Hava Durumu
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Operasyonel

Kapsül Haber Ajansı - Operasyonel haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Operasyonel haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Emirates Flight Catering, Dubai Airshow’a Küresel Tatlar Taşıyor Haber

Emirates Flight Catering, Dubai Airshow’a Küresel Tatlar Taşıyor

Dubai Airshow, tüm ihtişamıyla 17 Kasım Pazartesi günü kapılarını ziyaretçilere açıyor. Etkinliğin resmi catering sağlayıcısı Emirates Flight Catering (EKFC), fuar alanında sıfırdan iki tam donanımlı merkezi mutfak kurarak yaklaşık 2.600 kişilik bir ekibi görevlendirdi. 150’den fazla şale, ülke pavyonu ve sergi standına hizmet verilecek organizasyonda, küresel havacılık ve uzay topluluğunun çeşitliliğini yansıtan menüler hazırlanıyor. Şaleler ve pavyonlar için 35 bini aşkın öğün şimdiden rezerve edilirken, seçkin otelcilik okullarından 74 stajyer EKFC ekibine katıldı. Tüm saha altyapısı ise iki haftadan kısa sürede tamamlandı. “Benzeri görülmemiş bir operasyonu hayata geçiriyoruz” EKFC CEO’su Shahreyar Nawabi şunları söyledi: "Dubai Airshow 2025’te odak noktamız, havayolu ikramcılığındaki uzmanlığımızı büyük ölçekli etkinlik yönetimiyle birleştirerek nelerin mümkün olduğunu göstermektir. Mutfağımızın çeşitliliği sayesinde Fransız, Orta Doğu, Hint, Rus, Çin ve Japon mutfakları dâhil olmak üzere pek çok lezzeti otantik biçimde sunabiliyoruz. Şeflerimiz yalnızca tarifleri değil, yaklaşık 100 farklı ülkenin kültürel hassasiyetlerini ve gastronomik tercihlerini de çok iyi anlıyor. Sahada kurduğumuz iki tam donanımlı mutfak ve Dubai World Central’daki 150.000 öğün kapasiteli tesisimizin desteğiyle, operasyonel mükemmelliği benzeri görülmemiş bir ölçekte hayata geçirmeye hazırız." İki haftada tamamlanan dev operasyon hazırlığı Emirates Flight Catering’in Airshow hazırlıkları kapsamında yaklaşık iki haftada tamamladığı mutfaklarda; soğuk odalar, bulaşık alanları, özel depolar, bağımsız enerji kaynağı ile pastane, soğuk mutfak ve ana mutfak üretimi için özel soğutmalı alanlar yer alıyor. Ayrıca personel için kantinler, giriş noktaları, refah çadırları, üniforma dağıtım merkezleri ve dinlenme alanlarıyla kapsamlı bir destek altyapısı oluşturuldu. Ekim ayı sonunda başlayan planlı çalışmalar sayesinde, tüm operasyonel sistemler etkinlik öncesinde eksiksiz biçimde devreye alındı. Dubai World Central (DWC) tesisi ile fuar alanı arasındaki lojistik süreçler; güvenlik kontrolleri, erişim izinleri ve doğrudan ulaşım imkanlarıyla optimize edierek operasyonel verimlilik arttırıldı. Airshow’dan bir hafta önce ise operasyonların sorunsuz yürütülmesini sağlamak amacıyla genel bir prova gerçekleştirilecek. Dünyaca ünlü lezzetler, isteğe göre servis Fransız, Orta Doğu, Hint, Rus, Çin ve Japon mutfaklarından otantik lezzetlerin bulunduğu menüde; siyah trüf soslu dana yanağı, kuzu köfte kebabı, safranlı pilav eşliğinde Emirati tandoori ıstakoz, fıstıklı tavuk korma ve wok ile hazırlanan seçkin Asya yemekleri yer alacak. Sergi salonlarında ise önceden belirlenmiş menüler yerine, anlık taleplere göre kişiseleştirilmiş siparişler sunulacak. EKFC ayrıca, Origami (Japon mutfağı), Onda (premium kahve deneyimi), Yann Couvreur Pastane & Barista Deneyimi, Dibba Oyster Bar, ev yapımı somon ve havyar lounge’u, Bustanica Salata Bar ve Orta Doğu & İran Barbekü alanı gibi yedi farklı gastronomi konseptiyle ziyaretçilere eşsiz bir tat yolculuğu yaşatacak. Emirates Leisure Retail (ELR) ise SkyView alanında Costa Coffee noktaları ve yiyecek kamyonları köyünün işletmesini üstlenecek. Toplamda 2.600 personel hizmet verecek Emirates Flight Catering (EKFC), Dubai Airshow kapsamında prestijli eğitim kurumlarından 74 stajyeri altı aylık kültürel eğitim programına dahil edecek. Katılımcılar arasında GLION Switzerland, EHL Lausanne, Swiss Education Group, Bukhara State University (Uzbekistan), Dubai College of Tourism, Ajman University, Les Roches Abu Dhabi, Zayed University ve NEST College (UAE) gibi prestijli eğitim kurumları bulunuyor. Stajyerler, yalnızca mutfak ve servis alanlarında değil; finans, insan kaynakları, satış ve etkinlik operasyonları gibi farklı departmanlarda da görev alacak. Program, Birleşik Arap Emirlikleri vatandaşlarının da katılımıyla geniş bir uluslararası öğrenci grubuna ev sahipliği yapacak. EKFC’nin Dubai Airshow operasyonunda, 1.800 kişilik ana ekibin yanı sıra 500 DWTC personeli, 280 Emirates mutfak ve lounge ekibi ile diğer EKFC departmanlarından gelen desteklerle toplamda 2.600 personel görev yapacak. Tüm personel, etkinlik için özel olarak tasarlanan kobalt mavisi üniformalar giyecek ve hizmet verecek. Artan yiyecekler kompost edilerek geri dönüştürülecek Organizasyon boyunca sürdürülebilirlik konusunu da operasyonlarının merkezine alan EKFC, Dubai Airshow’da plastik şişelerin kullanımını tamamen kaldırarak cam şişeler ve geri dönüşüm sistemlerine geçiş yapacak. Artan yiyecekler kompost edilerek, Dubai Belediyesi aracılığıyla gıda bankalarına bağışlanacak.

Kordsa  Lastik Güçlendirme ve Kompozit Teknolojileri İşlerine Odaklanıyor Haber

Kordsa  Lastik Güçlendirme ve Kompozit Teknolojileri İşlerine Odaklanıyor

Sabancı Holding iştiraklerinden, ileri malzeme teknolojilerinde dünyanın önde gelen şirketlerinden Kordsa, küresel ölçekte pazara uyumlanmak ve rekabetçi gücünü korumak için ana iş kolları olan lastik güçlendirme ve kompozit teknolojilerine odaklanma sürecine girdi. Yeni dönemde Kordsa, müşteri ihtiyaçlarını farklılaşan ürün ve hizmetleri ile karşılamaya devam ederken, operasyonel olarak artan verimlilik, nakit ve maliyet yönetimi yaklaşımı ile rekabetçiliğini koruyarak değişen küresel pazar dinamiklerine uyumlu hale getiriyor. Son yıllarda Asyalı oyunculardan gelen fiyat rekabetinin, sektördeki oyuncuları daha odaklı ve verimli bir yapıya geçmeye zorladığını ifade eden Kordsa CEO’su Ergun Hepvar, konuyla ilgili şu değerlendirmelerde bulundu: “Bugün ana iş kolumuz olan lastik güçlendirmede küresel üretimin önemli bir bölümü Asya’ya, özellikle Çin’e kaymış durumda. Bu oyuncuların yüksek kapasiteli yatırımlarını hızla doldurmaya yönelik rekabetçi yaklaşımları, küresel pazar dinamiklerini de tamamen değiştirmiş durumda. Kordsa olarak, küresel etkinliğimizi artırmak için stratejimizi ‘farklılaşarak müşterisine değer yaratan ortak’ ve ‘pazardaki değişimi yöneten taraf olmak’ üzerine kuruyoruz. Bu kapsamda lastik güçlendirme ve kompozit teknolojilerindeki odağımızı artırıyoruz. İnşaat güçlendirme iş kolumuzu ve Kratos markamızı geçtiğimiz ay içerisinde Sabancı Topluluğu şirketlerinden Çimsa’nın bağlı ortaklığı olan Afyon Çimento’ya devretmemiz de bu odaklı büyüme stratejimizin bir parçası.” “OPERASYONEL SÜREÇLERİMİZİ DAHA VERİMLİ HALE GETİRİYORUZ” Kordsa’nın 52 yıldır köklü bir geçmişe sahip olduğunun altını çizen Ergun Hepvar, “Kordsa bu dönemde her zaman müşterileriyle var olan bir şirket oldu. Müşteri odaklılık, yüksek kalite tutkusu, belirsizlikler karşısında hızlı ve çevik olabilme yetkinliği, Kordsa’yı ana iş kolu olan lastik güçlendirmede küresel lider konumuna getirdi. Bugün dünyada tüm müşterilerimizin kendi tedarik zincirlerini ve üretim planlamalarını gözden geçirdiği bir dönemdeyiz. Kordsa olarak, bizim de tıpkı müşterilerimiz gibi operasyonel süreçlerimizi yeniden yapılandırmamız, piyasa gerçeklerine uyumlu olarak daha verimli hale getirmemiz gerekiyor. Amacımız, küresel ölçekte rekabetçiliğini koruyan, teknolojisiyle öne çıkan, bilançosunu ‘finansal sürdürülebilirlik’ odağında güçlendiren ve liderlik vizyonunu sadece satışlarıyla değil iş kültürüyle de ortaya koyan bir Kordsa yaratmak” ifadelerini kullandı. Kordsa’nın dönüşüm sürecinde temel stratejilerinin, katma değerli ürünlerde mükemmeliyet ve müşteri memnuniyetinde süreklilik üzerine kurulu olduğunu da sözlerine ekleyen Ergun Hepvar, “Tüm paydaşlarımıza sürdürülebilir katma değer yaratmak geleceğimizin formülü” dedi. “KORDSA HİKAYESİNDE SABANCI’NIN VİZYONU VE GÜVENİ ÇOK ÖNEMLİ” Kordsa’nın lastik güçlendirme pazarındaki etkin rolünün, Sabancı Holding’in ortaya koyduğu vizyonun ve Kordsa’ya duyduğu güvenin çok önemli olduğunu da ifade eden Ergun Hepvar, “Geçtiğimiz ay içerisinde alınan sermaye artırım kararına, Sabancı Holding’in ana hissedarımız olarak katılmaya karar vermesi, bu güvenin en somut ve en güncel örneklerinden biri. Öte yandan, bu sermaye artışından elde edilecek fon, Kordsa’nın finansal borçlarının azaltılması amacıyla kullanılacak. Söz konusu finansal yapılanma, Kordsa’nın içinde bulunduğu dönüşüm sürecinin de en büyük itici güçlerinden biri olacaktır” ifadelerini kullandı. Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

DHL Supply Chain Türkiye, Kadınların Gücüyle Lojistik Sektörüne Öncülük Ediyor Haber

DHL Supply Chain Türkiye, Kadınların Gücüyle Lojistik Sektörüne Öncülük Ediyor

Türkiye lojistik sektöründe kadın çalışan oranı ortalama yüzde 11,2 seviyesindeyken, DHL Supply Chain Türkiye’de bu oran yüzde 34 ‘e ulaşıyor. DHL Supply Chain Türkiye, faaliyetlerini DHL Grup bünyesinde Avrupa, Orta Doğu ve Afrika (EMEA) bölgesindeki tek kadın genel müdür olan Buket Cox liderliğinde yürütüyor. DHL Supply Chain Türkiye’nin ilk kadın yöneticisi olarak bölgesel düzeyde önemli rol üstlenen Cox, son üç yıldır Orta Doğu ve Avrupa (CEE) Yönetim Kurulu Üyesi olarak görev yapmasının ardından, şu anda Orta Doğu ve Afrika (MEA) Yönetim Kurulu üyesi olarak bölgesel konularda fark yaratan bir kadın lider olarak öne çıkıyor. Cox, Türkiye sınırlarını aşan kadın rol modelliğiyle, yalnızca kendi kariyer yolculuğunda değil, aynı zamanda şirket içinde de ilham verici bir etki yaratıyor. Bölgesel seviyedeki yoğun iş ajandasına rağmen, orta ve üst düzey kadın çalışanlara yönelik düzenli ve etkili mentorluk seansları gerçekleştirerek, kadın yöneticilerin kariyer gelişimlerine doğrudan katkı sağlıyor. DHL Supply Chain Türkiye, Cox liderliğinde yalnızca operasyonel başarılarıyla değil; kadınların sektördeki temsilini güçlendiren politikalarıyla da fark yaratıyor. Toplumsal cinsiyet eşitliği, sürdürülebilir bir kültürün yansıması DHL Supply Chain Türkiye Genel Müdürü Buket Cox, konuyla ilgili yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Kadınların iş dünyasında daha fazla yer almaları, özellikle lojistik gibi zorlu sektörlerde büyük önem taşıyor. Toplumsal cinsiyet eşitliği, yalnızca rakamlara yansıyan bir hedef değil; kapsayıcı, adil ve sürdürülebilir bir kurum kültürünün sonucu. Bu kültürü oluşturmak sadece kadınların veya liderlerin değil, tüm çalışanlarımızın, kadın ve erkek birlikte, değişim için çaba göstermesiyle mümkün oluyor. DHL olarak biz, bu değişimi sahada, ofiste ve tüm projelerimizde hep birlikte yaşatıyoruz.” Cox, kadın liderliğinin kuruma kattığı değeri de şöyle özetledi: “Kadınların liderlik becerileri, stratejik bakış açıları ve ekip yönetimindeki başarısı iş sonuçlarına doğrudan yansıyor. Bugün çalışanlarımızın üçte biri kadın; yönetim kurulumuzda ise kadın lider oranı yüzde 40’a ulaştı. Bu sadece bir sayı değil, şirketimizdeki dönüşümün güçlü bir göstergesi.” Kadınların Sesiyle Şekillenen Dönüşüm DHL Supply Chain Türkiye, toplumsal cinsiyet eşitliği stratejilerini şekillendirirken kadın çalışanlarının geri bildirimlerini merkeze aldı. Yapılan odak grup çalışmalarıyla kadınların deneyimleri, ihtiyaçları ve beklentileri dinlenerek gerçek etki yaratacak adımlar atıldı. Bu yaklaşım sayesinde, kadın ve erkek dengesi gözetilen ekiplerin performanslarının hem hedeflere ulaşma hem de KPI (Anahtar Başarı Göstergesi) başarı oranlarında belirgin şekilde daha yüksek olduğu gözlemlendi. Kadın çalışanların özellikle iletişim, dikkat, titizlik ve liderlik becerileriyle operasyonel süreçlere katkı sundukları; bu sayede verimlilik artışı ve iş kazalarında azalma sağlandığı tespit edildi. Cox, konuyla ilgili olarak, “Kadın çalışanlarımız iş sağlığı ve güvenliği alanında fark yarattılar. Onların güçlü iletişim becerileri, sahadaki güven kültürünü daha da güçlendirdi.” dedi. Kadınlar İçin En İyi İşveren Toplumsal cinsiyet eşitliği odağındaki insan kaynakları stratejileriyle DHL Supply Chain Türkiye, Great Place To Work Enstitüsü tarafından hazırlanan "Kadınlar İçin En İyi İşverenler" listesinde 2024 yılında birinci sırada yer aldı. Şirket, son iki yıldır bu listede zirvedeki yerini koruyarak, kadınların iş gücünde ve liderlik kademelerinde daha fazla temsil edilmesini sağlayan projelere öncülük ediyor. Kadınların Kariyer Yolculuğunu Destekleyen Projeler DHL Supply Chain Türkiye, kadın çalışanlarının gelişimini desteklemek amacıyla çok yönlü projeler hayata geçiriyor: MentHer: Kadın yöneticilere birebir mentorluk sağlayarak onları geleceğin liderleri olarak yetiştiriyor.Shift Up a Gear: Kadın liderlerin görünürlüğünü artırıp liderlik pozisyonlarına hazırlıyor.ALP (Accelerating Leadership Program): Kıdemli kadın liderlerin liderlik becerilerini derinleştiriyor.İşler Değişti Projesi: Kadınları forklift operatörlüğü, kamyon şoförlüğü gibi operasyonel rollere teşvik ediyor. Bu programa katılan kadın çalışanların yüzde 86’sı gönüllü olarak bu rolleri üstlenerek sektördeki kalıpları yıktı.Women Networking Event: Kadın çalışanların deneyimlerini paylaşarak birbirlerine ilham verdikleri güçlü bir ağ oluşturuyor. Kadın ve Erkek El Ele, Aynı Hedef İçin DHL Supply Chain Türkiye, kadın istihdamını artırmanın ötesinde, herkesin potansiyelini ortaya koyabileceği eşitlikçi bir çalışma ortamı yaratıyor. Cox, sözlerini şöyle tamamladı: “Bu başarı, yalnızca kadınların değil; kadın ve erkeklerin el ele vererek yarattığı bir başarı. Biz bu kültürel dönüşümle gurur duyuyoruz.” Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.