Hava Durumu

#Elektrikli Araç

Kapsül Haber Ajansı - Elektrikli Araç haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Elektrikli Araç haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Karsan Yeni Nesil Elektrikli Otobüsü e-ATA LE’yi Dünya Sahnesine Taşıyor Haber

Karsan Yeni Nesil Elektrikli Otobüsü e-ATA LE’yi Dünya Sahnesine Taşıyor

Dünyada toplu ulaşımın elektrikli ve otonom araçlara dönüşümünde öncü rol oynayan Karsan, uluslararası organizasyonlarda yer almaya devam ediyor. “Mobilitenin Geleceğinde Bir Adım Önde” olma vizyonuyla toplu ulaşımı yeni nesil teknolojilerle tanıştıran Karsan, 15-18 Haziran tarihleri arasında Almanya’nın Hamburg şehrinde düzenlenecek UITP Global Public Transport Summit 2025 (Küresel Toplu Taşıma Zirvesi) fuarında yerini alacak. 100'den fazla ülkeden 10 binin üzerinde katılımcının takip edeceği zirvede yaklaşık 340 sektör profesyoneli görüş ve öngörülerini izleyicilerle paylaşacak. Karsan, toplu taşıma sektöründe dünyanın önde gelen fuarları arasında yer alan UITP Summit 2025’e e-JEST, Otonom e-ATAK ve yep yeni modeli e-ATA LE (Class 2) ile katılım sağlayacak. Yeni e-ATA LE ilk kez sahne alıyor! Sektöre örnek üretim ve hizmet kalitesiyle dikkatleri çeken Karsan fuarda, üst üste 5’inci yılını da Avrupa’da elektrikli şehir içi minibüs pazarında lider olarak tamamlayan e- JEST ve dünyanın ilk planlanmış bir rota üzerinde sürücüsüz olarak hareket edebilen Seviye-4 toplu ulaşım aracı Otonom e-ATAK ile gövde gösterisi yapacak. Marka, fuarda ayrıca Class 2 sınıfında yepyeni modeli e-ATA LE ile de boy gösterecek. Yakın şehirlerarası hatların ile şehir içi banliyö bölgeleri arasında uzun menzilli toplu taşıma ihtiyaçları için özel olarak geliştirilen e-ATA LE, Karsan’ın elektrikli ürün gamındaki çeşitliliği daha da güçlendiriyor. Yeni modelin tanıtımı hakkında konuşan Karsan CEO’su Okan Baş, “e-ATA LE modelimizle, toplu taşımacılığın ihtiyacı olan Class 2 sınıfında elektrikli dönüşümde güçlü bir çözüm sunuyoruz. Hamburg’daki UITP Summit’te bu yeni modelimizi ilk kez sahneye çıkarıyor olmak bizim için önemli bir adım. Avrupa’nın dört bir yanından gelecek sektör temsilcileriyle bu vizyonumuzu paylaşacak olmaktan mutluyuz. Karsan olarak sektörde öncü model ve uygulamalarımızla yer almaya devam edeceğiz” dedi.

Türkiye’nin Şarj Altyapısı Büyüyor: 11.500 İstasyon, 29.496 Soket Haber

Türkiye’nin Şarj Altyapısı Büyüyor: 11.500 İstasyon, 29.496 Soket

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, elektrikli araç kullanımının Türkiye’de hızla yaygınlaştığını, bu gelişmeye paralel olarak şarj altyapısının da önemli ölçüde güçlendirildiğini açıkladı. Hem araç üretiminde hem de satışlarında görülen artışın, enerji ve ulaşım alanında yeni bir döneme işaret ettiğini belirten Bakan Uraloğlu, bu dönüşümün çevresel etkilerine de dikkati çekerek sözlerine şu şekilde devam etti: “Elektrikli araçlar karbon salınımını azaltıyor, enerji verimliliğini artırıyor. Dolayısıyla hem bireysel ulaşımda hem de çevresel sürdürülebilirlikte çok önemli bir adım atılmış durumda. Bakanlık olarak çevre dostu bu dönüşüme biz de destek veriyoruz.” Araç Sayısı 231 Bin 474’e Ulaştı Uraloğlu, 2024 yılı Nisan ayında Türkiye genelinde trafiğe kayıtlı elektrikli araç sayısının 106 bin 736 olduğunu belirterek “2025 Nisan ayında ise kayıtlı araç sayısı 231 bin 474’e ulaştı. Bu rakamlar gösteriyor ki Türkiye pazarı artık elektrikli araçları güçlü şekilde benimsiyor. Aylık elektrikli araç satışının toplam satıştaki payı ise geçen yılın aynı ayına göre yüzde 9,9’dan yüzde 15,4’e çıktı.” ifadelerini kullandı. Şarj Soketi Sayısı 29 Bin 496’ya Yükseldi Elektrikli araçların artışıyla birlikte şarj istasyonu ve soketi ihtiyacının arttığını da belirten Bakan Uraloğlu, “2025 Nisan sonu itibariyle ülkemizde 11 bin 500 şarj istasyonu bulunuyor. 2024 Nisan ayında 17 bin 920 olan şarj soketi sayısı, 2025 yılı Nisan ayında 29 bin 496’ya ulaştı. AC şarj noktası 17 bin 231’e, DC şarj noktası sayısı ise 12 bin 265’e ulaştı.” diye konuştu.

Borusan Otomotiv’den Elektrikli Araç Sahiplerine Akıllı Çözüm Haber

Borusan Otomotiv’den Elektrikli Araç Sahiplerine Akıllı Çözüm

Türkiye otomotiv sektörünün elektrifikasyon dönüşümüne öncülük etme vizyonuyla yol haritasını çizen Borusan Otomotiv Grubu’nun, şarj istasyonlarına tek bir noktadan erişim sağlayan mobil uygulaması ChargeIQ, IOS ve Android işletim sistemlerinde yayında. Tek bir noktadan Türkiye'deki tüm elektrikli araç şarj istasyonlarının konumlarını ve önde gelen operatörlerinin gerçek zamanlı uygunluk durumlarını gösteren, Borusan Otomotiv güvencesiyle işlem ve ödeme yapılmasına imkan veren ChargeIQ, elektrikli otomobil kullanıcılarının telefonlarındaki karmaşaya da son vermeyi hedefliyor. “Türkiye Otomotiv Sektörünün Elektrifikasyon Dönüşümünde Öncü Olmak” vizyonuyla sektörde yenilikçi hizmetler sunmaya devam ettiklerini belirten Borusan Otomotiv İcra Kurulu Başkanı Hakan Tiftik, ChargeIQ’nun elektrikli otomobil sahiplerinin en önemli ihtiyaçlarından birini karşılayacağını söyledi. Bugün Türkiye’de 180 civarında şarj hizmeti veren marka olduğunu ve her birine ayrı uygulamalar üzerinden erişilebildiğini belirten Tiftik, “Elektrikli otomobil kullanıcılarının yaşadığı bu karmaşayı ChargeIQ ile çözmeyi hedefliyoruz. Yapılan araştırmalar tüketicilerin telefonunda şarjlanma ihtiyacına yönelik ortalama 18 uygulamanın yüklü olduğunu gösteriyor. ChargeIQ sayesinde ülkemizin 81 ilindeki tüm hizmet noktalarının konumlarını ve önde gelen operatörlerin soketlerinin anlık uygunluk durumunu filtrelemek, harita üzerinden görmek, seçilen istasyona rota oluşturmak ve tarife karşılaştırması yapmak mümkün. Ayrıca, elektrikli araç sahiplerinin en büyük beklentilerinden biri olan tek uygulamadan ödeme imkanı da Borusan Otomotiv güvencesiyle devreye alınmış olup, ödeme iş ortağı sayısının artırılmasına yönelik çalışmalar devam etmektedir.” dedi. Markalar üstü ve sektörel bir yaklaşımla yenilikçi bir çözüm geliştirdiklerini belirten Borusan Otomotiv İcra Kurulu Başkanı Hakan Tiftik, “Şu anda Türkiye’de 220.000’i aşkın elektrikli araç ve 30.000’in üzerinde şarj soketi bulunuyor. Mevcut büyüme trendi göz önüne alındığında, 2030 yılı itibarıyla ülkemizde elektrikli araç sayısının 1,2 milyona, toplam soket sayısının ise 150 bin seviyelerine ulaşması öngörülüyor. Bu denli hızlı gelişen bir pazarda, şarj süreçlerinin konforlu ve güvenli bir şekilde planlanması kritik önem taşıyor. Halihazırda ChargeIQ uygulamasını indiren kullanıcıların yüzde 75’i temsil ettiğimiz markaların dışındaki araçların sahiplerinden oluşuyor. Hedefimiz, Türkiye’deki elektrikli araç sürücülerinin en çok tercih ettiği mobil uygulama ve deneyim paylaşım platformu olmak.” dedi. Elektrikli Araç Kullanıcılarının Gerçek Dostu ChargeIQ uygulamasının şarj haritası ile tüm istasyonlar ve konumları görüntülenebiliyor; AC/DC soket tipine, kW gücüne, istasyon sağlayıcısına, yeşil enerji seçeneğine ve istasyon puanına göre filtreleme yapılarak en uygun istasyonlar kolaylıkla bulunabiliyor. Yolculuğun başlangıç ve bitiş noktaları belirlenerek en uygun rota oluşturulabiliyor. Filtreler aracılığıyla istenilen istasyonlar seçilebiliyor ve rotaya eklenebiliyor. Gelişmiş filtreleme seçenekleriyle istasyonların rota üzerindeki uzaklıkları ayarlanabiliyor ve otoyollar, ücretli geçişler veya feribotlar gibi rota seçenekleri belirlenebiliyor. En yakın şarj istasyonları kolaylıkla görüntülenebiliyor ve yol tarifleri alınabiliyor, istasyonun sunduğu soket tipleri ve müsaitlik durumları kontrol edilebiliyor. Ayrıca kullanıcılar, şarj istasyonları hakkında fotoğraf paylaşarak, puanlama yaparak ve yorumda bulunarak deneyimlerini paylaşabiliyor ve diğer kullanıcıların yorumlarını görebiliyor. Uygulamada şarj işlemlerinin kolaylıkla yönetilmesini sağlayan bir profil sayfası da sunuluyor. Kullanıcılar ad ve profil bilgilerinin yanı sıra kendi araçlarının marka ve model bilgileri seçerek sisteme ekleyerek, soket tipi ve menzil gibi detaylı bilgilerin yer aldığı sayfa üzerinden aracın şarj bilgileri, AC/DC şarj gücü, şarj süresi ve enerji tüketimi gibi veriler incelenebiliyor. Tarifeler ekranında tüm şarj sağlayıcılarının fiyat tarifeleri görüntülenebiliyor. ChargeIQ sayesinde seçilen aracın marka ve modeline göre istenilen şarj aralığının farklı tarifelere göre maliyeti önceden hesaplanabiliyor. Böylece elektrikli araç şarj süreçleri daha verimli ve ekonomik hale getirilebiliyor. Ayrıca ChargeIQ uygulamasında seyahat ipuçlarından araç güvenliğine, sürdürülebilirlikten en yeni teknolojilere kadar geniş bir yelpazede blog yazılarının sunulduğu “keşfet” bölümü de yer alıyor.

Türkiye Elektrikli Araçta Vites Yükseltti: Satışlarda 13,4 Kat Artış Haber

Türkiye Elektrikli Araçta Vites Yükseltti: Satışlarda 13,4 Kat Artış

Dünya genelinde EY (Ernst & Young) çatısı altında strateji danışmanlığı hizmetleri sunan EY-Parthenon (EY-P), otomotiv sektörüne yönelik “Elektrikli Araç Ekosistemi ve Dönüşümü Analizi” serisinin ilkini yayımladı. İlk versiyonu “Dünyada ve Türkiye’de Elektrikli Araç Pazarı” konusu üzerine olan seri toplam 3 analizi kapsayacak olup, diğer versiyonlar ise şarj istasyon ağı ve batarya teknolojileri konuları üzerine olacak. EY-P Elektrikli Araç Pazarı Analizi; dünyadaki ve Türkiye’deki elektrikli araç kullanımına, elektrikli araç satışlarına, tüketici davranışlarına ve adaptasyonuna, marka bazlı analizlere, arzı ve talebi etkileyen faktörler ile gelecek projeksiyonlara dikkat çekiyor. EY-P Elektrikli Araç Pazarı Analizi kapsamında, BEV (bataryalı elektrikli), PHEV (şarj edilebilir elektrikli) ve FCEV (yakıt hücreli elektrikli) olmak üzere üç tip elektrikli araç modeli değerlendirildi. Analize göre; elektrikli araç satışlarında küresel pazardaki liderliği Çin üstlenirken, bunu Avrupa Birliği ve ABD takip etti. Türkiye’de ise vergi avantajlarının, yerli üretime yapılan yatırımların ve teknolojik gelişmelerin elektrikli araçlara yönelik ilgiyi artırdığı görülüyor. Küresel çapta elektrikli araç pazarını Çin domine ediyor Analize göre, küresel elektrikli araç satışları 2022-2024 arasında yıllık bazda %66 büyüme oranıyla 2024 yılında 17 milyona ulaştı. Küresel satışların %56’sını oluşturan Çin ilk sırada yer alırken, bunu Avrupa Birliği (%17) ve ABD (%12) takip ediyor. 2024 itibarıyla dünya genelinde kullanılan 55,9 milyon elektrikli aracın %54’ü ise Çin’de bulunuyor. Diğer yandan, küresel elektrikli araç parkı oranı ise 2019-2024 arasında %51’lik yıllık bileşik büyüme oranı gösterirken Çin, ABD ve AB haricindeki elektrikli araçların dünyanın toplam elektrikli araç parkındaki payı %15 oldu. Dünya genelinde yeni elektrikli araç kaydı 2023 yılında yaklaşık 14 milyon olurken, 2024’te yaklaşık 15,9 milyon oldu ve araç parkında ise 55,9 milyona ulaşıldı. 2024 yılında toplam elektrikli araç parkının %54’ü Çin’de, %19’u Avrupa Birliği’nde ve %12’si ise ABD’de yer aldı. Elektrikli otomobil satışları küresel olarak artmasına rağmen, 2024’te Çin’in ve AB’nin elektrikli araç parkındaki toplam %73 pay ile pazarı domine ettiği görülüyor. Elektrikli araç satışlarının, Çin’in büyük ölçekli üretim kapasitesi, ABD’nin şarj ağı yatırımları ve batarya teknolojisindeki gelişmelerine bağlı olarak hızla artmaya devam edeceği öngörülüyor. Aynı zamanda küresel elektrikli araç pazarı büyümesinin elektrik fiyatları, şarj altyapısı, tüketici bilinci ve devlet teşvikleri gibi faktörlere bağlı olarak da farklı bölgelerde farklı hızlarda gerçekleşebileceği tahmin ediliyor. Şarj ağının genişlemesi ve elektrikli araçların menzillerinin artması, elektrikli araç satışlarını hızlandırsa da kısa ve orta vadede hibrit araçların, içten yanmalı araçlar ve elektrikli araçlar karşısında iyi bir alternatif olmaya devam etmesi bekleniyor. Batarya teknolojilerindeki gelişmeler, çevresel düzenlemeler, devlet teşvikleri ve genişleyen şarj altyapısıyla bataryalı elektrikli araçların (BEV) ise elektrikli araçlar içerisindeki payını artırması bekleniyor. Türkiye’de elektrikli araç satışları 2023 yılında 75 bin ve 2024 yılında 1,5 katına çıkarak 115 bin seviyelerine ulaştı Türkiye’de araç satışları 2022-2024 yılları arasında toplam %65 oranında artış gösterirken, elektrikli araç satışları yaklaşık 13 katına çıkarak 115 bin seviyelerine, hibrit araç satışları ise 3 katına çıkarak 174 bin seviyelerine ulaştı. 2023 yılında Türkiye’de, Amerika ve Türkiye menşeli elektrikli araç üreticilerinin pazara yön vermesi ve şarj istasyon ağının genişlemesiyle, elektrikli araç satışlarında 2022’ye kıyasla yaklaşık 9 kat artış gözlemlendi. 2024’te hibrit araç satışları, elektrikli araçlara göre menzil avantajına sahip olması ve ÖTV indirimleriyle birlikte tüketicilere daha cazip gelmesi sebebiyle elektrikli araçlara kıyasla %50 daha fazla gerçekleşti. Türkiye’de elektrikli araç satışlarını 2022 yılına kadar Almanya, Fransa ve Çin merkezli firmalar domine ederken, 2023 yılında satışa başlayan yerli marka 2023 ve 2024 yıllarında %26’lık satış payı ile listeye ilk sıradan girdi. 2023 yılından beri elektrikli araç satışlarını domine eden Türkiye merkezli yerli markayı ise Amerika merkezli oyuncu 2. sıradan takip etti. EY-P Analizinde, Türkiye’de elektrikli araçlara olan ilginin 2020’den beri hızla arttığı, satışların ilgili dönemde her yıl 2,4 kat artarak 2024 yılında 115 bin adede ulaştığı ve araç parkında her yıl 1,9 kat ile en hızlı artışı göstererek 184 bin araca ulaştığı görülüyor. Ekonomik dalgalanmalar, kredi faiz oranlarındaki artış ve değişen sübvansiyonlar, elektrikli araç piyasasında daralmalara neden olsa da elektrikli araçlara yönelik tüketici güveninin orta ve uzun vadede piyasayı büyüteceği tahmin ediliyor. Gelecekteki elektrikli araç talebinin ve tüketici tercihlerinin, bölgesel altyapı farklılıklarına ve gelişen politikalara göre şekillenmesi bekleniyor. Özellikle içten yanmalı motorlu araç sahiplerinin hibrit araçları tercih etmesi, kısa vadeli elektrikli araç adaptasyonunu azaltıyor ve hibrit araçların bir geçiş trendinde olduğunu gösteriyor. Öte yandan enerji fiyatlarındaki artışlar da tüketicileri elektrikli araca yöneltiyor, ancak mali teşviklerin azalması, tüketicileri elektrikli araç satın alma konusundaki ilgisini azaltan bir etken olabiliyor. Bir yandan şarj istasyon ağı genişlerken ve menzil artarken, diğer taraftan batarya değişimi ve bakım maliyetleri elektrikli araç adaptasyonunu yavaşlatıyor. Tüketicilerin elektrikli araç satın alma yatkınlığının en yüksek olduğu bölge Asya, ülke ise %79 tüketici yatkınlığı ile Çin olarak öne çıkıyor. EY-Parthenon Şirket Ortağı Yusuf Bulut, elektrikli araç pazarıyla ilgili şu değerlendirmelerde bulundu: “EY-P Elektrikli Araç Pazarı Analizimiz hem küresel pazar hem de Türkiye için oldukça önemli veriler sunuyor. Elektrikli araçların ilk pazara sunulduğu yıllarda talep yavaş ilerlerken, son yıllarda bu talebin hızla arttığı, eş zamanlı olarak da piyasanın farklı ticari modellerle çeşitlendiği gözlemleniyor. Elektrikli araç pazarında menzil, şarj altyapısı ve bulunabilirliğinin daha da geliştiği, batarya maliyetinin ise azaldığı görülüyor. Şarj altyapısının iyileştirilmesi ve menzil artırımı, elektrikli araçlara geçişte kritik bir öneme sahip olurken, diğer yandan hibrit araçlara olan talep de devam ediyor ve şarj edilebilir hibrit modeller pazarın daha hızlı büyümesine etki ediyor. Bununla birlikte, elektrikli araç satışlarının devlet teşvikleri, ÖTV avantajları ve yerli üretimin yükselişiyle birlikte pozitif yönde etkilenmesi bekleniyor.” EY-Parthenon Şirket Ortağı Cem Çamlı ise şunları ekledi: “Küresel elektrikli araç pazarını Çin, AB ve ABD domine ederken, Türkiye’de ise yerli marka ve Amerika menşeili elektrikli araç markalarının pazara girmesiyle Türkiye’de elektrikli araç satışlarında ciddi bir ivmelenme olduğu söylenebilir. Türkiye’de araç satışları 2022-2024 yılları arasında %65 oranında artarken, elektrikli araç satışları oranı yaklaşık 13 katına, hibrit araç satışları oranı ise 3 katına çıktı. Tüm bu gelişmeler, önümüzdeki 10 yıl içinde tüketici alışkanlıklarının değişmesiyle ve pazarın gelişmesiyle birlikte olumlu beklentileri gözler önüne seriyor.”

Elektrikli Arabaların Ralli Versiyonu Heyecan Yarattı Haber

Elektrikli Arabaların Ralli Versiyonu Heyecan Yarattı

ADAC Opel Electric Rally Cup ‘powered by GSE’ beşinci sezonuna başarılı bir başlangıç yaptı. Bu heyecan dolu ralli serisi, dünyada bugüne kadar düzenlenen ilk ve tek tamamen elektrikli marka kupası oldu ancak Opel şimdiden odağını geleceğe çevirdi. Alman üretici, yeni Opel Mokka GSE Rally ile geleceğin elektrikli ralli otomobilinin nasıl görünebileceğine dair bir ön izlenim sunuyor. 207 kW (280 HP) güce sahip olan bu güçlü prototip, Opel'in elektrikli ralli alanındaki öncü rolünü bir kez daha vurguluyor. Opel Mokka GSE Rally ile ilgili olarak değerlendirmede bulunan Opel ve Vauxhall CEO'su Florian Huettl, “Dört yılı aşkın bir süredir Opel ve ADAC, elektrikli ralli dünyasının var olduğunu ve heyecan verdiğini gösteriyor. Yeni Opel Mokka GSE Rally ile tamamen elektrikli yeni nesil ralli otomobilinin ilk adımlarını atıyoruz. Prototip, en güncel motor sporları teknolojisi sayesinde etkileyici bir performans ve bol miktarda güç sunuyor” dedi. Tüyler ürpertici, sportif ve elektrikli Opel’in seri üretim B-SUV modeli olan Mokka karakteristik tasarımı, yeni renkleri, yeni kokpiti ve üst düzey teknolojileriyle ilgi odağı oldu. Yeni Mokka GSE Rally ise bu özelliklerin çoğunu koruyor ve özellikle tamamen elektrikli ralliler için bir sonraki büyük adımı temsil ediyor: daha güçlü, daha hızlı ve her açıdan daha tavizsiz! Mokka GSE Rally, büyük “OMG! GSE” yazısı da dahil olmak üzere olağanüstü motor sporları efektleriyle, dışarıdan bakıldığında kesinlikle göz alıcı bir prototip. Ayrıca önde sarı fren kaliperleri, arkada sarı jantlar ve diğer ralli tasarım detayları da yer alıyor. Tavanda ise açıkça görülebilen bir hava girişi ve siyah kaputun üzerinde beyaz ve sarı harflerle “Mokka GSE RALLY” yazısı bulunuyor. Tüm yönleriyle gerçek bir Rally4 aracı Şimşek sembolüne sahip prototipin performans değerleri ise daha da etkileyici: 207 kW (280 HP) elektrikli güç çıkışı ve 345 Nm tork, gelişmiş motor sporları teknolojisiyle bir araya gelerek bir Rally4 aracıyla eş değer bir performans vadediyor. Çok plakalı sınırlı kaydırmalı diferansiyel ve yarış şanzımanı ise güçlendirilmiş tahrik milleri ve jant kapaklarıyla birlikte güçlü bir tahrik sistemi sağlıyor. Aracın şasisi de hafif tasarıma sahip olacak şekilde üretildi. Bilstein'ın mükemmel ayarlanmış ralli süspansiyonu, ön akstaki güçlendirilmiş McPherson gergi kolları ve uniball bağlantılarının yanı sıra modifiye edilmiş yaylar ve amortisörlerle donatılmış sert bir arka akstan oluşuyor. ABS, ESP, şerit takip sistemi ve çekiş kontrolü gibi elektronik sürüş destek sistemleri ise Mokka GSE Rally'de bulunmuyor. Bununla birlikte Corsa Rally Elektrik'ten edinilen deneyimden yola çıkılarak motor ve batarya yönetimine yönelik yazılım ayarı; maksimum verimlilik, rekabet koşullarında sürüş kabiliyeti ve performans sağlayacak şekilde tasarlandı. Seri üretim versiyondaki batarya ise 54 kWs depolama kapasitesine sahip. Opel ve Vauxhall Pazarlama Başkan Yardımcısı Rebecca Reinermann, prototiple ilgili olarak, “Mokka GSE Rally, Opel Motor Sporları hayranlarının kalplerinin daha hızlı çarpmasını sağlayacak ve onlara gerçek 'OMG! GSE' anlarını sunacak. Elektrikli ralli prototipi, GSE alt markamızın zengin motor sporları mirasına yakışır elektrikli heyecanlar ve üst düzey performans sunarak 2025 yılında bir sonraki seviyeye ulaşacağını kanıtlıyor” dedi. Bunun dışında, oldukça yüksek güvenlik standartları korundu. Opel Corsa Rally Electric'te olduğu gibi Mokka GSE Rally'de de FIA sertifikalı güvenlik kafesi, altı noktalı emniyet kemerlerine sahip ralli koltukları, özel bir batarya giydirmesi ve ek bir alt koruma bulunuyor. 400 voltluk sistem, kanıtlanmış Master Alarm Göstergesi tarafından sürekli olarak izleniyor. Yalıtımla ilgili ise olası bir sorun durumunda görsel ve sesli uyarı sistemi derhal arızayı bildiriyor. Ani bir yavaşlama (örneğin bir çarpışma) durumunda, gelişmiş bir sensör sistemi bir saniyeden bile daha kısa bir sürede yüksek voltaj sistemini tamamen kapatıyor. Ayrıca Mokka GSE Rally'de elektrik iletkenliği olmayan söndürme maddesi içeren özel bir alev söndürme sistemi bulunuyor. Üstelik Opel Mokka GSE Rally şu anda FIA'nın yeni eRally5 düzenlemelerine göre geliştirilmekte olan dünyanın ilk ralli otomobili olarak öne çıkıyor. Bu sayede hızlı prototipin 2026 ralli sezonundan itibaren dünya çapında çok sayıda spor müsabakasında kullanılması mümkün olacak. Elektrikli marka rallisi motor sporlarına ilham veriyor Mokka GSE Rally, bu anlamda tamamen elektrikli, tek marka ralli yarışlarının bir sonraki olası gelişim aşamasını temsil ediyor. 2021 sezonundan bu yana Opel, elektrikli ralli yarışlarının işe yaradığını ve ilham verdiğini kanıtlıyor. ADAC Opel Electric Rally Cup "powered by GSE" yarışmasında kullanılan Corsa Rally Electric, hızlı, güvenilir ve güvenli bir elektrikli ralli otomobili olduğunu kanıtladı. Özellikle elektrik motoru, invertör ve batarya gibi yüksek voltajlı bileşenlerde bulunan seri üretime yakın teknoloji, ralli dünyasının zorlu taleplerinin üstesinden zahmetsizce geliyor. Aynı durum, Opel'in çevik elektrikli ralli otomobillerine her zaman sürdürülebilir enerji sağladığı yenilikçi şarj altyapısı için de geçerli. Tüm bunlarla birlikte dünyanın ilk elektrikli tek marka ralli kupasına gösterilen ilgi, başlangıcından bu yana her geçen yıl artıyor ve bu benzersiz etkinlik kabul görmeye devam ediyor. 2021'deki ilk sezondan bu yana altı ülkede düzenlenen 33 Kupa yarışına şu ana kadar 13 ülkeden toplam 63 sürücü katıldı. ADAC Opel Electric Rally Cup ‘powered by GSE’ 2025 yılının en son ayağı, 23-24 Mayıs tarihlerinde Eindhoven'daki ELE Rally kapsamında gerçekleşti. Opel Motor Sporları servis parkını ziyaret edenler, Hollanda'da ilk kez bir rallide yer alan Mokka GSE Rally prototipini daha yakından inceleme fırsatı buldu.

Elektrikli Araç Sahipleri Dikkat! Haber

Elektrikli Araç Sahipleri Dikkat!

Elektrikli araç sahipleri, araçlarını rahat şarj etmenin yollarını arıyor. Bu kapsamda şarj için uzatma kablosunu; rahat, pratik ve güvenli bir yöntem olarak düşünen birçok sürücü, çeşitli tehlikelerle karşı karşıya kalabiliyor. “Elektrikli aracı şarj etmek için uzatma kablosu kullanmak pratik bir çözüm gibi görünebiliyor, ancak bu uygulama birtakım güvenlik riskleri oluşturabiliyor” diyen Evjet İş Geliştirme Müdürü Ramazan Akyol, elektrikli araçları uzatma kablosu ile şarj etmenin sakıncalarını paylaştı: Yangın riski oluşturuyor “Elektrikli bir arabayı, evde veya işyerindeki standart bir uzatma kablosu ile şarj etmek yangına sebebiyet verebiliyor. Çünkü 2,4 kW’lık bir ev tipi prizin, 60 kWh’lik bir elektrikli araç pilini şarj etmesi 24 saatten fazla sürebiliyor. 7 kW’lık bir şarj cihazından 3 kat daha yavaş olan bu işlem, kablonun aşırı ısınmasına ve buna bağlı olarak yangın riski oluşmasına neden olabiliyor. Elektrik çarpması riskini de artırıyor Elektrikli bir aracı, uzatma kablosu kullanarak şarj etmek aynı zamanda elektrik çarpması riskini de artırıyor. Dış mekân kullanımına uygun olmayan u zatma kablolarının izolasyonu yeterli olmadığı için ıslak zeminde ve nem oranı yüksek yerlerde tehlikeli olabiliyor. Aracın şarj sistemindeki elektronik aksama zarar verebiliyor Ayrıca, uzatma kablosuyla araç şarj etmek voltaj dalgalanmalarına neden olarak aracın şarj sistemindeki elektronik aksama da zarar verebiliyor. Bu durum aynı zamanda aracın garantisini de geçersiz kılabiliyor. Tüm bu nedenlerden dolayı elektrikli araçların; müstakil evlere, apartmanlara, sitelere ve işyerlerine profesyonel destek alınarak kurulacak şarj istasyonlarında veya kamuya açık alanlardaki şarj istasyonlarında şarj edilmesi kritik önem taşıyor. “1 günde araç şarj istasyonu kurulumu gerçekleştirebiliyoruz” Evjet olarak, pazarın ihtiyaç larına; hızlı, pratik ve ulaşılabilir çözümler sunmak amacıyla yurt genelinde güçlü bir organizasyon kurmayı başardık. Şu anda İstanbul’da 1 günde araç şarj istasyonu kurulumu gerçekleştirebiliyoruz. Bu hizmeti, Türkiye genelinde de 1 güne indirmek için de çalışmalarımız devam ediyor. Elektrikli araç kullanıcıları, www.evjet.com adresinden ya da ‘Evjet iOS ve Anadroid mobil uygulaması’nı cep telefonlarına indirerek hem şarj ünitesi siparişi hem de araç şarj istasyonu kurulumu için hizmet talebi oluşturabiliyor” dedi.

Elektrikli Araçlar Fosil Yakıt Tüketimini Yüzde 40 Azaltacak Haber

Elektrikli Araçlar Fosil Yakıt Tüketimini Yüzde 40 Azaltacak

Enerji sektörü emisyonlarının yüzde 24'ü ulaşım sektöründen kaynaklanıyor. Binek ve hafif ticari araçlar ise sera gazı emisyonlarının yaklaşık yüzde 15'inden sorumlu tutuluyor. Ancakelektrikli araçlar, karayolu taşımacılığının karbondan arındırılmasında anahtar rol oynuyor. Çünkü elektrikli araçlar, geleneksel araçlara göre yüzde 70 oranında daha az karbon emisyonu üretiyor. ICCT (Uluslararası Temiz Taşımacılık Konseyi) verilerine göre de yenilenebilir enerji ile şarj edilen elektrikli araçların karbon ayak izi, içten yanmalı motorlu araçlara kıyasla yüzde 81 daha düşük oluyor. Elaris İş Geliştirme Müdürü Ramazan Akyol, egzoz emisyonu sıfır olan elektrikli araçların düşük karbonlu ekonomiye geçiş sürecindeki önemine ve Türkiye'nin enerji bağımsızlığına sağladığı katkıya dikkat çeken açıklamalarda bulundu: Elektrikli araç sayısı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 120 arttı "Dünyada ve ülkemizde elektrikli araçlara olan talep hızla artırıyor. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, Mart 2025'te trafikteki elektrikli araç sayısı 218 bin 238'e ulaşarak geçen yılın aynı dönemine göre yaklaşık yüzde 120 arttı. Artan elektrikli araç sayısı ile birlikte, Türkiye'nin fosil yakıt tüketiminde yüzde 40'a kadar azalma bekleniyor. Ülkenin enerji ithalatını azaltıyor Fosil yakıt tüketimini azaltan elektrikli araçlar, yalnızca çevresel ve ekonomik faydalar sunmuyor, aynı zamanda ülkenin fosil yakıtlara olan bağımlılığını azaltarak, enerji ithalatını en aza indiriyor. Bu durum, Türkiye'nin enerji bağımsızlığına önemli bir katkı sağlıyor. Biz de Üçay Mühendislik olarak, yurt genelindeki yaygın AC ve DC elektrikli araç şarj istasyonlarımızla yeşil dönüşümün bir parçası olmaktan gurur duyuyoruz" dedi. Ramazan Akyol, konuşmasında ayrıca, şarj istasyonlarındaki verim artırıcı çözümlere de değindi: "Şarj istasyonlarındaki akıllı şarj sistemleri ve enerji depolama çözümleri, enerjinin verimli kullanılmasında ve şebeke üzerindeki yükün dengelenmesinde önemli rol oyuyor. Talep fazlası dönemlerde depolanan enerji, ihtiyaç halinde kullanılarak, yüksek tasarruf sağlanıyor" diyerek sözlerini tamamladı.

Bakan Kacır:  Yılda en az 1 milyon elektrikli araç üretim kapasitesine hızla ulaşacağız Haber

Bakan Kacır: Yılda en az 1 milyon elektrikli araç üretim kapasitesine hızla ulaşacağız

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, 22 yılda otomotiv üretiminin yıllık 357 binden 1 milyon 365 bine yükseldiğini belirterek, “İhracatımız 37 milyar doları aşarak yeni bir rekora ulaştı. Otomotiv sektörümüz zirvedeki konumunu geçtiğimiz yıl da koruyarak ülkemizin ihracat şampiyonu olmayı sürdürdü.” dedi. Bakan Kacır, Otomotiv Sanayii Derneği’nin 50. Olağan Genel Kurulu’na katıldı. Kacır, burada yaptığı konuşmada, Türkiye otomotiv sanayinin bugünlere gelmesinde emeği geçen herkese teşekkür etti. Sanayi ve teknolojide sayısız ilklere, önemli kazanımlara imza attıklarını belirten Kacır, araştırma ve inovasyon ekosistemi, planlı sanayi alanları, girişimcilik kültürü ve nitelikli insan kaynağıyla Türkiye’yi küresel bir üretim üssü hâline getirdiklerini kaydetti. Türkiye’nin küresel değer zincirlerinin güçlü ve güvenilir halkası olduğunu hatırlatan Kacır konuşmasında şunları söyledi: TESADÜF DEĞİL: Avrupa’nın önde gelen ülkeleri pandeminin sanayi üretiminde yarattığı tahribatı atlatamamışken ülkemizde sanayi üretimi pandemi öncesi dönemi göre yüzde 27 artış gösterdi. Bu başarı hikâyesi, asla tesadüf değil. Bu tabloda; geçtiğimiz 22 yıl boyunca bu ülke için taş üstüne taş koyan her teşebbüsü tüm mekanizmaları ile destekleyen, özel sektörünü devletiyle bir araya getirerek, omuz omuza çalışmasını mümkün kılan bir anlayışın eserini görüyoruz. İHRACAT ŞAMPİYONU: 22 yılda otomotiv üretimimiz yıllık 357 binden 1 milyon 365 bine yükseldi. İhracatımız 37 milyar doları aşarak yeni bir rekora ulaştı. Otomotiv sektörümüz zirvedeki konumunu geçtiğimiz yıl da koruyarak ülkemizin ihracat şampiyonu olmayı sürdürdü. KİLİT ROL: 2002’den bugüne otomotiv ana ve yan sanayiinde gerçekleştirilen yatırımlar için 3 bin 742 yatırım teşvik belgesi düzenledik. 954 milyar liralık sabit yatırımı teşvik ederek 184 bin 443 yeni istihdamın önünü açtık. Otomotiv teknolojilerinde Ar-Ge ve yenilik kapasitemizin gelişiminde teknoparklar bünyesinde inovatif çalışmalar yürüten 260 firmamız kilit rol üstleniyor. Otomotiv ana ve yan sanayiinde faaliyet gösteren 203 Ar-Ge ve tasarım merkezinde 14 binin üzerinde Ar-Ge personeli tarafından gerçekleştirilen projeleri destekliyoruz. HİBRİT ARAÇ SATIŞLARI: Bu yılın ilk iki ayında hibrit araç satışı bir önceki yıla göre yüzde 74; elektrikli araç satışı ise yüzde 71 yükseldi. Türkiye otomobil pazarında; aynı dönemde hibrit araçların payı yüzde 14,8’den yüzde 28,7’ye, elektrikli araçların payı ise yüzde 6,7’den yüzde 12,7’ye yükseldi. Elektrikli ve şarj edilebilir hibrit araçların payının mevcut yüzde 17 seviyesinden 2030’da yüzde 35’i aşmasını öngörüyoruz. TOGG YOLLARDA: Yeni nesil sanayi politikamızın somut örneği; doğuştan elektrikli ve akıllı otomobil Togg’u, Sayın Cumhurbaşkanımızın iddiası ve güçlü liderliği sayesinde milletimizle buluşturduk. Bugün 53 binden fazla Togg yollarda. BATARYA ÜRETİM TESİSLERİ: Yaklaşık 36 GWh kapasite hedefiyle gerçekleşecek araç batarya üretim tesisi yatırımları için teşvik belgesi düzenledik. Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi Programı’mızla; geniş yelpazede yeni nesil otomotiv teknolojileri çözümlerinin üretimini Ar-Ge’den seri üretime uçtan uca destekliyoruz. Otonom sürüş teknolojilerinde ülkemizin kabiliyetlerini genişletiyoruz. OPINA: Milli markamız Togg, Trutek bünyesinde yetkin mühendis ve araştırmacılardan oluşturulan ekiple bu alanda geleceğin teknolojilerini geliştiriyor. Otonom ve bağlantılı araçlar için ihtiyaç duyulan test, entegrasyon ve sertifikasyon altyapısını sağlayan Açık İnovasyon Otonom Araç Geliştirme ve Test Platformunu (OPINA) hayata geçirdik. YENİ ŞARJ İSTASYONLARI: Elektrikli Araçlar için Hızlı Şarj Altyapısı Destek Programıyla ülkemizin tüm şehirlerinde hızlı şarj istasyonları kurulmasını sağladık. Sağladığımız desteklerle 11 bin 700’ü hızlı şarj olmak üzere 28 bin 500 şarj bağlantı noktasına ulaştık. Hızlı şarj altyapımızı yalnızca son bir yılda 2,1 katına çıkardık. Yakın zamanda ilan edeceğimiz ikinci çağrıyla mevcut altyapımız için tamamlayıcı rol üstlenecek yeni şarj istasyonlarını devreye alacağız. Elektrikli araç kullanıcılarının hızlı şarj ünitelerine erişimini kolaylaştıracağız. CAZİBE MERKEZİ: Mevcut yatırımcı ilgisi, Türkiye’nin uluslararası yeni mobilite yatırımları için bir cazibe merkezi olduğunu kanıtlıyor. Dünyanın en büyük elektrikli araç üreticisi BYD; yıllık 150 bin elektrikli veya şarj edilebilir hibrit araç kapasiteli üretim tesisi ile mobilite teknolojilerine yönelik Ar-Ge merkezi kuracağını ilan etti. Tesis, doğrudan 5 bin kişiye, oluşturacağı değer zinciriyle de 25 bine yakın vatandaşımıza istihdam sağlayacak. TÜRKİYE’YE DEĞER KATACAK YATIRIMLAR: Ülkemize değer katacak yatırımları en üst düzeyde desteklemeye devam edeceğiz. Sayın Cumhurbaşkanımızın ilan ettiği; tarihimizin en büyük ölçekli yatırım programı HIT-30’un ilk 6 çağrısından 2’sini doğrudan otomotiv sanayine yönelik olması bunun en somut kanıtıdır.  Elektrikli Araçlar Çağrısıyla; yıllık en az 150 bin elektrikli araç kapasitesi sağlayacak ve Ar-Ge merkezi kurulumunu da içeren yeni yatırımlar için kapsamlı bir teşvik paketi sunuyoruz. Toplam 5 milyar dolarlık destek bütçesine sahip çağrıyla, yılda en az 1 milyon elektrikli araç üretim kapasitesine hızla ulaşacağız. Batarya Üretimi Çağrısıyla; hücre üretimini de içeren yıllık asgari 5 GWh kapasiteli batarya ve aktif malzeme üretim tesisi yatırımlarını destekliyoruz. MWh başına 6 bin dolara varan hibe desteğini de içeren 4,5 milyar dolarlık teşvik paketiyle 2030’a kadar ülkemizde 80 GWh’lik üretim kapasitesi hedefliyoruz. İŞ DÜNYASINDAN BEKLENTİLERİNİ AÇIKLADI: Ülkemizi elektrikli araç ve batarya üretiminde dünyanın önde gelen oyuncularından biri hâline getirme yolculuğunda, sizlerin her daim olduğu gibi bundan sonra da elinizi taşın altına koyacağınıza inancımız tam. Sizlerden üç öncelikli beklentimiz bulunuyor. Birincisi, yatırım planlarınızı yeni nesil elektrikli araç üretimi doğrultusunda şekillendirmenizdir. Yatırımlarınızın ölçek ve niteliğini belirlerken, bir milyar nüfusluk geniş pazara erişim imkanını göz önünde bulundurmanızdır. Yüksek yerli katkı oranı ve yerli Ar-Ge hedefiyle hareket etmenizdir. Sizlerden ikinci beklentimiz ise; elektrikli araç dönüşümünde eş zamanlı olarak yan sanayi firmalarımıza rehberlik etmenizdir. Arzu ediyoruz ki ana sanayimiz ve yan sanayimizin yol arkadaşlığı inovasyon, kalite ve verimlilik ekseninde daha sağlam temellere oturarak uzun yıllar daha devam etsin. Son olarak, ülkemizdeki teknoloji girişimleri ile iş birliğini artırmanızı temenni ediyoruz, istiyoruz. DİKKAT DAĞINIKLIĞI UYARI SİSTEMİ: Otomotiv sektörümüzün rekabetçiliğini koruyacak mevzuat düzenlemelerini hayata geçireceğiz. Geçtiğimiz günlerde araçlarda; akıllı hız destek sistemi, sürücü dalgınlık ve dikkat uyarı sistemi, olay veri kaydedicisi, alkol kilidi kurulum ön hazırlığı, gelişmiş sürücü dikkat dağınıklığı uyarı sistemi kullanımında kullanılacak kuralları AB standartlarıyla uyumlu şekilde belirledik. Ulaşım güvenliğinde uluslararası uygulamaları esas bu düzenleme; yerli üreticilerimize ilave bir yük getirmeden uygulanacak.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.