Hava Durumu
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Karbon Nötr

Kapsül Haber Ajansı - Karbon Nötr haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Karbon Nötr haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

ISK-SODEX-2025’te 48 Ton CO₂e’lik Karbon Ayak İzi Nötr Hale Getirildi Haber

ISK-SODEX-2025’te 48 Ton CO₂e’lik Karbon Ayak İzi Nötr Hale Getirildi

Bu yıl 22–25 Ekim 2025 tarihleri arasında yaşamsal döngü ana temasıyla düzenlenen ISK-SODEX-2025, sürdürülebilirlik hedeflerini karbon sertifikası ile güçlendirdi. İstanbul Fuar Merkezi’nde gerçekleşen etkinliğin organizasyonel faaliyetleri kaynaklı karbon ayak izi, uluslararası yöntemlerle hesaplandı. Toplam 48 ton CO₂e (Karbondioksit eşdeğerleri) olarak belirlenen emisyon, Hannover Messe Fuarcılık tarafından alınan karbon sertifikası ile tamamen nötr hale getirildi. Elde edilen bulgular, fuarın çevresel etkisini ölçen ve bunu veri temelli bir yönetim anlayışına dönüştüren referans niteliğinde bir çalışma ortaya koyuyor. ISK-SODEX bu çalışmayla hem sektör profesyonellerinin farkındalığını artırmayı hem de enerji ve kaynak kullanımına ilişkin sürdürülebilirlik kültürünü güçlendirmeyi hedefliyor. Bu öncü uygulama, ISK-SODEX-2025’i iklimlendirmede bölgenin lider fuarı olmasının ötesine taşırken; şeffaf raporlama, karbon sertifikası ve aynı zamanda doğaya sağlanan somut katkılar ile güçlenen çok boyutlu bir sürdürülebilirlik modeli ortaya koyuyor. Bu inisiyatif ayrıca Deutsche Messe AG ve Hannover Messe Fuarcılığın da sürdürülebilirlik politikaları ile tam uyum içinde ilerliyor. 800 fidanla doğaya somut destek ISK-SODEX’in veri temelli sürdürülebilirlik yaklaşımı, hesaplama ve raporlama ile sınırlı kalmayarak doğaya katma değeri yüksek bir katkıya dönüştü. Bu çalışmaların devamı olarak TEMA Vakfı’na 800 adet fidan bağışında bulunuldu. Bilimsel hesaplamalara göre bu fidanlar 10 yaşına ulaştığında bir yılda 48,48 ton CO₂e karbonu atmosferden uzaklaştırabilecek kapasiteye sahip olacak. Böylece fuarın sürdürülebilirlik vizyonu, ölçülebilir veriler ve öte yandan ekosisteme sağlanan kalıcı bir katkıyla bütüncül bir yapının altını çiziyor. Kapsamlı bir sürdürülebilirlik vizyonu ISK-SODEX Karbon Ayak İzi Raporu’nda hesaplamalar, uluslararası geçerliliğe sahip GHG Protocol yöntemlerine göre gerçekleştirildi; raporlamada ISO 14064-1:2018 standardı esas alındı. Etkinliğin ulaşım, konaklama, jeneratör kullanımı, elektrik tüketimi ve satın almalardan kaynaklanan toplam karbon ayak izi 572 bin 802,5 kg CO₂e olarak belirlendi. Bu değer fuarı ziyaret eden ziyaretçi baz alındığında kişi başı 7,2 kg CO₂e salıma denk geliyor. Hesaplanan toplam miktar, 10 yaşındaki 9 bin 475 ağacın bir yılda absorbe edebileceği karbon miktarıyla eşdeğer seviyede bulunuyor. Emisyonların en büyük bölümü, yüzde 91,4’ü ulaşım, yüzde 7,6’sı ise jeneratör kullanımından kaynaklandı. Bu dağılım, etkinliğin organizasyonel kontrolü dışında kalan ziyaretçi ve katılımcı ulaşımının toplam emisyonu ne denli yükselttiğini ortaya koyuyor. Toplam karbon ayak izinin 572 bin 802,5 kg CO₂e gibi bir seviyeye ulaşmasında en büyük payın ulaşım kaynaklı olduğunu net biçimde gösteriyor. Dolayısıyla karbon nötr hale getirilen 48 tonluk değer yalnızca organizasyonel faaliyetlere karşılık geliyor. Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

Workup Girişimcilik Programı’nın 13. Dönemi Tamamlandı Haber

Workup Girişimcilik Programı’nın 13. Dönemi Tamamlandı

Bugüne kadar 75’ten fazla Workup’lı girişim farklı yatırımcılardan 60 milyon ABD Doları’nın üzerinde yatırım aldı. Workup Girişimcilik Programı, Türkiye İş Bankası’nın ana destekçiliğinde 2017 yılından bu yana devam ediyor. Programın 13. dönemi, önceki dönemlerden farklı bir yaklaşımla hayata geçirildi. Dikey bağımsız Workup, tarım teknolojileriyle ilgili Workup Agri, oyun teknolojileri alanındaki girişimleri hızlandırmayı amaçlayan Workup Gaming ile sürdürülebilirlik ve sosyal etki odaklı Workup4Future programları tek çatı altında düzenlendi. Tamamlanan 13. dönemin ardından İş Kuleleri Salonu'nda düzenlenen Demo Day etkinliğine, iş dünyası ve girişimcilik ekosistemi temsilcileri, melek yatırımcılar, girişim sermayesi şirketleri ile hızlandırma ve kuluçka programlarının yöneticilerinin yanı sıra İş Bankası ve iştiraklerinin yöneticileri katıldı. Mezun olan girişimcilerden 10’u ölçeklenme yolculuklarını katılımcılarla paylaştı. Karbon nötr olarak gerçekleştirilen etkinliğin tüm enerji tüketimi, Workup Agri mezunlarından 3pmetrics tarafından hesaplanarak yenilenebilir enerji kaynaklarından üretilen karbon kredileriyle nötrlendi. “Workup başladığından beri 8 yaş aldık ama 18 yaş gençleştik” İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran, etkinliğin açılışında yaptığı konuşmada, Workup’ı ilk hayata geçirdiklerinde asırlık çınar olma yolunda ilerleyen bir kurum olarak, daha yeni kurulmuş girişimlerle yan yana geldiklerinde her iki tarafın da ne gibi kazanımları olabileceğini bilerek yola çıktıklarını belirterek, “Bugün gönül rahatlığıyla şunu sizlerle paylaşabilirim: Bu yolculukta İş Bankası olarak çok şey öğrendik. Bu zamana kadar 8 takvim yaşı aldık ama 18 yaş gençleştik” dedi. Bugün çok daha dinamik, genç, girişimcilerle aynı dili konuşan bir İş Bankası olduğunu, Banka çalışanlarının da Grup bünyesinde geliştirilen girişimlerin kuruluşunda görev alabildiğini söyleyen Aran, “İş Bankası’nda çalışmakla girişimcilik dünyasında çalışmak, girişimci olmak arasındaki çizgiler çok inceldi” dedi. “Girişimcilik dünyasına ayırdığımız fonların büyüklüğü 1 milyar doları geçti” İş Bankası’nın girişimcilik dünyasına ayırdığı fonların büyüklüğünün 1 milyar doları geçtiğine işaret eden Hakan Aran, İş Portföy’den Amsterdam’da kurulan Tibaş Ventures’a, Maxis’ten Silikon Vadisi’ndeki Maxitech’e kadar girişimciliğe yönelik çok sayıda iştirakleri ve fonları bulunduğunu, birden fazla koldan ilerleyerek, müşterilerinden de artık bu fonlara yatırım isteyebilecek noktaya geldiklerini vurguladı. Aran, yatırım yaptıkları girişimlerin gerçek değerinin, bilançolarında görünenin çok üzerinde olduğunu belirterek “İş Bankası’nın 381 milyar TL’ye gelmiş olan özkaynaklarında 425 milyon USD mertebesinde yer tutan bu girişimlerin bugünkü piyasa değeri 1 milyar USD tutarını aşmıştır” diye konuştu. Türkiye’de kısıtlı olan sermaye ve tasarrufları desteklemenin en güzel yolunun bankaların girişim sermayesi yatırım fonları kurmasından geçtiğini söyleyen Aran, geleneksel yolla şirketlere kredi vererek ekonomik büyümeye sağlanan katkının ekonomide öngörülebilir büyüme patikası yarattığını; girişimcilik dünyasında ise doğru fikir, doğru ekip, doğru proje fonlandığında oluşacak katkının geleneksel yollarla ulaşılamayacak bir boyuta gelebileceğini vurguladı. “Biz ülke ekonomisine değer yaratacak, ülke ekonomisinde o ölçekte fark yaratabilecek, bunu varlığıyla hissettirebilecek girişimleri bulma ve onları destekleme peşindeyiz” diyen Aran, olabildiğince fazla koldan ve dünyanın her yerine yayılarak girişimcilik dünyasına dokunduklarında doğru geri dönüş alma ihtimalinin de yüksek olacağına inandığını söyledi. Hakan Aran üç yıldır arka arkaya “Startup Dostu Şirket” ödülünü kazandıklarını belirterek, çalışmalarının girişimciler nezdinde de karşılık bulduğunu görmekten mutluluk duyduğunu sözlerine ekledi. Novocycle 12 milyon ABD Doları tutarında yatırım turu tamamladı Yapay Zekâ Fabrikası yürütücülüğündeki programda başvuruların ilk değerlendirmesi Entrapeer’ın yapay zekâ ajanları ve gelişmiş skorlama algoritmaları ile yapıldı. 6 ay süren programda girişimlerin 3’ü ilk satışını yaptı, diğerleri ise ciro bazında ortalama 3 katın üzerinde büyüme kaydetti. Mezun olan girişimlerden Novocycle 12 milyon ABD Doları değerindeki yatırım turunu başarıyla kapattı. İş Bankası ve Grup şirketleri, girişimlerin 8’inin büyüme yolculuğunda müşterisi olarak, kampanya yaparak veya müşterilerinin kullanımına sunarak yer aldı. 75’ten fazla girişime 60 milyon ABD Doları yatırım Girişimlerin hızlanmalarına ve ölçeklenmelerine yardımcı olan Workup, bugüne kadar 17 bini aşkın başvuru aldı. 13. dönemin tamamlanmasıyla Workup mezun sayısı 182’ye ulaştı. Girişimlerin 75’ten fazlası, farklı yatırımcılardan 60 milyon ABD Doları’nın üzerinde yatırım aldı. İş Bankası ve Grup şirketleri programa dahil olan girişimlerden 80’den fazlası ile iş birliği yaptı. Maxis Girişim Sermayesi fonları, bugüne kadar Workup mezunu 18 girişime 5 milyon ABD Doları fon sağladı. Workup 13. Dönem mezunları Rudiq: Finansal kurumlar için geleneksel yatırım araçları tokenizasyonu ve dağıtım altyapısı sağlayan fintech şirketi. Rapidmule: Kullanıcıların marka ile etkileşimini sadakate ve kullanıcıları markanın savunucusuna dönüştüren SaaS (hizmet olarak yazılım) tabanlı sadakat platformu. Talkie Robie: 2-10 yaş arası çocukların İngilizce konuşma becerilerini oyun tabanlı bir yaklaşımla geliştiren, yapay zekâ destekli bir dil öğrenme uygulaması. Orphex: Reklam, ürün, satış ve müşteri verilerini düzenli raporlayan, optimizasyon fırsatlarını analiz eden ve kampanya optimizasyonunu yöneten yapay zekâ destekli bir pazarlama orkestrasyonu. Wefarm: Boş tarlaları üretim yapan çiftliklere dönüştürerek ekonomiye kazandıran bir tarım platformu. Next Big App: İşletmelerin satışlarını artıran, müşteri deneyimini iyileştiren, yapay zekâ destekli mobil otomasyon ve uygulamalar geliştiren stüdyo. Vignetim: Yapay zekâ destekli altyapısıyla, vinyet, yol geçiş ücretleri, eSIM ve sigorta gibi hizmetleri tek bir platformda birleştiren, seyahat süreçlerini daha akıllı, hızlı ve sorunsuz hâle getiren bir mobilite lojistik ve fintech şirketi. Tekno Sürüm: Büyükbaş hayvan çiftliklerinde ineklerin davranışlarını kamera görüntülerinden analiz ederek, doğum ve topallık gibi belirtileri yapay zekâ desteğiyle gerçek zamanlı bildiren gelişmiş bir sürü izleme platformu. Deepin Data Market: Veri ve yapay zekâ asistanlarının buluştuğu yenilikçi pazar yeri. Novocycle: Kuru-doğrudan geri dönüşüm teknolojisiyle kimyasal kullanmadan ve parçalama yapmadan lityum-iyon pillerin %96’ya kadar hammadde geri kazanımını sağlayan derin teknoloji girişimi. Biomix: Biyogaz ve atık su arıtma tesislerine yönelik enerji verimliliği odaklı yeni nesil karıştırıcı çözümleri geliştiren teknoloji girişimi. Cyclothe: Tekstil atıklarının toplanmasını ve ayrıştırılmasını dijitalleştiren teknolojiler geliştirerek döngüsel ekonomiye altyapı sunan girişim. Fikogya: Su ekosistemlerindeki kirlilik ve ötrofikasyon sorunlarını yapay zekâ destekli otonom IoT teknolojileriyle çözerek sürdürülebilir, kimyasalsız ve maliyet etkin su yönetimi sağlayan yenilikçi bir su teknolojileri şirketi. Bomensoft: Operasyon süreçlerini optimize etmek için yapay zekâyı hali hazırda bulunan sistemlere entegre eden girişim. NepTune: Yapay zekâ destekli bir mobil uygulama olarak kullanıcıların enstrüman çalmasını oyunlaştırılmış bir deneyimle öğrenmesini sağlayan girişim. Cutehill Games: Dünya çapındaki oyuncuların hayal gücünü yakalayarak eğlenceli, keyifli ve görsel açıdan etkileyici mobil oyunlar geliştiren girişim.

Sungrow Yeni Enerji Depolama Sistemi PowerKeeper’ı Tanıttı Haber

Sungrow Yeni Enerji Depolama Sistemi PowerKeeper’ı Tanıttı

Dünyanın öncü temiz enerji çözümleri markası Sungrow, İtalya’da düzenlenen Sungrow Avrupa C&I ESS Zirvesi’nde ticari ve endüstriyel alan için geliştirdiği yeni enerji depolama sistemi (ESS) PowerKeeper’ı tanıttı. Markanın sıfır kayıp ve sıfır kesinti prensibini temel alan; yüksek performans, kesintisiz çalışma ve maksimum verimlilik özelliklerini bir araya getiren “ACE 007” ve “ACE Profit” vizyonu doğrultusunda geliştirilen PowerKeeper Serisi, Sungrow’un işletmelerin ihtiyaçlarına en uygun çözümleri sunma yaklaşımının en yeni temsilcisi olarak öne çıkıyor. Enerji dönüşümü alanında dünyanın önde gelen veri ve analiz kuruluşu Wood Mackenzie’ye göre Avrupa’nın ticari ve endüstriyel (C&I) enerji depolama kapasitesi 2034 yılına kadar 13 kat artarak 33 GW / 77 GWh seviyesine ulaşacak. Elektrik fiyatlarının yükselmesi ve kesintilere karşı güçlü bir enerji sistemine duyulan ihtiyaç, işletmeler için öncelikli hale geliyor. Bu nedenle çözümlerin tasarımdan kuruluma, işletmeden bakıma kadar tüm yaşam döngüsü boyunca sorunsuz bir deneyim sunması ve işletme sürekliliği için güç kararlılığını güvence altına alması kritik önem taşıyor. Buna ek olarak ticari ve endüstriyel kullanıcılar; tüketim profilleri ve finansal öncelikleri birbirinden farklı birçok sektörü kapsıyor. Bu da daha modüler yapıları zorunlu kılıyor. İşletmeler İçin Enerji Depolamada Yeni Nesil Çözüm: PowerKeeper Serisi Farklı yapı ve ölçekteki işletmelerin çeşitli ihtiyaç ve beklentilerine yanıt vermek üzere geliştirilen PowerKeeper Serisi, 12,5 kWh modüler tasarımlı esnek bir enerji depolama çözümü sunuyor. Sistem tek bir hibrit inverter ile 50–1000 kWh kapasiteyi 2–8 saat aralığında destekleyebilirken, birden fazla inverter bağlantısıyla kapasite sınırsız şekilde genişletilebiliyor. PowerKeeper’ın ölçeklenebilir yapısı küçük mağazalardan büyük fabrikalara kadar her tür işletmeye uyum sağlayarak ihtiyaca göre kapasite kurulmasını sağlıyor; gereğinden fazla yatırım yapmayı engelliyor ve bu yolla ilk yatırım maliyetlerini azaltıyor. 10 milisaniyede şebekeden bağımsız moda geçebilen PowerKeeper, kesintisiz enerji sağlıyor ve dahili ATS, 250 kW yüke kadar destek sunuyor. Bu da 2.500 m²’lik bir süpermarket için yeterli güç anlamına geliyor ve ek kabin gerektirmeyerek alan ve maliyet tasarrufu sağlıyor. Kompakt Yapı ve Hızlı Kurulum Kolay ve hızlı kurulum imkânı sunan PowerKeeper, 12,5 kWh tek modül veya 50 kWh ön montajlı stack seçenekleri ile geliyor. IP66 sertifikasına sahip ESS çözümü, –20°C ile 50°C çalışma aralığı ve Tip I + II yıldırım direnci ile uzun vadeli güvenilirlik sunuyor. 50 santimetreye kadar su baskınlarına dayanıklı olan PowerKeeper, Kuzey Avrupa’nın soğuk kışında, Güney Avrupa’nın sıcak yazlarında veya Akdeniz kıyılarının tuzlu/korozyonlu ikliminde kararlı bir performans sergiliyor. Akım, voltaj, hücre sıcaklığı, NTC yüksek sıcaklık algılama ve güvenlik sensörünü içeren 5D uyarı sistemini kullanan PowerKeeper; hücre, paket ve istasyon seviyelerinde üçlü koruma sunuyor. Bu yapı, her bir cihazın kendi içinde koruma sağlayarak günlük kullanım sırasında olası riskleri erken tespit eder ve kullanıcıya daha güvenli, sorunsuz bir operasyon sağlar. Yapay Zekâ Destekli Akıllı Enerji Yönetimi PowerKeeper; güneş enerjisi sistemleriyle birlikte kullanım, enerji depolama ve elektrikli araç şarjı, küçük ölçekli yerel şebekeler ve yedek güç çözümleri ile bağımsız ticari ve endüstriyel enerji depolama sistemleri dahil pek çok senaryoya kolayca uyum sağlıyor. Öz tüketim, arbitraj, FFR ve talep kontrolü dahil birçok gelir akışını destekleyen sistem, gerçek zamanlı elektrik fiyatları, üretim tahminleri ve yük tahminlerine göre kârlılık stratejilerini otomatik optimize eden yapay zekâ tabanlı modlarla geliyor. Bu da kullanıcıların kârlılığı kolayca artırmasına olanak tanıyor. Bu yaklaşım, sistemin tüm yaşam döngüsünde karşılaşılan ihtiyaçlara çözüm sunarak Sungrow’un ticari ve endüstriyel alandaki portföyünü güçlendiriyor ve şirketin karbon nötr bir geleceğe yönelik kararlılığını pekiştiriyor. Sungrow Avrupa C&I ESS Zirvesi’nde Pazarın Geleceği Masaya Yatırıldı İtalya’nın Como kentinde düzenlenen Sungrow Avrupa C&I ESS Zirvesi, 200’ün üzerinde şirket yöneticisi, sektör temsilcisi, iş ortağı ve medya mensubunu bir araya getirdi. Etkinlikte Avrupa’da esnek, maliyet etkin ve düşük karbonlu enerji çözümlerine yönelik artan talep ele alındı. Panel oturumlarında, farklı Avrupa ülkelerindeki gelişmeler, ihtiyaçlar ve düzenleyici çerçeveler değerlendirildi; katılımcılarla bölgenin öne çıkan büyüme fırsatları ve stratejik yaklaşımlar paylaşıldı. Zirveden elde edilen uzman görüşleri ve müşteri içgörüleri, Sungrow’un Avrupa'nın ticari ve endüstriyel enerji altyapısının modernleşmesi ve karbon azaltımı hedeflerini destekleme konusundaki kararlılığını bir kez daha ortaya koydu. Sungrow bugün dünya genelinde 1000’den fazla, Avrupa’da ise 200’den fazla ticari ve endüstriyel enerji depolama projesini hayata geçirmiş durumda. Bağımsız ESS, PV+ESS ve PV+ESS+EV şarj çözümlerini kapsayan bu geniş proje portföyü, şirketin hızla gelişen pazarda iş ortaklarını destekleme konusundaki güçlü konumunu pekiştiriyor. Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

Trendyol Depo ve Ofislerinde %100 Yenilenebilir Enerji Haber

Trendyol Depo ve Ofislerinde %100 Yenilenebilir Enerji

Trendyol, 300’ü aşkın ofis, dağıtım ve aktarma merkezinde I-REC sertifikalı tamamen yenilenebilir elektrik kullanımına geçiyor. Böylece, kendi operasyonlarında 2040 yılı için belirlediği karbon nötr hedefinin yaklaşık %70’ine daha erken ulaşmış olacak. Türkiye’nin lider ve dünyanın önde gelen e-ticaret platformlarından Trendyol, sürdürülebilirlik yolculuğunda hızlandırdığı dönüşümün etkilerini ve geleceğe yönelik stratejik önceliklerini ortaya koyan 2024 yılı Sürdürülebilirlik Raporu’nu açıkladı. Rapor kapsamında Trendyol, 2040 nötr karbon yolundaki hedefleriyle uyumlu ilerlediğini ortaya koydu. Sürdürülebilirlik yolculuğunda önemli bir adım atan Trendyol tüm ofisleri, dağıtım ve aktarma merkezlerini kapsayan 300’ü aşkın lokasyonda tamamen yenilenebilir kaynaklardan üretilen “I-REC sertifikalı” elektrik kullanımına geçtiğini açıkladı. Şirket, hidroelektrik dahil çeşitli kaynakların sertifikalandırılabildiği bu sistemde özellikle güneş ve rüzgar enerjisini tercih ederek operasyonel çevresel etkisini en aza indirmeyi hedefliyor. Bu yaklaşımla Trendyol, kendi operasyonlarında 2040 için koyduğu karbon nötr hedefinin yaklaşık %70’ine daha erken ulaşmış olacak. Sürdürülebilirliğin Trendyol’un temel öncelikleri arasında yer aldığını vurgulayan Trendyol Grubu CEO’su Erdem İnan, şunları söyledi: “Trendyol olarak, 2040 karbon nötr hedeflerimizi içeren sürdürülebilirlik yolculuğumuzda ilk günden bu yana kararlılıkla ilerliyor, teknoloji ve inovasyon gücümüzü, toplum ve dünyada kalıcı değer yaratmak amacıyla kullanıyoruz. Bu yıl itibarıyla sürdürülebilirlik stratejimizin üç yıllık dönüm noktasına ulaştık ve başlangıçta koyduğumuz hedefleri yeniden değerlendirdik. 2024 boyunca veri analitiği, tedarik zinciri verimliliği ve enerji yönetimi gibi alanlarda yapay zekâ destekli çözümleri gündemimize aldık ve sürdürülebilir dönüşüm yolculuğumuzda pozitif adımlar attık. Ulaştığımız seviyeyi bir varış noktası değil, yeni bir başlangıç olarak görüyoruz. Bu yaklaşımın temelinde, sürdürülebilirlik yolculuğunun dinamik bir süreç olduğu ve zaman içinde değişen ihtiyaç ve risklere göre kendimizi sürekli gözden geçirip yeniden hizalama gerekliliği yatıyor. Bu nedenle önümüzdeki dönemde değişen koşullar, paydaş beklentileri ve küresel gereklilikler doğrultusunda stratejimizi düzenli olarak güncellemeyi sürdüreceğiz.” Trendyol’un üçüncü sürdürülebilirlik raporu, şirketin artan operasyon hacmine rağmen son bir yılda karbon verimliliğini koruduğunu ortaya koyuyor. Atıklarının %99’unu geri dönüştüren Trendyol, kargo poşetlerinde en az %50 oranında geri dönüştürülmüş plastik kullanıyor. İkinci el platformu Dolap sayesinde 307 bin ton karbondioksite eşdeğer emisyonun oluşmasını engelleyen şirket, ek olarak 336 milyon metreküp su tasarrufu sağladı. Sürdürülebilir üretim odaklı ürün gamını da hızla büyüten Trendyol, 2024’te Trendyol Care etiketli ürünlerini yüzde 225 genişleterek, 520 bin sürdürülebilir ürünü Türkiye’den Körfez ülkeleri ve Doğu Avrupa’da müşterileriyle buluşturdu. Ayrıca, ikinci el platformu Dolap üzerinden 16 milyondan fazla ürün yeniden dolaşıma kazandırarak döngüsel ekonomiye katkı sağladı. Trendyol ayrıca, çift yönlü önceliklendirme yaklaşımıyla tüm paydaşlarının görüşlerini toplayarak çevresel ve sosyal alanda öne çıkan 20 kritik konuyu belirledi ve sürdürülebilirlik stratejisini buna göre güncelledi. Trendyol, uzun vadeli çevresel yol haritasında da somut taahhütler ortaya koyuyor. Şirket, kendi operasyonlarında 2040’a, tüm iş ortakları ve tedarikçilerini kapsayan değer zincirinde ise 2050’ye kadar karbon nötr olmayı hedefliyor. Ambalaj ve atık yönetiminde tüm lojistik merkezlerinde sıfır atık sertifikasyonu almayı ve perakende ambalaj malzemelerinin tamamını sertifikalı kaynaklardan sağlamayı planlıyor. Sürdürülebilir üretimde ise 2030’a kadar ürünlerin yüzde 20’sinin sertifikalı ve patentli malzemelerden üretilmesi hedefleniyor. GRI 2021 sürdürülebilirlik raporlama standartlarına uygun hazırlanan rapor, karbon azaltımı, sürdürülebilir üretim, atık ve ambalaj yönetimi gibi çevresel başlıkların yanı sıra sosyal etki projeleri ve şirketin sürdürülebilir geleceğe yönelik planlarını kapsamlı şekilde sunuyor.

Türkiye’nin İlk Karbon Nötr Gezi Turu Haber

Türkiye’nin İlk Karbon Nötr Gezi Turu

Bu proje kapsamında 14 ton CO₂ emisyonu, Türkiye’deki yenilenebilir enerji üretimini destekleyen Hatay Ziyaret RES projesi aracılığıyla dengelendi. Bu miktar, yaklaşık 700 ağacın bir yılda temizlediği karbon veya bir otomobilin 110.000 km’de ürettiği emisyon miktarına eşdeğer. Türkiye’de ilk kez bir turizm organizasyonu, uçuşlardan konaklamaya kadar tüm emisyonlarını gönüllü karbon sertifikalarıyla dengeleyerek karbon nötr hale geldi. Fibabanka’nın sürdürülebilir gelecek amacıyla hayata geçirdiği kurum içi girişimi cOmmited Danışmanlık A.Ş. (cOmmited.app) ve Kiklad Turizm iş birliğiyle düzenlenen ‘Sharm El Sheikh Dalışlı Tatil Turu’nda toplam 14 ton CO₂ eşdeğer emisyon, Gold Standard sertifikalı projeler aracılığıyla tamamen dengelendi. İklim Dostu Turizmde Yeni Dönem Kiklad Turizm tarafından düzenlenen bu özel dalış turunun karbon ayak izi, İngiltere İstatistik Kurumu (DEFRA, 2024) metodolojisine göre hesaplandı. Hesaplamalar; uçuşlar, otel konaklaması, yerel transferler ve dalış operasyonlarını kapsadı. Tüm emisyonlar, Hatay- Ziyaret RES Yenilenebilir Enerji Projesi üzerinden alınan Gold Standard sertifikaları ile dengelendi. cOmmited Genel Müdürü Levent Köseoğlu, iş birliğine ilişkin yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Turizm sektörü, küresel emisyonların önemli bir kısmını oluşturuyor. Biz COmmited olarak otellerden havayollarına, acentelerden etkinliklere kadar tüm paydaşlara ölçüm, dengeleme ve sertifikasyon altyapısı sunuyoruz. Kiklad iş birliğiyle Türkiye’de ilk kez bir gezi turunun uçtan uca karbon nötr hale gelmesi, sürdürülebilir turizm için dönüm noktasıdır.” Kiklad Kurucusu Orhan Öztürk şöyle konuştu: “Kiklad olarak, sadece eşsiz deneyimler değil, sorumluluk da üreten bir turizm anlayışını benimsiyoruz. Bu proje ile misafirlerimize ‘gezmenin’ çevresel bir bedeli olduğunu ama bu bedelin sıfırlanabileceğini gösterdik. Türkiye’de ilk karbon nötr turu düzenlemekten gurur duyuyoruz. Bundan sonraki hedefimiz, her Kiklad gezisini aynı duyarlılıkla planlamak.” Gold Standard Sertifikasıyla Belgelenen İlk Türk Turizm Turu Bu proje kapsamında 14 ton CO₂ emisyonu, Türkiye’deki yenilenebilir enerji üretimini destekleyen Hatay Ziyaret RES projesi aracılığıyla dengelendi. Bu miktar, yaklaşık 700 ağacın bir yılda temizlediği karbon veya bir otomobilin 110.000 km’de ürettiği emisyon miktarına eşdeğer.

UTİKAD’dan 200 Milyar Dolar Sektör Büyüklüğü Hedefiyle İki Stratejik Adım Haber

UTİKAD’dan 200 Milyar Dolar Sektör Büyüklüğü Hedefiyle İki Stratejik Adım

Türkiye'yi lojistikte bir merkez haline getirecek dönüşümün öncülüğünü üstlenen UTİKAD’ın iki stratejik adımdan biri olan ve Turkish Cargo ana sponsorluğunda 7 Kasım’da gerçekleştirilecek Türkiye Logistics Summit 2025’te günümüzde hızla değişen küresel lojistik dinamikleri ve sektörün geleceğine öncülük edecek konular, en güncel verilerle ve uzman görüşleriyle ele alınacak. UTİKAD’ın ikinci stratejik adımı ise, küresel lojistik sektöründe büyük önem taşıyan kadın varlığı ve temsiliyeti konusunda hazırlanan “Lojistik Sektöründe Kadın Etki Raporu” oldu. “Lojistik Sektöründe Kadın Etki Raporu” verileri basın toplantısında ilk kez kamuoyu ile paylaşıldı ve sektörde büyümenin ancak fırsat eşitliğiyle mümkün olacağının altı çizildi. Türk taşımacılık ve lojistik sektörünün en geniş kapsamlı sivil toplum kuruluşu olan UTİKAD (Uluslararası Taşımacılık ve Lojistik Hizmet Üretenleri Derneği), düzenlediği basın toplantısıyla sektörel büyüklük hedeflerini ve bu hedeflere yönelik iki stratejik adımı duyurdu. Türkiye lojistik ve taşımacılık sektörü, 2024 itibarıyla 100 milyar dolarlık pazar büyüklüğüne ulaşmış ve Türkiye’nin 115,2 milyar dolarlık hizmet ihracatının yüzde 40’ını tek başına gerçekleştirmiştir. T.C. Ticaret Bakanlığı’nın 2028 yılı için belirlemiş olduğu, lojistik ve taşımacılık sektöründe 78 milyar dolar hizmet ihracatı hedefini projeksiyon olarak alan UTİKAD, sektör için 200 milyar dolarlık pazar büyüklüğü hedefiyle hareket ediyor. Basın toplantısında, küresel jeopolitik dengelerde ve lojistik dinamiklerdeki değişimler doğrultusunda, sektörün 200 milyar dolar hedefine ulaşması için gerekli dönüşümün altı çizildi. Bu dönüşümde öncülük üstlenen UTİKAD, küresel lojistiğin en önemli buluşmalarından biri haline gelen Türkiye Logistics Summit 2025 ile ülkemizin stratejik konumunu en iyi şekilde vurgularken, bir yandan da “Lojistik Sektöründe Kadın Etki Raporu” yayımlayarak, fırsat eşitliği ve kapsayıcılık alanında önemli bir adım attı. 200 Milyar Dolarlık Sektör ve Türkiye’yi Küresel Lojistikte Başat Bir Merkez Haline Getirme Hedefi UTİKAD Yönetim Kurulu Başkanı Bilgehan Engin, basın toplantısında “Türkiye’mizin lojistikte 200 milyar dolar düzeyinde pazar büyüklüğüyle bu alanda dünyanın 10 ülkesi arasında yer alan başat bir merkez haline gelmesini hedefliyoruz. Sektörümüz bu hedefi gerçekleştirebilecek ve hatta aşabilecek bilgi, deneyim, yetkinlik kalitesine ve yönetim vizyonuna sahiptir. Bununla birlikte günümüzde hem jeopolitik dengeler hem küresel lojistik dinamikleri hem de uluslararası ticaret ağlarında iş yapış şekillerinin hızlı değişimine, inovasyon, teknoloji ve kapsayıcı sürdürülebilirlik odaklı dönüşümle ayak uydurmak büyük önem taşıyor” Türk taşımacılık ve lojistik sektörünün en geniş kapsamlı sivil toplum kuruluşu olan UTİKAD’ın, Türkiye'de lojistik kültürünün yerleşmesine ve sektörün uluslararası standartlarda sürdürülebilir gelişimine her zaman somut adımlarla öncülük etmeye odaklandığını belirten Bilgehan Engin, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bugün de iki önemli adımın bilgisini paylaşıyoruz. Bunlardan biri, 7 Kasım 2025 tarihinde Turkish Cargo ana sponsorluğunda ikincisini düzenleyeceğimiz, Türkiye Logistics Summit etkinliğimiz, diğeri de küresel lojistik sektöründe sadece bir çeşitlilik ve kapsayıcılık konusu olarak değil, verimlilik, sürdürülebilirlik ve yenilikçilik açısından da büyük önem taşıyan kadın varlığı ve temsiliyeti konusunda hazırlamış olduğumuz Lojistik Sektöründe Kadın Etki Raporudur.” İnovasyonun Öncüleri Türkiye Logistics Summit 2025’te Sahneye Çıkıyor UTİKAD Başkanı Bilgehan Engin, Turkish Cargo ana sponsorluğunda düzenlenecek Türkiye Logistics Summit 2025’in, henüz ikinci yılında sektörün en önemli uluslararası buluşmalarından biri haline geldiğini belirtti. Engin, “Küresel lojistik dünyasının liderlerini, uzmanlarını ve karar vericilerini bir araya getiren zirvemiz, stratejik iş birlikleri için önemli bir platform olarak küresel ajandada yerini aldı. Zirve, aynı zamanda teknoloji geliştiriciler ve akademisyenlerin de katılımıyla sektördeki dönüşümü hızlandıran çok paydaşlı bir yapı sunacak” şeklinde konuştu. UTİKAD Başkanı Bilgehan Engin, sözlerini şöyle sürdürdü: “Günümüzde jeopolitik çerçeve ve küresel iş iklimi, çatışmalar ve riskler kadar fırsatları da içinde barındıran kaotik ve kompleks bir yapı sergiliyor. Ülkelerin çatışmalar içerisinde pragmatik kazanımlar peşindeyken, küresel şirketlerin tedarik zincirlerini çeşitlendirip, üretim faaliyetlerini çeşitlendirerek risk azaltma ve diğer bölgelerdeki fırsatlardan yararlanma arayışı sürüyor. Türkiye’nin benzersiz konumu, hem Orta Koridor gibi stratejik projelerle Doğu ve Batı arasında başat lojistik merkezi olma hem de küresel gerilimlerde alternatif kaynak ülke olarak konumlanma fırsatı sunuyor. Bu fırsatları değerlendirmek için bu küresel dinamikleri, dijital dönüşüm, yapay zeka destekli lojistik çözümleri, yeşil ve sürdürülebilir lojistik uygulamaları, tedarik zinciri güvenliği ve uluslararası ticarette yeni trendler gibi önemli konularla birlikte okumak büyük önem taşıyor. Bu fırsatları, dijital dönüşüm, yapay zeka ve yeşil lojistik gibi yeni trendlerle birlikte ele alacağımız Türkiye Logistics Summit 2025, ‘Pioneering the Future of Logistics’ mottomuzla sektörün dönüşüm vizyonunu ortaya koyacak. 4 ana panel, 2 özel oturum ve deneyim alanları ile 1000’in üzerinde katılımcıyı bir araya getirmeyi hedefliyoruz.” Bilgehan Engin ayrıca, UTİKAD’ın sürdürülebilirlik dönüşümündeki liderliğine dikkat çekerek, zirvenin karbon nötr etkinlik olarak düzenleneceğini de sözlerine ekledi. 200 Milyar Dolar Hedefiyle Geleceğe Eşitlik Odaklı Davet: UTİKAD “Lojistik Sektöründe Kadın Etki Raporu” Türkiye lojistik ve taşımacılık sektörünün 200 milyar dolar büyüklük hedefi yolunda bir diğer stratejik adımın, UTİKAD Kadın Lojistikçiler Odak Grubu’nun (KLOG) katkılarıyla hazırlanan “Lojistik Sektöründe Kadın Etki Raporu” olduğunu belirten Bilgehan Engin, “Rapor, kadınların sektöre sağladığı niceliksel ve niteliksel katkılar kadar, bu katkıların artırılması için çözüm gerektiren önemli konuların varlığını da ortaya koyuyor. Gündemimizde önemli bir yer tutan fırsat eşitliği ve kapsayıcılık kavramlarını, sektörümüzün 200 milyar dolarlık büyüme hedefi için stratejik bir zorunluluk olarak görüyoruz. ‘İş’te Eşit Kadın Sertifikası’nı alan ilk sivil toplum kuruluşu olmamız, bu konudaki kararlılığımızın somut bir göstergesidir. Kadın Lojistikçiler Odak Grubumuzun (KLOG) katkılarıyla hazırlanan ‘Lojistik Sektöründe Kadın Etki Raporu’ ise bu yoldaki en yeni ve önemli adımımızdır” dedi. “Kadınların Yönetime Yükselişinde Tıkanma Yaşanıyor, Raporumuz Bu Yolu Açmak İçin Bir Eylem Çağrısıdır” UTİKAD Kadın Lojistikçiler Odak Grubu’nun (KLOG) Koordinatörü Aslı Malay Tuncer, raporun ortaya çıkış süreci ve temel bulguları hakkında şu bilgileri verdi: “UTİKAD Kadın Lojistikçiler Odak Grubu olarak en temel amacımız, sektördeki kadın emeğini ve değerini görünür kılmaktır. Bu yolda attığımız en önemli adımlardan biri, genç meslektaşlarımıza ışık tutan mentorluk programlarımız oldu; sektörel eğitimler ve görünürlük çalışmalarıyla bu misyonumuzu her zaman destekledik. Bu vizyonla hazırladığımız ‘Lojistik Sektöründe Kadın Etki Raporu’ ise önemli bir gerçeği verilerle ortaya koyuyor: Sektörümüzde yetkin ve deneyimli kadın çalışanlar olmasına rağmen, üst düzey yönetim ve karar verici pozisyonlara geçişte yüzde 10’un altında kalan bir temsil oranıyla ciddi bir tıkanma yaşanıyor. Bu tablo, bize bir sorumluluk yüklüyor. Çünkü kadınların iletişim, kriz yönetimi ve teknolojiye uyum gibi yetkinliklerle süreçlere kattığı değer, sektörümüzün geleceği için vazgeçilmezdir. Raporumuz, bu tıkanıklığı aşmak ve gelecek nesillere ilham verecek eşitlikçi bir yol çizmek için hazırladığımız bir eylem çağrısıdır.” Kadınların Etkisi Rakamlarla Tescillendi Detaylarını KLOG İstanbul Bölgesi Başkan Yardımcısı Selin Obdan’ın aktardığı Lojistik Sektöründe Kadın Etki Raporu'nun bulguları, kadınların sektördeki kritik rolünü somut verilerle ortaya koyuyor. Kadın çalışanların varlığı; hizmet kalitesi (%88), müşteri memnuniyeti (%86), operasyonel dayanıklılık (%82) ve risk yönetimi (%80) gibi alanlarda olumlu etki yapıyor. Öte yandan, raporun en çarpıcı bulgusu, kadınların bu kanıtlanmış pozitif etkisine rağmen üst yönetimde yeterince temsil edilmemesi oldu. Kadın CEO oranı %17'de kalırken, şirketlerin %47'sinde C-Level pozisyonlarda hiç kadın yönetici bulunmaması, sektörün önündeki en önemli gelişim alanı olarak öne çıkıyor. “Tüm Kadınları Yanımızda Görmek İstiyoruz” UTİKAD Başkanı Bilgehan Engin, raporun sonuçlarını şu sözlerle değerlendirdi: “Bu rapor, kadınların sektörümüze kattığı paha biçilmez değeri gözler önüne sererken, potansiyellerini tam olarak ortaya çıkarabilmemiz için odaklanmamız gereken alanlara da işaret eden bir yol haritası niteliğindedir. Tüm kadınları yanımızda görmek istiyoruz. Bu, eşitlik odaklı bir geleceğe davettir. Çünkü biliyoruz ki sektörde kadın varlığı sadece bir çeşitlilik meselesi değil, aynı zamanda verimlilik, sürdürülebilirlik ve yenilikçilik meselesidir.” Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

Ege Belediyeler Birliği Üyeleri İzmir’de Toplandı Haber

Ege Belediyeler Birliği Üyeleri İzmir’de Toplandı

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, İzmir'in ev sahipliğinde düzenlenen Ege Belediyeler Birliği'nin olağan meclis toplantısına katıldı. Ege Belediyeler Birliği Başkanı ve Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu yönetiminde Kültürpark 4 No’lu Hol Meclis Salonu’nda yapılan toplantı, merhum Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek'i anarak başladı. Olağan meclis toplantısına üye belediyelerin başkanları ile temsilcileri katıldı. Tugay: Çok büyük sıkıntıların yaşandığı dönemdeyiz Zor bir dönemde belediye başkanlığı yaptıklarını, tüm kamu kurumlarının borçlu olduğunu kaydeden İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, “Hepimiz gerçekten belediyelerde başkan ya da meclis üyesi olarak üstlendiğimiz sorumluluklarla zor şartlar altında ülkemize, insanlarımıza hizmet etmeye çalışıyoruz. Bu zorlukların kendi şehrimizden, bölgemizden, ülkemizden kaynaklanan sebepleri olduğu kadar küresel boyutta da yansımaları var. Ekonomist dergisinde çıkan bir yazı ülkelerin hiçbir zaman borçlanmadıkları kadar borçlanmış durumda olduğunu söylüyor. İnanın dünya genelinde kamu yönetimi, kamu kaynaklarının kullanımı ile ilgili çok büyük sıkıntıların yaşandığı bir dönemdeyiz” diye konuştu. “Sorumluluğumuz var” İklim krizi, çevresel sorunlar hakkında açıklamalarda bulunan Başkan Tugay, “İklim krizinin geriye dönüşü olmadığı yönünde bilimsel bir görüş var. Ben bu görüşü ciddiye alıyorum, önemsiyorum. İklim krizinin etkilerini şimdi görüyoruz ama 1800'lü yıllardan beri endüstrinin gelişmesiyle beraber petrolün, kömürün yakılmaya başlaması ile birlikte gelinen bir süreç. Bugünün yöneticileri bizleriz ve bunu düzeltip düzeltmemekle ilgili üzerimizde bir sorumluluk var. Bu sorumluluğu alacak mıyız, alacaksak ne düzeyde alacağız? İnanın akıldan çok vicdanla alakalı bir durum” dedi. “İklim konusunda öncü çalışmalar yürütebiliriz” Birlik ve beraberlik içinde özellikle iklim konusunda çalışmak gerektiğinin altını çizen Başkan Tugay, “Sadece bir şehir, bir bölgede değil mümkün olan en geniş bölgede iklim krizi ile ilgili bir şeyler yapmak lazım. Bu romantik bir söylem değil. Sorumluluk hissediyorum, rahatsız oluyorum. Biz İzmir'de bu konuda gerçekten çaba gösteriyoruz. 2030'da İzmir'i karbon nötr yapacağız diye yola çıktık, bunu yapacağız. Sadece İzmir'le olmaz, bütün şehirlerimizin, hatta yurtdışındaki bütün şehirlerin birlikte benzer çabayı göstermesi lazım. Bunun masaya yatırılması, yoğun çalışılması lazım. Ege Belediyeler Birliği üyelerinin dahil olmasıyla öncü çalışmalar yürütebiliriz. Ben Sağlıklı Kentler Birliği Başkanıyım. İki birliğin koordinasyonunu da sağlayabiliriz” dedi. Büyükerşen: Kolay iş değil, bugün belediyeler borç içinde Eskişehir’de 25 yıl büyükşehir belediye başkanlığı görevinde bulunan Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen, “Ege Bölgesi önemli gördüğüm topraklardır. Anadolu'nun batısında, Ege Denizi'nin önünde belediye başkanlığı yapmak, hele İzmir gibi tarihi bir şehirde, onun alt belediyeleri de dahil olmak üzere hepsinde hizmet yarışında bulunmak kolay bir şey değil. Hepiniz cesur insanlarsınız, bunu göze alan insanlarsınız. Bundan sonra da çile çekmeye daha ne kadar devam edeceğiz bilmiyorum. İnşallah bir iktidar değişikliği ile bugüne kadar çektiğimiz, çektiğiniz sıkıntılar hafifler. Kolay iş değil, bugün belediyeler borç içinde” şeklinde konuştu. Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

Alarko’dan Çevresel Ayak İzini Azaltan Sürdürülebilirlik Raporu Haber

Alarko’dan Çevresel Ayak İzini Azaltan Sürdürülebilirlik Raporu

Sürdürülebilirliği yalnızca bir raporlama gerekliliği değil, sorumlu bir iş modeli olarak ele alan Alarko Holding, ağustos ayında yayımladığı ilk TSRS uyumlu Sürdürülebilirlik Raporu’nun ardından “azaltarak çoğaltmanın” mümkün olduğunu hatırlatan 2024 GRI uyumlu Sürdürülebilirlik Raporu’nu kamuoyuyla paylaştı. Yeni rapor, Alarko Şirketler Topluluğu’nun sürdürülebilirlik performansını, çevresel, sosyal ve yönetişim alanlarındaki dönüşümünü, farklı sektörlerdeki iyi uygulamalarını, paydaş beklentilerini ve gelecek hedeflerini sadeliği esas alan bir tasarım kurgusuyla ortaya koyuyor. “Sadece Sürdürülebilirlik” başlığıyla yayımlanan rapor; biçim ile içerik, görünürlük ile öz arasındaki dengeyi yeniden tanımlarken, sürdürülebilirlik raporları tarihine sade ama etkili bir not düşüyor. Alarko’nun Sorumlu İletişim Politikası doğrultusunda, fotoğraflardan, görsellerden, renklerden ve grafik öğelerden bilinçli bir şekilde feragat edilerek arama motorlarının, grafik programların, yapay zekâ aplikasyonlarının ve monitörlerin karbon salımı en düşük seviyeye çekiliyor. Ümit N. Yıldız: “Sorumlu yatırımcı kimliğiyle inşa ettiğimiz yeni değer ekosistemimizi tüm paydaşlarımıza sorumlu bir iletişim yaklaşımıyla aktarıyoruz.” Alarko Şirketler Topluluğu CEO’su Ümit N. Yıldız, rapor hakkında yaptığı değerlendirmede, “Sürdürülebilirliği yalnızca bir raporlama zorunluluğu olarak değil, yatırımlarımızın, tüm iş süreçlerimizin ve hedeflerimizin temelini oluşturan öncelikli bir sorumluluk alanı olarak benimsiyoruz. Çevresel ayak izini en aza indirecek şekilde tasarlanan 2024 Sürdürülebilirlik Raporu’muz da bu anlayışın somut bir yansıması. Raporumuzda 2050 Net Sıfır hedefimiz doğrultusunda varlık gösterdiğimiz tüm sektörlerdeki göstergelerimize, geleceğin enerjisindeki rolümüze, verimlilik, teknoloji ve döngüsel ekonomi alanındaki iyi uygulamalarımıza, toplumsal projelerimizin yanı sıra gelecek projeksiyonlarımıza da yer veriyoruz. Sorumlu yatırımcı kimliğiyle inşa ettiğimiz yeni değer ekosistemimizi tüm paydaşlarımıza yine sorumlu bir iletişim yaklaşımıyla aktarmaya gayret ettik. Nitelikli içeriği ve düşük karbonlu tasarımıyla iş dünyasına örnek olmasını umduğumuz GRI uyumlu Sürdürülebilirlik Raporumuzun tüm Topluluğumuz için daha büyük başarılara basamak olmasını dilerim” dedi. Alarko’nun Sürdürülebilirlik Raporu’nda Öne Çıkan Başlıklar: Alarko Şirketler Topluluğu, uluslararası bir portföy şirketi olmanın ötesine geçerek insanı ve doğayı merkeze alan öncü kimliğiyle, yalnızca finansal büyümeyi değil, anlamlı ve pozitif etki odaklı ilişkilerle örülü bir değer ekosistemi inşa etmeyi taahhüt ediyor. 70 yılı aşan deneyiminden aldığı güçle, 2050 Net Sıfır hedefini bir stratejik dönüşüm fırsatı olarak gören Alarko, yeni sektörlerde sorumlu yatırımlarla büyürken, mevcut faaliyet kollarında çok boyutlu sürdürülebilirlik projeleri yürütüyor. Alarko Geleceğin Enerjisinde Etkin Rol Alıyor Enerjide yenilenebilir üretim kapasitesini büyüten Alarko, temiz enerjiye geçişi dağıtım faaliyetleriyle de desteklerken; I-REC sertifikaları aracılığıyla hem kendi bünyesinde hem de iş dünyasında yeşil enerji kullanımını teşvik ediyor. Alarko Enerji Grubu tüm yeni yatırımlarını temiz enerji odağında gerçekleştiriyor. Grup, mevcut 140 MW kurulu gücünü önümüzdeki beş yıl içinde 3,5 kat artırarak 640 MW’a ulaştırmayı hedefliyor. Grup ayrıca, enerji depolama sistemleri ve lityum-iyon batarya üretimi gibi geleceğin teknolojilerine yatırım yaparak Türkiye’nin enerji dönüşümünde etkin bir paydaş olma kararlılığını sürdürüyor. Sürdürülebilir ve Güvenli Gıdaya Erişimi Artırıyor Modern seracılıktan niş gübre üretimine, tohum ıslahından katma değeri yüksek kurutulmuş gıdaya uzanan 360 derece bir tarım ekosistemi inşa eden Alarko, kısa sürede ülkenin en büyük tarım yatırımcısı konumuna ulaştı. 2028 yılına kadar Türkiye’de ve Kazakistan’da 10.000 dönüm modern sera hedefiyle ilerleyen Alarko Tarım Grubu, teknolojiyi, bilimi ve kadın emeğini aynı potada buluşturarak verimlilik çıtasını yükseltiyor. Döngüsel kaynak yönetimi anlayışıyla jeotermal enerji, su ve bitkisel atıklar yeniden ekonomiye kazandırılırken, bitki zararlılarıyla biyolojik mücadele yöntemleri uygulanarak kalıntısız ürünler yetiştiriliyor. Bu iş modeli Alarko’nun yalnızca yerli üretimde değil, sürdürülebilir ihracatta da fark yaratan bir güç olmasını sağlıyor. Modern bilimin ışığında yürütülen Ar-Ge çalışmalarıyla gübre ve tohum üretiminde yenilikçi çözümler geliştiren Alarko, kurutulmuş gıda alanındaki faaliyetleriyle tarım sektöründeki israfın da azaltılmasını sağlıyor. Avrupa’nın en büyük yeni nesil mikro granül gübre üretim fabrikasında çevreci üretim teknikleri uygulanırken, tesisin enerji ihtiyacının %55’inden fazlası güneş santrallerinden sağlanıyor. Sanayi, Turizm ve Havacılıkta Sürdürülebilir Etkiye Odaklanılıyor Sanayi ve ticaret alanında faaliyet gösteren Alarko Carrier, eko-dönüşüm odaklı üretim süreçlerini önceliklendirerek kaynak verimliliğini artırıyor. Şirket, bu yıl üretim süreçlerinde tükettiği elektriğin tamamını yenilenebilir kaynaklardan karşıladı. Tesiste üretilen elektriğin %70’i dağıtım şebekesi üzerinden sisteme verilerek enerji verimliliği ve yeşil üretim hedeflerinde önemli bir eşik aşıldı. Turizm alanında Hillside markasıyla çevresel ve toplumsal sorumluluğu bütünleştiren örnek bir model ortaya koyan Alarko, misafirlerine yalnızca benzersiz bir tatil deneyimi sunmakla kalmıyor; aynı zamanda ekosistemin korunmasına, biyoçeşitliliğin devamına, yerel üreticilerin güçlenmesine ve turizm çalışanlarının sürdürülebilir refahına da katkı sağlıyor. Havacılık sektöründe ise döngüsel ekonomi ilkelerini rehber edinen Alarko, ömrünü tamamlamış büyük gövdeli yolcu uçaklarını kargo uçaklarına dönüştürerek sektöre yenilikçi ve çevreci bir iş modeli kazandırıyor. Toplumsal Etkiyi Güçlendiren Sosyal Sorumluluk Anlayışı Toplumsal cinsiyet eşitliği, kadın girişimciliği, nitelikli eğitim ve sosyal gelişim Alarko Şirketler Topluluğu’nun etki stratejisinin temel sütunlarını oluşturuyor. WEPs (Kadının Güçlenmesi Prensipleri) imzacısı olarak kadınların hem şirket bünyesinde hem de iş ve sosyal yaşamın tüm alanlarında eşit temsili için çalışmalar yürüten Alarko, Grup Şirketleriyle beraber çevre koruma, biyoçeşitlilik ve inovasyon alanlarının yanı sıra kültür ve sanat alanlarında da fark yaratan projelere imza atıyor. 2024 yılında 25 farklı sosyal sorumluluk projesi ile 180.000’in üstünde kişiye doğrudan erişerek pozitif etki yaratan Topluluk, sosyal projelerde çıtasını daha da yükseltmeyi hedefliyor. Sürdürülebilirlikte merkezi hedefler, otonom performans Holding’in Ortaköy Merkez Yerleşkesi “Karbon Nötr Bina” kimliğini korurken, tüm şirketlerde etkin karbon yönetimini teşvik eden uygulamalar yaygınlaştırılıyor. Grup Şirketleri genelinde uygulanan “Pozitif Etki – Yeşil Yaka Programı” ile sürdürülebilirlik yetkinliklerinin tüm organizasyona yayılması hedefleniyor. Kurumsal yönetim, sürdürülebilirlik, dijitalleşme ve insan kaynakları alanındaki örnek uygulamaların Topluluk çapında benimsenmesi için “Ortak Etki” perspektifiyle sinerji yaratımı farklı platformlarla destekleniyor. Çatı politika ve hedeflerin her bir şirketin sektörel durumuna ve iş modeline göre özelleştirilmesi sağlanırken, Topluluk genelinde sürdürülebilirlik odaklı metrikler, kurum karnelerine %5-10 arasında etki ediyor. “Sorumlu İletişim Politikası” ile Türkiye’de bir ilke imza atan Alarko, şeffaf, veriye dayalı ve hesap verebilir bir iletişim kültürü benimsiyor; “yeşil aklama” (greenwashing) konusunda farkındalık yaratmak ve sürdürülebilirlik bilincini yükseltmek için Topluluk çapında çalışmalar yürütüyor. Alarko Holding, tüm bu kararlı adımların bir sonucu olarak Borsa İstanbul (BIST) Sürdürülebilirlik Endeksi’nde ilk 25 şirket arasında yer almaya, bu alandaki başarılarını, sertifikalarını ve ödüllerini artırmaya devam ediyor. Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.