Hava Durumu
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Huzurevi

Kapsül Haber Ajansı - Huzurevi haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Huzurevi haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Alzheimer Hastalarına Yaklaşımda Empati ve Sabır Önemli! Haber

Alzheimer Hastalarına Yaklaşımda Empati ve Sabır Önemli!

Prof. Dr. Tanrıdağ, “Eğer o eskilerden bugünmüş gibi söz ediyorsa onunla o konuşmanın içine girerek sürdürün. Konuştuğu konunun bütünlüğünü bozmayın. Zaman zaman espriler yapın.” dedi. NPİSTANBUL Hastanesi Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Oğuz Tanrıdağ, Alzheimer hastalığının sadece bilişsel işlevleri değil, aynı zamanda kişinin algılarını ve davranışlarını da derinden etkilediğini belirterek, hasta yakınları ve bakıcıları için önemli iletişim stratejileri paylaştı. Hastalığın çok yönlü etkileri Prof. Dr. Oğuz Tanrıdağ, Alzheimer hastalığının bellek, dikkat ve dil gibi işlevlerde bozulmaya yol açarken, kişinin kendisiyle ve çevresiyle ilgili algısını da değiştirdiğini vurguladı. Bu durumun, hastada davranış bozukluklarına zemin hazırladığını ifade eden Prof. Dr. Tanrıdağ, “Hasta yaşananları aklında tutamaz, kendisine söylenilenlere dikkat edemez ve derdini tam anlatamaz. Diğer yandan da sosyal norm ve kurallardan uzaklaşabilir ve kendi davranışlarını değerlendiremez ve denetleyemez. Çoğu zaman da onları normal kabul eder. Bu bakımlardan Alzheimer hastası yakınının ya da hasta bakıcısının hastalarıyla iletişim kurarken bilmesi gereken hususlar vardır.” dedi. Empati, sabır ve anlayış esas Prof. Dr. Tanrıdağ, hastalarla iletişimde temel alınması gereken ilkeleri şöyle sıralıyor: “Empati kurun. Her şeyden önce kendinize şu soruyu sormalısınız; ‘Eğer Alzheimer hastası o değil de ben olsaydım nasıl bir ilgi beklerdim? Sevgiyle, anlayışla ve sabırla mı karşılanmak isterdim yoksa ilgisizlik ve kabalık mı görmek isterdim?’. Sabırlı olun. Hastanız anlattıklarınız ya da ondan istedikleriniz konusunda kolaylıkla karmaşaya girebilir. Eğer bu tür bir sıkıntı hissediyorsanız isteklerinizi farklı yöntemlerle anlatmaya çalışmalısınız. Bunları yaparken asla fiziksel bir zorlama içine girmeyin. Bunu yaparken iyi niyetli olsanız bile onun tarafından kendisini zorlama olarak algılanabilir.” Tartışmayın! Hastalarla iletişimde anlayışlı olmak ve tartışmamak gerektiğini de dile getiren Prof. Dr. Tanrıdağ, şöyle devam etti: “Hastanız 1958 yılında olduğunu ya da sizin onun annesi olduğunu ileri sürebilir. Siz ona 2025 yılında olduğumuzu ve annesinin de uzun bir süre önce öldüğünü söylemeye kalktığınızda, o önce şaşıracak, ilerlemiş bir hasta değilse yanlış söylediğini anlayarak üzülecek ya da ilerlemiş bir hastaysa söylediklerinde ısrarcı olacak ve sizin neden ona böyle söylediğinizi anlamayarak belki de kızacaktır. Her iki durumda da hastayla iletişiminiz başarısız olacaktır. Alzheimer hastalığında kayıt zorluğu olduğundan siz ona doğruları söylemiş olsanız da o bunları aklında tutamayacaktır. Bu bakımdan hastanın yanlışlarının düzeltilmesinin ve bunlar üzerinden hastayla tartışmanın bir yararı yoktur. Hastanızla zaman ve mekan kavramlarını gündeme getirmeden rahatlıkla konuşmaya çalışın. Eğer o eskilerden bugünmüş gibi söz ediyorsa onunla o konuşmanın içine girerek sürdürün. Konuştuğu konunun bütünlüğünü bozmayın. Zaman zaman espriler yapın.” Yapılmaması gerekenler… Prof. Dr. Tanrıdağ, Alzheimer hastalarıyla iletişimde kaçınılması gereken bazı durumları da şöyle sıraladı: “Zorlamaktan kaçının. Hastanızı onun yapmaktan hoşlanmadığı şeyler konusunda zorlamayın. Çoğu hasta yakını bulmaca çözmenin yararlı olacağını düşünerek hastalarını saatler boyu bulmaca çözmeleri için zorlamaktadır. Bulmaca çözmenin ispatlanmış bir yararı ve mantıksal bir dayanağı yoktur. Bu bakımdan bu zamanın dışarıda ya da evin içinde müzik dinlemek ya da ilgi çekici şeyler seyretmek amacıyla geçirilmesi hasta için daha uyarıcı olacaktır. İlaçlarını kendileri almasın Hastanızın ilaçlarını kendi başına almasına izin vermeyin. Hafif-orta evrede bulunan çoğu hasta ilaçlarını düzenli alabileceği iddiasında bulunabilir. Hatta bu iddia bir kısmı için doğru da olabilir. Ancak genel bir prensip olarak unutkanlık ve dikkat azlığı yakınmaları olan hastaların kendi ilaçlarını kendilerinin alması sakıncalıdır. Bunun dışında bazı hastalar ilaçlarını aldıklarını söyleyerek onları halıların altına saklar ya da çöpe atarlar. Huzurevinden söz etmeyin Hastalarınızın yanında huzurevi ihtimalinden söz etmeyin. Alzheimer hastalığı sırasında yaşanan kayıplar hastaları önceden olduğundan daha fazla duygusal ve alıngan yapar. Bu nedenle onların geleceğiyle ilgili tahminleri ve bir seçenek olarak huzurevi ihtimalini onların yanında dile getirmeyin. Bu sözleri duyan hastalardan en azından bir bölümü sizin onların ölümünü istediğinizi ya da kendilerinden kurtulma planları yaptığınızı sanabilir.”

İzmir Büyükşehir Belediyesi, Çin’e Model Oldu Haber

İzmir Büyükşehir Belediyesi, Çin’e Model Oldu

Başkan Tugay ile de bir araya gelen heyet, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin çeşitli birimlerini inceleyerek ileri yaşlı yurttaşlara verilen hizmetler hakkında kapsamlı bilgi aldı. İzmir Büyükşehir Belediyesi, 2021 yılında UNESCO Öğrenen Şehirler Küresel Ağı’na üye oldu. Ağın koordinasyonundan sorumlu UNESCO’nun Hamburg merkezli birimi UNESCO Yaşam Boyu Öğrenme Enstitüsü’nün (UIL) stratejik ortaklarından Shanghai Open University, İzmir’i yaşam boyu öğrenme politikaları ve uygulamaları açısından örnek şehir olarak belirledi. Yaşam boyu öğrenme politikalarının tasarımı, yönetim modelleri ve paydaş iş birlikleri üzerine deneyim paylaşımı amacıyla İzmir Büyükşehir Belediyesi ile iletişime geçen heyet, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay’ı, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin Sağlıklı Yaş Alma Merkezi, Meslek Fabrikası, Buca Sosyal Yaşam Kampüsü’nde yer alan huzurevi ve 3. Yaş Üniversitesi’nin devam ettiği Mustafa Necati Kültür Merkezi’ni ziyaret etti. “Ortak çalışmalara açığız” Ziyarette konuşan Başkan Tugay, “Çin’e daha önce gitmedim ama bir an önce gitmek istiyorum. Çin’de şehircilik anlamında da çok başarılı işler olduğunu biliyoruz. Türkler millet olarak Orta Asya’dan geliyor. Belki de o yüzden kendimizi yakın hissediyoruz. Mesafe olarak aramızda uzaklık var ama kültür olarak yakın olduğumuzu düşünüyorum. Bu yüzden daha fazla görüşme gerçekleştirmek isteriz. Karşılıklı ilişkiler anlamında her zaman ortak çalışmalara açığız” dedi. Ziyarette İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Prof. Dr. Pınar Okyay da yer aldı. Büyükşehir’e Çin atasözüyle benzetme İzmir’e ilk ziyaretlerinde kenti beğendiklerini belirten SOU Rektörü Jia Wei, “Yoğun mesaisinde bizleri karşıladığı için Başkan Tugay’a teşekkür ediyoruz. Gezdiğimiz kurumlarda hizmetleri gördük, bu bizim için çok değerliydi. Türk ve Çin ilişkileri yakın. Karşılıklı olarak iş birliklerine açığız. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin hizmetlerinin çok başarılı olduğunu gördük ve takdir ettik. Çin’de ‘Halk için çalışmak’ diye bir söz var. Burada bunu yapabilmişler. Bulunduğumuz bina ve ziyaret sırasında gördüklerimiz, halkla iç içe ve halkın derdine eğilen bir belediyecilik anlayışını yansıtıyor. Özellikle yaşlılarla ilgili hizmetler çok başarılı. Öğrenmemiz gereken birçok konu olduğunu hissettik. Bunları öğrenmek değerli” diye konuştu. Çalışmalar hakkında bilgi aldılar İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin yaşam boyu öğrenme stratejisi, yerel düzeyde öğrenme ekosisteminin yönetimi, kamu, eğitim kurumları ve özel sektör iş birliği modelleri, özellikle yaşlı dostu yaklaşımlar olmak üzere dijital ve kapsayıcı öğrenme uygulamaları konularındaki çalışmalarını yerinde inceleyen heyete, Sağlık İşleri Dairesi Başkanı Ahmet Soner Emre ve Sağlıklı Yaşam Şube Müdürü Ferhat Yıldız da eşlik etti. Heyet başkanı SOU Rektörü Jia Wei ve heyet üyeleri, verilen hizmetlerle ilgili sorular sordu. Ziyaret sırasında ileri yaşlı yurttaşlarla sohbet eden heyet, onlara Çince "şans" yazılı hediyeler takdim etti. Şanghay’ın “Öğrenen Şehir” girişimini yürüten öncü kurum konumunda olan SOU heyeti, Şanghay’da yürüttükleri yaşlanma dostu öğrenme programlarını tanıtmayı ve İzmir ile ortak deneyim paylaşımı yapmayı hedefliyor. “Model olmak gurur verici” Heyete eşlik eden İzmir Büyükşehir Belediyesi Sağlık İşleri Dairesi Başkanı Ahmet Soner Emre, “Shanghai Open University yöneticileri, Çin Şanghay’ın aynı ağa üye olması nedeniyle ağa başvurup kendilerine yaşam boyu öğrenme alanında örnek bir model istemiş ve UNESCO Öğrenen Şehirler Küresel Ağı da İzmir Büyükşehir Belediyesi’ni örnek göstermiş. Çin heyeti bize ulaştı ve özellikle yaşlılara yönelik yaşam boyu öğrenme modelleri ile ilgili bizi ziyaret etmek istediler. Heyeti Sağlıklı Yaş Alma Merkezi, Meslek Fabrikası, Buca Sosyal Yaşam Kampüsü’nde yer alan huzurevini ve 3. Yaş Üniversitesi’nin devam ettiği Mustafa Necati Kültür Merkezi’ni gezdirdik. Ardından İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımız Dr. Cemil Tugay’ı ziyaret ettik. Başkanımız Dr. Cemil Tugay, yaşlı politikalarına çok önem veriyor. İleri Yaş Eylem Planı’nı ve ona bağlı olarak faaliyet planlaması oluşturduk. Bu kapsamda 3. Yaş Üniversitesi’ni hayata geçirdik, İleri Yaş Bilim ve Danışma Kurulu kurduk. Ege Geriatri Derneği ile birlikte İleri Yaş Sempozyumu gerçekleştirdik. İleri yaşlı vatandaşlara yönelik atölyeler, kurslar ve etkinlikler düzenliyoruz. Ayrıca Alzheimer ve Demans Merkezi’miz de var. Hizmetlerimizi geliştiriyoruz. Şanghay, yüzde 35 yaşlı nüfusuna sahip bir kent. 21 milyonluk şehirde 5 milyon yaşlı yaşıyor. O yüzden yaşlı politikaları onlar için çok önemli. Bu konuda incelemeler yapıyorlar. İzmir’in de onlara model olması bizler için gurur verici” dedi. Yaşam boyu öğrenme Yaşam boyu öğrenme, bireylerin yaşamlarının her döneminde bilgi, beceri ve yetkinliklerini geliştirmelerini destekleyen tüm öğrenme faaliyetlerini kapsıyor. Bu kavram yalnızca okul temelli eğitimi değil, belediyelerin sunduğu çocuk gelişimi, gençlik, yetişkin eğitimi, istihdam ve aktif yaşlanma odaklı hizmetleri de içeriyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi özelinde Çocuk ve Gençlik Merkezleri, Meslek Fabrikası ve mesleki eğitim kursları, 3. Yaş Üniversitesi ve yaşlı dostu merkezler, İzmir Sanat, kütüphaneler, müzeler, tarım okulları, kooperatif eğitimleri, kadın dayanışma merkezleri, engelli bireylere yönelik beceri atölyeleri gibi hizmetlerin tümü yaşam boyu öğrenme kapsamında değerlendiriliyor. Bu faaliyetler, bireylerin sosyal katılımını, üretkenliğini ve toplumsal refahı artırarak “Öğrenen şehir İzmir” vizyonunun temelini oluşturuyor.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.