Hava Durumu
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Iş Sağlığı Ve Güvenliği

Kapsül Haber Ajansı - Iş Sağlığı Ve Güvenliği haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Iş Sağlığı Ve Güvenliği haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Tepe Kurumsal, Türkiye’nin En Geniş Entegre Hizmet Ağını Tek Marka Altında Topladı Haber

Tepe Kurumsal, Türkiye’nin En Geniş Entegre Hizmet Ağını Tek Marka Altında Topladı

Tepe Kurumsal, tüm hizmetlerin aynı kalite standardıyla yönetildiği ve operasyonların tek merkezden koordine edildiği bir modeli benimseyerek; robotik sistemler, IoT, yapay zeka ve fintech çözümleri gibi teknolojileri hizmet süreçlerine entegre ediyor. Bu sayede işletmelerin iş yükünü azaltmayı, süreçleri sadeleştirmeyi ve zaman kazandırarak verimliliği artırmayı sürdürüyor. Türkiye’de 30 yılı aşkın süredir, Kurumsal Hizmetler pazarına öncülük eden marka, yeni yapısını, hizmet modelini ve gelecek hedeflerini düzenlediği bir basın toplantısıyla kamuoyuna duyurdu. Tepe Kurumsal Yönetim Kurulu Başkanı Levent Güler ve Tepe Kurumsal İcra Kurulu Başkanı Murat Altıkardeşler’in sözcülüğünde gerçekleştirilen toplantıda teknolojinin ve dijitalleşmenin baş döndüren hızına uyum sağlayabilen, yeni teknolojileri kullanan bütünleşmiş bir modelin kurumlara sağladığı verimliliğin altı çizildi. Yeni yapılanma ile Tepe Güvenlik, Tepe Tesis Yönetimi, Tepe Gurme, Tepe ONE, Tepe İSG ve Tepe PRO markaları Tepe Kurumsal çatı markası altında, tek organizasyon olarak faaliyet göstermeye devam edecek. Böylece fiziki güvenlikten elektronik güvenlik teknolojilerine, entegre tesis yönetiminden profesyonel temizlik ve teknik bakıma; kurumsal yemek hizmetlerinden iş sağlığı ve güvenliği çözümlerine, endüstriyel hijyen tedarikine kadar tüm hizmetler tek merkezden, bütünleşik bir mimari ile sunulacak. “Teknolojiyi arkamıza alarak 1 milyar dolarlık ciro hedefliyoruz” Tepe Kurumsal Yönetim Kurulu Başkanı Levent Güler, Tepe Kurumsal’ın Bilkent Holding bünyesinde yer aldığını ve yüzde 100 Türk sermayesiyle kurularak birçok iş kolunda faaliyet gösterdiğini söyledi. 1986 yılında Bilkent Üniversitesi tarafından kurulan Bilkent Holding’in yurtiçi ve yurtdışında inşaat, mobilya, perakende, savunma sanayi, güvenlik, sigorta, turizm, enerji ve gayrimenkul gibi birçok sektörde faaliyet gösterdiğini, TAV ve İDO gibi iştirakleriyle havalimanı ve deniz otobüsleri işletmeciliğinde de etkin olarak yer aldığını belirtti. Levent Güler sözlerine şöyle devam etti, “Bilkent Holding bünyesinde yer alan Tepe Kurumsal olarak 81 ilde, Türkiye’nin ilk 500’ünde yer alan birçok büyük markaya, hastanelere, kamu kurumlarına, limanlara, bankalara hizmet veriyoruz ve istikrarlı büyümemizi sürdürüyoruz. Biz, sürdürülebilir bir büyüme için yerli sermayenin gücüne inanıyor ve bu doğrultuda ülke ekonomisine katkıda bulunmak için çalışıyoruz. Geçtiğimiz her gün, iş dünyasının tek noktadan erişilebilen, teknolojik ve sürdürülebilir çözümlere olan ihtiyacı artıyor. Biz de bu ihtiyaca daha güçlü yanıt verebilmek için hizmetlerimizin entegre yapısını yeni bir kurumsal mimari altında daha bütüncül bir modele taşıdık. Önümüzdeki dönemde veriye dayalı yönetim ve süreç verimliliği odağında müşterilerimize daha fazla değer sunmaya devam edeceğiz” dedi. Levent Güler sözlerine şöyle devam etti: “Teknoloji ve dijitalleşme, artık her sektörde olduğu gibi bizim de en kritik odak alanlarımızdan biri haline geldi. Bu alandaki yatırımlarımızın gücüyle, hizmet sunduğumuz tüm sektörlerde operasyonel mükemmeliyeti bambaşka bir seviyeye taşıyoruz. Entegre yapımız ve stratejik hedeflerimiz doğrultusunda, önümüzdeki dönemde 1 milyar dolarlık ciro büyüklüğüne ulaşmayı hedefliyoruz.” 3 çizginin olduğu her yerde, tüm hizmetler tek merkezden ve tek standartla sunuluyor Toplantıda şirketin yenilenen yapılanmasını, büyüme vizyonunu ve 2026 hedeflerini paylaşan Tepe Kurumsal İcra Kurulu Başkanı Murat Altıkardeşler, geçtiğimiz yıl itibarıyla tüm hizmet süreçlerini yeniden ele aldıklarını ve teknoloji odaklı yeni bir yapıya geçtiklerini söyledi. Altıkardeşler, altı markanın tek bir çatı altında birleştirilmesinin müşteriye daha sade ve öngörülebilir bir hizmet modeli sunduğunu, operasyonları ise daha verimli bir yapıya taşıdığını vurgulayarak, “Türkiye’nin dört bir yanındaki güvenlik, temizlik, yemek, teknik bakım, İSG ve tesis yönetimi süreçlerini artık ortak bir akıl ve ortak standartla yönetiyoruz. Bugün duyurduğumuz yeni model, iş yükünü azaltmayı, süreçleri sadeleştirmeyi, zaman kazandırmayı ve böylece verimliliği artırmayı hedefliyor” dedi. Tepe Kurumsal’ın dönüşümünü “Tepe yenileniyor” sözleriyle özetleyen Altıkardeşler, “Artık sahada üç çizgimizi gördüğünüz her yerde tüm hizmet ihtiyaçlarınız tek merkezden, tek standartla ve eksiksiz şekilde çözülüyor. Bu sadece bir iş modeli değil; yerli, milli ve sorumluluk duygusuyla kurulmuş bütünleşik bir hizmet ekosistemidir” dedi. “400 Milyar TL büyüklüğünde bir pazardayız ve şirketler hizmetlerde entegrasyon bekliyor” Murat Altıkardeşler konuşmasında sektörün büyüklüğüne de dikkat çekerek şunları söyledi: “Bugün entegre tesis yönetimi, güvenlik, yemek ve İSG hizmetlerini kapsayan pazarın büyüklüğü yaklaşık 400 milyar TL’ye ulaşmış durumda. Şirketlerin artık çok net bir beklentisi var: entegrasyon ve tek noktadan hizmet. Bizim ortaya koyduğumuz yeni model tam olarak bu ihtiyaca cevap veriyor. Tüm hizmetlerin tek elden yönetimi, tek fatura, tek muhatap ve tek takip sistemiyle sunulması işverenler için ciddi bir zaman tasarrufu sağlıyor. İSG’den sarf malzeme tedarikine kadar uzanan tüm operasyonların aynı merkezden yönetilmesi ise şirketlerin kendi ana işine odaklanmasını çok daha kolay hale getiriyor.” Tepe Kurumsal, 2026’da yurt dışı açılımını hedefleri arasına aldı Tepe Kurumsal, dijitalleşme ve entegre hizmet mimarisi üzerine kurduğu yeni yapıyı yalnızca Türkiye ile sınırlı görmüyor. Şirket 2026’da hizmet modelini bölgesel bir marka haline getirme hedefiyle yurt dışı açılım planlarını da devreye alıyor. Avrupa başta olmak üzere farklı coğrafyalarda uygulanabilir bir operasyon mimarisi oluşturmayı amaçlayan Tepe Kurumsal, teknoloji odaklı hizmet yaklaşımını global ölçekte konumlandırmayı hedefliyor. Yeni kurumsal kimliğin temeli: Müşteri, Çalışan ve Sürdürülebilir Gelecek Yeni kurumsal kimliğin temelinin üç önemli odaktan oluştuğunu belirten Murat Altıkardeşler şöyle konuştu: “Müşteri, Çalışan ve Sürdürülebilir Gelecek… Bu üç başlık, yalnızca yeni kimliğimizin değil, aynı zamanda yürüttüğümüz tüm dönüşüm projelerinin ortak referans noktası. Artık bütün hizmet modelimizi bu üç eksen üzerinde şekillendiriyoruz. Müşteri odağında oldukça güçlü bir konumdayız. Türkiye’de yerli pazarın yaklaşık yüzde 10’una hitap ediyoruz. Bugün 2.000’den fazla müşterimize, 10.000’in üzerinde projede hizmet sunuyoruz. Sadece 2025 yılında 200 yeni markayı bünyemize kattık. Çoklu hizmet satışlarında bu yıl yüzde 20 büyüdük, gelecek yıl için ise yüzde 50 artış hedefliyoruz. Her yıl yüzde 10 seviyesinde organik büyüme gösteriyoruz.” dedi. Tepe Kurumsal’ın hedefi: EFQM 5 Yıldız Yetkinlik Belgesi EFQM Mükemmellik Modeli’nde 2026 yılı için ödül başvurusu hazırlıklarını yürüttüklerini söyleyen Murat Altıkardeşler, şöyle konuştu: “Altı şirketimizin katılımıyla kapsamlı bir özdeğerlendirme süreci yürüttük ve EFQM Mükemmellik Modeli’nde 2026 yılı için ödül başvurusu hazırlıklarımıza başladık. Kurumsal dönüşüm programımızın merkezine EFQM modelini yerleştirdik ve bu yaklaşımı hem mavi yaka hem de beyaz yaka çalışanlarımıza yaygınlaştırmayı hedefliyoruz. Modelin tüm yedi kriteri kapsamında çalışmalarımızı tamamlayarak özdeğerlendirme sürecini sonuçlandırdık. Odak grup çalışmaları, eğitimler ve farkındalık programlarıyla gelişim yolculuğumuzu sürdürüyoruz. Bu süreçte EFQM 5 Yıldız Yetkinlik Belgesi için başvurumuzu hazırlıyor ve yıl içerisinde Yetkinlik Ödülü almayı hedefliyoruz.” “2030 hedefimiz: Entegre hizmetten entegre veriye geçiş” Tepe Kurumsal’ın “sürdürülebilir gelecek” vizyonunu anlatan Altıkardeşler, kendilerini yalnızca temizlik, güvenlik veya yemek hizmeti sunan bir grup değil; veriye dayalı, dijitalleşmiş ve sürdürülebilirlik odaklı bir hizmet platformu olarak konumlandırdıklarını söyledi. HR, CRM, mobil uygulama ve bulut teknolojilerini kapsayan dört temel üzerinden 100’ün üzerinde dijital sürecin yeniden yapılandırıldığını; insansız temizlik araçları, IoT uygulamaları, veri odaklı yönetim sistemleri ve otomasyon yatırımlarının hızla büyüdüğünü belirtti. “Bugün bir AVM’de güvenliği sağlayan ekipten, aynı kampüste yemeği yapan ve tesis yönetimini yürüten ekibe kadar tüm operasyon Tepe Kurumsal çatısı altında birleşiyor. Odaklandığımız ve hayata geçirmek üzere olduğumuz operasyonların tek ekrandan izlenebildiği, risklerin önceden tahmin edildiği ve enerjinin optimize edildiği bir yapı hedefliyoruz. Bizim için 2030 sadece ‘entegre hizmet’ değil, aynı zamanda ‘entegre veri’ demek” sözleriyle geleceğe ilişkin yol haritasını paylaştı. Tepe Kurumsal Türkiye’nin istihdam sıralamasında 9. Sırada Konuşmasının sonunda çalışan odağı kapsamında Bilkent Holding çatısı altında yaklaşık 40.000 kişinin bulunduğunu, bunun 30.000’inin Tepe Kurumsal çatısı altında görev yaptığını söyleyen Altıkardeşler, şirketin Türkiye’nin istihdam sıralamasında 9. sırada yer aldığını ve kadın istihdamını artırmaya yönelik çalışmaların sürdüğünü aktardı. Tepe Akademi aracılığıyla yılda 1 milyonun üzerinde eğitim verildiğini, çalışan bağlılığını güçlendiren sadakat programlarının devrede olduğunu, Tepe Hayat yapısıyla deprem, yangın ve acil durumlara yönelik profesyonel eylem planları oluşturulduğunu dile getirdi.

Vodafone, Gaziantep’teki Yeni Teknoloji Merkezi İle Anadolu Sanayisini Geleceğe Hazırlayacak Haber

Vodafone, Gaziantep’teki Yeni Teknoloji Merkezi İle Anadolu Sanayisini Geleceğe Hazırlayacak

Şirket, iki yıl boyunca üstleneceği ana sponsorluk kapsamında kurduğu Vodafone Business Tech Hub Teknoloji Merkezi ile işletmelere akıllı fabrika, enerji güvenliği ve siber güvenlik gibi yenilikçi teknoloji çözümlerini gerçek bir üretim ortamında deneyimleme fırsatı sunacak. İşletmelerin dijitalleşmesine liderlik etme vizyonuyla faaliyet gösteren “Vodafone Business Tech Hub Teknoloji Merkezi”, Gaziantep Organize Sanayi Bölgesi’nde açıldı. Türkiye’nin sanayide dönüşüm kapasitesini artırmayı hedefleyen ve Gaziantep Sanayi Odası (GSO) ile Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) iş birliğiyle kurulan Uygulamalı KOBİ Yetkinlik Merkezi (Model Fabrika) içinde açılan merkez, işletmelerin gerçek üretim ortamında dijital dönüşüm teknolojilerini deneyimlediği bir alan olarak faaliyet gösterecek. Vodafone Business Tech Hub Teknoloji Merkezi’nin açılışına Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, Vodafone Türkiye CEO’su Engin Aksoy, Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Özlem Kestioğlu, Gaziantep Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Ünverdi ve Sanko Holding Yönetim Kurulu Başkanı Adil Sani Konukoğlu’nun yanı sıra kamu kuruluşları, sivil toplum ve akademi temsilcileri ile çok sayıda iş insanı katıldı. Açılış töreninde konuşma yapan Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin Gaziantep’in güçlü sanayisine vurgu yaptı. Şahin sözlerine şöyle devam etti: “Dijital dönüşüm artık sadece bir tercih değil, şehirlerin geleceğini belirleyen en stratejik alanlardan biri. Gaziantep olarak akıllı şehir teknolojilerini sanayimizle, üretim kapasitemizle ve genç insan kaynağımızla entegre eden güçlü bir model oluşturduk. Vodafone Business Tech Hub, bu vizyonun önemli bir ayağını tamamlıyor. Burada geliştirilecek çözümler hem işletmelerimizin verimliliğini artıracak hem de gençlerimize teknoloji tabanlı istihdam ve girişim fırsatları sunacak. Gaziantep’in üretimdeki gücünü dijitalleşmeyle daha ileriye taşıyacak bu iş birliğini şehir adına çok kıymetli buluyoruz.” “5 kıtadaki 5G deneyimimizi Türkiye’ye taşıyoruz” Vodafone Türkiye CEO’su Engin Aksoy, Gaziantep Model Fabrika’nın Anadolu sanayisi için önemli bir adım olduğunu belirterek şunları söyledi: “Artık 5G geleceğin değil bugünün teknolojisi. 5G’yi 1 Nisan 2026 itibarıyla tüm Türkiye’de hayata geçireceğiz. 5 kıtadaki 5G deneyimimizi ülkemize taşıyarak Türkiye’nin 81 ilinde, 922 ilçesinde en kapsamlı 5G hizmetini sunacağız. Model Fabrika içinde yer alan Vodafone Business Tech Hub, işletmelerimizin 5G’yi ve dijitalleşmenin tüm olanaklarını yerinde deneyimleyeceği, üretim verimliliğini ve rekabet gücünü artıracağı stratejik bir merkez olacak. Vodafone Business olarak Türkiye’deki her işletmenin yanında olmaya ve onları geleceğin teknolojileriyle buluşturmaya devam edeceğiz.” Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Özlem Kestioğlu da 5G’nin özellikle işletmelerin dijitalleşme yolculuklarını hızlandıracağını söyledi. “Bugün attığımız adım, sadece bir teknoloji merkezi açılışı değil; Gaziantep’in üretim gücünü ileri teknolojiyle buluşturarak yeni bir döneme taşıyan bir başlangıç. Bugün zeka çağında, işletmelerin dünyada rekabetçi olabilmeleri ve varlıklarını geleceğe taşıyabilmeleri için dijitalleşme artık bir zorunluluk. Yapay zekâ, bulut bilişim, 5G ve siber güvenlik gibi teknolojiler en büyük dönüştürücü etkiye sahip teknolojiler olarak öne çıkıyor. Biz de bu sebeple Vodafone Business Tech Hub ile bu teknolojileri işletmelerin deneyimine sunuyoruz. Özellikle 5G, tüm işletmelere daha düşük maliyet, daha yüksek verimlilik ve küresel rekabette güçlü bir konumlanma fırsatı sunuyor. Vodafone Business olarak bugün 1,7 milyon küçük işletmenin, 70 bin KOBİ’nin ve 5 bin büyük işletmenin teknoloji iş ortağıyız. Türkiye’deki veri merkezlerimiz ve küresel altyapımızla işletmelere uçtan uca teknoloji çözümleri sağlıyoruz. Gaziantep Model Fabrika’da hayata geçirdiğimiz Vodafone Business Tech Hub, bu vizyonun bu bölgedeki en güçlü adımı. Bu merkezde işletmeler; akıllı fabrika uygulamalarını, görüntü işleme, enerji verimliliği, bulut ve siber güvenlik çözümlerini gerçek üretim ortamında deneyimleyebilecek. Başta Gaziantep olmak üzere bölgedeki tüm işletmeleri Vodafone Business Tech Hub merkezimizi ziyaret etmeye ve tüm bu teknolojileri deneyimlemeye davet ediyorum.”dedi. Gaziantep Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Ünverdi ise konuşmasında şu mesajları verdi: “Bugün şehrimiz sanayisinin ileri teknolojiye geçişine katkıda bulunacak çok önemli bir merkezin açılışını, Gaziantep Sanayi Odası ve Vodafone iş birliğinde gerçekleştirmenin gururunu yaşıyoruz. Gaziantep Sanayi Odası Yetkinlik ve Dijital Dönüşüm Merkezi’nde kurulan “Vodafone Business Tech Hub”, firmalarımızın en büyük ihtiyacı olan ve hedeflerimiz arasında yer alan dijitalleşme konusunda; Vodafone’nin kurumsal ağı, teknoloji altyapısı ve sunduğu hizmetler ile bu süreci güçlendirecek, somut sonuçlar alınmasını ve farkındalık oluşmasını sağlayacak. Şirketlerimiz doğrudan hizmet aldıkları için işletmelerine özel iş modelleri ile dijital çözümlere çok daha kolay ulaşma imkanına sahip olacaklar. Gaziantep Sanayi Odası olarak bizler de Model Fabrikamızın tüm imkanlarını seferber ederek entegre bir anlayışla firmalarımızın dönüşüm süreçlerine destek olmaya devam edeceğiz. Sanayi kültürü, üretim çeşitliliği ve işlem hacmiyle örnek olan şehrimiz sanayisinin teknoloji ve katma değerli üretime geçişinde önemli bir işlevi yerine getirecek olan bu merkezin kurulmasında Vodafone Ailesine ve emeği olan herkese teşekkür ediyor, sanayimize, şehrimize ve ülkemize hayırlı olmasını temenni ediyorum.” Vodafone Business Tech Hub’da her işletmeye özel çözümler var Vodafone Türkiye, proje kapsamında Model Fabrika’ya iki yıl boyunca sponsor olarak Gaziantep’te “Vodafone Business Tech Hub” kurdu. Bu alan; işletmelerin, siber güvenlik, görüntü işleme, akıllı fabrika altyapıları ve enerji verimliliği gibi yenilikçi çözümleri fiziksel olarak deneyimlemesine olanak sağlayacak yeni bir teknoloji merkezi olarak konumlandı. Vodafone Business Tech Hub’da Akıllı Fabrika, Görüntü İşleme, İş Sağlığı ve Güvenliği, Red Enerji, Operasyonel Verimlilik ve Siber Güvenlik başlıklarında hazırlanan uygulama örnekleri, ziyaretçilerin dönüşüm süreçlerini yerinde gözlemleyebileceği gerçek kullanım senaryolarıyla sunuluyor. Ayrıca merkezde iş toplantıları, eğitimler, seminerler ve sanayiye yönelik büyük ölçekli etkinlikler düzenlenecek. Gaziantep Model Fabrika, sanayi işletmelerine dönüşümün üç evresi olan yalın üretim, dijitalleşme ve ileri analitiği üretim hattında birebir deneyimleyerek öğrenme fırsatı sunuyor. Bu yapı, özellikle KOBİ’lerin verimlilik artışı, rekabet gücü kazanımı ve sürdürülebilir üretim için ihtiyaç duyduğu teknoloji adaptasyonunu hızlandırmayı amaçlıyor. Gaziantep ve bölgedeki tüm işletmelerin, iş problemlerini getirerek, merkezde bulunan yerleşik Vodafone teknoloji uzmanları ile ihtiyaçlarına özel çözümler bulmaları hedefleniyor.

Mitsubishi Electric Türkiye’ye “En İyi İnsan ve Kültür Liderleri” Alanında İki Ödül Haber

Mitsubishi Electric Türkiye’ye “En İyi İnsan ve Kültür Liderleri” Alanında İki Ödül

GPTW “En İyi İnsan ve Kültür Liderleri” araştırması ve listesi, insan ve kültür profesyonellerinin liderlik yaklaşımlarını; iş sağlığı ve güvenliği, sosyal güvenlik, çalışan refahı ve kurum kültürü gibi kriterleri analiz ederek bu alandaki en iyi liderleri belirlemeyi amaçlıyor. Yapılan değerlendirmeler sonucunda Mitsubishi Electric Türkiye İnsan Kaynakları – Kurumsal İletişim – İdari İşler & Satın Alma Direktörü Kaan Gürışık, insan kaynakları uygulamalarını ileri taşıyan çalışmaları ve etkili liderliğiyle “En İyi İnsan ve Kültür Liderleri” listesinde en üst derece olan “Altın” ödüle layık görüldü. Ayrıca Gürışık, “İş Sağlığı ve Güvenliği ile İş ve Sosyal Güvenlik” alanlarındaki dikkat çeken başarılarıyla “En İyi Mevzuat Uyumu ve İş Yeri Güvenliği” özel ödülünün de sahibi oldu. Kaan Gürışık, ödüllerle ilgili yaptığı değerlendirmede, çalışan memnuniyeti ve refahını en üst seviyede tutma kararlılıklarının kendileri için en büyük motivasyon kaynaklarından biri olduğunun altını çizerek şunları söyledi: “Mitsubishi Electric Türkiye olarak, insan odaklı bakış açımızla çalışanlarımızı sürekli dinliyor ve onları süreçlerimizin aktif bir parçası haline getiriyoruz. Yeni yetenekleri sektöre kazandırmak ve onların gelişim süreçlerini desteklemek adına özveriyle çalışmaya devam ediyoruz. İşe alım süreçlerimizde çeşitlilik ve kapsayıcılık ilkelerini odağımıza alarak farklı yetenekleri şirketimize katıyor ve çalışanlarımızı süreçlerimizin aktif bir parçası haline getiriyoruz. Bununla birlikte dijitalleşme ve teknoloji yatırımlarımız sayesinde çalışanlarımıza uluslararası deneyimler sunmayı ve gelişimlerini küresel bir perspektifle desteklemeyi amaçlıyoruz. İş sağlığı ve güvenliği alanında da uluslararası standartları referans alarak güvenli, konforlu ve sürdürülebilir bir çalışma ortamı oluşturmak her zaman önceliğimiz.” Gürışık, “Bu iki ödüle layık görülmek benim için büyük bir gurur ve mutluluk kaynağı. Great Place To Work Türkiye’ye takdirleri için teşekkür ediyorum” diyerek sözlerini tamamladı. Mitsubishi Electric Türkiye, çalışan deneyimini sürekli geliştirmeye yönelik insan odaklı yaklaşımını sürdürerek, kurum kültüründe mükemmelliği gelecekte de kararlılıkla ileri taşımayı hedefliyor.

Otellerde Yapılan İlaçlamalar Sağlık Açısından Büyük Riskler Taşıyor! Haber

Otellerde Yapılan İlaçlamalar Sağlık Açısından Büyük Riskler Taşıyor!

Üsküdar Üniversitesi İş Sağlığı ve Güvenliği Bölümü Öğretim Üyesi, ARGE ve Yenilikçi Politikalar Direktörü Doç. Dr. Müge Ensari Özay, haşerelerle mücadelenin doğru şekilde yapılmaması durumunda ciddi sağlık risklerinin ortaya çıkabileceğine dikkat çekti. Oteller haşere ve kemirgenlerin üremesi için ideal ortamlar oluşturuyor… Otellerin, yoğun insan sirkülasyonunun olduğu, gıda servisinin yapıldığı ve farklı iklim koşullarında sürekli kullanılan alanlar olduğunu bunun da haşere ve kemirgenlerin üremesi için ideal ortamları beraberinde getirdiğini kaydeden Doç. Dr. Müge Ensari Özay, “Hamamböceği, tahtakurusu, kemirgen, sinek ve sivrisinek gibi zararlılar yalnızca konforu bozmakla kalmaz; salmonella, escherichia coli, leptospiroz, hantavirüs ve alerjen partiküller gibi halk sağlığını tehdit eden riskleri taşır. Bu nedenle ilaçlama uygulamaları hem gıda güvenliğini hem misafir sağlığını hem de işletmenin yasal yükümlülüklerini korumak için kritik öneme sahiptir. Doğru pestisit kontrol stratejileri, otelleri biyolojik bulaşlardan ve hijyen skandallarından koruyarak işletmenin sürdürülebilirliğini doğrudan etkiler.” dedi. Pestisitler kontrollü kullanılmadığında akut ve kronik sağlık riskleri doğurabiliyor “Otellerde yapılan ilaçlamalar sağlık açısından büyük riskler taşır.” diyen Doç. Dr. Müge Ensari Özay, şöyle devam etti: “Pestisitler kontrollü kullanılmadığında akut ve kronik sağlık riskleri doğurabilir. Akut etkiler arasında solunum yolu irritasyonu, göz-kulak-burun yanması, baş ağrısı, mide bulantısı, ciltte kızarıklık veya nörolojik belirtiler bulunur. Kronik maruziyetlerde ise endokrin sistem bozuklukları, bazı kanser türleri, nörotoksik etkiler ve üreme sağlığı üzerinde olumsuz sonuçlar literatürde yer almaktadır. Özellikle kapalı alanlarda yapılan sisleme, fumigasyon veya yüksek hacimli uygulamalar sonrası yüzeylerde pestisit kalıntısı kalabilir ve bu kalıntılar çocuklar, yaşlılar, hamileler ve astım hastaları için daha ciddi riskler yaratır. Yanlış doz, etiket dışı kullanım ve yetersiz havalandırma zehirlenme riskini artıran başlıca faktörlerdir.” Otel ilaçlamasında İSG açısından dikkat edilmesi gereken kurallar! Otellerde ilaçlama yapılırken İSG açısından dikkat edilmesi gereken temel kurallar bulunduğuna işaret eden Doç. Dr. Müge Ensari Özay, “Türkiye’de 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’na göre işveren, çalışanlarını kimyasal risklere karşı bilgilendirmek, uygun kişisel koruyucu donanım (maske, gözlük, eldiven, tulum) sağlamak ve güvenlik bilgi formlarını (SDS/MSDS) erişilebilir kılmak zorundadır. Uygulama sırasında yalnızca eğitimli ve yetki belgesine sahip personel çalışmalı, kapalı alanlarda havalandırma sağlanmalı ve alanda yetkisiz kişilerin bulunmasına izin verilmemelidir. Ayrıca risk değerlendirmesi yapılmalı, kullanılan kimyasalların etiket talimatlarına uyulmalı ve tekrar giriş süreleri kayıt altına alınmalıdır.” diye konuştu. Tamamı ruhsatlandırılmış ürünler olmak zorunda! Türkiye’de otellerde ilaçlama ile ilgili yasal düzenlemeler çerçevesinde otellerde kullanılan pestisitlerin tamamının, Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından ruhsatlandırılmış halk sağlığı amaçlı ürünler olmak zorunda olduğunu anlatan Doç. Dr. Müge Ensari Özay, “Halk Sağlığı Alanında Haşere ile Mücadele Usul ve Esasları” ve “Biyosidal Ürünler Yönetmeliği” nin hangi ürünlerin, hangi dozlarda, hangi alanlarda kullanılabileceğini düzenlediğini söyledi ve “Uygulamayı yapan firmaların sorumlu müdür bulundurması, uygulayıcılarının yetki belgesine sahip olması ve yapılan işlemlerin kayıt altına alınması zorunludur. Ayrıca 6331 sayılı İSG Kanunu, kimyasalların kullanımı sırasında işverenin eğitim, bilgilendirme ve koruma yükümlülüklerini belirler. Bu çerçevede oteller hem sağlık hem de mevzuat uyumunu sağlamakla yükümlüdür.” şeklinde konuştu. Uyarı notu bırakılmalı, uygulama saatleri önceden duyurulmalı! İlaçlama hizmeti veren firmaların denetiminin, İl ve İlçe Sağlık Müdürlükleri ile Tarım ve Orman Bakanlığı birimleri tarafından yapıldığını da dile getiren Doç. Dr. Müge Ensari Özay, şöyle devam etti: “Ancak sıklık, illere, turizm yoğunluğuna ve şikâyet bildirimlerine göre değişkenlik gösterebilir. Firmaların ruhsat geçerliliği, kullanılan ürünlerin etiket ve ruhsat uygunluğu, uygulayıcı sertifikaları ve kayıt tutma süreçleri düzenli olarak kontrol edilir. Oteller ilaçlama süreçlerinde personel bilgilendirmesi yasal bir zorunluluktur. 6331 sayılı kanun gereği çalışanların maruz kalabileceği kimyasallar hakkında bilgilendirilmesi, eğitim verilmesi ve gerekli koruma ekipmanının sağlanması gerekir. Misafir bilgilendirmesi ise mevzuatta açık bir zorunluluk olarak yer almasa da uluslararası iyi uygulamalarda oda kapısına uyarı notu bırakılması, uygulama saatlerinin önceden duyurulması veya kapatma sürelerinin misafirlere bildirilmesi önerilir.” En koruyucu yaklaşım 24 saatlik bekleme ve güçlü havalandırma İlaçlamadan sonra odalar veya ortak alanların kullanım süresinin, kullanılan ürünün türüne ve uygulama metoduna göre değiştiğini de ifade eden Doç. Dr. Müge Ensari Özay, sözlerini şöyle tamamladı: “Etiket talimatlarında belirtilen ‘tekrar giriş (re-entry)” süresi temel referanstır; bazı yüzey spreylerinde 1–2 saatlik havalandırma yeterliyken sisleme veya fumigasyon gibi yoğun uygulamalarda süre 12–24 saati aşabilir. Oda veya ortak alan tekrar kullanılmadan önce mutlaka havalandırılmalı, temas yüzeyleri temizlenmeli ve gıda hazırlama alanlarında ekstra hijyen sağlanmalıdır. Etiket talimatı net değilse, en koruyucu yaklaşım 24 saatlik bekleme ve güçlü havalandırmadır.”

Enerjisa Enerji’de Üst Düzey Atama Haber

Enerjisa Enerji’de Üst Düzey Atama

Yılmaz, Enerjisa Enerji’nin stratejik büyüme hedefleriyle uyumlu olarak, insan odaklı kurum kültürünün gelişimine ve geleceğin yeteneklerini destekleyen dönüşüm çalışmalarına liderlik edecek. Enerjisa Enerji, sektöründe lider olduğu elektrik dağıtım ve perakende satış faaliyetlerinin yanı sıra; müşteri çözümleri ve Eşarj şirketiyle enerji verimliliği, e-mobilite ve yenilenebilir enerji alanlarında yürüttüğü çalışmalarla Türkiye’nin enerji dönüşümüne katkı sağlıyor. Şirketin insan odaklı dönüşüm ve sürdürülebilir büyüme vizyonu doğrultusunda Berrin Yılmaz Enerjisa Enerji İnsan ve Kültür Bölüm Başkanı (CHRO) olarak atandı. Yılmaz 1 Kasım’da İnsan ve Kültür Bölüm Başkanlığını görevini Yakup Aydilek’ten devraldı. Enerjisa Enerji’nin insan ve kültür yapılanmasında yeni bir dönemi başlatacak olan Berrin Yılmaz, şirketin sürdürülebilir büyüme ve dönüşüm hedefleriyle uyumlu biçimde çalışan deneyimini güçlendiren, yetenekleri geleceğe hazırlayan ve kurum kültürünü sürekli yenileyen bir liderlik anlayışını hayata geçirecek. Yılmaz, dijitalleşmenin getirdiği yeni beceri ihtiyaçlarını, tüm çalışanları kapsayan gelişim programlarıyla bütünleştirirken; İş sağlığı ve güvenliği kültürü ile bağlılık ve gelişim uygulamalarını daha da derinleştirecek. Bu yaklaşımla Enerjisa Enerji, enerji sektöründe teknolojinin yanında kültür, değer ve insan gücüyle de fark yaratan bir kurum olma yolculuğunu sürdürecek. Murat Pınar: İnsana yapılan yatırım, sürdürülebilir başarının en güçlü teminatıdır Enerjisa Enerji İnsan ve Kültür Bölüm Başkanlığı’na Berrin Yılmaz’ın atamasını değerlendiren Enerjisa Enerji CEO’su Murat Pınar: “Enerjisa Enerji olarak, ‘Herkes için daha iyi bir gelecek’ vizyonumuzun merkezine insanı koyuyor, dönüşümün kalıcı olabilmesi için kültürümüzden güç almamız gerektiğine inanıyoruz. Bu anlayışla şirketimizin en büyük itici gücü olan İnsan ve Kültür yapılanmamıza liderlik edecek Sayın Berrin Yılmaz’ın aramıza katılmasından büyük bir memnuniyet duyuyorum. Deneyimi ve vizyonuyla ‘insan odaklı’ dönüşüm yolculuğumuza önemli katkılar sağlayacağına yürekten inanıyorum.” dedi. Berrin Yılmaz: Geleceğin çalışma kültürünü birlikte şekillendireceğiz Yeni göreviyle ilgili değerlendirmelerde bulunan Enerjisa Enerji İnsan ve Kültür Bölüm Başkanı (CHRO) Berrin Yılmaz: “Türkiye’nin enerji dönüşümüne liderlik eden ve 11 bin çalışanı ile kritik bir kamu hizmetini yerine getiren Enerjisa Enerji bünyesinde ‘Herkes İçin Daha İyi Bir Gelecek’ vizyonuyla tam bir uyum içinde yeni görevime başlıyorum. Tüm çalışma arkadaşlarımla birlikte, insanı merkeze alan bir anlayışla geleceğin çalışma kültürünü çevik ve kapsayıcı bir yapıyla inşa etmek için çalışırken bir yandan da iş sağlığı ve güvenliğini önceliklendirirken, çalışan deneyimini sürekli geliştiren, yetenekleri geleceğe hazırlayan uygulamalara odaklanmaya devam edeceğiz.” ifadelerini kullandı. Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

Eti Bakır İlk Sürdürülebilirlik Raporunu Yayımladı Haber

Eti Bakır İlk Sürdürülebilirlik Raporunu Yayımladı

Türkiye’nin bakır ihtiyacının yaklaşık %20’sini karşılayan Eti Bakır, çevresel, sosyal ve yönetişim alanlarındaki performansını bütüncül bir bakışla değerlendirdiği ilk sürdürülebilirlik raporunu yayımladı. İklimle İlgili Finansal Açıklamalar Görev Gücü (TCFD) çerçevesinin gerekliliklerini de dikkate alarak Global Reporting Initiative (GRI) Standartları doğrultusunda hazırlanan rapor, şirketin 2024 raporlama dönemine ait faaliyetlerini, sürdürülebilirlik stratejisini, iklim riski yönetimini ve toplumsal katkı projelerini kapsıyor. Eti Bakır Genel Müdürü Asım Akbaş, sürdürülebilirlik yaklaşımının yalnızca bir uyum süreci değil, uzun vadeli bir değer yaratım stratejisi olduğunu vurgulayarak şu değerlendirmede bulundu: “Karbon ayak izimizi azaltmak, enerji performansımızı güçlendirmek, su verimliliğimizi artırmak ve iklim risklerini etkin şekilde yönetmek için yatırımlarımızı hızlandırıyoruz. Bu yolculukta temel hedefimiz, çevresel etkilerimizi azaltırken topluma ve ekonomiye kalıcı katkı sağlamak. 2030 hedeflerimizi içeren stratejik yol haritamız doğrultusunda; yenilenebilir enerji kullanımı, döngüsel ekonomi uygulamaları ve sürdürülebilir ürün geliştirme alanlarında somut adımlar atıyoruz. Eti Bakır olarak sürdürülebilir madenciliği, gelecek nesiller için uzun soluklu bir değer zinciri haline getirmeyi amaçlıyoruz.” ENERJİDE VERİMLİLİK, KARBONDA DÜŞÜŞ 2024 yılında Eti Bakır tesislerinde yürütülen enerji verimliliği projeleri sayesinde 12.672 ton karbon emisyonu önlendi. Şirket, aynı dönemde kendi faaliyetlerinden kaynaklanan Kapsam 1 emisyonlarını %11 oranında azaltırken iş ortaklarından kaynaklanan Kapsam 3 emisyonlarını da ilk kez kamuoyuyla paylaşarak, bütüncül bir iklim mücadelesinin önemine dikkat çekti. Küre tesisinde uygulanan atık ısıdan enerji geri kazanım sistemi sayesinde üretim sürecinde ortaya çıkan ısı yeniden enerjiye dönüştürülerek karbon salımı azaltıldı. Murgul tesisinde ise 20 MW kurulu güce sahip hidroelektrik santral (HES) ile 2024 yılında 66.368.377 kWh elektrik üretildi; böylece tesisin enerji ihtiyacının önemli bir bölümü yenilenebilir kaynaklardan karşılandı. Mazıdağı tesisinde ise pirit içindeki kükürtün sülfürik aside dönüştürülmesinde ortaya çıkan buhar enerji üretim tesisinde değerlendirilerek enerji ihtiyacının %70’i sağlandı. Eti Bakır, bu sistemlerle hem üretim süreçlerinde enerji verimliliğini artırdı hem de karbon ayak izini azaltmaya yönelik yatırımlarını çeşitlendirdi. Tüm tesislerinde enerji verimliliği ölçüm altyapısını güçlendiren şirket, enerji tüketimini artık gerçek zamanlı olarak takip ediyor ve performans iyileştirme projelerini veri temelli biçimde planlıyor. TASARRUF VE ÇEVRESEL ETKİ ÖNCELİKLENDİRİLİYOR Rapor, 2024 yılında gerçekleştirilen sistem iyileştirmeleriyle 3,2 milyon metreküp su tasarrufu sağlandığını ortaya koyuyor. Küre, Murgul ve Mazıdağı tesislerinde devreye alınan yağmur suyu toplama sistemleri ve geri devir hatları, üretim süreçlerinde kullanılan suyun önemli bir bölümünün yeniden kazanılmasına olanak tanıdı. Gerçekleştirilen projeler sonucunda Mazıdağı tesisinde proses suyunun %28’i yeniden kullanılabilir hale getirildi ve “yeşil su ayak izi” hesaplanarak kamuoyuyla paylaşıldı. Eti Bakır, su yönetiminde yalnızca tasarruf değil, yeniden kullanım oranını da artırmayı da önceliklendirerek doğal kaynak üzerindeki baskıyı azaltmayı hedefliyor. Bu bütüncül yaklaşımıyla Eti Bakır Mazıdağı Metal Geri Kazanım ve Entegre Gübre Tesisleri, Yurt Madenciliğini Geliştirme Vakfı tarafından “Sürdürülebilir Madencilik Ödülü”ne layık görüldü. Şirket, çevresel yönetim, enerji verimliliği, iş sağlığı ve güvenliği ile toplumsal sorumluluk alanlarında yürüttüğü çalışmalarla sektörde örnek bir model oluşturmaya devam ediyor. 6.767 ÇALIŞAN, BİNLERCE KİŞİYE SOSYAL KATKI Eti Bakır, Türkiye genelindeki 8 işletmesi ve 6.767 çalışanıyla ülke ekonomisine ve istihdama önemli katkı sağlıyor. 2024’te kadın çalışan oranını %25 artıran şirket, kapsayıcı insan kaynakları politikalarıyla madencilikte cinsiyet dengesi adına önemli bir adım attı. Tüm tesislerde Etik ve Uyum Politikaları kapsamında 1.800 saati aşan eğitimler düzenlenirken, Etik Destek Hattı devreye alındı. Şirket, aynı zamanda 5.285 çalışanına toplam 99.427 saat iş sağlığı ve güvenliği (İSG) eğitimi vererek operasyonel güvenlik kültürünü güçlendirdi. Sosyal sorumluluk alanında ise “Çevre Müfettişleri Projesi” kapsamında 4.448 öğrenciye çevre farkındalığı eğitimi verildi. Eti Bakır, toplumsal kalkınmanın sürdürülebilir üretimle birlikte ilerlemesi gerektiği inancıyla yerel istihdam, eğitim ve farkındalık projelerine öncelik vermeye devam ediyor. 2,3 MİLYON AĞAÇ DİKİLDİ Eti Bakır, Türkiye genelindeki sekiz işletmesinde yürüttüğü ağaçlandırma çalışmalarıyla bugüne kadar 2,3 milyon ağacın dikimini gerçekleştirdi. Sadece Siirt ve Küre işletmelerinde 1,4 milyonun üzerinde ağaç toprakla buluşturularak doğaya kalıcı katkı sağlandı. Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.