Hava Durumu
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Inşaat Sektörü

Kapsül Haber Ajansı - Inşaat Sektörü haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Inşaat Sektörü haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Knauf’un Üst Yönetiminde İlk Defa Bir Türk Yönetici Haber

Knauf’un Üst Yönetiminde İlk Defa Bir Türk Yönetici

Türkiye’de Ankara, İzmit ve Eskişehir’de toplam 4 üretim tesisiyle faaliyet gösteren şirket, ülkemizde kapasite arttırımı, yeni tesis yatırımları ve Ortadoğu & Afrika bölgesine hizmet verecek bir AR-GE merkezi kurulmasını değerlendiriyor. 1932'de Almanya’da kurulan ve bir aile şirketi olarak başlayıp, dünyanın önde gelen yapı malzemeleri şirketlerinden biri haline gelen Knauf'un tepe yönetiminde Ocak 2026 itibariyle ilk kez bir Türk yer alacak. Boğaziçi Üniversitesi İşletme Bölümü'nden 1993 yılında mezun olan Murat Akyıldız, farklı sektörlerde faaliyet gösteren global şirketlerde başlangıçta satış ve pazarlama alanlarında görev alırken, sonrasında üst düzey yönetici sorumlulukları üstlendi. 2021 yılında Knauf’a katılan Akyıldız; Türkiye, Orta Doğu, Afrika ve Güney Asya’dan sorumlu bölge CEO’su olarak göreve başladı ve şirkette bu göreve atanan ilk Türk oldu. Akyıldız, şirketin bölgedeki yönetim takımını geliştirme, pazardaki rekabetçi konumunu güçlendirme ve yenilikçi stratejiler oluşturma konularında liderlik sergiledi. Bu başarılı çalışmalar ve elde edilen üstün sonuçlar Akyıldız’ı şirketin üst düzey dört yöneticisinden biri olan “Global Yönetici Ortak” görevine taşıdı. Türkiye stratejik öneme sahip Knauf’un 90 ülkede, toplam 320 üretim tesisi, 43.5 bin çalışanı ve 15 milyar Euro’yu aşkın cirosu bulunuyor. Oldukça geniş çapta madencilik, üretim ve dağıtım ağına sahip olan Knauf, alçı ve yalıtım malzemelerinde dünya çapında çok önemli bir konumda yer alıyor. Türkiye hem coğrafi konumu hem de kayda değer büyüklükteki inşaat sektörü sayesinde, Knauf'un global planlarında stratejik önem taşıyor. Türkiye'deki pazar dinamiklerini ve gelişmeleri yakinen izleyen Knauf, kapasite artırımı, yeni tesis yatırımları ve Ortadoğu & Afrika bölgesine hizmet verecek bir AR-GE merkezi kurulmasını değerlendiriyor. Knauf, alçı ürünlerinde Ankara’da 2, İzmit’de 1; yalıtım ürünlerinde ise Eskişehir’de 1 olmak üzere toplam 4 üretim tesisiyle Türkiye’de faaliyet gösteriyor. "Türkiye'de üretime ve istihdama katkı sağlıyoruz" Murat Akyıldız, Knauf ailesi olarak hem bireysel hem de kurumsal seviyede iki ülke arasında uzun yıllara dayanan dostluk ve iyi ilişkilere ekonomik alanda katkı sağlamaktan mutlu olduklarını söyledi. Knauf, halihazırda 500'den fazla kişiye doğrudan istihdam sağlamakla birlikte bugüne kadar Türkiye'ye 250 milyon Euro’luk yatırım yaptı. Bir Türk olarak, Knauf gibi 90 yılı aşan tarihçeye sahip saygın bir dünya devinde en üst düzeyde görev almaktan gurur duyduğunu vurgulayan Akyıldız, grup olarak Türkiye'de üretime ve istihdama katkı sağlamaya devam edeceklerini ifade etti. Dijitalleşme ve AR-GE çalışmaları sayesinde faaliyetlerinin ivme kazanmaya devam ettiğini vurgulayan Akyıldız, 2026 Türkiye konjonktürüne ilişkin şunları kaydetti: "Knauf olarak ekip çalışmasını, güveni ve dayanışmayı temel alan insan odaklı bir şirketiz. Çalışanlarımıza yatırım yaparak güvenli ve sıcak bir çalışma ortamı oluşturuyor, onlar için en iyi işveren olmayı hedefliyoruz. Şirket bilinirliği ve sektörel uzmanlığımızı aynı zamanda işveren marka çalışmalarımızla birleştirerek global alanda lider bir marka olarak kabul görüyoruz.” “Amacımız yarının yaşam alanlarını birlikte inşa etmek. Bu bağlamda iş ortaklarımızla birlikte müşterilerimizin projelerine güvene dayalı, uygulama odaklı, yüksek performanslı ve sürdürülebilir sistem çözümleri sunmaya devam edeceğiz. Köklü değerlerimiz, yetkin çalışma arkadaşlarımız, güçlü finansal yapımız ve üstün teknik tecrübemiz sayesinde 2026 yılını da doğru değerlendirerek, mevcut riskleri stratejik avantajlara dönüştürmeyi hedefliyoruz. Aynı zamanda müşterilerimizin gözünde, 'birlikte çalışması en kolay marka' olma gayemizi gelecek yılda daha da güçlendirmek istiyoruz.” Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

Türk Doğal Taş İhracatçıları Meksika’dan Yeni Ticari Bağlantılarla Döndü Haber

Türk Doğal Taş İhracatçıları Meksika’dan Yeni Ticari Bağlantılarla Döndü

Meksika’ya 23–28 Kasım 2025 tarihleri arasında Sektörel Ticaret Heyeti düzenleyen EMİB, Türkiye’den 12 doğal taş ihracatçısıyla Meksikalı 20 ithalatçı firmayı Meksika’da ikili iş görüşmelerinde bir araya getirdi. 100’den fazla ikili iş görüşmesi oldu Türk firmalarının her birinin en az 9 ikili iş görüşmesi yaptığı bilgisini veren Ege Maden İhracatçıları Birliği Başkanı İbrahim Alimoğlu, Meksika’ya doğal taş ihracatında önemli iş birliklerinin tohumlarını attıklarının altını çizdi. Meksika’nın coğrafi konumu gereği hem Kuzey hem Güney Amerika’ya açılan bir ticaret kapısı olduğuna vurgu yapan Alimoğlu, “Meksika’da inşaat sektörü özellikle lüks konut projeleri, oteller ve ticari yapılarla yükselişte. Doğal taş kullanımında ciddi artış var. Ticaret Heyetindeki görüşmeler oldukça verimli geçti, ürün numuneleri, fiyat yapıları, lojistik seçenekleri ve potansiyel iş birlikleri detaylı şekilde ele alındı. Önümüzdeki süreçte siparişlerin gelmesini bekliyoruz. Meksika’ya 2025 yılının ocak – ekim döneminde 4 milyon dolar olan doğal taş ihracatımızın orta vadede 50 milyon doları göreceğine dair inancımız pekişti. Ticaret Bakanlığımızın Uzak Ülkeler Stratejisiyle uyumlu olarak Meksika’ya yönelik pazarlama çalışmalarımız 2026 ve sonraki yıllarda sürecek” ifadelerini kullandı. Ege Maden İhracatçıları Birliği heyeti ikili iş görüşmeleri yanında Meksika’nın doğal taş ithalatında öne çıkan Comercializadora de Piedras Naturales, Grupo Tenerife, Onice (Onyx), Mármolés Maga, Mármolés Travertino, Mármolés Puerte ve Everstone firmalarını da ziyaret etti. 4 Aralık Dünya Madencilek Günümüz Kutlu Olsun 4 Aralık Dünya Madenciler Günü’nü kutlayan EMİB Başkanı İbrahim Alimoğlu, “Dünya’daki 90 madenin 70 tanesi ülkemizde var. El emeği ve alın teriyle, çevreyi koruyarak doğanın en derinlerine sakladığı cevherleri gün yüzüne çıkaran; hayatımızın her alanında konfor alanımızı genişleten, güzellikler katan, yer altının ve yeryüzünün sessiz ve cesur savaşçıları emeğiniz geleceğimizdir. 4 Aralık Dünya Madenciler Günümüz Kutlu Olsun.” diye seslendi.

Latin Amerika Açılımında Yeni Adım: Türk Firmaları Meksika Yolunda Haber

Latin Amerika Açılımında Yeni Adım: Türk Firmaları Meksika Yolunda

Heyet programında B2B görüşmeler ve potansiyel iş ortaklıklarına yönelik firma ziyaretleri olacak. Türk firmaları; doğal taş sektöründe faaliyet gösteren Meksikalı firmalarla bir araya gelerek pazarın güncel ihtiyaçlarını yakından inceleme fırsatı elde edecek. Latin Amerika’nın en büyük ikinci ekonomisi Meksika’nın Latin Amerika’nın en büyük ikinci ekonomisi ve ABD pazarına yakınlığıyla stratejik bir konuma sahip olduğu söyleyen Ege Maden İhracatçıları Birliği Başkanı İbrahim Alimoğlu, “2025 yılında Türkiye geneli Ocak-Ekim döneminde 5 milyar dolarlık maden ihracatı gerçekleştirdik. Bu ihracatın yüzde 33’ünü 1,7 milyar dolarlık kısmını doğaltaş oluşturuyor. Meksika’ya ise 10 aylık dönemde 4 milyon dolarlık doğaltaş ihracatı yaptık. Hedefimiz ihracatımızı 50 milyon dolara çıkarmak. Meksika pazarı bizim için artık yalnızca uzak bir coğrafya değil; stratejik olarak konumlanmamız gereken, ciddi potansiyel barındıran bir hedef pazar haline geldi. Coğrafi yapısı gereği Meksika, hem Kuzey hem Güney Amerika’ya açılan bir ticaret kapısı niteliğinde.” diye konuştu. Küresel doğaltaş pazarının 2032 yılına kadar 80 milyar doları aşacağı öngörülüyor Başkan Alimoğlu, “Özellikle ABD ile sahip olduğu Serbest Ticaret Anlaşması, Türk ihracatçıları için bölgeye daha hızlı ve rekabetçi koşullarda giriş yapma imkânı sağlıyor. Ülkede son yıllarda artan yatırım hamleleri, modernleşen üretim tesisleri ve hızlı şehirleşme trendi, Meksika’yı ithalata açık, talep oluşturan bir pazar konumuna taşıyor. Doğal taş ve mermer tarafında da tablo oldukça pozitif. Küresel doğaltaş pazarının 2032 yılına kadar 80 milyar doları aşacağı öngörülüyor. Meksika’da özellikle lüks konut projeleri, oteller ve ticari yapılarla yükselen inşaat sektörü doğal taş kullanımını ciddi biçimde artırıyor. İşlenmiş ürünlere, özellikle de slab yani plaka formatına olan ilgi dikkat çekici şekilde artıyor.” dedi. Meksika pazarında daha güçlü bir pay alabilecek kapasiteye sahibiz Meksika’nın doğaltaş ithalatında Hindistan’ın başta geldiğini anlatan Alimoğlu, “Granit ve traverten gibi ürünlerde hacimli bir tedarikçi konumundalar. İspanya lüks segmentte güçlü. Çin ise yüksek hacimli, düşük maliyetli slab ve blok ürünlerde öne çıkıyor. Bu tablo içerisinde Türkiye çeşitliliği, teknik kalitesi ve rekabetçi fiyat yapısıyla dördüncü sırada yer alıyor. Ancak mevcut potansiyel dikkate alındığında Türkiye’nin çok daha üst sıralara çıkacağına inanıyoruz. Brezilya ve İtalya egzotik ve kuvarsit ürünlerle dikkat çekse de hacim açısından sınırlı ilerliyor. Biz ise hem ürün çeşitliliğimiz hem de işleme kabiliyetimizle Meksika pazarında daha güçlü bir pay alabilecek kapasiteye sahibiz.” diye konuştu.

İnşaat Ekim Ayında Yavaş İlerledi Haber

İnşaat Ekim Ayında Yavaş İlerledi

Tüm endeksler ağustos ayından itibaren son 3 aydır eşik değerin altında yatay bir hareket sergilemektedir. Ekim ayında endeks değerleri, eylül ayına oldukça yakın seyretmiştir. İnşaat sektörü geride bıraktığımız ekim ayında geçen yıla kıyasla daha olumlu ancak beklenen performanstan hâlâ uzak olduğu görülmüştür. Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB) her ay açıkladığı Hazır Beton Endeksi ile Türkiye'de inşaat sektörü ve bağlantılı imalat ve hizmet sektörlerindeki mevcut durumu ve beklenen gelişmeleri ortaya koymaktadır. İnşaat sektörünün en temel girdilerinden biri olan ve aynı zamanda üretiminden sonra kısa bir süre içerisinde stoklanmadan inşaatlarda kullanılan hazır betonla ilgili bu Endeks, inşaat sektörünün büyüme hızını ortaya koyan öncü bir göstergedir. Hazır Beton Endeksi 2025 Ekim Ayı Raporu'na göre, tüm endeksler ağustos ayından itibaren son 3 aydır eşik değerin altında yatay bir hareket sergilemektedir. Ekim ayında endeks değerleri, eylül ayına oldukça yakın seyretmiştir. Güven Endeksi hafif bir toparlanma sergilemiş olsa da değer olarak en düşük endeks durumundadır. Faaliyet Endeksi sınırlı bir yükseliş, Beklenti Endeksi ise sınırlı bir azalış göstermiştir. Son olarak Birleşik Beton Endeksi negatif tarafta kalarak bir önceki aya paralel bir hareket sergilemiştir. Geride bıraktığımız ekim ayında tüm endeksler, geçen yılın aynı ayına kıyasla yükselmiş görünmektedir. Artış oranı olarak bakıldığında ön plana çıkan endeks Beklenti Endeksi'dir. Faaliyet Endeksi'ndeki artış, geçen yıla kıyasla oldukça sınırlıdır. Tüm endeksler eşik değerin altında kalmasına rağmen geçen yıla kıyasla daha yüksek bir değerde olması, inşaat sektörünün ekim ayında daha iyi bir noktada olduğunu teyit etmekle beraber mevcut konumun yeterli olmadığını göstermektedir. Bu durum, tüm endekslerin ekim ayında mutlak değer olarak eşik değerin altında konumlandığı bilgisi ile birlikte değerlendirilmelidir. İnşaat sektörü geride bıraktığımız ekim ayında geçen yıla kıyasla daha olumlu ancak beklenen performanstan hâlâ uzak ol duğu görülmüştür. Raporun sonuçlarını değerlendiren Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB) Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Işık, "Tüm endeksler ağustos ayından itibaren son 3 aydır eşik değerin altında yatay bir hareket sergilemektedir. Ekim ayında endeks değerleri, eylül ayına oldukça yakın seyretmiştir. İnşaat sektörü geride bıraktığımız ekim ayında geçen yıla kıyasla daha olumlu ancak beklenen performanstan hâlâ uzak olduğu görülmüştür." dedi. Ekonomik gelişmelerle ilgili görüşlerini paylaşan THBB Başkanı Yavuz Işık, "Ekim ayında konut satışları 164 bin ile yılın en yüksek seviyesine ulaşmıştır. Bu satışın kırılımına baktığımızda ipotekli satışlar %11 oranında artış göstermiştir. Bu artışa rağmen toplam satışlar içinde ipotekli satışların payı hâlâ %13 seviyesindedir, bu oranın yıl sonuna doğru artması beklenmektedir. Zira faiz seviyesinin gerilemesi inşaat s ektörü açısından bakıldığında, diğer sektörlere kıyasla çok daha kritik önem taşımaktadır. Faiz seviyesi, inşaat sektörünü ekonominin geri kalan kısmına göre çok daha hızlı ve derinden etkilemektedir. Faiz düştükçe kredi maliyetleri azalmakta, özellikle konut kredisi faizleri gerilemektedir. Bu da hem yeni konut talebini hem ikinci el konut satışlarını hızla artırmaktadır. İnşaat firmaları yeni projeleri daha öngörülebilir şekilde planlayarak, sektörün çarklarını yeniden döndürmeye başlayacaktır. Kısacası, enflasyonun düşmesi, faizlerin düşmesi ve konut satışlarının artması 2026 yılı için sektörün en temel beklentisidir." dedi.

İnşaat Sektöründe Karbonsuz Dönüşümün Yeni Rotası Haber

İnşaat Sektöründe Karbonsuz Dönüşümün Yeni Rotası

Türkiye ve Avrupa’dan kurumların ortaklığıyla geliştirilen FoCA (Free of Carbon Architecture) Projesi, inşaat sektöründe karbon ayak izini azaltmayı hedefleyen dijital bir platformu hayata geçirdi. Proje, sektörün yeşil dönüşüm sürecinde şeffaf veri paylaşımı, ölçülebilir sürdürülebilirlik ve uluslararası uyum açısından yeni bir dönemin kapılarını aralıyor. Dünyada sera gazı emisyonlarının en büyük kaynaklarından biri olan inşaat sektörü, iklim kriziyle mücadelede kilit bir role sahip. Bu farkındalıkla geliştirilen FoCA Türkiye Projesi, 2023–2025 yılları arasında yürütülen uluslararası iş birliğiyle inşaat sektörünün karbonsuzlaşma hedeflerine katkı sunmak üzere hayata geçirildi. Proje kapsamında geliştirilen dijital platform, yapı malzemelerinin çevresel etkilerini şeffaf, karşılaştırılabilir ve erişilebilir hale getiriyor. Çevre Dostu Yeşil Binalar Derneği (ÇEDBİK) koordinasyonunda yürütülen proje; Polonya Yeşil Bina Konseyi (PLGBC), Yıldız Teknik Üniversitesi (YTU), Wroclaw University of Science and Technology (WUST) ve Polish Building Research Institute (ITB) resmi partnerliğinde, CORNET çağrısı kapsamında gerçekleştirildi. FoCA, Türkiye ve Avrupa Birliği’nin iklim politikalarıyla uyumlu olarak, özellikle KOBİ ölçeğindeki mimarlık ve mühendislik ofislerine bilimsel temelli, kullanıcı dostu bir karar destek aracı sunmayı amaçlıyor. Her adımın etkisi ölçülebilir hale geldi FoCA platformu, inşaat sektörüne yönelik dört ana modül üzerinden hizmet veriyor: Eğitim Modülü, Malzeme Veritabanı, Malzeme Karşılaştırma Modülü ve Bina Analizi Modülü. Bu yapı sayesinde kullanıcılar, malzeme seçimi aşamasından bina ölçeğine kadar her adımda çevresel etkileri ölçebiliyor, daha düşük karbonlu alternatifleri karşılaştırabiliyor ve projelerini sürdürülebilirlik kriterleriyle uyumlu hale getirebiliyor. FoCA Türkiye platformu, mimar ve mühendislerden üreticilere, kamu kurumlarından danışmanlara kadar tüm sektör paydaşlarına açık.

İnşaat Sektörü İstikrarlı Bir Performans Göstermiyor! Haber

İnşaat Sektörü İstikrarlı Bir Performans Göstermiyor!

Temmuz ayında yılın en yüksek seviyesini gören Faaliyet Endeksi ağustosta bu pozisyonunu koruyamamış ve eşik değerin altına inmiştir. Ağustos ayında inşaat faaliyetlerinin hem geçen yıla kıyasla hem de bir önceki aya göre düşüş göstermiş olması önemli bir sonuçtur. Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB) her ay açıkladığı Hazır Beton Endeksi ile Tü rkiye'de inşaat sektörü ve bağlantılı imalat ve hizmet sektörlerindeki mevcut durumu ve beklenen gelişmeleri ortaya koymaktadır. İnşaat sektörünün en temel girdilerinden biri olan ve aynı zamanda üretiminden sonra kısa bir süre içerisinde stoklanmadan inşaatlarda kullanılan hazır betonla ilgili bu Endeks, inşaat sektörünün büyüme hızını ortaya koyan öncü bir göstergedir. Hazır Beton Endeksi 2025 Ağustos Ayı Raporu'na göre, temmuz ayında yılın en yüksek seviyesini gören Faaliyet Endeksi ağustosta bu pozisyonunu koruyamamış ve eşik değerin altına inmiştir. Beklenti Endeksi temmuz ayındaki pozitif değerinden sonra düşüş göstererek negatif tarafta geçmiştir. Güven Endeksi ise temmuz ayındaki değerine yakın bir noktada, yine eşik değerin altında kalmıştır. Son olarak birleşik Hazır Beton Endeksi, diğer endekslerdeki azalışa paralel olarak düşüş kaydetmiş ve uzun zamandan sonra temmuz ayında üzerine çıktığı eşiğin yeniden altına gerilemiştir. Geride bıraktığımız ağustos ayında Faaliyet hariç tüm endeksler, geçen yılın aynı ayına kıyasla yükselmiş görünmektedir. Artış oranı olarak bakıldığında ön plana çıkan endeks beklentidir ancak bu durum, Beklenti Endeksi'nin ağustos ayında mutlak değer olarak eşik değerin altında konumlandığı bilgisi ile birlikte okunmalıdır. Faaliyet Endeksi ise diğer endekslerden farklı olarak geçen yıla kıyasla azalış göstermiştir. Beklenti ve Güven Endeksleri yıllık bazda yükselmiş olmakla beraber her iki endeks de eşik değerin altındadır. 2025 yılı ağustos ayında inşaat faaliyetlerinin hem geçen yıla kıyasla hem de bir önceki aya göre düşüş göstermiş olması önemli bir sonuçtur. Raporun sonuçlarını değerlendiren Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB) Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Işık, "Temmuz ayında yılın en yüksek seviyesini gören Faaliy et Endeksi ağustosta bu pozisyonunu koruyamamış ve eşik değerin altına inmiştir. 2025 yılı ağustos ayında inşaat faaliyetlerinin hem geçen yıla kıyasla hem de bir önceki aya göre düşüş göstermiş olması önemli bir sonuçtur." dedi. Ekonomik gelişmeleri değerlendiren THBB Başkanı Yavuz Işık, "2025 yılı ağustos ayındaki 143 bin adetlik konut satış rakamı geçen yıla kıyasla %7'ye yakın bir artışa işaret etmektedir. İlk 8 ay olarak baktığımızda ise artış oranı %20'nin üzerindedir. Ağustos ayında ipotekli konutlardaki artış %45 ile dikkat çekicidir ancak hâlen ilk el konut satışlarında ciddi bir hareketlilik söz konusu değildir. Merkez Bankasının son toplantısında beklentilere paralel gelen faiz indirimi ile ekonomimizin yeniden yükselen bir trend içine gireceğini düşünüyoruz. Bunun için söz konusu faiz indiriminin kredi faizlerine yansımasına yönelik mekanizmaların tesis edilmesi gerekiyor. TC MB'nin bankaların kredi kanallarını rahatlatması, reeskont, Eximbank kredilerinin daha ulaşılabilir hâle gelmesine yönelik adımları önümüzdeki günlerde atması gerekmektedir. İnşaat sektörünün konut kredilerinde de beklenen faiz indirimlerine ihtiyacı bulunmaktadır." dedi. Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

Kalekim'den Irak Pazarında Kritik Hamle! Duhok Fabrikası Üretime Başladı Haber

Kalekim'den Irak Pazarında Kritik Hamle! Duhok Fabrikası Üretime Başladı

Yapı kimyasalları sektörünün lider şirketlerinden Kalekim (KLKIM), uluslararası büyüme stratejisi doğrultusunda önemli bir başarıya imza attı. Şirket, Kamuyu Aydınlatma Platformu'na (KAP) yaptığı son açıklamayla, Irak'ın Duhok şehrinde inşa ettiği fabrikanın tüm yasal süreçlerinin tamamlandığını ve ürün satışına başlama izninin alındığını duyurdu. Bu gelişme, Kalekim'in Irak pazarında kalıcı bir oyuncu olma hedefinde kritik bir aşamayı temsil ediyor. Daha önce 26 Haziran 2025 tarihli özel durum açıklamasında, fabrikanın inşaat ve makine kurulum süreçlerinin tamamlandığı, deneme üretimlerinin yapıldığı ve ürün testlerinin gerçekleştirildiği belirtilmişti. Bugün itibarıyla ise yerel makamlar nezdinde yürütülen ruhsatlandırma çalışmalarının nihayetlendiği ve üretilen ürünlerin Irak'ta satışı için gerekli tüm onayların alındığı açıklandı. Yerinde Üretim, Daha Güçlü Pazar Hâkimiyeti Kalekim'in Irak Duhok'taki bu yatırımı, şirketin küresel "yerelleşme stratejisi"nin en somut adımlarından biri olarak görülüyor. Türkiye'den ihracat yapmak yerine, pazarın merkezinde üretim yaparak hem lojistik maliyetlerini düşürmeyi hem de yerel pazarın ihtiyaçlarına daha hızlı ve etkin bir şekilde yanıt vermeyi hedefleyen Kalekim, bu hamlesiyle rekabet gücünü artırıyor. Bu yeni fabrikanın devreye girmesiyle birlikte Kalekim, sadece Irak pazarındaki varlığını güçlendirmekle kalmayacak, aynı zamanda bölgedeki diğer ülkelere de daha yakın konumlardan hizmet vererek ihracat hacmini artırma potansiyeli taşıyor. KLKIM'in bu stratejik adımı, gelecek dönem finansal sonuçlarına da pozitif yansıması beklenen önemli bir gelişme olarak öne çıkıyor.

Modüler İnşaatla 3 Yılda 1 Milyon Konut Üretmek Mümkün Haber

Modüler İnşaatla 3 Yılda 1 Milyon Konut Üretmek Mümkün

Kentsel dönüşüm süreçlerinde, modüler inşaat tekniklerinin hızlı ve güvenli bir çözüm sunduğunun altını çizen Consera Kurucusu ve Türk Yapısal Çelik Derneği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Melih Şimşek, “Geleneksel yapılara göre 7-8 kat daha dayanıklı olan ve 2-3 katı hızlı tamamlanan çelik yapılar, depreme karşı hem hızlı hem de güvenli bir çözüm sunuyor, ülkemizin olası depremlere hazırlanabilmesi için hızlı inşaat yapabilmek çok değerli. Modüler inşaat teknikleriyle 3 yılda 1 milyon konut üretmek mümkün” dedi.  23 Nisan’da Marmara Denizi’nde meydana gelen 6, 2 şiddetindeki deprem ve artçıları ülkemizi deprem gerçeğiyle bir kez daha yüz yüze getirdi. Resmî açıklamalara göre; İstanbul'da 1,5 milyon riskli bina bulunuyor ve bu yapıların yüzde 30'unun acilen dönüştürülmesi gerektiğinin altı çiziliyor. Kentsel dönüşüm süreçlerinin hızlandırılmasıyla yaklaşan deprem tehlikesine karşı önlem almak ve 3 yılda 1 milyon konut üretmek mümkün.  Modüler inşaat, kentsel dönüşümde ülkemize ciddi bir zaman kazandırabilir Modüler inşaat, geleneksel yöntemlerden farklı olarak, 2 veya 3 boyutlu modüllerin fabrikalarda üretilip şantiyede birleştirilmesini içeriyor. Bu yöntem, inşaat sürecini hızlandırırken iş gücü ihtiyacını da azaltıyor. Modüler teknikler, inşaatın planlama, tasarım ve montaj aşamalarını eş zamanlı yürüterek, geleneksel yöntemlere göre süreci yüzde 40'a varan oranda kısaltıyor. Bu da modüler inşaatın kentsel dönüşüm anlamında ülkemize ciddi bir zaman kazandırabileceğini gösteriyor.  Çelik taşıyıcılı yapılar, endüstriyel ortamda yüzde 100 denetimle üretildiklerinden insan hatalarına karşı çok daha fazla güvenilirler. Fabrikalarda, iklim koşullarından bağımsız üretildiklerinden 2-3 kat daha hızlı inşa edilebiliyorlar.  İstanbul’da deprem riski taşıyan yaklaşık 3 milyon 800 bin konut bulunuyor Consera Kurucusu ve Türk Yapısal Çelik Derneği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Melih Şimşek, “İstanbul’da 2000 öncesi konut sayısı 4 milyon 500 bindi, şu anda 6 milyon 384 bin. Bakanlık verisine göre, bugüne dek kentsel dönüşüm yöntemiyle sadece 695 bin konutun dönüşümü sağlandı yani 2000 öncesi yapıların yüzde 16’sı yeni yönetmeliklere göre inşa edildi. 2000 sonrası inşa edilen tüm yapıların deprem dirençli olduğunu varsayarsak (kuşkusuz ki bu sadece bir varsayım), İstanbul’da hâlâ yüksek sayıda deprem riski taşıyan konut var demektir.” diyor. Senede 300 bin konut üretebilmek için 2 milyon ton yapısal çelik gerekiyor Depremlerde yıkılmayacak yapıların inşa edilmesinin can ve mal kayıplarını önlemesinin yanında büyük ekonomik kayıpların da önüne geçeceğinin altını çizen Şimşek, “Bir senede 300 bin konut üretebilmek için 2 milyon ton yapısal çelik gerekiyor. Ülkemizin kapasitesi ise 50 milyon ton. Bu üretim için 72 bin adet insan gücüne ihtiyaç var. 2023 verilerine baktığımızda resmi rakamlara göre 3,5 milyon iş arayan bulunmakta. Bu üretim için ise 6 adet TOGG Fabrikası kapalı alanına denk gelen bir fabrika kurmalıyız. Kısacası, tüm bu şartları yerine getirebilirsek üç yılda 1 milyon modüler konut üretebileceğimizi söyleyebilirim.” şeklinde sözlerini sürdürdü. “Prof. Dr. Naci Görür: Deprem dinamiğine uygun yapılar tasarlayarak depremin etkilerini azaltabiliriz” Geçtiğimiz dönemde, depreme karşı dirençli yapılara yönelik farkındalık oluşturmak amacıyla hayata geçirdikleri “Çelik Mikrofon” YouTube kanalında Prof. Dr. Naci Görür’ü ağırladıklarını belirten Melih Şimşek, “Prof. Dr. Naci Görür programda; ‘dünyanın nabzı’ olarak nitelediği depremlerin kaçınılmaz olduğunu belirterek, insanları depremin değil, göçen binaların öldürdüğüne dikkat çekiyor ve ekliyor: “Yeni bina yapımında kat sayısını azaltmak ve hafif malzeme kullanmak önemli.” dedi.

Geleceğin yapıları Naturalbond Nano Alüminyum Kompozit Paneller ile yükselecek! Haber

Geleceğin yapıları Naturalbond Nano Alüminyum Kompozit Paneller ile yükselecek!

İnşaat sektörü, yenilikçi ve çevre dostu malzemelerle her geçen gün daha ileri bir noktaya taşınıyor. ASAŞ Naturalbond Nano Alüminyum Kompozit Paneller (Nano ACP), sunduğu estetik, dayanıklı ve ekonomik çözümlerle modern mimarinin vazgeçilmez yapı malzemelerinden biri olmaya aday. Bu paneller, nano teknoloji ile geliştirilen yüzeyleri sayesinde dış cephelerde üstün performans ve uzun ömürlü kullanım sağlıyor. ASAŞ Naturalbond nanoteknoloji ile geliştirilen alüminyum kompozit paneller, yüzeyinde yer alan nano kaplama teknolojisi ile çevresel etkileri minimuma indirerek hep yeni ve temiz kalan dış cepheler sunuyor. Bu özel nano kaplama teknolojisi sayesinde su damlaları, yüzeydeki kir ve tozu kolayca temizleyerek, panellerin sürekli bakımlı ve temiz görünmesini sağlıyor. Bu kendini temizleme özelliği, bakım maliyetlerini önemli ölçüde azaltarak uzun vadede ekonomik bir avantaj sunuyor. FEVE (Floroetilen Vinil Eter) reçinesi ile üretilen paneller, UV ışınlarına ve zorlu hava koşullarına karşı yüksek dayanıklılık gösteriyor. Renk solmalarını önleyen bu özellik, cephelerin yıllar boyu ilk günkü estetiğini korumasına olanak tanıyor. Esnek yapısıyla mimarlara özgün tasarımlar oluşturma fırsatı tanıyan Naturalbond Nano ACP'ler, binalara zarif bir görünüm katıyor. Dayanıklı yapısıyla darbelere ve aşınmalara karşı direnç gösteriyor. Ayrıca, parlaklık seviyesi ayarlanabilen yüzeyi ve her renkte ve desende Nano özellikte üretilebilen ASAŞ Naturalbond 40+40, 50+50 ve 30+30 seçenekleriyle her türlü mimari stile uyum sağlıyor. Naturalbond Nano Alüminyum Kompozit Paneller, yalnızca dayanıklı değil, aynı zamanda çevre dostu bir seçenek olarak dikkat çekiyor. Geri dönüştürülebilir yapısı sayesinde çevreye duyarlılık gösteriyor ve sürdürülebilir mimariye katkı sağlıyor. Üstelik, Nano özellikleri sayesinde bakım ihtiyacını azaltarak çevresel etkiyi minimuma indiriyor. Hafif yapısı, montajı kolaylaştırarak zaman ve maliyet avantajı sunuyor. Naturalbond Nano ACP'ler, büyük ticari yapılardan küçük çaptaki konut projelerine kadar geniş bir kullanım alanına hitap ediyor. İş merkezleri, alışveriş merkezleri ve otellerde modern ve dayanıklı bir dış cephe çözümü sunan bu paneller, konut projelerinde de hem estetik hem de uzun ömürlü bir kaplama malzemesi olarak tercih ediliyor. Hafif yapısı ve dayanıklılığıyla depolar, fabrikalar ve lojistik merkezlerine ekonomik ve fonksiyonel çözümler sunarken, yangına dayanıklılığı ile sanayi tesisleri gibi güvenliği ön planda tutan binalar için de ideal bir çözüm haline geliyor.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.