Hava Durumu
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Hollanda

Kapsül Haber Ajansı - Hollanda haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Hollanda haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

EKOS Electric’ten Yeraltı Transformatör Atağı Haber

EKOS Electric’ten Yeraltı Transformatör Atağı

Yeraltı transformatör merkezleri, Avrupa’da özellikle şehir estetiği, güvenlik ve alan kısıtı olan bölgelerde de tercih ediliyor. Türkiye’nin önde gelen teknoloji şirketi EKOS Electric, de yenilikçi vizyonu ve güçlü mühendislik kadrosuyla ‘’akıllı şehir’’ hedefini benimseyen modern şehircilik yaklaşımı için tarihe ve doğaya saygılı çözümler üretiyor. Türkiye’de ilk yeraltı elektrik dağıtım şebekesi uygulamasını 2005 yılında Antalya’da başlatarak sektöre öncü olan EKOS Electric, İstanbul, İzmir, Antalya, Kocaeli, Eskişehir ve Konya’da bu çözümü hayata geçirdi. Tarihi yapıyı ve çevreyi koruyan yeraltı transformatör merkezleri Eskişehir Odunpazarı, Karaköy - Galata Köprüsü’nün gibi turistik noktaların yanı sıra Konya’da Mevlana Meydanı’nda da tercih edildi. Portekiz, Almanya, Fransa Meydanlarında da Yaygın Çözüm İtalya, Almanya, Fransa, İspanya, Protekiz, İngiltere gibi tarihi yapıyı koruyan yeraltı çözümlerine odaklanan Avrupa ülkelerinde de tercih edilmesinin ortak nedenleri; görsel kirliliğe engel olmak, daha güvenli sistemler, gürültü izolasyonu, iklim etkilerine dayanıklılık ve alan kazanımı. Yeraltı transformatör merkezleri, Avrupa’da özellikle Amsterdam, Rotterdam, Paris, Londra ve Berlin gibi büyük şehirlerde; yaya yoğunluğunun olduğu alanlarda, tarihi bölgeler, parklar ile alışveriş ve iş merkezlerinin bulunduğu kentsel noktalarda tercih ediliyor. Türk turistlerin kültürel çeşitliliği, alışveriş imkanları ve kolay ulaşılabilirliği nedeniyle sıkça tercih ettiği Avrupa’nın en kozmopolit şehirlerinden biri olan Londra’da da bu teknoloji özellikle ikonik meydanlarda uygulanıyor. Tarihi dokusu ile modern kent yaşamını birleştiren Londra’da şehir içi alanı verimli kullanmak ve kamusal alanların güvenliğini artırmak amacıyla da yaygın olarak kullanılıyor. Hollanda’daki Akredite Laboratuvarlardan Onaylı Yeraltı transformatör merkezleri, üretim aşamasından uygulamaya kadar uluslararası standartlara uygun şekilde projelendirilip hayata geçiriliyor. EKOS Electric, Hollanda’daki akredite laboratuvarlarda tip testini başarıyla tamamladıktan ve güvenlik onayını aldıktan sonra merkezlerini kullanıma sunuyor. Güvenli Elektrik, Şehirlerin Kalbinde Yeraltında ‘’Akıllı şehir’’ modelini benimsemek hedefiyle şehirlerin estetik bütünlüğünü bozmadan modern altyapı sistemlerini kurmayı hedefleyen EKOS Electric, kuruluşunun 25. yılında da yeraltı transformatör merkezlerini ileri mühendislikle şehirlerin kalbi olan alanlara yerleştiriyor. Enerji arz güvenliğini odağına alan bu uygulama, peyzajın önemsendiği yaşam alanlarında da tercih edilmeye başlandı. Türkiye’de ilk yeraltı elektrik dağıtım şebekesi uygulamasını başlatan EKOS Electric Yönetim Kurulu Başkan Vekili Tunahan Akbaş, ileri mühendislikle sektörde her zaman öncü olmayı hedeflediklerini belirterek ‘’Yeraltı Transformatör Merkezi ile sadece enerjiyi taşımıyoruz; şehrin dokusunu, çevreyi ve yaşam kalitesini de korumaya özen gösteriyoruz. Türkiye’nin enerji altyapısına çok yönlü katkı sunuyoruz. EKOS teknolojisinden elde ettiğimiz ürünler, elektrik enerjisinin tüketiciye iletildiği, arz ve güvenilirliğin sağlanması için kontrol edildiği her tesisin temel yapı taşını oluşturuyor. İleri teknoloji ile hayata geçirilen ürünlerimiz her aşamada çözüm oluyor. Sürdürülebilir enerji yönetimine katkı sağlayan bu altyapı uygulamasıyla akıllı şehirciliğe destek oluyoruz. Ürün ve hizmetlerimizle elektrik enerjisinin üretiminden son kullanıcıya uzanan her halkasında arz güvenliğini sağlarken, sahip olduğumuz teknolojimizi sürekli geliştirerek, çevre dostu şehirler hedefiyle yenilikçi teknolojiler üretmek en temel vizyonumuzdan biri’’ diye konuştu.

Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatının Yüzde 47’si Ege Bölgesi’nden Haber

Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatının Yüzde 47’si Ege Bölgesi’nden

Ege Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği, 2024 yılı ekim ayında 156 milyon dolar olan ihracatını 2025 yılı ekim ayında yüzde 15 geliştirme başarısı gösterdi. Ekim ayında, su ürünleri ve hayvansal mamuller sektörünün Türkiye genelinde ihracatı yüzde 4’lük artışla 366 milyon dolardan 382 milyon dolara ilerledi. 2024 yılı ekim ayında Türkiye’nin su ürünleri ve hayvansal mamuller ihracatından yüzde 42 pay alan Egeli ihracatçılar, bu oranı 2025 yılı ekim ayında yüzde 47’ye yükselttiler. Ege Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği Başkanı Bedri Girit, 2025 yılı ekim ayında ve ocak – ekim döneminde Türkiye ortalamasının üzerinde ihracat artışına imza attıklarını vurguladı. Ege Bölgesi’nin ihracatından su ürünleri sektörü yüzde 80 pay aldı Ekim ayında yaptıkları ihracatın alt sektörler bazında kırılımı hakkında da bilgi veren Girit, “Su ürünleri sektörümüz 143 milyon dolarlık ihracatla gururumuz olmayı sürdürdü. Birliğimizin toplam ihracatının yüzde 80’ini tek başına su ürünleri sektörü yaptı. Kanatlı sektörümüz 14,5 milyon doları yumurta, 13,2 milyon doları kanatlı eti olmak üzere 27,6 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdi. Süt ve süt ürünleri sektörümüz 4 milyon dolarlık ihracat yaparken, bal ihracatımız 1,4 milyon dolar oldu. Kırmızı et, sakatatlar ve canlı hayvan ihracatımızdan 3 milyon dolar döviz geliri elde ettik” şeklinde konuştu. 2026 yılında yasaklar olmazsa aylık bazda 200 milyon dolar ihracata ulaşabiliriz 2026 yılında Türkiye’de dezenflasyon politikalarının sonuç vermesini ve enflasyon rakamlarıyla döviz kurları arasındaki makasın kapanmasını beklediklerini paylaşan Girit şöyle devam etti: “Türkiye dünya genelinde pahalı ülke imajını kırabilirsek, iştigal sahamızdaki ürünlerde fon ve ihracat yasakları gelmezse 2026 yılında aylık 200 milyon dolar ihracat performansına ulaşabiliriz.” İhracat yapılan ülke sayısı 90 oldu Ege Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği, ekim ayında 90 ülkeye su ürünleri ve hayvansal mamuller ihraç ederken ilk sırada 30 milyon dolarla Rusya yer aldı. 2024 yılı ekim ayında Rusya’ya 23,6 milyon dolar olan ihracatımız yüzde 27 artış gösterdi. İtalya’ya su ürünleri ve hayvansal mamuller ihracatımız yüzde 44’lük artışla 16 milyon dolardan 23 milyon dolara ilerledi ve İtalya zirve ortağı oldu. Zirvenin üçüncü basamağında 21,8 milyon dolarlık ihracatla Yunanistan yer aldı. Bu ülkeleri 18,4 milyon dolarla İngiltere ve 18,2 milyon dolarla Hollanda izledi.

Türkiye’nin İngilizce Karnesinde Gerileme Sürüyor Haber

Türkiye’nin İngilizce Karnesinde Gerileme Sürüyor

Türkiye geçen yıl yapılan araştırmada 497 puanla 116 ülke arasında 65’inci sıradaydı. Araştırmaya göre Marmara Bölgesi İngilizce yeterliliğinde ilk sıraya yerleşirken, İzmir en yüksek puanı alan şehir oldu. Ankara ise başkentler sıralamasında “orta yeterlilik” kategorisinde yer buldu. 100’den fazla ülkede dil, seyahat, kültürel değişim ve akademik programlar aracılığıyla yabancı dil eğitimi veren EF Education First’ün dünya çapında düzenlediği İngilizce Yeterlilik Endeksi’nin (EF EPI) 2025 sonuçları açıklandı. 123 ülke ve bölgeden 2,2 milyon kişinin verilerine dayanan bu yılki araştırma, İngilizce yeterliliğinde küresel ilerlemenin 2020’den bu yana durma noktasına geldiğini, Türkiye’nin ise bu yıl da düşük yeterlilik kategorisinde kaldığını ortaya koydu. Türkiye, 488 puanla 123 ülke arasında 71’inci sırada, Avrupa’da ise sondan ikinci sırada yer aldı. Türkiye, geçen yılki araştırmada 497 puanla 116 ülke arasında 65’inci sırada bulunurken, Avrupa kategorisinde ise yine sondan ikinci sırada yer almıştı. İngilizce yeterliliğini yapay zekâ ölçüyor Bu yılki EF İngilizce Yeterlilik Endeksi’nin katılımcılarının yüzde 46’sı erkeklerden, yüzde 54’ü ise kadınlardan oluşuyor. Katılımcıların ortalama yaşı 26 iken; kıtaya göre sınava katılanların dağılımı ise yüzde 39 Asya, yüzde 31 Latin Amerika, yüzde 16 Avrupa ve yüzde 3 ile Orta Doğu olarak sıralanıyor. Öte yandan bu yıl, ilk kez yalnızca okuma ve dinleme değil, konuşma ve yazma becerileri de EF’in teknoloji şirketi Efekta Education Group tarafından geliştirilen özel yapay zekâ teknolojisiyle değerlendirildi. Böylece küresel ölçekte daha hızlı ve kapsamlı değerlendirme yapılırken, dil yeterliliğine dair daha gerçekçi bir tablo ortaya kondu. Üretken İngilizce seviyesinde artış yok EF EPI 2025 verilerine göre, İngilizce yeterliliği dünya genelinde sabit seyretmeye devam ediyor. Araştırma, okuma ve dinleme becerilerinin daha güçlü, buna karşın “üretken İngilizce” kategorisine giren konuşma ve yazma becerilerinin belirgin biçimde zayıf olduğunu ortaya koyuyor. Ancak “üretken” kategorisinde yalnızca Kenya, Güney Afrika ve Zimbabve “yüksek yeterlilik” seviyesine ulaşabildi. Buna karşın okuma becerisi ülkelerin yüzde 80’inde en güçlü alan olarak öne çıktı. Hollanda bu yıl da liderliğini korudu Hollanda birinci sıradaki yerini korurken, onu sıralamasını yükselten Hırvatistan ve Avusturya izledi. Almanya ise Avrupa’daki en büyük sıçramalardan birini gerçekleştirerek dördüncü sıraya yükseldi. Ölçülen ülkelerin yarısından fazlasında İngilizcede en zayıf beceri konuşma oldu. Araştırmanın dikkat çeken bir diğer yönü ise gençlerle ilgili. Beklentilerin aksine, pek çok ülkede 25 yaş altı yetişkinler, daha ileri yaştaki yetişkinlerden daha düşük skorlar alıyor. Bölgesel değerlendirmede ise manzara şöyle: Avrupa’da gelişim yatay seyrediyor. Asya, İngilizce beceriler arasındaki farkın en dar olduğu bölge oldu. Latin Amerika’da yaş grupları arasındaki fark oldukça geniş, Afrika ise en dengeli tabloyu ortaya koydu. Öte yandan araştırmaya göre, cinsiyet farkı daralmaya devam ediyor. 2024’te 48 ülkede anlamlı fark gözlemlenirken bu yıl sayı 37’ye geriledi. Kadınlar Afrika’da erkeklerden daha yüksek skorlar almaya devam ederken, Orta Doğu ülkelerinde fark bu kez erkekler lehine genişledi. Türkiye 71’inci sırada, en iyi şehir İzmir Türkiye, 488 puanla geçen yıla göre 9 puan kaybederek 65’inci sıradan 71’inci sıraya geriledi. Ülke genelinde İngilizce yeterliliği “düşük” seviyede kalırken, Avrupa sıralamasında da sondan ikinci sırada yer aldı. İngilizce yeterlilikte en iyi bölge ise Marmara oldu. Oysa geçen yılki araştırmada Ege Bölgesi ön plana çıkmıştı. İzmir 515 puanla Türkiye’deki şehirler arasında ilk sıraya yerleşti ve Antalya’yı tahttan indirdi. Ankara ise başkentler sıralamasında 508 puanla Türkiye ortalamasının üstünde yer aldı. 501 puanla 26-30 yaş grubu öne çıkarken ülke genelinde en güçlü beceri okuma, en zayıf beceri ise konuşma oldu. Araştırmaya göre Türkiye’de özellikle 40 yaş üstü yetişkinlerde üretici (konuşma ve yazma) becerilerinde belirgin düşüş yaşandı. Genç yetişkinlerde ise pandemi öncesine kıyasla hâlâ toparlanma görülmüyor. Yapay zekâ çağında İngilizce Bu yılki araştırmada ayrıca, yapay zekânın İngilizce öğrenimi ve kullanımına etkisi geniş yer buldu. EF uzmanlarına göre, AI destekli konuşma tanıma, kişiselleştirilmiş müfredat yolları ve sanal konuşma partnerleri 7/24 konuşma pratiği sunarak kendi kendine dil öğreniminin en zorlayıcı yönlendiren birine çözüm oluyor ve yeni bir dönemi başlatıyor. Araştırmanın önsözünde ayrıca şu değerlendirmeye yer veriliyor: İngilizce yeterliliği ile yapay zekâ okuryazarlığının birleşimi, geleceğin iş dünyasında rekabet avantajının anahtarı olacak. “İngilizce eğitiminde seferberlik şart” EF Education First Türkiye Ülke Müdürü Özüm Sekmen, endeks sonuçlarını şu sözlerle değerlendirdi: “2025 araştırması, dünyanın birçok bölgesinde İngilizce yeterliliğinin durağanlaştığını, bazı ülkelerde ise gerilediğini gösteriyor. Türkiye de bu eğilimin dışında değil. Küresel ekonomiye entegre olmanın, uluslararası iş birliğinde yer almanın hatta yapay zekâ çağında rekabet edebilmenin yolu güçlü İngilizce becerilerinden geçiyor. Genç nüfusumuz, artan dijitalleşme ve küresel etkileşim ortamı düşünüldüğünde, İngilizce eğitimine her düzeyde daha fazla yatırım yapmamız gerekiyor. Eğitimde ortak bir vizyonla ilerlersek Türkiye’nin küresel arenada çok daha üst sıralarda yer alacağına inanıyoruz.”

YASED: Yılın İlk 9 Ayında Türkiye’ye 11,4 Milyar Dolar Değerinde Uluslararası Doğrudan Yatırım Geldi Haber

YASED: Yılın İlk 9 Ayında Türkiye’ye 11,4 Milyar Dolar Değerinde Uluslararası Doğrudan Yatırım Geldi

Uluslararası Yatırımcılar Derneği’nin (YASED) Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) 12 Kasım 2025’te paylaştığı Ödemeler Dengesi İstatistiklerinden derleyerek hazırladığı “Rakamlarla Uluslararası Doğrudan Yatırımlar Bültenine” göre, 2025 yılının Eylül ayında, Türkiye’ye 722 milyon dolarlık Uluslararası Doğrudan Yatırım (UDY) girişi gerçekleşti. Güncel bu istatistikle beraber, yılın ilk 9 ayında Türkiye’ye gelen toplam UDY miktarı, 11,4 milyar dolara ulaştı. Yılın ilk 9 ayında 2024’ün aynı dönemine kıyasla yüzde 46’lık bir artış kaydedilirken 2003 yılından itibaren Türkiye’ye gelen UDY girişlerinin toplam değeri ise 285 milyar doları aştı. Yılın ilk 9 ayında gerçekleşen 11,4 milyar dolarlık UDY girişinin 8,0 milyar doları yatırım sermayesi şeklindeydi. Yabancı uyruklulara gayrimenkul satışı yoluyla 1,6 milyar dolar ve borçlanma araçları ile 2,6 milyar dolar değerinde UDY girişi kaydedildi. Yatırım tasfiyeleri ise 856 milyon dolar değerinde aşağı yönde etkiledi. En fazla yatırım toptan ve perakende ticaret, gıda ürünleri imalatı ve bilgi ve iletişimde gerçekleşti 2025’in ilk 9 ayındaki 8,0 milyar dolarlık yatırım sermayesi girişinin 2,7 milyar dolarını toptan ve perakende ticaret sektöründe gerçekleşen yatırımlar oluşturdu. Toptan ve perakende ticaretin yüzde 34’lük payını takiben gıda ürünleri, içecek ve tütün imalatı sektörü yüzde 15 payla ikinci sırada yer alırken, bilgi ve iletişim hizmetleri sektörü de aynı oranda sermaye çekti. Yılın ilk 9 ayında en fazla uluslararası yatırım Hollanda, Kazakistan, Lüksemburg’dan geldi 2003-2024 dönemi toplamında yatırımların tarihsel olarak yüzde 58’ini gerçekleştiren Avrupa Birliği (AB-27) ülkeleri, 2025’in ilk 9 ayında yüzde 64’lük bir paya sahip oldu. 2025’in ilk 9 ayında ülkeler özelinde, Hollanda yüzde 32 ile en büyük paya sahip olurken, onu yüzde 14 ile Kazakistan, yüzde 14 ile Lüksemburg, yüzde 7 ile Almanya ve yüzde 6 ile Amerika Birleşik Devletleri (ABD) takip etti.

Ormanya ve Kuzuyayla Ziyaretçi Rekoru Kırdı Haber

Ormanya ve Kuzuyayla Ziyaretçi Rekoru Kırdı

Ormanya ve Kuzuyayla yaz boyunca doğa yürüyüşü, piknik, fotoğrafçılık ve yaban hayatı gözlemi gibi klasik etkinliklerin yanı sıra çocuklara ve ailelere özel aktivitelerle dikkat çekti. Bu bağlamda Ormanya’nın “Çocuk Hayvan Çiftliği”, “Yaban Yaşam Alanı” ve “Orman Kütüphanesi” büyük ilgi görürken, Kuzuyayla’nın serin yayla atmosferi ve ateşsiz güvenli piknik alanları yaz boyunca binlerce ziyaretçiyi ağırladı. ORMANYA KAMP ALANINA ULUSLARARASI İLGİ Doğaseverlerin gözdesi haline gelen Ormanya kamp alanı, yalnızca Türkiye’den değil dünyanın dört bir yanından misafirlerini ağırladı. Yaz aylarında kamp alanını Fransa, Almanya, İtalya, Hollanda, İngiltere, Güney Kore, İspanya, İsviçre ve Rusya’dan toplam 2 bin 448, İstanbul, Sakarya, Bursa, Eskişehir, Tekirdağ, Ankara, Düzce, Bolu, İzmir ve Balıkesir başta olmak üzere Türkiye’nin farklı şehirlerinden 6 bin 592 kamp sever ziyaret etti. Toplamda 9 bin 40 kamp tutkunu, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin doğa turizmi hizmetlerinden yararlandı. ETKİNLİKLERE 30 BİN KİŞİ KATILDI “Ormanya’da Yaz” ve “Kuzuyayla’da Yaz” başlıklarıyla düzenlenen ücretsiz doğa etkinlikleri, bu yıl 30 bin 188 katılımcı ile yoğun ilgi gördü. Programlarda dağ bisikleti turları, flora ve kuş gözlemleri, gece yürüyüşleri, hafta sonu koşuları, orman sineması, çocuk orman okulu ve doğa eğitimleri yer aldı. Her yaştan vatandaşın katılım sağladığı etkinlikler, hem doğa bilincini güçlendirdi hem de kentlilere ücretsiz açık hava etkinliği imkânı sundu. EĞLENCE VE HUZURLU BİR YAZ SEZONU Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, yaz sezonu boyunca Ormanya ve Kuzuyayla’da temizlik, güvenlik, yönlendirme ve ziyaretçi bilgilendirme hizmetlerini aralıksız sürdürdü. Ayrıca altyapı iyileştirmeleri, etkinlik organizasyonları ve ücretsiz hizmetlerle vatandaşların doğada keyifli zaman geçirmesi sağlandı. Büyükşehir Belediyesi’nin sağladığı bu kapsamlı hizmetler sayesinde ziyaretçiler, hem eğlenceli hem de huzurlu bir yaz sezonu yaşadı. Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

Volvo Elektrikli Tırları 250 Milyon Kilometreyi Aştı: 213.000 Ton CO2 Azaltımı! Haber

Volvo Elektrikli Tırları 250 Milyon Kilometreyi Aştı: 213.000 Ton CO2 Azaltımı!

GÖTEBORG, İSVEÇ – Kamyon sektörünün elektrifikasyonunda liderliğini sürdüren Volvo Trucks, önemli bir kilometre taşını duyurdu. Şirketin ilk modellerini piyasaya sürdüğü 2019 yılından bu yana, elektrikli tırları dünya genelinde ticari trafikte 250 milyon kilometreden fazla yol kat etti. Bu başarı, karayolu taşımacılığının iklim üzerindeki etkisini azaltma çabalarında somut bir ilerlemeyi temsil ediyor. Dizel Tüketimi ve Emisyon Tasarrufu Bu mesafenin dizel yakıtla kat edilmesi durumunda 78 milyon litreden fazla dizel tüketimi gerekecekti. Elektrikli tırların kullanımı sayesinde egzoz borusundan kaynaklanan karbon dioksit emisyonları 213.000 ton azaltıldı. Volvo Trucks Başkanı Roger Alm, bu gelişmeyi memnuniyetle karşıladığını belirterek, "Taşımacılık şirketlerinin elektrikli tır kullanmanın faydalarını günlük operasyonlarında nasıl benimsediğini görmek harika. Elektrikli tırlar emisyonları azaltıyor ve sürücüler için daha konforlu ve sessiz bir çalışma ortamı sağlıyor," dedi. Ancak Alm, elektrifikasyon geçişinin hala çok yavaş ilerlediğini vurguladı ve ekledi: "Tüm taşımacılık şirketleri için taşımacılığı karbonsuzlaştırmayı kârlı hale getirecek pazar koşullarından yoksunuz. Yollarda daha fazla elektrikli tır görmek istiyorsak bu değişmeli." Küresel Liderlik ve Gelecek Planları Volvo, bu segmentte lider konumda olup, 50 ülkedeki müşterilere 5.700'den fazla elektrikli tır teslim etti. Büyük Piyasalar: Volvo'nun elektrikli tırları için en büyük pazarlar Almanya, Hollanda, Norveç, İsveç ve ABD'dir. Geniş Ürün Yelpazesi: Şirketin elektrikli tır portföyü, şehir içi dağıtımdan atık yönetimine, bölgesel taşımacılıktan inşaata kadar geniş bir uygulama yelpazesinin ihtiyaçlarını karşılayan sekiz modelden oluşuyor (FL Electric, FE Electric, FM Electric, FH Electric, VNR Electric vb.). Menzil Artışı: Volvo, 2026 yılında tek şarjla 600 km'ye kadar menzil sunan elektrikli bir ağır hizmet tırı piyasaya sürmeyi planlıyor. Volvo Trucks, karbonsuzlaştırma stratejisinde akülü-elektrikli ve yakıt hücreli elektrikli tırların yanı sıra, biyogaz ve hidrojen dahil olmak üzere yenilenebilir yakıtlarla çalışan içten yanmalı motorlara da yer veriyor. Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

Eurostar, Manş Tüneli’nden Geçecek İlk Çift Katlı Yüksek Hızlı Trenler İçin Alstom'u Seçti! Haber

Eurostar, Manş Tüneli’nden Geçecek İlk Çift Katlı Yüksek Hızlı Trenler İçin Alstom'u Seçti!

SAINT-OUEN, FRANSA – Avrupa'nın demiryolu ulaşımında önemli bir gelişme yaşandı. Eurostar, filosunu yenilemek ve uluslararası kapasitesini artırmak için Alstom'un yeni nesil Avelia Horizon çok yüksek hızlı trenlerinden 30 adetlik ek sipariş verdi. SNCF Voyages Yönetim Kurulu tarafından onaylanan bu opsiyonel sözleşmenin bedeli yaklaşık 1.4 milyar Avro olarak açıklandı. Sözleşme, ilave 20 tren için de opsiyon içeriyor. İlk teslimatların 2031 yılında yapılması planlanıyor. Çift Katlı Trenler Manş Tüneli'nde Bir İlki Gerçekleştirecek Sipariş edilen dört voltaj uyumlu trenler, Avrupa trafiğinin ihtiyaçlarına tamamen uygun olarak tasarlandı. Bu trenlerin en dikkat çekici özelliği, çift katlı yüksek hızlı tren olarak Manş Tüneli'nden geçerek Londra'daki (St. Pancras Uluslararası istasyonu) durağına kadar seyahat edecek olması. Bu, türünün ilk örneği olacak. Yeni Eurostar trenleri, Almanya, Belçika, Fransa, Hollanda ve Birleşik Krallık olmak üzere beş ülkenin demiryolu ağlarında Eurostar markası altında uluslararası seferler düzenleyecek. Alstom CEO'su Henri Poupart-Lafarge, "Eurostar, filosunu yenilemek için Avelia Horizon'u seçerek, teknolojik performans, enerji verimliliği ve yolcu konforunu birleştirme arzusunu teyit ediyor. Bu yeni nesil tren, sürdürülebilir ve rekabetçi Avrupa hareketliliği vizyonumuzu somutlaştırıyor," dedi. Performans ve Sürdürülebilirlik Odaklı Tasarım Alstom'un 40 yılı aşkın yüksek hızlı tren uzmanlığıyla geliştirilen Avelia Horizon, demiryolu taşımacılığında yeni bir dönemi temsil ediyor. Kapasite ve Hız: İki kompakt güç vagonu ve dokuz mafsallı çift katlı vagonla donatılan tren, maksimum 320 km/s hıza ulaşabilirken, tek bir sette 1.000'den fazla yolcuya konforlu bir şekilde hizmet verebiliyor. Enerji Verimliliği: Gelişmiş aerodinamik tasarım ve optimize edilmiş çekiş sistemi sayesinde, bir önceki nesle göre %20 daha az enerji tüketiyor. Bakım Maliyeti: Trenin bakım maliyetleri, basitleştirilmiş ve aralıklı bakım operasyonları sayesinde bir önceki nesle göre %30 oranında azaltıldı. Ayrıca, arıza tespiti için uzaktan teşhis sistemi ile öngörülü bakım entegre edildi. Bu iyileştirmeler, trenin pazardaki en büyük oturma kapasitesiyle birleştiğinde, koltuk başına düşen işletme maliyetinde önemli bir düşüş sağlıyor. Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

Türk Cerrahlar Hollanda’da İlk Canlı Donör Naklini Gerçekleştirdi! Haber

Türk Cerrahlar Hollanda’da İlk Canlı Donör Naklini Gerçekleştirdi!

Acıbadem Üniversitesi Atakent Hastanesi Organ Nakli Merkezi’nden Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Hamdi Karakayalı ve Doç. Dr. Tonguç Utku Yılmaz ile Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Yaman Tokat, Hollanda’da ilk defa yapılan canlı vericili karaciğer nakline imza attılar. Türkiye geçmişte yabancı cerrahların bilgi ve deneyimlerinden faydalanan bir ülke iken, bugün Türk cerrahlar, özellikle canlı vericiden yapılan organ nakilleri alanında dünyaya rehberlik ediyor. Bilgi birikimleri ve deneyimleriyle uluslar arası alanda örnek gösterilen hekimler, eğitimler gerçekleştiriyor, operasyonlara öncülük ediyor. Bunun son örneği, 250 bin nüfuslu üniversite şehri olan Leiden’de, 450 yıl önce kasabaya ödül olarak kurulan Leiden Üniversitesi’nin hastanesinde gerçekleşti. Acıbadem Üniversitesi Atakent Hastanesi Organ Nakli Merkezi’nden Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Hamdi Karakayalı ve Doç. Dr. Tonguç Utku Yılmaz ile Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Yaman Tokat, Hollanda’da ilk defa Leiden Üniversitesi Hastanesi’nde yapılan canlı vericili karaciğer nakline imza atarken, üniversitenin tıp tarihinde yeni bir sayfa açan başarısına da ortak olmanın mutluluğunu yaşadılar. Geçen yıl Türkiye’ye gelmişlerdi Türkiye kadavradan nakilde dünya genelinde son sıralarda yer alırken, canlı vericiden organ naklinde ise ilk sırada bulunuyor. Bu alanda kazandıkları bilgi ve deneyimleri günümüzde yabancı meslektaşlarına aktarır duruma gelen Türk hekimler, önemli başarılara imza atıyor. Prof. Dr. Hamdi Karakayalı geçtiğimiz günlerde Hollanda’da Leiden Üniversitesi Hastanesi’nde gerçekleştirdikleri canlı vericiden karaciğer nakline yönelik şöyle konuştu: “Geçtiğimiz yıl Leiden’in organ nakli ekibi (cerrahlar, gastroenterologlar, radyologlar, patologlar, anestezi ve yoğun bakım uzmanları, ameliyat hemşireleri) bizleri Acıbadem Üniversitesi Atakent Hastanesi Organ Nakli Merkezi’mizde ziyaret etmiş, bir hafta boyunca yanımızda bulunarak üç karaciğer nakli ameliyatımızı gözlemlemişti. Ülkelerine döndükten sonra nihayet ilk vaka için alıcı, verici hazırlandı, online olarak yaptığımız konseyde uygun olduklarına karar verip ameliyat gününü kararlaştırdık. 45 yaşındaki Hollandalı hastaya, 29 yaşındaki donör olan yeğeninden karaciğeri naklettik ve 13 saat süren ameliyatı başarı ile tamamladık. Bu arada verici ameliyatı, ekibe Tayvan’dan katılan bir cerrahın katkısıyla robotik olarak gerçekleştirildi. Leiden Üniversitesi Tıp Fakültesi gibi dünyada iyi bilinen prestijli bir kuruma böyle bir destek vermekten ülkemiz adına gurur duyduk.” Türkiye canlı vericili nakil başarısında dünyada 1. sırada Halen resmi verilere göre, Sağlık Bakanlığı Organ Nakli Bekleme Listesi’ne kayıtlı 35 bine yakın hastanın çoğunun acil organ nakline ihtiyaçları olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Karakayalı “Organ bağışı ihtiyacı karşılamaya yetmiyor ve hastaların çoğu bekleme sürecinde ne yazık ki hayatını kaybediyor, bu sırada listeye sürekli yeni hastalar ekleniyor. Buna karşın donör bulan hastaların tedavi edilmesini sağlayan canlı vericili karaciğer nakli sayılarına bakıldığında ülkemiz 1. sırada yer alıyor. Oysa ideal olan kadavradan bağış oranının yüksek olması. Bu nedenle ülkemizde kadavradan nakilleri mutlaka artırmalıyız” dedi. Prof. Dr. Karakayalı, Sağlık Bakanlığı’nın yeni yayınladığı yönetmeliğe göre artık, organ bağışı beyanlarının E-Devlet ve E-Nabız üzerinden yapılabileceğini de belirterek bunun kadavradan bağışın artmasında umut verici bir gelişme olduğunu söyledi. Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.