Hava Durumu
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Itfaiye

Kapsül Haber Ajansı - Itfaiye haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Itfaiye haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Adana'da Özel Gereksinimli Ahmet, 1 Günlüğüne İtfaiye Eri Oldu Haber

Adana'da Özel Gereksinimli Ahmet, 1 Günlüğüne İtfaiye Eri Oldu

Adana Büyükşehir Belediyesi İtfaiyesi, özel gereksinimli çocukların kalplerine misafir oldu Özel gereksinimli Ahmet’in hedefi itfaiyeci olmaktı. Adana Büyükşehir Belediye İtfaiyesi, Ahmet’in hayalini gerçekleştirmek için harekete geçti. Mehmet Kamuran Tekin Özel Eğitim Uygulama Okulu’nda eğitim gören 16 yaşındaki Ahmet’i doğum gününde yalnız bırakmayan Adana Büyükşehir Belediyesi İtfaiyesi, hem Ahmet’le güzel bir gün geçirdi hem de onun en büyük hayalini birkaç saatliğine de olsa gerçeğe dönüştürdü. Annesi Ahmet’in küçük yaşlardan itibaren, “Büyüyünce ne olacaksın?” sorusuna; “İtfaiyeci olup yangın söndüreceğim” cevabı verdiğini belirterek, itfaiye erlerini çok sevdiğini söyledi. İtfaiye aracıyla birlikte okulu ziyaret edip hem Ahmet’in doğum gününü kutlayan hem de ona itfaiye eri olmanın mutluluğunu yaşatan Adana Büyükşehir Belediyesi İtfaiyecileri; “Bugün bu özel çocuklarımızın kalplerine misafir olmaya geldik. Ahmet’i mutlu gününde yalnız bırakmak istemedik” diyerek duygularını paylaştılar. Adana Büyükşehir Belediye İtfaiyesi Erlerinin giydiği üniformayı giyen Ahmet, ateşsiz yangın söndürme tatbikatı yaptı. Doğum gününde pasta kesip itfaiye aracına binen, birkaç saatliğine de olsa itfaiye eri olup yangın söndüren Ahmet, halay ve oyunlarla mutluluğunu perçinledi.

İzmir’de Yağmur Alarmı Haber

İzmir’de Yağmur Alarmı

Kritik bölgelerde ekipler konuşlandırıldı, kriz masası oluşturuldu, dere yatakları ile yağmursuyu hatlarında ek kontroller yapıldı, vidanjör ve motopomp araçları da hazır bekletilmeye başlandı. İZSU Genel Müdürlüğü ve İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı birimler, Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün yaptığı yağış uyarısının ardından teyakkuz durumuna geçti. Konak, Karabağlar, Buca, Karşıyaka, Çiğli, Bornova, Bayraklı ve Gaziemir gibi yoğun yerleşim bölgelerinde ekipler kritik noktalara yönlendirildi. İZSU Genel Müdürlüğü yetkilileri, yağışın şiddetine göre ekiplerin sahada anında yer alacağını belirterek, “Meteorolojinin sarı kod uyarısı doğrultusunda tüm ekiplerimiz görev başında. Kriz masası oluşturduk ve tüm teknik ekibimizi görevlendirdik. Dere yatakları, yağmursuyu hatları, pompa istasyonlarımız ve kritik noktalarda kontroller yapıldı. Tüm araç filomuz hazır durumda. 24 saat esasına göre çalışacağız. Vatandaşlarımızdan da mazgallara çöp ve atık atmamaları, su baskını riski gördükleri yerleri Alo 185 üzerinden bize bildirmeleri önem taşıyor” dedi. Alınan başlıca önlemler ise şöyle: • Son 48 saat içinde temizlenen dere güzergâhlarında yeniden kontroller yapıldı, ızgara ve mazgallarda tıkanmaya neden olabilecek malzemeler temizlendi. •Vidanjör, kombine kanal temizleme ve motopomp araçları hazırlandı. Ani su birikintilerine müdahale için 24 saat görev yapacak ekipler oluşturuldu. •Kritik geçiş noktalarında saha ekibi sayısı artırıldı. Özellikle su baskınlarının daha önce yaşandığı bölgelerde nöbetçi ekipler görevlendirildi. •Yağışın şiddetine göre pompaj merkezleri ve ana kolektörler anlık izlemeye alındı. •Olası acil durumlarda hızlı müdahale için ilçe belediyeleri ve itfaiye ile koordinasyon halinde çalışma planı hazırlandı. Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

Uzmanlara Göre Kocaeli’nde Facia Göz Göre Göre Geldi! Haber

Uzmanlara Göre Kocaeli’nde Facia Göz Göre Göre Geldi!

İş Sağlığı ve Güvenliği Uzmanları Dr. Öğr. Üyesi Rüştü Uçan, Dr. Öğr. Üyesi Nuri Bingöl ve Dr. Öğr. Üyesi Hacer Kayhan olayın temel nedeninin yanıcı maddelerin bulunduğu tesisin yeri, ruhsatlandırma sürecindeki eksiklikler ve denetim zafiyeti olduğunu belirterek, facianın ‘göz göre göre geldiği’ uyarısında bulundu. Acil çıkış eksikliğinin can kayıplarını doğrudan etkilediğini söyleyen İş Sağlığı ve Güvenliği Bölüm Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Rüştü Uçan, “Yangın tek çıkışın olduğu yere yakın bir yerde başlarsa, yangın büyüdükten sonra dışarıdan gelenler müdahale edemedikleri için orada kaç kişi kalırsa vefatla karşılaşıyoruz.” dedi. Dr. Öğr. Üyesi Nuri Bingöl: “Önceden alınacak basit önlemlerle, zarar sıfıra indirilebilir. İşverenlerin, ruhsatlama ve denetim süreçlerinde itfaiyeyi ve iş güvenliği uzmanlarını sürece aktif olarak dahil etmesi gerekir. Patlamadan korunma kültürünü işin başında oluşturmak, sonradan alınacak önlemlerden çok daha etkili ve hayat kurtarıcıdır.” Dr. Öğr. Üyesi Hacer Kayhan: “Yangını ya da alevi bir kişi başlatmaz; yangını ihmal başlatır.” Kocaeli’nin Dilovası ilçesinde bir kozmetik fabrikasında meydana gelen ve 6 kişinin yaşamını yitirdiği feci yangın, iş sağlığı ve güvenliği uzmanları tarafından mercek altına alındı. Dr. Öğr. Üyesi Rüştü Uçan: “Fabrika temel güvenlik standartlarına uymuyor” Üsküdar Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi İş Sağlığı ve Güvenliği Bölüm Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Rüştü Uçan, 50 kişinin çalıştığı tesisin "depo" olarak ruhsatlandırılmış olabileceği şüphesini dile getirerek, bu durumun hem ruhsat verenleri hem de işvereni sorumluluk altına soktuğunu belirtti. Dr. Öğr. Uçan, fabrikanın temel güvenlik standartlarına uymadığını ifade ederek, “Burası kesinlikle bir fabrika. Depoda öyle 50 kişi falan çalışmaz... Fabrikaysa da fabrikanın 50 kişinin çalıştığı fabrikada tek giriş çıkış olan bir yer olmaz. Mutlaka fabrikanın en aşağı iki veya üç tane acil çıkışı olması lazım. Burada da öyle bir olay yok.” dedi. Acil çıkış eksikliği can kayıplarını doğrudan etkiledi Acil çıkış eksikliğinin can kayıplarını doğrudan etkilediğini söyleyen Dr. Öğr. Üyesi Rüştü Uçan, “Yangın tek çıkışın olduğu yere yakın bir yerde başlarsa, yangın büyüdükten sonra dışarıdan gelenler müdahale edemedikleri için orada kaç kişi kalırsa vefatla karşılaşıyoruz.” ifadesinde bulundu. Depo ruhsatı alan işletmelerde iş güvenliği uzmanı bulundurma zorunluluğunun olmamasının riskine de dikkat çeken Uçan, “Depo olursa iş güvenliği uzmanı çalıştırma gibi bir zorunluluk yok. Tamamen kendi istedikleri gibi hareket ediyorlar.” şeklinde konuştu. Üsküdar Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekan Yardımcısı ve İSG Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Nuri Bingöl, olayın sadece bir yangın değil, bir patlama dizisi ile başladığına vurgu yaparak teknik riskleri açıkladı. Dr. Öğr. Üyesi Nuri Bingöl, yangın anında yangın söndürücülerin bile işe yaramadığını belirtti. Dr. Bingöl, kullanılan hammaddenin tehlike seviyesine ilişkin, “Öncelikle bir patlamanın olduğu değerlendiriliyor ki birkaç üst üste patlama var. Yani bir patlayıcı ortam patlaması, ATEX dediğimiz patlama kısmında. Şimdi bu tip patlamalarda yangın söndürücüler çok fazla işe yaramıyor.” ifadesinde bulundu. Kozmetik sektöründe kullanılan alkol tehlike yaratıyor Yanıcı sıvıların depolanma şartlarına değinen Dr. Öğr. Üyesi Bingöl, kozmetik sektöründe kullanılan alkolün neden olabileceği tehlikeye dikkat çekti. Bingöl, “Bir parfümeri deposundan bahsediyoruz, muhtemelen tabii ki alkol kullanılıyor. Bu tip yanıcı sıvılar parlama noktası düşük sıvılardır. Alkolün yanlış bilmiyorsam 12.6 derecedir parlama noktası. Bu şu demektir: Bu 12.6 derecenin üstündeki her sıcaklıkta buhar üretir bu malzeme... Yanma gaz fazında olduğu için, bu ortamdaki alkolün de durumu budur.” dedi. Kimyasal ve yanıcı maddelerin kullanıldığı bir tesis OSB dışında olmamalı Kimyasal ve yanıcı maddelerin kullanıldığı bir tesisin Organize Sanayi Bölgesi (OSB) dışında, yerleşim yerlerinin ortasında bulunmasını eleştiren Dr. Öğr. Üyesi Bingöl, “Bir kere tesisin yeri yanlış. Bu tip yerleri biz genelde organize sanayi bölgelerinde bekleriz... Yani zaten binanın yeri mahalle arasında olması bir garabet... Altta bir kesme, bükme yeri var, yani bir metal atölyesi var ki altta sıcak çalışma yapılıyordur. Metalin kestiği kıvılcım çıkacak, kıvılcım yine tutuşturucu kaynak olarak rol oynayabilir. Neresinden tutsanız bir yanlışlık var.” şeklinde konuştu. OSB’ler “ihtisas alanı” olduğu için itfaiye ekipleri daha bilinçli ve deneyimli Dr. Bingöl, organize sanayi bölgelerinin (OSB) “ihtisas alanı” olması nedeniyle bu bölgelerdeki itfaiye ekiplerinin daha bilinçli ve deneyimli olduğunu söyleyerek, “Organize sanayi bölgelerinde itfaiye, ruhsatlama aşamasından itibaren sürecin içinde yer alıyor. Hangi tesiste ne üretildiğini, neyin depolandığını, hangi kimyasalların kullanıldığını önceden biliyor. Dolayısıyla bir yangın çıktığında müdahale planı önceden hazır oluyor. Ancak mahalle arasındaki küçük fabrikalarda bu bilgiye sahip olunmadığı için müdahale gecikebiliyor veya yanlış yöntem uygulanabiliyor.” diye konuştu. Yangın güvenliğinde asıl mesele patlayıcı ortamın riski Yangın güvenliğinde asıl meselenin patlayıcı ortam riski olduğuna dikkat çeken Dr. Öğr. Üyesi Nuri Bingöl, “Patlamadan korunma üç aşamalı bir sistem. Birincisi patlayıcı ortamı hiç oluşturmamak. İkincisi, oluşuyorsa tutuşmasını engellemek. Üçüncü aşama ise patlama meydana geldiğinde etkilerini azaltmak. Biz genellikle üçüncü aşamayı konuşuyoruz; sprinkler sistemleri, tatbikatlar, köpükle müdahale gibi önlemler hep bu aşamaya girer. Oysa asıl başlamamız gereken yer birinci aşamadır: patlayıcı ortamın hiç oluşmamasıdır.” dedi. Mevzuata göre patlayıcı ortam riski bulunan işyerlerinde çalışanların patlayıcı ortamların tehlikelerinden korunması hakkındaki yönetmelik kapsamında doküman hazırlanmasının zorunlu olduğunu hatırlatan Dr. Öğr. Üyesi Bingöl, “Risk değerlendirmesinin içinde bu dokümanın mutlaka yer alması gerekir. Depolama koşulları, yanıcı sıvıların açıkta bulundurulmaması, düşük parlama noktası olan kimyasalların güvenli ortamlarda saklanması sağlanmalı. Bu önlemler, patlayıcı buharların kapalı ortamlarda birikmesini önler.” ifadesinde bulundu. Basit önlemler hayat kurtarır! Dr. Öğr. Üyesi Nuri Bingöl, sanayi tipi kazalarda can kayıplarını azaltmanın mümkün olduğunu dile getirerek, “Önceden alınacak basit önlemlerle, zarar sıfıra indirilebilir. İşverenlerin, ruhsatlama ve denetim süreçlerinde itfaiyeyi ve iş güvenliği uzmanlarını sürece aktif olarak dahil etmesi gerekiyor. Patlamadan korunma kültürünü işin başında oluşturmak, sonradan alınacak önlemlerden çok daha etkili ve hayat kurtarıcıdır.” şeklinde konuştu. Dr. Öğr. Üyesi Nuri Bingöl, parfüm gibi yanıcı ve patlayıcı kimyasalların üretildiği tesislerin mahalle aralarında kurulmasının ciddi risk oluşturduğunu belirterek, “Eğer belediye, burada ‘parfüm üretimi’ yapıldığına dair bir ruhsat verdiyse, itfaiyenin de bundan haberdar olması gerekir. Çünkü ruhsatlama aşamasında itfaiyenin, tesisin mevzuata uygun olup olmadığını denetlemesi gerekir. Ancak görünen o ki, bu bina mahalle arasında yer alıyor ve büyük olasılıkla üretim süreciyle ilgili itfaiye detaylı bilgiye sahip değildi. Oysa böyle bir tesis organize sanayi bölgesinde olsaydı, itfaiye kuruluş aşamasından itibaren süreci denetler, olası riskleri önceden belirlerdi.” dedi. Ruhsatlama aşamasında çok disiplinli denetim şart Dr. Bingöl, ruhsatlama sürecinin sadece belediyelerle sınırlı kalmaması, itfaiye, çevre ve iş sağlığı uzmanlarının da sürece aktif olarak dahil edilmesi gerektiğini ifade ederek, “Eğer parfüm üretimi gibi yanıcı kimyasalların yer aldığı bir faaliyet söz konusuysa, o tesisin uygunluğu birçok açıdan değerlendirilmeli. Depolama koşulları, havalandırma sistemi, elektrikli ekipmanların patlamaya dayanıklılığı gibi teknik kriterler dikkate alınmalı. Bu nedenle ihtisas bölgeleri, sadece üretim için değil, güvenlik kültürü açısından da büyük önem taşıyor.” diye konuştu. Dr. Hacer Kayhan: “Yangını ya da alevi bir kişi başlatmaz; yangını ihmal başlatır” Üsküdar Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi İş Sağlığı ve Güvenliği Bölümünden Dr. Öğr. Üyesi Hacer Kayhan da binanın fiziksel yapısına dair önemli bir tespitte bulunarak, ruhsatlandırma sürecindeki çoklu kurum sorumluluğunu hatırlattı. Dr. Öğr. Üyesi Hacer Kayhan, parfüm üretimi gibi yanıcı, uçucu ve patlayıcı kimyasallarla çalışılan tesislerin mahalle aralarında yer alamayacağını ifade ederek, yaşanan olayın ihmaller zincirine işaret ettiğini belirtti. Yangını ihmal başlatıyor! Olayı değerlendiren Dr. Kayhan, “Yangını ya da alevi bir kişi başlatmaz; yangını ihmal başlatır. Dolayısıyla öncelikle ‘ihmal nerede yapılmış?’ sorusunu sormamız gerekiyor.” dedi. Dr. Öğr. Üyesi Kayhan, parfüm üretiminin niteliğine dikkat çekerek, “Parfüm üretiyorsa, orada alkol, çözücüler ve uçucu organikler var — yani parlayıcı, patlayıcı ve yanıcı kimyasallarla çalışılan bir tesis bu. Böyle bir tesisin olması gereken yer burası değil.” ifadesinde bulundu. Ruhsatlama zincirinde birçok kurum var… Ruhsatlama sürecindeki çoklu sorumluluğa işaret eden Dr. Öğr. Üyesi Hacer Kayhan, şunları kaydetti: “Bir tesisin bu tür faaliyetlere uygun olup olmadığına dair onay birden fazla kurum tarafından verilir. Belediye, eğer belediye sınırları içindeyse ruhsat verir; itfaiye uygunluk raporu düzenler; Sanayi Bakanlığı tehlikeli kimya nedeniyle sürece dahil olur; Çalışma Bakanlığı ise iş güvenliği perspektifinden denetler. Biz önce yukarıdan başlamalıyız: Kim onay verdi, hangi koşullarda verdi? Orada görünen ek bina, kaçak kat izlenimi veriyor. Depolama alanı olarak kullanılan bölümler, ruhsatlı çıkmayabilir. Alt kısım için ‘ruhsatı var’ deniyor ama neyin ruhsatı olduğu sorgulanmalı metal atölyesi ruhsatı mı, depo ruhsatı mı? Depo ruhsatıyla üretime başlanmışsa bu suçtur.” Cezai ve idari sorumluluklar netleşmeli Dr. Öğr. Üyesi Kayhan, bu tür olayların önlenebilir olduğunu vurgulayarak şu çağrıda bulundu: “Biz meslekten olarak bu tür kazaların önlenebilir olduğunu biliyoruz. Alınacak her önlem bir can kurtarabilir. Ruhsatlandırma, denetim ve uygunluk süreçlerinde sorumluluklar netleştirilmeli; gerektiğinde idari ve cezai süreç işletilmeli.”

Büyükşehir İtfaiyesi yeni tesislerle daha da güçleniyor Haber

Büyükşehir İtfaiyesi yeni tesislerle daha da güçleniyor

Türkiye’de örnek gösterilen itfaiye teşkilatına sahip olan Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, ihtiyaç olan bölgelere modern itfaiye binaları kazandırarak hizmet kalitesini artırıyor. Bu kapsamda Büyükşehir’in Kartepe’de inşa ettiği yeni hizmet binasında sona yaklaşılıyor. Modern ve donanımlı yapı Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, itfaiye teşkilatını güçlendirmek amacıyla kent genelinde yeni müfreze binaları inşa etmeye devam ediyor. Bu kapsamda Kartepe’de yapımına başlanan yeni müfreze binasında çalışmalar hız kesmeden sürüyor. Toplam 1.296 metrekare kullanım alanına sahip olan müfreze binasının 460 metrekarelik birinci katında 16 kişilik 4 yatakhane, 2 otel tipi misafir odası, spor salonu, mescit, eğitim salonu ve tuvaletler yer alacak. Hızlı ve etkin müdahale 836 metrekarelik zemin katta ise amir odası, haberleşme ve şoför odaları, mutfak, dinlenme salonu, yemekhane ve 8 araç kapasiteli 381 metrekarelik kapalı garaj bulunacak. Yapının dış cephesinde klinker cephe kaplaması uygulanacak, bina çevresinde otopark oluşturulacak ve çevre düzenlemesi kapsamında asfalt kaplama yapılacak. Müfreze binası tamamlandığında, bölgedeki olaylara hızlı ve etkili müdahalede önemli bir rol üstlenecek. Çalışmalarda sona gelindi Yapım sürecinde önemli aşamalar tamamlanırken, seramik döşeme, seksiyonel kapı montajları, duvar sıva işlemleri, alçıpan asma tavan imalatları ve boyama çalışmaları tamamlandı. Ayrıca kapı kasalarının montajı ve kompozit cephe kaplamaları da bitirildi. Devam eden çalışmalar kapsamında taş yünü asma tavan imalatları, duvar boyama işlemleri, kapı montajları, çevre kazısı ve vitrifiye montajları gerçekleştiriliyor. Önümüzdeki günlerde ise bina çevresinde tretuvar imalatlarına ve asfalt döküm işlemlerine başlanacak. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tarafından inşaatı sürdürülen Kartepe itfaiye müfreze binası ilçedeki yangın ve afetlere daha hızlı ve etkin müdahale edilmesini sağlayacak.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.