilmek için bir temele ihtiyaç var. Kemik kaybedilmişse, hasta çok uzun yıllar damak protez kullanmışsa veya diş eti problemi yaşamışsa, arka bölgelere implant koymak bazen mümkün olmayabiliyor. Bu gibi durumlarda dört adet implantı özel pozisyonlarda yerleştirip hastaya bir sabit köprü yapılabiliyor. Hatta bu işlem o kadar hızlı yapılıyor ki, sabahtan tedavisine başlanan hasta öğleden sonra geçici dişini takmış olarak evine dönüp, akşam da yemek yiyebilir hale geliyor. Bu geçici dişler üç ay sonra porselen dişlerle değiştiriliyor. Hasta hiçbir sıkıntı yaşamadan takıldığı andan itibaren sabit protezini kullanabiliyor.” İmplantlar kemiğin olduğu yere yapılır! Hekimler için en önemli olan şeyin ağızdaki dokuların korunması olduğunu kaydeden Prof. Dr. İbrahim Berk Bellaz, “Hastanın geçmişte yaşadığı diş problemleri ve travmatik çekimler gibi nedenlerle dokularda kayıplar olabiliyor.” dedi. Damaklar erirken üst çenenin içeri, alt çenenin ise dışarı doğru eridiğini aktaran Prof. Dr. Bellaz, “İmplantlar da yapılırken kemiğin olduğu yere yapılır yani implant doğal dişin olduğu yerden daha içeride olmuş olur. Bu gibi durumlarda sabit köprü yapıldığında estetik olarak başarı ihtimali azalır. Bunun yerine hareketli protez daha uygundur. Fakat hasta, haklı olarak hareketli protez istemeyebilir. Bu durumda hibrit protezler kullanılır. İmplantlar arka taraflara sabit köprü şeklinde yerleştirilir, ön tarafta bir çubuk olur ve çubuğun üzerine takılıp çıkarılabilen bir protez kısmı yapılır. Böylece hasta yemek yerken ve günlük hayatında, sabit implant nasılsa öyle fonksiyon gösterir. Ön taraf ise takılıp çıkarılabilen protez olduğundan dudağı destekleyebilecek şekilde yapılabilir. Tek dezavantajı gece yatarken ön tarafların çıkarılma ihtiyacıdır.” ifadelerini kullandı. Diş olmayan yere implantlarla her durumda sabit köprü yapılabiliyor! “İmplant teknolojisinin gelişmesinden önce, imkânlar, sağlık durumu ve maddi durum ne olursa olsun insanlar takılıp çıkarılan protezleri kullanmaya mecburdu.” diyen Prof. Dr. İbrahim Berk Bellaz, sözlerini şöyle tamamladı: “İmplanttan sonra sabit köprü imkânı herkes için mümkün hale geldi. Köprü yapabilmek için iki tane destek gerekir. Eğer bu mümkün değilse hareketli protez uygulanır. Fakat günümüzde diş olmayan yere implantlar yerleştirilerek her durumda sabit köprü yapılabiliyor. Sabit köprü, implant ile yapıldığı takdirde doğal diş gibi çiğneyebilir. Ancak hareketli protez doğal dişin dörtte biri kadar çiğneyebilir. İmplant üstü protezlerle kişi, vefat edinceye kadar gençlikteki diş kalitesi konforunu yaşama imkânına sahip oluyor.” Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

Diz Protezi İle Ağrısız Yürümek Mümkün!  Haber

Diz Protezi İle Ağrısız Yürümek Mümkün! 

Acıbadem Kadıköy (Dr. Şinasi Can) Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Selami Çakmak, diz protezi cerrahisinin eklem kıkırdak hasarının son evresinde, yani artık ileri düzey kireçlenme veya artroz olarak adlandırılan durumda uygulanan etkili bir tedavi seçeneği olarak öne çıktığını belirterek, “2024 yılı verilerine göre, dünyada her yıl yaklaşık 1,5 milyon, ülkemizde de yaklaşık 100 bin kişi diz protezi cerrahisi olmaktadır. Üstelik, yaşam süresinin uzamasına ve obezitenin görülme sıklığının yükselmesine paralel olarak diz protezi cerrahisi olan kişi sayısı giderek artmaktadır” diyor. Modern cerrahi teknikler ve gelişen teknoloji sayesinde ameliyatların başarı oranı günümüzde giderek artıyor ve bu sayede protezlerin ömrü uzarken, hastalar da günlük yaşamlarına daha kısa sürede dönebiliyor. Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Selami Çakmak, diz protezi cerrahisinden başarılı sonuç alınmasında bazı kurallara dikkat edilmesinin kilit bir rol üstlendiğini vurgulayarak, “Diz protezi cerrahisi öncesinde hasta detaylıca değerlendirilmeli; genel durumu, hastalıkları, kullandığı ilaçlar ve beklentileri çok iyi bilinmelidir. Çünkü, titiz bir hazırlık süreci ameliyatın başarısı için büyük önem taşımaktadır” bilgisini veriyor. Ağrısız ve konforlu bir yürüyüş! Diz eklemi iç kısım ve dış kısım olmak üzere iki ana bölümden oluşuyor. Sadece iç kısımda oluşan kıkırdak aşınmaları yarım diz proteziyle tedavi edilirken, her iki kısımda gelişen kireçlenmelerde ise tam diz protezi ameliyatına başvuruluyor. Protezler genellikle metal ve plastik bileşenlerden oluşuyor ve diz ekleminin doğal hareketlerini taklit edecek şekilde tasarlanıyor. Diz protezi cerrahisinin amacı; şiddetli ağrıya neden olan aşınmış kıkırdak yüzeylerinin temizlenmesi ve yerine protezin yerleştirilmesiyle ağrının azalmasını sağlamak, böylece hastaların konforlu bir şekilde yürüyebilmelerini mümkün kılmak. Yapılan çalışmalarda, eklem protezi ameliyatlarının hastanın ağrısını azaltmada son derece başarılı olduğu ortaya konmuş. Ameliyat ileri aşamada gündeme geliyor Diz ağrısı sorunu olan hastalarda ağrı kesici ilaçlar ve koltuk değneği gibi yürümeye yardımcı yöntemler ilk aşamada başvurulması gereken tedavileri oluşturuyor. Ayrıca, eklem içi enjeksiyonlar da eklem kireçlenmesinin erken dönemlerinde faydalı olabiliyor. Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Selami Çakmak, ancak ileri düzey eklem kireçlenmelerinde ve eklem aşınmalarında artık bu tedaviler şiddetli ağrıyı geçirmiyorsa, eklem hareketleri ciddi şekilde kısıtlanmışsa, o zaman diz protezi ameliyatının önerildiğini belirtiyor. Her yaş grubu protez ameliyatı olabiliyor Genellikle 60 yaş ve üzerindeki kişilere uygulanan diz protezi cerrahisi için kesin bir yaş sınırı bulunmuyor. Hastanın genel durumu, mevcut diğer hastalıkları ve beklentileri göz önüne alınarak her yaş grubuna diz protezi cerrahisi yapılabiliyor. Ancak 60 yaş öncesindeki genç hastalarda ameliyata detaylı bir değerlendirmeyle karar veriliyor. Diz protezlerinin ömrü 30-40 yıla kadar uzuyor Gelişen protez üretimi, tasarım teknolojileri, ameliyathane tekniklerinin gelişmesi ve ameliyathane sterilizasyon yöntemlerinin daha sıkı takip edilmesiyle birlikte vücuda yerleştirilen protezlerin ömürleri artık giderek uzuyor ve 30-40 yıl olarak hesaplanıyor. Diz protezlerinde yıllardır başarıyla uygulanan geleneksel cerrahi yöntemlerine son yıllarda eklenen robotik cerrahi yöntemi de protezin ömrünün uzamasında önemli bir rol üstleniyor. Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Selami Çakmak, “Robotik cerrahi yöntemi hekimlere kemik kesimlerinde ve protezin dizlere yerleştirilmesinde milimetrik hassasiyetle destek sağlamaktadır. Bu kolaylık sayesinde ameliyat sonrasındaki komplikasyon riski oldukça azalırken, protezlerin ömürleri de uzamaktadır” diyor. Prof. Dr. Selami Çakmak, ancak son yıllarda robotik yöntem ön plana çıkmış olsa da halen yıllardır bilinen geleneksel yöntemlerin de başarıyla uygulanmaya devam ettiğini söylüyor. Hastalar ilk gün destek yardımıyla yürüyebiliyor Diz protezi cerrahisi sonrasında ilk gün hastaların ağrıları olabiliyor. Ancak, damar yoluyla verilen ilaçlar ve lokal veya bölgesel anestezi yöntemleri sayesinde ağrı minimal seviyeye indiriliyor. Hastalar ilk günden itibaren yürüteç veya koltuk değneği gibi yardımcı yöntemlerle, 15-20 gün sonrasında da desteksiz yürümeye başlayabiliyor. Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Selami Çakmak, ameliyat sonrasında fizyoterapi tedavisine başlamanın hızlıca iyileşmenin en önemli unsurlarından biri olduğuna işaret ederek, “Beslenmeye dikkat edilmesi ve verilen ilaçların düzenli kullanılması da hızlı iyileşmeyi desteklemektedir” diye konuşuyor. Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.