Hava Durumu
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Izmir

Kapsül Haber Ajansı - Izmir haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Izmir haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Cumhuriyet Bayramı’nda Ulaşım Yüzde 50 İndirimli Haber

Cumhuriyet Bayramı’nda Ulaşım Yüzde 50 İndirimli

İzmir Büyükşehir Belediyesi, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nda kent içi toplu ulaşımda düzenlemelere gitti. İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı toplu ulaşım kurum ve kuruluşlarında ulaşım yüzde 50 indirimli olacak. Büyükşehir-TCDD ortaklığıyla işletilen İZBAN ise Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi doğrultusunda gün boyunca ücretsiz hizmet verecek. Seferler düzenlendi 29 Ekim Çarşamba günü otobüs hareket saatlerinde cumartesi çalışma programına takviyeler yapılarak güncellemeye gidildi. İzmir Metrosu ise sabah 06.00-06.30 arasında 7,5 dakika 06.30-09.00 saatleri arasında 4 dakika, 09.00-20.00 saatleri arasında 5 dakika ve 20.00-00.20 saatleri arasında 8 dakikada bir sefer yapacak. Karşıyaka ve Çiğli Tramvayı sefer programında değişiklik olmayacak. Konak’ta ise 06.00-07.30 saatleri arası 10 dakika, 07.30-11.00 saatleri arası 7,5 dakika, 11.00-19.30 saatleri arası 6 dakika, 19.30-21.30 saatleri arası 7,5 dakika, 21.30-00.20 arası ise 10 dakikada bir sefer olacak. 29 Ekim gecesi baykuş seferleri var İZDENİZ vapur seferlerinde de hafta sonu tarifesi geçerli olacak. 29 Ekim Çarşamba’yı 30 Ekim Perşembe’ye bağlayan gece, Baykuş seferleri de düzenlenecek. Karşıyaka'dan 23.45, Alsancak’tan 00.05'de hareket edecek vapur, 00.20’de Karşıyaka’da olacak. 00.45’te Karşıyaka’dan kalkacak vapur, 01.05’te Alsancak’tan hareket edecek ve 01.20’de Karşıyaka’ya varacak. Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

Lojistiğin Kalbi İzmir’de Attı Haber

Lojistiğin Kalbi İzmir’de Attı

Üç gün boyunca yoğun ilgi gören Kıta Logistics standı, yalnızca lojistik çözümleriyle değil, sanatla bütünleşen konseptiyle de fark yarattı. Uluslararası acente ağları, ihracatçı birlikleri ve sanayi temsilcilerinin yoğun ilgisiyle karşılaştı. Sanat ve Lojistik Aynı Ritimde Buluştu Fuar kapsamında dünya çapında tanınan Türk tenor Hakan Aysev, Kıta Logistics’in 30. yılına özel olarak sahne aldı. Fuar alanında kurulan ana sahnede orkestrasıyla birlikte verdiği konser, lojistik sektörünün alışıldık fuar ritmini değiştiren bir etkinlik olarak hafızalara kazındı. Konser öncesi sahneden yaptığı kısa konuşmada Aysev, “Bu akşam sadece müzik değil, aynı zamanda emeğin, üretimin ve yolculuğun ritmi kutlanıyor,” diyerek Kıta Logistics Yönetim Kurulu Başkanı Ercan Ataman’ı sahneye davet etti. Ataman konuya ilişkin: “30 yıldır kara, deniz, proje, hava yolu lojistiğinde binlerce kilometre yol kat ettik ama en değerli yolculuğumuz çalışanlarımız, iş ortaklarımız ve sektörle birlikte attığımız adımlar oldu. Bu yıl, kalbimizi oluşturan o büyük lojistik ağın aslında insanlarla, üretimle, özveriyle ve sanatla attığını göstermek istedik. Kıta Logistics’in kalbi attıkça paydaşlarına değer katmaya devam edecek.” dedi. 30. Yıl – Yeni Dönem Lojistiği İçin Vizyon Mesajı Kıta Logistics, fuar boyunca hem yeni hizmetlerini hem de 2025 çıktılarını sektör temsilcileriyle paylaştı. Firma, Denizyolu’nda 70.000 TEU’ya yaklaşan taşımaları, Avrupa ve Kafkasya hattındaki yeni FTL operasyonları ve dijital entegrasyon yatırımlarıyla büyüme perspektifini güçlendirdi. Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Emre Eldener konuya ilişkin: “Küresel lojistikte rekabet artık yalnızca tonaj ve kapasite üzerinden değil; veri, bağlantı ve esneklik üzerinden şekilleniyor. 2025 sonrası dönemde Türkiye'nin Orta Koridor ve Trans-Hazar hattında güçlenen geometrisi, Türk lojistik şirketlerine tarihsel bir avantaj sunuyor. Biz de bu avantajı teknoloji, network ve insan kaynağıyla desteklemek üzere yatırımlarımızı derinleştiriyoruz. Öte yandan Sürdürülebilir Lojistik artık bir tercih değil, sektörün yeni ortak dili. Karbonsuzlaşmaya geçişte teknoloji kadar iş birlikleri de belirleyici olacak. Biz operasyonlarımızı sadece hız ve kapasite üzerinden değil, çevresel etki üzerinden de ölçümlemeyi amaçlıyoruz.” Geleceğe Bakış: 2026 ve Sonrası Kıta Logistics, 2026’ya yaklaşırken Avrupa-Asya hattında büyüyen yeni bağlantı noktaları, stratejik antrepo genişlemeleri yük yönetiminde tahmine dayalı veri analitiği, Turquality Marka Programı’na katılım ve Yeşil Lojistik gibi alanlara odaklanacağını açıkladı. Firma, “Beyond the Success” yaklaşımıyla sadece taşımacılık değil, lojistik zekâ ve veri tabanlı karar alma mekanizmaları üzerine inşa edilmiş yeni bir hizmet mimarisi geliştirmeyi hedefliyor. 30 Yıllık Deneyimden Geleceğe Uzanan Kalp Atışı Üç gün boyunca yüzlerce sektör temsilcisiyle temas kuran Kıta Logistics, fuarı yalnızca bir tanıtım alanı olarak değil, gelecek 30 yılın lojistik vizyonunun paylaşıldığı canlı bir buluşma noktası olarak konumlandırdı. Firma, “Kalbimiz ritmini değiştirmeden ama dönüşerek atmaya devam ediyor” mesajıyla Logistech 2025’i geride bırakırken, yenilik, iş birliği ve sürdürülebilir büyüme odaklı yeni dönem stratejilerinin sinyallerini verdi. Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

Ege Bölgesi'nden Eylül Ayında 3 Milyar 470 Milyon Dolarlık İhracat Haber

Ege Bölgesi'nden Eylül Ayında 3 Milyar 470 Milyon Dolarlık İhracat

Ege Bölgesi’nin 9 aylık ihracatı ise yüzde 1,4’lük artışla 32 milyar 233 milyon dolardan 32 milyar 690 milyon dolara ulaştı. Bursa, İzmir’i geçti İzmir, ihracatını 171 milyon dolarlık artışla 1 milyar 631 milyon dolardan 1 milyar 802 milyon dolara taşıdı ve Ege Bölgesi ihracatına liderlik etmeyi sürdürdü. Ancak İzmir’in, yüzde 10,5’lik ihracat artışı, Bursa’nın hızlı yükselişi karşısında üçüncülüğü korumasına yetmedi. Bursa, eylül ayında ihracatını yüzde 20 artırarak 1 milyar 508 milyon dolardan 1 milyar 809 milyon dolara çıkardı ve fotofinişle İzmir’i geçti. Ocak – Eylül döneminde Bursa’nın ihracatı 14,4 milyar dolar olurken, İzmir 17,9 milyar dolarla 9 aylık süreçte üçüncü sıradaki yerini korumayı sürdürdü. Eylül ayında Ege Bölgesi ihracat artış rekortmeni Uşak 2025 yılının 8 aylık döneminde ihracatta durağan bir seyir izleyen Uşak, Eylül ayında atağa geçti. 2024 yılı eylül ayında 38,6 milyon dolar ihracat yapan Uşak, 2025 yılı eylül ayında yüzde 16,5’luk artışla 45 milyon dolarlık ihracata ulaştı ve Ege Bölgesi illeri arasında ihracat artış rekortmeni oldu. Manisa’nın ihracatı geriledi 2024 yılı Eylül ayında 680 milyon dolarlık ihracat gerçekleştiren Manisa, 2025 yılı eylül ayında 643 milyon dolarlık performans ortaya koydu. Manisa’nın ihracatı eylül ayında yüzde 5,4 gerilerken, 9 aylık ihracatı yüzde 1’lik azalışla 5 milyar 496 milyon dolar olarak kayda geçti. Denizli istikrarlı artışını sürdürdü 2025 yılında ihracatta başarılı bir grafik ortaya koyan Denizli, eylül ayında ihracatını yüzde 4’lük artışla 362,9 milyon dolardan 377,8 milyon dolara taşıdı. Denizli’nin 9 aylık ihracatı da yüzde 6’lık artışla 3 milyar 147 milyon dolardan 3 milyar 333 milyon dolara çıktı. Balıkesir 200 milyon doları aştı Türkiye’ye yıllık 2,5 milyar dolar döviz kazandıran Balıkesir, eylül ayında ihracatını yüzde 2’lik artışla 197,4 milyon dolardan 200,7 milyon dolara yükseltti. Balıkesir, yılın geride kalan zaman diliminde ihracatını yüzde 4’lük artışla 1 milyar 773 milyon dolardan 1 milyar 840 milyon dolara taşıdı. Aydın’ın ihracatına eylülde nazar değdi 2024 yılında 1 milyar 848 milyon dolarlık ihracata ulaşan, 2025 yılında 2 milyar dolar barajını geçmeyi hedefleyen Aydın’ın ihracat performansına Eylül ayında nazar değdi. Aydın’ın ihracatı yüzde 10’luk kayıpla 167,8 milyon dolardan 150,8 milyon dolara indi. Ancak Aydın, 2025 yılının ocak – eylül döneminde ise ihracatını yüzde 6’lık artışla 1 milyar 298 milyon dolardan 1 milyar 375 milyon dolara çıkardı. Muğla’nın 9 aylık ihracatı 1 milyar doları aştı Su ürünleri sektöründe Türkiye birincisi olan Muğla, Eylül ayında yüzde 5,5’luk artışla ihracatını 114 milyon dolardan 121 milyon dolara çıkardı. Muğla’nın 9 aylık ihracatı yüzde 7,6’lık büyüyerek 944,8 milyon dolardan 1 milyar 16 milyon dolara ulaştı ve 1 milyar dolar barajını aştı. Porselenin başkenti Kütahya ihracatını artırdı Kütahya, eylül ayında ihracatını yüzde 3 artırarak 75,6 milyon dolardan 77,6 milyon dolara taşıdı. Kütahya’nın 9 aylık dönemdeki ihracatı yüzde 3,5’luk gelişimle 712 milyon dolar olarak kayıtlara geçti. Mermerin başkenti Afyonkarahisar ihracatını yüzde 25 artırdı Afyonkarahisar, eylül ayında ihracatını yüzde 9 artırarak 46,5 milyon dolardan 50,5 milyon dolara yükseltti. Afyonkarahisar’ın 9 aylık ihracatı ise yüzde 25’lik artışla 536 milyon dolardan 671 milyon dolara çıktı. Afyonkarahisar bu performansla Ege Bölgesi’nde ihracatını en çok artıran il olmayı başardı. Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

İzmir ile İsveç Arasında 30 Yıllık “Metro” Dostluğu Haber

İzmir ile İsveç Arasında 30 Yıllık “Metro” Dostluğu

Dönemin bürokratlarının da eşlik ettiği buluşmada heyet istasyonları gezdi. İzmir’de 30 yıllık dostluğu pekiştiren bir buluşma gerçekleşti. İzmir’in ilk metrosu Üçyol-Bornova hattının 1995 yılında yapımını üstlenen dönemin Yapı Merkezi ve İsveçli ABB konsorsiyumu, İzmir Metro’yu ziyaret etti. İzmir Metro AŞ yönetiminin ev sahipliğindeki buluşma Halkapınar’daki merkez yerleşkede gerçekleşti. Projenin yapım aşamasında görev alan Yapı Merkezi ve ABB konsorsiyumu ile dönemin İzmir Büyükşehir Belediyesi bürokratlarından oluşan heyet, gün boyunca istasyonlara da ziyaretlerde bulundu. “İzmir Metro’yu geliştirmeye devam ediyoruz” İzmir Metro AŞ Genel Müdürü Sinan Karakuzu, heyetin ziyaretinden mutluluk duyduğunu belirterek, “İlk günden bu yana İzmirlilerin temel ulaşım metotlarından olan İzmir Metro’yu geliştirmeye devam ediyoruz” dedi. ABB Temsilcileri Ulf Larsson ve Peder Madsen, istasyonların ve hattın yapılış sürecini anlatarak “İzmir Metrosu'nun gelişimini, büyümesini görmek bizi mutlu etti” diye konuştu. Yapı Merkezi Yönetim Kurulu Başkanı Başar Arıoğlu ise projenin başarıya ulaşmasında emeği bulunan herkese teşekkür etti. Temsilcilere anlamlı hediye Programda İzmir Metro projesinin ilk etabına ilişkin video ve reklam filmlerine de yer verildi. Arıoğlu ve ABB temsilcisi Lars-Olof Nisson’a 25 yıl önce İzmir Metrosu’na biniş için kullanılan ilk jetonlardan oluşan ve şirketin 25. yılı onuruna el yapımı olarak seramikten üretilen 100 parçalık bir koleksiyonu barındıran plaket takdim edildi. Atölye ve Trafik Kontrol Merkezi gezisi ile devam eden program; Konak, Halkapınar, Çankaya, Üçyol, Bornova, Narlıdere Kaymakamlık’ın da aralarında bulunduğu 6 istasyonun ziyaret edilmesi ile sona erdi. 1995’te başladı İzmir Metrosu’nun yapımı için 15 Ocak 1993'te ABB-Yapı Merkezi Konsorsiyumu ve İzmir Büyükşehir Belediyesi arasında sözleşme imzalandı. 1994 yılında güzergahın yeniden değerlendirilmesi gündeme geldi ve düzenlenen projede Fahrettin Altay'a uzanan bölüm iptal edildi. İzmir Metrosu'nun güncel durumuna ilişkin sözleşme, 1.5 yıl gecikmeyle, 1995 yılının mart ayında imzalandı. İzmir Metrosu'nun ilk aşaması on istasyonluk Bornova-Üçyol hattı 2000 yılının nisan ayında tamamlandı. Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

Denizcilikte İzmir Vizyonu Logistech’te Konuşuldu Haber

Denizcilikte İzmir Vizyonu Logistech’te Konuşuldu

LOGISTECH - 4. Lojistik, Depolama ve Teknolojileri Fuarı kapsamında, “Denizcilikte Dün, Bugün, Yarın: Sohbet Tadında Bir Yolculuk” başlıklı bir oturum gerçekleştirildi. Tekfen Holding Torosport Ceyhan & Samsun Başkan Yardımcısı Aydın Erdemir moderatörlüğündeki oturum, fuar katılımcıları ve ziyaretçilerden yoğun ilgi gördü. Panelde Uluslararası Taşımacılık ve Lojistik Hizmet Üretenleri Derneği (UTİKAD) Yönetim Kurulu Başkanı Bilgehan Engin, Deniz Ticaret Odası (DTO) İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Hakkı Deniz, Dokuz Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Mezunları Derneği (DEFMED) Yönetim Kurulu Başkanı Bülent İbik, DEFMED Yönetim Kurulu Başkan Vekili Burak Gültekin, DEFMED Yönetim Kurulu Üyesi Gülgün Dede yer aldı. İzmir, lojistik ve denizciliğin kalbi olmaya devam ediyor Açılış konuşmasını yapan Aydın Erdemir, fuarın her yıl biraz daha büyüyerek geliştiğini belirterek, “Deniz kenti kimliğiyle İzmir’e çok yakışan LOGISTECH, yalnızca sektörün değil kentin vizyonunun da bir yansıması. Bu organizasyonun düzenlenmesinde emeği geçen herkese sektörümüz adına teşekkür ediyorum. Lojistik, İzmir’in ekonomik potansiyelini ve stratejik konumunu en iyi temsil eden alanlardan biri. Her geçen yıl fuarın daha da güçlendiğini görmek bizler için gurur verici” dedi. “Türkiye, doğal bir lojistik üs konumunda” UTİKAD Yönetim Kurulu Başkanı Bilgehan Engin, küresel ticarette değişen rotalar, sürdürülebilirlik ve yeni dünya ekonomik stratejileri hakkında bilgi vererek, “Değişen teknoloji, dijital sistemler ve dönüşen iş yapış biçimleri, tüm dünyada ticareti yeniden şekillendiriyor. Sürdürülebilirlik ve iklim yasaları, yalnızca çevresel değil ekonomik dinamikleri de dönüştürüyor” dedi. Türkiye’nin jeostratejik konumunun önemine değinen Engin, “Ülkemiz, üç kıtanın kesişim noktasında bulunması ve İstanbul ile İzmir gibi tarihi liman kentlerine sahip olması nedeniyle doğal bir lojistik üs konumunda. Bu avantajı güçlü ve güvenli şekilde değerlendirmemiz gerekiyor” diye konuştu. İzmir’in geçmişte askeri ve ticari açıdan önemli bir kavşak noktası olduğunu hatırlatan Engin, “İzmir bugün de ticaret hacmi bakımından, ülkemizin en stratejik limanlarına ev sahipliği yapıyor. Türkiye, sahip olduğu bu lojistik koridorlarını karşılıklı fayda ve sürdürülebilirlik ilkeleriyle değerlendirmelidir” ifadelerini kullandı. “İzmir, Türk denizciliğinin gelişiminde öncü rol üstlendi” DTO İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Hakkı Deniz, Türkiye’de denizciliğin tarihsel gelişiminde İzmir’in oynadığı role dikkat çekerek, “1923 İzmir İktisat Kongresi ile başlayan ekonomik kalkınma süreci, İzmir’i deniz ticaretinin kalbi haline getirdi. 1970’li yıllara gelindiğinde İzmir Limanı, Türkiye’nin en büyük limanı konumuna ulaştı. 1993 yılında da Dokuz Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi ilk mezunlarını verdi. Bu, Türk denizciliği açısından çok önemli bir dönüm noktasıydı. O mezunlar, sektörde hızla istihdam edildi ve hem ulusal hem uluslararası arenada Türkiye’nin denizcilik gücünü temsil ettiler” ifadelerini kullandı. Deniz, “Sektörün geleceğinde; sürdürülebilirlik, teknolojiye uyum ve nitelikli insan kaynağı belirleyici olacak. İzmir geçmişten gelen köklü denizcilik geleneğini, çağın gereklerine uygun şekilde geleceğe taşımayı sürdürecektir” dedi. “Teknolojinin merkezinde yine insan var” DEFMED Yönetim Kurulu Başkanı Bülent İbik, denizcilik sektöründe yaşanan teknolojik dönüşümün merkezinde yine insanın olduğunu belirterek, “Teknolojinin getirdiği dönüşümün merkezinde yine insan olacak. Donanımlı, vizyoner ve çevreci bir bakış açısına sahip insan kaynağı, sektörün geleceğini belirleyecek. Denizcilik bir meslek olmanın ötesinde bir yaşam biçimidir; bir kültürdür. Bu kültürün sürdürülebilirliği, değişen teknolojiye rağmen insana yatırım yapmaktan geçiyor” dedi. İbik, ayrıca, sektörün dijitalleşme sürecine de değinerek, “Denizciliğin ana amacı, rotayı belirlemektir. Bugün bu rota artık yalnızca denizden değil, veri tablolarından, ekranlardan ve algoritmalardan çiziliyor. Yapay zeka destekli, verimliliğe odaklı çözümler hızla yaygınlaşıyor. Artık sadece teknik bilgi değil dış ticaret, hukuk, dijital okuryazarlık ve çevresel farkındalık da denizciliğin temel bileşenleri haline geldi. Sıfır karbon hedefleri, yeşil lojistik ve sürdürülebilir taşımacılık, geleceğin sektörü için vazgeçilmez olacak” ifadelerini kullandı. “Yeni üretim tesisi kurulması, Ro-Ro taşımacılığını güçlendirir” DEFMED Yönetim Kurulu Başkan Vekili Burak Gültekin, Ro-Ro taşımacılığının Ege Bölgesi’nde sanayi üretimiyle doğrudan bağlantılı olduğunu belirterek, “Bir limanın Ro-Ro taşımacılığında aktif olabilmesi için çevresindeki sanayinin de güçlü olması gerekir. Manisa veya İzmir’de yeni bir araç üretim tesisi kurulması, Ro-Ro taşımacılığını doğrudan güçlendirecektir” dedi. Ro-Ro taşımacılığının yarattığı katma değere de değinen Gültekin, “Bir gemi limana geldiğinde araçlar genellikle liman sahalarında ya da dış alanlarda bir buçuk ay kadar bekliyor. Bu süreç, hinterlandın gelişmesini sağlıyor. Araçlar distribütöre teslim edilmeden önce boya, küçük hasar onarımı ve kalite kontrol işlemleri yapılıyor. Bu da yeni istihdam ve yan hizmet alanlarının oluşmasına katkı sağlıyor” diye konuştu. “Aliağa Liman Başkanlığı, son üç yıldır lider konumda” DEFMED Yönetim Kurulu Üyesi Gülgün Dede ise özellikle son yıllarda Ege Bölgesi’nde konteyner taşımacılığında yaşanan hızlı büyümeye dikkat çekerek, “Aliağa Bölgesi’nde yeni rafinerilerin devreye alınmasıyla birlikte, Aliağa Liman Başkanlığı, son üç yıldır lider konumda. Bu yalnızca Aliağa’nın değil, İzmir ve tüm Ege Bölgesi’nin başarısıdır” dedi. Dede, İzmir limanlarının ve Aliağa’nın tarihsel önemini de vurgulayarak, “Aliağa’nın tarihi milattan önce 1000’li yıllara kadar uzanıyor. O dönemlerde de bir ticaret merkezi ve liman kenti olarak öne çıkıyordu. Ekonominin döndüğü, ilk paraların basıldığı ve ticaretin şekillendiği bu topraklar, bugün de Türkiye ekonomisinin lokomotif bölgelerinden biri. Aliağa Limanı bugün küresel ölçekte ilk 100 liman arasında yer alıyor. Bu, bölgenin ne kadar stratejik bir öneme sahip olduğunu gösteriyor” diye konuştu. Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

Lojistik Sektörü LOGISTECH Fuarı'nda Buluştu Haber

Lojistik Sektörü LOGISTECH Fuarı'nda Buluştu

İzmir'in konumu bakımından önemli bir lojistik bölge olduğunu belirten İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Dr. Zafer Levent Yıldır, 8 bin 500 yıllık tarihiyle bir liman kenti olan İzmir’in kara deniz ve havayollarının kesişim noktasındaki konumuyla Türkiye'nin doğal lojistik üssü olduğunu söyledi. İzmir Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde, İZFAŞ tarafından düzenlenen Logistech – 4. Lojistik, Depolama ve Teknolojileri Fuarı, Fuar İzmir'de kapılarını açtı. 10 Ekim'e kadar devam edecek fuarın açılışı, İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Dr. Zafer Levent Yıldır’ın ev sahipliğinde başladı. Törene lojistik sektörünün paydaşlarının yanı sıra, Bayraklı Belediye Başkanı İrfan Önal, oda, dernek, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ve sektör profesyonelleri katıldı. Fuar İzmir A Hol’de konuklarını ağırlayan LOGISTECH; katılımcı ve ziyaretçilerine lojistik sektörüne ait tüm tedarik ve ihtiyaç zincirinin bir arada olduğu bir deneyim sunuyor. Bu yıl da Çin’den Almanya’ya farklı ülkelerden ve İzmir, İstanbul, Bursa, Kocaeli, Mersin gibi illerden birçok firmanın katılımıyla sektörün ulusal ve uluslararası ölçekteki en kapsamlı buluşmalarından biri olması bekleniyor. Yıldır: Yeni ticaret kanalları açması hedefleniyor İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Dr. Zafer Levent Yıldır, “8 bin 500 yıllık tarihiyle bir liman kenti olan İzmir, kara deniz ve havayollarının da kesişim noktasındaki konumuyla Türkiye'nin doğal lojistik üssü olarak öne çıkmakta. Alsancak Limanı, Ro-Ro hatları ve organize sanayi bölgeleriyle hem iç hem dış ticaretin merkezinde yer alan İzmir'in, LOGISTECH Fuarı sayesinde bu güçlü altyapısını uluslararası yatırımcılarla buluşturarak yeni ticaret kanalları açması hedefleniyor” diye konuştu. “Lojistik sektöründeki konumunu geliştirmeye yatkın” LOGISTECH Fuarı'nın lojistik sektörünün tüm halkalarını buluşturduğunu belirten Yıldır, “İzmir Türkiye'nin üçüncü büyük şehri olması, 4,5 milyonluk nüfusu, tarihinden gelen mirası, 3 saatlik uçuş süresiyle dünyanın önemli noktalarına ulaşımı ve 16 limanıyla lojistik sektöründeki konumunu geliştirmeye son derece yatkındır” şeklinde konuştu. Genç beyinler yarışıyor Fuar kapsamında, İZFAŞ ve DB Tarımsal Enerji iş birliğiyle DEKATHON 2025-Ulaşımda Karbonsuzlaşma Ideathonu da düzenlenecek. Yarışmaya, İzmir’deki tüm üniversitelerin lisans ve yüksek lisans öğrencileri katılabilecek. 3-5 kişilik takımlar halinde oluşturulacak ekipler, 48 saat boyunca fuar alanında kalarak ulaşımda düşük emisyonlu çözümler geliştirmek için aralıksız çalışacak. Yarışmanın sonunda jüriye sunumlarını yapacak takımlar arasından ilk üçe girenler ödüllerle birlikte fikirlerinin geliştirilmesi için destek alacak. Bu yılın odak başlıkları arasında yeşil limanlar ve karbonsuz havaalanları, akıllı rota ve yük optimizasyonu, yerli kaynaklarla güçlenen tedarik zinciri, döngüsel lojistik uygulamaları ve karbon sertifikasyonu yer alıyor. Gençler, enerji verimliliğini artıracak, karbon ayak izini azaltacak ve sürdürülebilir taşımacılığı güçlendirecek projeler geliştirerek geleceğin lojistik dünyasına katkı sunmak için çalışacak. Kazanan takımlar, DB Tarımsal Enerji tarafından sağlanacak 70 bin, 50 bin ve 30 bin TL’lik ödüllerin sahibi olacak. Yarışmanın katkısı, sadece para ödülüyle sınırlı kalmayacak. Dereceye giren projeler bir yıl boyunca değerlendirilerek prototip geliştirilmesi için gerekli desteklerle hayata geçirilecek. Ayrıca, bir sonraki yıl Logistech’te projelerin hangi aşamalara geldiği de sektörle paylaşılacak. DEKATHON 2025, gençlerin enerjisini ve yaratıcılığını lojistik sektörünün sürdürülebilirlik hedefleriyle birleştiren, Türkiye’nin karbonsuzlaşma stratejisine katkı sunan önemli bir adım olarak öne çıkıyor. Logistech Fuarı, yalnızca bugünün çözümlerini değil DEKATHON ile yarının vizyonunu da gündeme taşıyarak sektöre yön veren bir merkez olma iddiasını güçlendiriyor. Bu yıl ilk kez Speed Networking Alanı Fuarın en dikkat çekici yeniliklerinden biri olan Speed Networking Alanı, bu yıl ilk kez yer alacak. Fuarın ilk günü gerçekleştirilecek etkinlikte, lojistik sektörünün temsilcileri ile dış ticaret yöneticileri birebir görüşmelerde bir araya gelecek. Etkinlik için Almanya, Bosna Hersek, Cezayir, Çin, Hollanda, İsviçre, Mısır gibi ülkelerden birlik ve oda temsilcileri İzmir’e gelecek. İzmir Ticaret Odası, Ege Bölgesi Sanayi Odası ve Ege İhracatçı Birlikleri yöneticileri ile katılımcı firmaların üst düzey yöneticileri ve sektörel birlik temsilcileri de görüşmelerde yer alacak. Böylece uluslararası heyetlerle Türk pazarındaki karar vericilerin doğrudan temas kuracağı güçlü bir platform oluşturulacak. Speed Networking ile fuar ve programların yoğun temposu nedeniyle birbirine ulaşamayan alıcı ve satıcıları hızlı, planlı ve doğrudan bir iletişim ortamında buluşturmak amaçlanıyor. Katılımcılar, kısa ama hedef odaklı görüşmeler sayesinde firmalarını tanıtma, iş birliği fırsatlarını değerlendirme ve geleceğe dönük bağlantılar kurma şansı yakalayacak. Bu sayede hem uluslararası ticarette yeni köprüler kurulacak hem de fuar ziyaretçilerinin iş görüşmelerini verimli ve sonuç odaklı biçimde gerçekleştirmeleri ve kalıcı iş birliklerinin temellerinin atmaları sağlanacak. Fuar boyunca ayrıca, etkinlikler, dernek ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ile akademisyenlerin katılımlarıyla paneller, seminerler de gerçekleştirilecek. Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

Karşıyaka’nın Yapı Stoku İçin Çalışmalar Başladı Haber

Karşıyaka’nın Yapı Stoku İçin Çalışmalar Başladı

İnşaat mühendislerinden oluşan uzman ekip 27 mahalledeki 22 bin 500 yapının, olası bir deprem anında vereceği tepkiyi belirlemek için ön inceleme çalışmalarını sahada yürütüyor. Detaylı analiz gerektiren binaları belirlemek için iki aşamalı olarak sürdürülen proje kapsamında elde edilecek veriler, Deprem Master Planı’na da altlık oluşturacak. İzmir Büyükşehir Belediyesi Afet İşleri Dairesi Başkanlığı, 30 Ekim İzmir depreminin ardından en çok hasar alan Bayraklı ve Bornova’da tamamladığı yapı envanter çalışmalarının benzerini Karşıyaka Bahriye Üçok Mahallesi’nde de başlattı. Olası bir depremde yapıların hasar alıp almayacağını belirlemek ve güvenli yaşam alanları oluşturmak için yürütülen çalışmalar kapsamında ilçedeki 27 mahallede 22 bin 500 yapı incelenecek. Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği’ne (TMMOB) bağlı İnşaat Mühendisleri Odası İzmir Şubesi ile yürütülen projede, iki aşamalı yöntem uygulanacak. Alanında uzman inşaat mühendislerince yürütülecek çalışmalarda elde edilecek veriler Deprem Master Planı’na altlık oluşturacak. İki aşamalı çalışma Çalışmalar hakkında bilgi veren İzmir Büyükşehir Belediyesi Afet İşleri Dairesi Başkanlığı Yapı İnceleme Ve İyileştirme Şube Müdürü Soner Bilge, kentin depreme dirençliliğini artırmayı hedeflediklerini söyledi. Soner Bilge, “30 Ekim İzmir depreminin ardından, depremden en çok etkilenen Bayraklı ile Bornova’da başlattığımız çalışmalar tamamlandı. O bölgelerde yaklaşık 100 bin yapıyı inceledik. Karşıyaka’da da iki aşamalı bir çalışma yürütüyoruz. Hem saha hem de proje boyutu üzerinden incelemelerimiz olacak“ diye konuştu. “Bu bir ön değerlendirme, kesin tanı değil” Yürütülen çalışmayı sağlık taramasına benzettiğini söyleyen Bilge, “Sağlık taramasına gittiğiniz zaman önce yaşınıza, kilonuza, tansiyonunuza bakılır. Bu ön bir değerlendirme aslında. Kesin bir tanı değil. Burada da aynı şekilde yapının yaşı, inşa edildiği yıl gibi bilgiler derleniyor ve değerlendiriliyor. Yaptığımız çalışmalar İzmir’in Deprem Master Planı’na altlık oluşturması için önemli. Yine kentin yenilenecek alanlarının yanı sıra yaşam alanı kurulacak sağlıklı zeminlerin belirlenmesi adına veriler sunacak. Bunu İzmir’in tamamına yaymayı hedefliyoruz” diye konuştu. Proje kapsamında ilk etapta saha ekiplerinin çalışma yapacağını vurgulayan Soner Bilge, saha ekibinin çalışmalarını ilerletmesinin ardından proje üzerinden incelemelerin başlayacağını kaydetti. “Barınma hakkı insanlar için en doğal ve tabi hak” İnşaat Mühendisleri Odası İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Bengi Atak ise 30 Ekim depreminin İzmir’deki yapı stokunun çok kırılgan olduğunu ortaya çıkardığını söyledi. Binaların güvenliğinin deprem dayanıklılığı açısından en önemli etmen olduğuna dikkat çeken Bengi Atak, “Barınma hakkı insanlar için en doğal hak. Bunun güvenli şekilde yapılması önemli. Bu çalışmayı o nedenle çok önemsiyoruz. Bu bir önceliklendirme çalışması, risk çalışması değil. Karot tarzı numuneler alınmayacak. Alanında uzman inşaat mühendisleri sahada. Binalardan çeşitli fotoğraflar çekerek ölçüler alacaklar. Masa başında da projelerin değerlendirilmesi ile tahmine varmaya çalışacaklar. Ardından Ortadoğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) İnşaat Mühendisliği Bölümü’ndeki akademisyenler, elde edilen bulguları analiz etme konusunda bize yardımcı olacak” dedi. “Eleğin üstünde kalan yapıları belirliyoruz” Çalışmaların sonunda 22 bin 500 binanın önceliklendirme sıralamasını yapmış olacaklarını söyleyen Bengi Atak, “Böylece elimizde bulunan kaynaklarla da güçlendirmeye ve dönüşüme başlamak için doğru yerin neresi olduğunu belirlemeye çalışacağız. Bu da olası afet anında hangi bölgeye ilk olarak müdahale edilmesi gerektiğine ışık tutacak. Pek çok afet planlama çalışmasına da altlık oluşturacak. Başlangıç olarak çok iyi bir çalışma. Çünkü hızlı bir değerlendirme ile öncelikle eleğin üstünde kalan yapıları belirlemiş oluyoruz ve onları belirledikten sonra da detaylı çalışmalara geçmiş olacağız. Ben bu durumu hastanelerdeki triyaj odalarına benzetiyorum. Bir kaza anında birçok hasta geldiği zaman onları hızlı tetkikle aşamalandırıyorlar. Kırmızı kodda olanlara daha detaylı tetkikler yapılarak, iyileştirme yöntemleri belirlenir. Aynı şekilde yapı stoku envanter çalışması da inşaat mühendislerinin triyaj çalışmadır. Buradan elde edeceğimiz bilgilerle hangi bina özelinde daha detaylı analiz yapılması gerektiğini ortaya koymuş olacağız” dedi. “Arkadaşlarımızı görürseniz endişelenmeyin” Bengi Atak, Karşıyaka sakinlerinin herhangi bir endişeye kapılmamasını da isteyerek, “Çok kıymetli Karşıyakalılardan alanda çalışacak arkadaşlarımıza yardımcı olmalarını istiyoruz. Bu çalışmalar riskli yapı belirleme çalışması değil. Arkadaşlarımız, evlerin fotoğraflarını çekecekler ama burada amaç tamamen teknik bilgi toplamak. Lütfen endişelenmeyin ve arkadaşlarımıza yardımcı olun. Çünkü sokaklarında, evlerinin önünde baretli ve yelekli arkadaşlarımızı görecekler. Güven problemi yaşamasınlar” dedi. Karşıyaka Bahriye Üçok Mahallesi Muhtarı Özlem Ümmetoğlu ise çalışmaların çok önemli olduğunu belirterek, şunları söyledi: “Herkes deprem nedeniyle çok endişeli. Sağlıklı ve güvenli yapılara sahip olmak için bu çalışmalara hepimizin destek olması gerekiyor.” Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

Silikon Vadisi'nden Türk AI Şirketine Yatırım Haber

Silikon Vadisi'nden Türk AI Şirketine Yatırım

Kurumsal yapay zeka ajanları geliştiren Loops AI, Silikon Vadisi merkezli Launch Accelerator programına seçilerek yatırım aldı. 14 haftalık program, şirketin global pazara açılma sürecine hız kazandıracak. Kurumsal yapay zeka ajanları geliştiren Loops AI,Silikon Vadisi’nin en etkili yatırımcılarından biri olan Jason Calacanis tarafından kurulan Launch Accelerator programına seçilerek yatırım aldı. 14 haftalık program, Loops AI’ın global ölçekte büyüme yolculuğunu hızlandıracak. Türkiye’den çıkıp Amerika’da kurulan teknoloji girişimi Loops AI, geliştirdiği kurumsal yapay zeka ajanları ile e-ticaret, turizm, lojistik ve finans gibi sektörlerde müşteri deneyimini yeniden tanımlıyor. Kısa sürede Tudors, Radisson Collection, Fairy, Paulmark gibi markalarla iş birliği yapan şirket, Launch Accelerator’a kabul edilerek Silikon Vadisi yatırımcılarının güvenini de kazandı. Loops AI, yalnızca yapay zeka ürünü geliştirmiyor; markaların müşteriyle kurduğu ilişkiyi daha kişisel, hızlı ve verimli hale getirerek iş yapış biçimlerini kökten dönüştürüyor. Launch Accelerator’a kabul edilmesi, şirketin vizyonunun uluslararası ölçekte de karşılık bulduğunu gösteriyor. Loops AI, markalara ölçülebilir bir rekabet avantajı sağlıyor Bu yaklaşım, özellikle e-ticaret gibi müşteri deneyiminin iş sonuçlarını doğrudan belirlediği sektörlerde büyük önem taşıyor. Loops AI; müşteri deneyimini, satışların hızla artmasına, iade oranlarının düşmesine ve kârlılığın yükselmesine dönüştürerek markalara ölçülebilir bir rekabet avantajı sağlıyor. Loops AI, e-ticaretin yanı sıra turizm, perakende ve finans gibi müşteriyle temasın yoğun olduğu birçok sektörde de dönüştürücü bir etki yaratıyor. Yapay zeka ajanları sayesinde markalar, operasyonel verimlilik kazanırken aynı zamanda daha yaratıcı, kişiselleştirilmiş ve tatmin edici müşteri deneyimleri sunabiliyor. Bu da Loops AI’ı yalnızca bir teknoloji sağlayıcısı değil, farklı sektörlerde müşteri deneyimini yeniden tanımlayan bir iş ortağı haline getiriyor. Loops AI COO’su İlker Zorluoğlu: “AI’ı, markaların daha doğru bir deneyim sunması için kullanıyoruz” Loops AI’ın, yapay zeka ajanlarını yalnızca bir teknoloji ürünü olarak değil, markaların iş yapış biçimlerini dönüştüren stratejik bir çözüm olarak tasarlandığını belirten Loops AI COO’su İlker Zorluoğlu, “Türkiye’de bu alanda öncü olmanın sorumluluğunu taşıyor ve global sahnede yapay zeka alanında güçlü bir temsil sunuyoruz. Bugün moda markalarından otellere uzanan iş birliklerimiz, AI ajanlarımızın müşteri deneyimini nasıl hızlandırdığını, iadeleri nasıl azalttığını ve operasyonları nasıl daha verimli hale getirdiğini kanıtlıyor” dedi. Markaların müşterileriyle kişiselleştirilmiş bir bağ kurmakta zorlandığına dikkat çeken Zorluoğlu, “Loops AI’ın satış ve müşteri destek ajanları tam burada devreye giriyor. Ajanlarımız canlı temsilcilerden çok daha hızlı ve doğru sonuç alıyor; satışları artırırken iade oranlarını düşürüyor. Sadece teknoloji değil; stratejik bir çözüm de sunarak, Türkiye’de öncü olmanın sorumluluğunu taşıyoruz ve global sahnede güçlü bir temsil sunuyoruz. Bugün moda markalarından otellere uzanan iş birliklerimiz, AI ajanlarımızın müşteri deneyimini dönüştürme gücünü kanıtlıyor. Launch yatırımıyla global AI lideri olma yolculuğumuz daha da hızlanacak." “ Ajanlarımız canlı temsilcilerden çok daha hızlı ve doğru sonuç alıyor” Launch’ın yatırım kararını, yalnızca ürünün teknik kapasitesine değil, markalara sağladığı somut faydaya ve vizyona duyulan güvenin göstergesi olarak değerlendiren İlker Zorluoğlu, “On dört haftalık program boyunca alacağımız mentor desteği, yatırımcı ilişkileri ve stratejik rehberlik, Loops Al’ın Türkiye’den çıkan bir global AI lideri olma yolculuğunu hızlandıracak. Bugün markalar müşterileriyle kişiselleştirilmiş bir bağ kurmakta zorlanıyor. Loops AI’ın satış ve müşteri destek ajanları tam burada devreye giriyor. Ajanlarımız canlı temsilcilerden çok daha hızlı ve doğru sonuç alıyor; satışları artırırken iade oranlarını düşürüyor. Loops AI, Türkiye’den çıkan bir girişim olarak bu dönüşümde öncü rol üstlenmeye ve global AI gündeminin şekillenmesinde aktif bir oyuncu olmaya devam edecek” dedi. Yapay zekada Türkiye’den küresel sıçrama Launch Accelerator, bugüne kadar Uber ve Robinhood gibi dünyaca ünlü girişimlere erken aşamada yatırım yapmış olan Jason Calacanis tarafından kuruldu. Silikon Vadisi’nin en tanınmış yatırımcılarından biri olan Calacanis, Uber ve Robinhood’un yanı sıra onlarca teknoloji girişimine yaptığı erken dönem yatırımlarla öne çıkıyor. ABD girişim ekosisteminde “fark yaratan yatırımcı” olarak bilinen Calacanis’in vizyonu, yalnızca sermaye sağlamakla sınırlı kalmayıp, girişimlerin global sahneye çıkışını hızlandırmaya odaklanıyor. Loops AI’ın bu programa kabul edilmesi, hem Türkiye hem de bölge için yapay zekâ alanında önemli bir kilometre taşı niteliğinde. Calacanis geçtiğimiz günlerde, sunduğu ABD’nin en çok dinlenen teknoloji podcast’inde de Loops AI’dan bahsetti. Loops AI’nın müşteri deneyimini dönüştüren çözümünü dinleyicilerine aktarırken, “Yapay zeka ile kendi maliyetini karşılayan bir müşteri deneyimi” ifadesini kullandı. Loops AI, Monday Capital, Mantra ve ABD'li melek yatırımcıların katıldığı ilk yatırım turunu 400 bin dolarla kapatmıştı.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.