Hava Durumu
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Mahinur Özdemir Göktaş

Kapsül Haber Ajansı - Mahinur Özdemir Göktaş haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Mahinur Özdemir Göktaş haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

ŞOK Marketler’e “Kadın İstihdamını En Hızlı Artıran Şirket” Ödülü Haber

ŞOK Marketler’e “Kadın İstihdamını En Hızlı Artıran Şirket” Ödülü

ŞOK Marketler, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Kadın Girişimciler Kurulu himayesinde ve Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV) iş birliğiyle düzenlenen “Türkiye’nin Girişimci Kadın Gücü Yarışması”nda “Kadın İstihdamını En Hızlı Artıran Şirket” kategorisinde birinci oldu. Ödül, 19 Kasım 2025 tarihinde TOBB Konferans Salonu’nda düzenlenen törende Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu ve TOBB Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı Nurten Öztürk’ün katılımlarıyla takdim edildi. ŞOK Marketler CEO’su Uğur Demirel: “30 bine ulaşan kadın çalışan sayımız ile sektörde öncü olmaktan gurur duyuyoruz.” ŞOK Marketler CEO’su Uğur Demirel ödülü şu sözlerle değerlendirdi: “Kadınlar için iş hayatında fırsat eşitliğini desteklemek, kurum kültürümüzün odak noktalarından birini oluşturuyor. Bugün toplam çalışan sayımızın yüzde 58’ine ulaşan kadın çalışan oranımızla sektörde öncü olmaktan gurur duyuyoruz. Türkiye genelinde istihdam sağlarken, kadınların kariyer yolculuklarında gelişimlerini destekliyor; ‘ŞOK’ta Ben de Varım’ gibi projelerimizle kadınların ekonomik ve sosyal olarak güçlenmesine katkıda bulunuyoruz. Bu ödül, bu alandaki kararlılığımızın ve çalışmalarımızın bir göstergesi niteliğindedir. Kadın istihdamına yönelik çalışmalarımızı önümüzdeki dönemde de güçlendirerek sürdüreceğiz.”

Bakan Göktaş:"5 Yılda İlkokul Çağındaki Çocuk Sayısı 900 Bin Azalacak" Haber

Bakan Göktaş:"5 Yılda İlkokul Çağındaki Çocuk Sayısı 900 Bin Azalacak"

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, doğurganlık oranlarındaki düşüşünün ve nüfusun yaşlanma eğiliminin, uzun vadeli demografik riskleri büyüttüğünü belirterek, "Günümüzde ortalama hane halkı büyüklüğü 3,11'e gerilemiş durumda. Hanelerin yüzde 57'sinde çocuk yok, 18 yaş altında çocuk yok. Şayet bu şekilde devam edersek, TÜİK projeksiyonlarına göre, önümüzdeki 5 yılda ilkokul çağındaki çocuk sayısı 900 bin azalacak." dedi. Bakan Göktaş, Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi (EBYÜ) Prof. Dr. Erdoğan Büyükkasap Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen Kadim Değerlerden Modern Yaklaşımlara Türk Dünyasında Kadın ve Aile Sempozyumu'nda yaptığı konuşmada, 24 Kasım Öğretmen Günü'nü kutladı. Türk dünyasının ortak hafızasını, kadim birikimini ve geleceğini güçlendiren çok kıymetli bir ilim ve istişare temelinde bir arada olduklarını ifade eden Göktaş, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu sempozyum, toplumsal değişimi, kültürel sürekliliği, aile vizyonunu ve kadınların toplumdaki yerini, farklı bakış açılarıyla ele almaya imkan tanıyor. Kadınların medeniyetimizdeki yeri daima çok müstesna oldu. Tarihimize baktığımızda, kadınların toplumun her döneminde hayatın içinde yer aldığını ve belirleyici roller üstlendiğini görürüz. Dede Korkut destanlarında kadın, aileyi bir arada tutan temel kişidir. Yine eski Türk devletlerinde kadınlar önemli görev ve yetkiler üstlenir. Gerektiğinde bir asker gibi savaşır, gerektiğinde devlet yönetimine yön veren aklı ortaya koyar. Türk töresinde, kadın ve erkek eşit haklara sahiptir. Bu köklü anlayış, yüzyıllar boyunca varlığını sürdürür. Osmanlı'da kadınlar kurdukları vakıflarla eğitimi, hayır işlerini ve toplumsal düzeni şekillendirdi. Cumhuriyet döneminde ise hayatın tüm alanlarında daha görünür olarak toplumsal ilerlemenin taşıyıcısı haline geldi. Tomris Hatun, Terken Hatun, Fatma Bacı, Gevher Nesibe, Nene Hatun, Safiye Ali, Alev Alatlı... daha nice öncü kadın bu kadim birikimi çağının şartlarını aşan bir cesaret, hikmet ve üretkenlikle bugüne taşımayı başardı." "Kadınlar ekonomide, siyasette, sosyal hayatta daha görünür ve daha etkin oldu" Göktaş, her bir kadının değerleri geleceğe taşıdığını vurgulayarak, bu yüzden kadınların her alanda güçlü olmasının, tarihin yüklediği ortak bir sorumluluk ve geleceğe dair en büyük güvence olduğunu aktardı. Bu anlayışın, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ortaya koyduğu güçlü vizyonla daha da somut bir zemine kavuştuğunu söyleyen Göktaş, "Bu vizyon doğrultusunda eğitimden sağlığa, bilimden teknolojiye kadar her alanda kadınları güçlendiren kapsamlı politikalar hayat buldu. Kadınlar ekonomide, siyasette, sosyal hayatta daha görünür ve daha etkin oldu. Attığımız kararlı adımlarla kadın-erkek fırsat eşitliğini daha da büyüttük. Sayın Cumhurbaşkanımızın kararlı liderliğiyle bugün Türkiye, kadını kalkınmanın merkezine alan bir devlet aklıyla yoluna devam ediyor. Bizler de Bakanlık olarak, bu vizyonu somut politikalara dönüştürmek için çalışmalarımızı aralıksız sürdürüyoruz. Kadının Güçlenmesi Strateji Belgesi ve Eylem Planımız bu kararlılığın sahadaki en güçlü yansımasıdır." diye konuştu. Eğitimden istihdama, girişimcilikten karar alma mekanizmalarına kadar pek çok alanda projeleri hayata geçirdiklerini anlatan Göktaş, şöyle devam etti: "8 Mart'ta yayımlanan Cumhurbaşkanlığı Genelgesi ile oluşturduğumuz koordinasyon kurullarıyla bu süreci yerelde daha kapsayıcı biçimde yürütüyoruz. Çünkü biliyoruz ki kadının güçlendiği her adım, aileyi de sağlamlaştırıyor. Aile güçlendikçe toplumun huzuru, birliği ve yarınlara olan güveni artıyor. Modern dünyanın hızlı dönüşümü, kadın ve aile politikalarının, bir medeniyet, bir güvenlik meselesi olduğunu açıkça ortaya koyuyor. Bu anlamda, dijitalleşmeden demografik değişimlere, küreselleşmeden sosyal dönüşüme kadar pek çok başlık, kadını ve aileyi merkeze alan bütüncül politikaları zorunlu kılıyor. Sayın Cumhurbaşkanımızın takdirleriyle ilan ettiğimiz 2025 Aile Yılı'nın temelinde işte bu anlayış vardır. Çünkü, aileyi ve dinamik nüfus yapısını etkileyen pek çok kırılganlıkla bugün karşı karşıyayız." "Böyle Devam Ederse 5 Yılda İlkokul Çağındaki Çocuk Sayısı 900 Bin Azalacak" Bakan Göktaş, modern dünyanın dayattığı hız ve tüketim kültürünün, bugün en çok aileyi hedef aldığını belirterek, "Artan yalnızlık ve bireyselleşme, aile bağlarını zayıflatıyor. Anne-baba rolleri belirsizleşiyor. Dijital çağın kontrolsüz akışı, özellikle çocuklarımız için yeni bağımlılık türlerini ve ciddi güvenlik risklerini beraberinde getiriyor. Aynı zamanda, küresel ölçekte yayılan cinsiyetsizleştirme baskıları, çocukların kimlik gelişimini hedef alan ayrı bir tehdit alanı oluşturuyor. Doğurganlık oranlarındaki düşüş, nüfusun yaşlanma eğilimi uzun vadeli demografik riskleri büyütüyor. Günümüzde ortalama hane halkı büyüklüğü 3,11'e gerilemiş durumda. Hanelerin yüzde 57'sinde çocuk yok, 18 yaş altında çocuk yok. Şayet bu şekilde devam edersek, TÜİK projeksiyonlarına göre, önümüzdeki 5 yılda ilkokul çağındaki çocuk sayısı 900 bin azalacak." değerlendirmesinde bulundu. Bu nedenle Aile Yılı kapsamında tüm bireyleriyle aileyi ve demografik yapıyı güçlendirecek bütüncül sosyal politikalara hız kazandırdıklarını bildiren Göktaş, şunları kaydetti: "Ailenin Korunması ve Güçlendirilmesi Vizyon Belgesi ve Eylem Planı, bu çabamızın stratejik çerçevesini oluşturdu. Eylem planında yer alan hedefler doğrultusunda, kurumsal yapımızı güçlendirdik. Cumhurbaşkanı Yardımcımızın başkanlığında oluşturduğumuz Nüfus Politikaları Kurulu ile uzun vadeli ve sürdürülebilir demografik stratejiler geliştiriyoruz. Aile Enstitüsü ile aile ve demografi alanlarında bilimsel temelli politika süreçlerini yürütüyoruz. Tüm bu çalışmalar bize gösterdi ki aileyi güçlendirmenin yolu toplumun tüm kesimlerini aynı hedef etrafında buluşturan kapsamlı bir seferberlikten geçiyor. Bu kapsamda 81 ilimizde 15 binden fazla etkinlik düzenledik. 1.926 kurumla işbirliği yaptık. Finansal destekler, eğitim programları, kültürel faaliyetler, dijital dönüşüm projeleri gibi pek çok alanda aileyi güçlendiren projeleri hayata geçirdik. Evlenecek gençlere ve çocuk sahibi olmak isteyen ailelere sunduğumuz destekler ile özel indirim avantajları, bu çalışmaların bir kısmıdır. Danışmanlık hizmetlerinde başlattığımız ihtisaslaşma süreci ve çevrim içi danışmanlık uygulamaları da bu kapsayıcı yaklaşımın diğer tamamlayıcı unsurlarıdır. Diğer yandan sosyal risk haritalarımız sayesinde, ihtiyaçları erken dönemde tespit ederek koruyucu ve önleyici hizmetleri sahada daha hızlı ve etkin biçimde sunuyoruz." "Aile politikalarımızı sınır ötesine taşıyoruz" Tüm aile bireylerini kapsayan bu politikalarla aileyi, sağlıklı, güçlü ve geleceğe güvenle bakan bir toplum temeli haline getirdiklerine işaret eden Göktaş, şunları dile getirdi: "Ayrıca yürüttüğümüz aile diplomasisi ile aile politikalarımızı sınır ötesine taşıyoruz. Bu kapsamda Türk Devletler Teşkilatı çatısı altında, ilk kez Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlar Toplantısı'na ev sahipliği yaparak bu alanda bölgesel bir mekanizma oluşturduk. Bu yıl Haziran'da, Bakü'de, ikincisini gerçekleştirdiğimiz toplantı, Türk dünyasının, aile ve kadın politikalarında aynı değerler etrafında buluştuğunu, güçlü bir birlik ruhu taşıdığını açıkça ortaya koydu. Aile odaklı işbirliğimizin yanı sıra, Türk dünyası kadınlarının ortak bir platformda buluşmalarına imkan verecek bir oluşum için de çalışmalara başladık. Kadınların her alanda güçlenmesine katkı sağlayacak bu yeni yapı ile bilgi ve tecrübelerimizi paylaşacak, ortak değerlerimiz doğrultusunda güç birliği yapacak ve kardeş coğrafyalarla bağlarımızı daha da sağlamlaştıracağız. Sayın Başbakanımız, (Binali Yıldırım) Türk dünyasında bu ortak yürüyüşün en önemli rehberlerinden biridir. Türk Devletleri Teşkilatı Aksakallar Konseyi'nin ilk başkanı olarak, ülkelerimiz arasındaki kadim istişare geleneğinin çağdaş temsilciliğini yürütüyor. İstanbul'daki zirveyle yapısı güçlendirilen bu Konseyin, Türk dünyasının, sosyal politikalar alanında daha güçlü adımlar atmasına imkan sağlayacağına inanıyoruz." Göktaş, Türkiye olarak aynı tarihi ve kültürü paylaşan, aynı kökten beslenen Türk devletlerini büyük bir 'Aile Meclisi' olarak gördüklerini vurgulayarak, "Tüm bu adımlarla, aile dostu bir ekosistemi Türk dünyasının geleceğine yön veren stratejik bir ortak payda haline getirebiliriz. Bu doğrultuda 'Aile ve Nüfus 10 Yılı'nı, sadece Türkiye'nin değil kadim bağlarla birbirine bağlı tüm kardeş ülkelerin geleceğine yön verecek ortak bir yol haritasına dönüştürebiliriz. Kadınları hayatın her alanında desteklemek demek, aileyi güçlendirmek ve geleceğimizi sağlam temeller üzerinde yükseltmek demektir. Her iki alanda da yürüttüğümüz politikalar, toplumun bütününü kapsayan güçlü bir sosyal mimarinin inşasına hizmet ediyor. Bu nedenle toplumsal değişim süreçlerini iyi yönetmek durumundayız. Bu uluslararası sempozyumun, tam da bu açıdan büyük bir fırsat olduğuna inanıyorum. Sunulacak her bildiri, aynı zamanda, Türk dünyasında kadın ve aile konularında hepimize yeni ufuklar açacak. Her bir akademisyenimiz, ortak tarihimizin taşıdığı hikmetle, modern dünyanın imkanlarını bir araya getiren somut çözümler sunacak. Bu sempozyumun çıktıları hem ulusal politikalarımıza hem de uluslararası işbirliklerimize önemli katkılar sunacak." ifadesini kullandı. Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele V. Ulusal Eylem Planı Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Katılımıyla Açıklanacak Haber

Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele V. Ulusal Eylem Planı Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Katılımıyla Açıklanacak

Bakanlık koordinasyonunda 2026-2030 yıllarını kapsayacak Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele V. Ulusal Eylem Planı hazırlık çalışmaları ise tamamlandı. Planın sahaya dayalı, ihtiyaç odaklı ve uygulanabilir bir yol haritası niteliğinde olması amacıyla hazırlık aşaması, titizlikle yürütüldü. Eylem planı, bilimsel temele dayalı, yenilikçi, katılımcı ve sürdürülebilir bir yaklaşımla hazırlandı. Hazırlık çalışmaları kapsamında, uluslararası belgeler ve ülke örneklerini içeren kapsamlı doküman analizleri yapıldı. Yeni döneme ilişkin görüş ve öneriler kamu kurum ve kuruluşlarına, üniversitelere, uluslararası kuruluşlara ve sivil toplum kuruluşlarına yönelik “Stratejik Paydaş Anketi” ve taşra teşkilatında kadın hizmetleri alanında görev yapan personele yönelik “Personel Görüş Anketi” ile derlendi. Ayrıca Bakanlığın tüm hizmet birimleri, dış paydaş kamu kurum ve kuruluşları ile uluslararası kuruluş temsilcilerinin katılımıyla odak grup görüşmeleri gerçekleştirildi. 7 bölgeyi kapsayan katılımcı bir süreçle hazırlandı Türkiye'nin 7 coğrafi bölgesini temsilen belirlenen illerde düzenlenen “Kadın Hizmetleri Bölgesel İstişare Toplantıları” ile yerel dinamikler analiz edilerek politika yapım süreci zenginleştirildi. Eylem planı, 25 Kasım 2025 günü yayımlanacak Cumhurbaşkanlığı Genelgesiyle yürürlüğe girecek ve 1 Ocak 2026'da uygulanmaya başlayacak. 2026-2030 dönemi yol haritasını belirleyen V. Ulusal Eylem Planı, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın teşrifleriyle Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenecek 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü Programı'nda kamuoyuna duyurulacak. Program kapsamında ayrıca, V. Ulusal Eylem Planı’nın vizyonunu yansıtan tanıtım filmi ile kamu spotu filmi gösterimi de yapılacak. Ulusal Eylem Planları önemli bir yol haritası Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, yaptığı açıklamada küresel bir sorun olan kadına yönelik şiddete karşı mücadeleyi “sıfır tolerans” ilkesi doğrultusunda kararlılıkla sürdürdüklerini belirtti. Daha önce tüm paydaşların katılımıyla uygulanan dört Ulusal Eylem Planı'nın önemli bir yol haritası olduğunu hatırlatan Göktaş, şunları kaydetti: “V. Eylem Planımızı ise 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’nde Sayın Cumhurbaşkanımızın teşrifleriyle açıklayacağız. Yeni eylem planımızı, dijital şiddet dâhil olmak üzere, kadınların bugün karşılaştığı tehditlere ve geleceğin risklerine yanıt verecek biçimde hazırladık. Kadına yönelik şiddetsiz bir toplum vizyonunu hedefleyen bu stratejik çerçeve, devletin tüm kurumlarının, yerel yönetimlerin, sivil toplumun ve akademinin ortak iradesini yansıtan çok katmanlı, kapsayıcı ve kanıta dayalı bir süreçle güçlü bir zemine oturtuldu. Yeni dönem eylem planımızla veriye dayalı, izlenebilir ve toplum temelli politikaları hayata geçireceğiz.”

Aile Temelli Ulusal Erken Müdahale Sistemi 4 İlde Pilot Uygulanmaya Başladı Haber

Aile Temelli Ulusal Erken Müdahale Sistemi 4 İlde Pilot Uygulanmaya Başladı

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından yürütülen ve Türkiye'de bir sistem olarak ilk defa hayata geçirilen "Gelişim Geriliği Riski ve Engeli Olan Çocuklar İçin Aile Temelli Ulusal Erken Müdahale Sistemi Pilot Uygulaması" kapsamında Ankara, Kahramanmaraş, Mersin ve Bursa’da 0-8 yaş arası gelişimsel gerilik riski bulunan çocuklara en erken dönemde ulaşarak ihtiyaç duydukları bakım, sağlık, rehabilitasyon ve eğitim hizmetleri tek bir noktadan sunuluyor. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı koordinasyonunda Milli Eğitim ve Sağlık Bakanlıkları iş birliği ve UNICEF teknik desteğiyle “Gelişim Geriliği Riski ve Engeli Olan Çocuklar İçin Türkiye’de Aile Temelli Ulusal Erken Müdahale Sisteminin Geliştirilmesi Pilot Uygulaması” hayata geçirildi. Geliştirilen Aile Temelli Ulusal Erken Müdahale Sistemi kapsamında kurulan Erken Çocukluk Gelişim Merkezlerinde gelişimsel gerilik riski bulunan veya engeli olan 0-8 yaş arası çocukların erken dönemde tespit edilerek ihtiyaç duydukları bakım, sağlık, koruma ve eğitim hizmetlerine sürekli olacak şekilde tek bir noktadan erişmeleri sağlanıyor. Merkezlerde, ailelerin bilinçlendirilmesi hedeflenerek çocukların en doğru desteği zamanında almalarına imkan tanınıyor. Ankara, Kahramanmaraş ve Mersin’de Bakanlığa bağlı gündüzlü bakım merkezlerinde oluşturulan birimlerde hayata geçirilen pilot uygulama, dördüncü merkez olarak geçtiğimiz Cuma günü Bursa'da hizmete girdi. Pilot uygulamanın yürütüldüğü merkezlerde bugüne kadar 115 çocuk ve ailesine ulaşıldı. Bursa Celal Sönmez Gündüzlü Bakım Rehabilitasyon ve Aile Danışma Merkezi'ndeki Erken Çocukluk Gelişim Merkezi açılışı Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş’ın katılımıyla gerçekleşti. “Hedefimiz bu modeli, ülkemizin dört bir yanında yaygınlaştırarak her çocuğa temas edebilmek” Merkezlere ilişkin yaptığı açıklamada Bakan Göktaş, çocuğun gelişimini desteklemenin en doğru yolunun ailesini güçlendirmek olduğuna dikkati çekerek, “Hedefimiz bu modeli, ülkemizin dört bir yanında yaygınlaştırarak her çocuğa temas edebilmek. Ailelerle birlikte çocuğun güçlü yanlarını, ihtiyaçlarını belirlemek için özel bir rehber kullanıyoruz. Akademisyenler tarafından geliştirilen bu rehber, aynı zamanda dünyada 30’dan fazla ülkede kullanılıyor. Biz de, başarısı dünyaca kabul gören bu rehberle çocuklarımızın ve ailelerinin hayatına dokunmaktan mutluluk duyuyoruz.” ifadelerini kullandı. Bu doğrultuda, aileyle birlikte hangi adımları atabileceklerine karar verildiğini bildiren Göktaş, şunları kaydetti: “Kimi zaman aileler, merkezimize geliyor. Kimi zaman biz onları evlerinde ziyaret ediyoruz. Bazen de telefonla görüşüyoruz. Fakat her koşulda, aileyle sürekli iletişim hâlinde kalıyor, çocuğun gelişimini adım adım birlikte izliyoruz. Çocuklarımızın neleri başarabildiğini, hangi alanlarda desteğe ihtiyaç duyduğunu birlikte değerlendiriyoruz. Biliyoruz ki, erken müdahale alanına yapılan her yatırım, sadece bir çocuğun değil. Bir ailenin ve nihayetinde bütün bir toplumun geleceğine yapılan yatırımdır. Zamanında verilen her desteğin, gelecekte paha biçilmez bir toplumsal gelişim ve ekonomik kazanç olarak geri döneceğine inanıyoruz.” Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Göktaş BTSO Meclisi’nin Konuğu Oldu Haber

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Göktaş BTSO Meclisi’nin Konuğu Oldu

BTSO Ekim Ayı Meclis Toplantısı Oda Hizmet Binası’nda gerçekleştirildi. Toplantının özel oturumuna Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Bursa Valisi Erol Ayyıldız, Bursa Milletvekilleri Refik Özen ve Emine Yavuz Gözgeç, BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, BTSO Meclis Başkanı Ali Uğur, AK Parti Bursa İl Başkanı Davut Gürkan ve protokol üyeleri ile BTSO Meclis Üyeleri katıldı. BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, konuşmasına Cumhuriyetin 102’nci yaşını kutlayarak başladı. Cumhuriyet’in ilk yıllarında birkaç küçük atölyeyle başlayan üretim yolculuğunun bugün bu topraklardaki emeğin 200’den fazla ülkeye taşındığı güçlü bir kalkınma öyküsüne dönüştüğünü belirten Başkan Burkay, “Bu yükselişte Bursa her zaman öncü bir rol üstlendi. Ekonomi tarihimizin birçok dönüm noktası, Bursa’nın ufku, girişimci ruhu ve çalışkan insanlarının gayretiyle şekillendi. Bizler de bu büyük mirası çok daha güçlü bir geleceğe taşımak için çalışıyoruz.” dedi. “Türkiye Yüzyılı Şehirlerin Enerjisiyle Yükselecek” Türkiye Yüzyılı olarak tanımlanan dönemin devletlerden çok şehirlerin enerjisiyle yükselecek bir çağ olduğunu ifade eden Başkan Burkay, “Bu çağın üretim gücü, teknoloji üssü ve yenilik merkezi ise işte burada, Bursa gibi şehirlerden yükselecektir. Bu çatı altında aldığımız kararlarla Bursa’da üretim gücümüzün, ticaret kültürümüzün ve sanayimizin köklü birikimini yeni ufuklara taşıyoruz. Bursa Ticaret ve Sanayi Odası olarak biz, geleceği bugünden inşa eden bir anlayışla çalışıyoruz. Bütün bu çabalarımızın tek bir amacı var, geleceğimizi emanet edeceğimiz gençlerimize güçlü bir Türkiye bırakmak.” ifadelerini kullandı. “Hepimizin Ortak Sorumluluğu Var” Araştıran, sorgulayan, milli ve manevi değerlerine bağlı, aynı zamanda yeniliğe açık bir nesil yetiştirmenin en büyük sorumluluk olduğunu kaydeden Burkay, 2000 yılında nüfusun neredeyse yarısının 25 yaşın altında olduğunu, bugün bu oranın yüzde 38’lere kadar gerilediğini vurguladı. Bu tablonun aslında geleceğe dair çok ciddi bir uyarı anlamına geldiğine dikkat çeken Başkan Burkay, “Bu eğilim tersine çevrilmezse, üretimden eğitime, istihdamdan sosyal politikalara kadar her alanda önemli zorluklarla karşı karşıya kalabiliriz. Gençlerimiz bilgiye ulaşmanın kolaylığını yaşarken, kimlik algılarını zedeleyen ve değer dünyalarını aşındıran içeriklerle de karşı karşıyadır. Bu sessiz tehlike, toplumumuzun en derin damarlarını hedef almaktadır. Bu nedenle güçlü bir gelecek inşa etmek hepimizin ortak sorumluluğu.” dedi. “Aile Olmadan Güçlü Bir Gelecekten Söz Edemeyiz” BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, güçlü aile olmadan güçlü bir gelecekten de söz etmenin mümkün olmadığını belirterek, şunları kaydetti: “Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın öncülüğünde ilan edilen “Aile Yılı” ülkemizin toplumsal direncini güçlendiren, değerlerimizi merkeze alan önemli bir bakış açısıdır. Aile, bizim için bir kavramdan çok daha fazlasıdır. Aile, milletimizin en sağlam kalesi, kültürümüzün en derin köküdür. Aile güçlü olursa toplum da güçlü olur; aile zayıflarsa toplum da zayıflar. Bakanlığımızın bu alanda attığı adımlar, çocuklarımızdan yaşlılarımıza kadar uzanan güçlü bir dayanışma yapısı oluşturmuştur. İş dünyası olarak bizler de bu kapsamda üzerimize düşen her sorumluluğu almaya hazır olduğumuzu da özellikle ifade etmek istiyorum.” dedi. “Tüm Politikaların Odağında Aile Var” Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş ise toplantıda yaptığı konuşmada, "Bursa, sadece Türkiye’nin değil bölgenin de kalkınma vizyonunu taşıyan bir şehir. Otomotivden tekstile, makineden gıdaya uzanan üretim zinciriyle ülkemizin ekonomisine güç kazandırıyor. Aynı zamanda sosyal kalkınmanın, dayanışmanın ve girişimci ruhun da örnek şehirlerinden biri olmayı sürdürüyor." dedi. Türkiye’nin ekonomik dinamizmini besleyen sosyal zemini güçlendirmek için çalıştıklarını söyleyen Bakan Göktaş, “İstihdamda, üretimde ve ihracatta başarı hikâyeleri yazan Bursa’mızın sosyal kalkınmada da öncü olmasını istiyoruz. Kadınların, gençlerin ve dezavantajlı grupların istihdamda yer almasını ve sosyal refahın kalıcı hâle gelmesini önemsiyoruz." ifadelerini kullandı. Aileyi ekonomik ve kültürel dayanıklılığın da temeli olarak gördüklerini belirten Göktaş, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın takdirleriyle ilan edilen ‘2025 Aile Yılı’nda, tüm politikaları kalkınmanın öznesi olan aileyi güçlendirecek biçimde şekillendirdiklerini vurguladı. “Genç Nüfusta Alarm Seviyesindeyiz” Türkiye’nin genç nüfusunun tüm dünya ile benzer biçimde azaldığını ifade eden Bakan Göktaş, şunları kaydetti: “Ülke nüfusumuzun yaş ortalaması 34 oldu. Artık yaşlanan bir nüfusumuz var. Dolayısıyla gelecek dönemde farklı sınamalardan geçme ihtimalimiz çok yüksek. Aile ve dinamik nüfus yapımızı korumak artık savunma sanayii kadar stratejik bir konu haline geldi. Böyle devam edersek çalışabilecek durumda olan gencimiz kalmayacak. Özellikle sanayicilerimiz bu sınamalardan en çok etkilenenler olacak. Bizler bu yüzden aileyi çok önemsiyoruz. Genç ve dinamik nüfus yapısı sağlam ve güçlü ailelerde oluşur. Bunun için elverişli çalışma ortamları da sağlamak zorundayız. Bu konuda artık alarm seviyesindeyiz.” Aileyi ve Toplumu Güçlendiren Yatırım İş dünyası ile sosyal sorumluluğu uzun vadeli bir değere dönüştürmek istediklerini ifade eden Mahinur Özdemir Göktaş, “Bu kapsamda kurumsal hayırseverliği bir sosyal dayanışma kültürü olarak yaygınlaştırmak için çalışmalar yürütüyoruz. Öncü kurumlarımız ve hayırseverlerimiz, yeni huzurevi, rehabilitasyon ve bakım merkezlerinin açılmasına öncülük ediyor. Sizlerle de benzer alanlarda çalışmalar yürütmek istiyoruz. Çalışanların çocuklarına yönelik kurumsal kreşlerin yaygınlaştırılmasını değerlendirebiliriz. Yaşlı ve engelliler için bakım evi ve gündüzlü destek merkezlerinin artırılması yönünde iş birlikleri kurabiliriz. Birlikte atacağımız her adım hem aileyi güçlendiren hem de toplumun geleceğine yapılan bir yatırım olacak." diye konuştu. “BTSO’yu Vizyoner Çalışmalarından Dolayı Tebrik Ediyorum” Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, "Sosyal refahın kalıcı olabilmesi için üretimle dayanışmanın el ele yürümesi gerekir. Bizler de kamu ve özel sektör arasında bu güçlü iş birliğini büyütmek istiyoruz. Bursa’nın köklü sanayi kültürü, yenilikçi girişimcilik anlayışı ve toplumsal duyarlılığıyla bu dönüşümde öncü bir rol oynayacağına inanıyoruz." dedi. Bakan Göktaş, şunları kaydetti: "Bugün dünyada rekabet sadece üretimle değil, insan kaynağının niteliğiyle, aile yapısının direnciyle ve toplumun sosyal bütünlüğüyle kazanılıyor. Bu nedenle biz, üretimi desteklerken aynı zamanda sosyal adaleti, fırsat eşitliğini ve toplumsal kapsayıcılığı da güçlendirmeyi sürdüreceğiz. Kadın istihdamını teşvik eden, gençlerin mesleki becerilerini artıran, sosyal sorumluluk bilincini güçlendiren her girişimin yanındayız. Bu vesileyle, ülkemizin kalkınmasına emek veren tüm iş insanlarımıza, sanayicilerimize ve girişimcilerimize teşekkür ediyorum. Bursa Ticaret ve Sanayi Odamızın kıymetli yöneticilerini, vizyoner çalışmaları dolayısıyla tebrik ediyorum." “Türkiye 85 Milyonluk Büyük Bir Aile” Bursa Valisi Erol Ayyıldız, Bakan Göktaş’ı Bursa’da ağırlamaktan memnuniyet duyduklarını ifade etti. Türkiye’nin 85 milyonluk büyük bir aile olduğunu belirten Ayyıldız, "Bursa geçmişte evlerdeki tezgâhlardan sanayiye katkı yapan bir şehirken bugün devasa bir ekonomi haline geldi. Ekonomi anlamında büyük bir aileyiz. 'Bursa büyürse Türkiye büyür' anlayışında da esas olan bu." dedi. Vali Ayyıldız, "Geçmişte 'En iyi patron devlettir' anlayışı vardı. Şimdi bizler evin patronunu ekonominin patronu haline getirirsek çok daha parlak bir geleceğe kavuşabiliriz. En iyi patron hanımefendilerdir." şeklinde konuştu. Konuşmaların ardından BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay ve Meclis Başkanı Ali Uğur, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş’a hediye takdim etti. Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.