Hava Durumu
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Sosyal Mühendislik

Kapsül Haber Ajansı - Sosyal Mühendislik haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Sosyal Mühendislik haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Yapay Zekâ Hayatı Kolaylaştırırken, Büyük Bir Güvenlik Açığı Büyüyor Haber

Yapay Zekâ Hayatı Kolaylaştırırken, Büyük Bir Güvenlik Açığı Büyüyor

Bugün sosyal medya araçlarından görüntü işleme sistemlerine, içerik oluşturma platformlarından reklam algoritmalarına kadar birçok alanda yapay zekâ aktif şekilde yer aldığını belirten Dijital Pazarlama Okulu Kurucusu Yasin Kaplan, “Teknoloji ilerledikçe sunduğu kolaylık kadar risk de büyüyor. Bu hızlı yayılım beraberinde büyük bir güvenlik sorununu da getiriyor. Özellikle mobil yüklemelerde yapay zekâ birçok veriye ulaşıyor ve yapay zekâ ile sohbet edilen alanlarda verilen her bilgi profilleme sürecine katkı sağlıyor. Bu nedenle gereksiz kişisel bilgi paylaşımının önüne geçilmesi gerekiyor” dedi. Yapay zekâ ile oluşturularak gündeme gelen sosyal medya akımları ve her bilginin yapay zekâ platformlarından teyit edilmesi alışkanlığı, bu teknolojinin kontrolsüz ve hoyratça kullanılmasına yol açarak kişisel bilgilere erişim riskini artırıyor. Teknoloji ilerledikçe sunduğu kolaylık kadar risk de büyüyor Yapay zekânın kötüye kullanımının giderek arttığına dikkat çeken Dijital Pazarlama Okulu Kurucusu Yasin Kaplan, “Kullanıcılar her aramada, görsel yüklemesinde, platform etkileşiminde farkında olmadan büyük miktarda veri bırakıyor. Konum bilgileri, uygulama geçmişleri, görseller, videolar, e-postalar, cihaz izleri ve dijital davranışlar işlenebilir hale geliyor. Deepfake videolar, gerçeğe benzeyen sahte sesler ve manipülatif görseller özellikle dijital okuryazarlığı düşük kullanıcılar için büyük bir tehdit oluşturuyor. Bir videonun yapay zekâ ile üretilip üretilmediğini anlamak artık oldukça güç. Bu nedenle son dönemde sosyal mühendislik saldırıları, dolandırıcılık girişimleri ve sahte içeriklerle yapılan manipülasyonlar büyük bir hızla çoğalıyor. Kullanıcıların tanımadıkları kişilerden gelen videolara, para taleplerine, doğrulanmamış bağlantılara karşı dikkatli olması gerekiyor. Kreatif araçlarda kullanılan yapay zekâ sistemlerine yüklenen görseller ve videolar da büyük bir veri havuzunun parçası oluyor. Bu nedenle özel hayatı ilgilendiren fotoğrafların, kişisel videoların, kimlik bilgilerinin ya da hassas verilerin bu platformlara yüklenmesi ciddi bir güvenlik riski olarak değerlendiriliyor. Yapay zekâ ile sohbet edilen alanlarda bile verilen her bilginin bir profilleme sürecine katkı sağlıyor. Bu nedenle gereksiz kişisel bilgi paylaşımının önüne geçilmesi gerekiyor” dedi. Siber saldırganlar artık yalnızca web sitelerinin değil, yapay zekâ sistemlerinin açıklarını da hedeflediğine vurgu yapan Kaplan, “Bu nedenle kullanıcıların güvenilir olmayan yapay zekâ platformlarından, kopya uygulamalardan ve doğrulanmamış eklentilerden uzak durması gerekiyor. Son dönemde sahte veya kopyalanmış yapay zekâ platformların da hızla artış gözlemliyoruz. Bir platformun gerçek olup olmadığını anlamak için arama motorlarında araştırma yapmak, kullanıcı yorumlarını incelemek, uygulamanın geçmişini kontrol etmek ve güvenilir teknoloji kaynaklarından doğrulama yapmak gerekiyor. Tüm bu gelişmeler değerlendirildiğinde yapay zekâ teknolojilerinin iş süreçlerini kolaylaştırdığı, yaratıcılığı artırdığı ve günlük yaşamı pratik hale getirdiği açıkça görülüyor. Ancak aynı zamanda veri gizliliği, mahremiyet ve güvenlik konularında temkinli yaklaşılması gerektiği de unutulmamalıdır. Teknoloji ilerledikçe sunduğu kolaylık kadar risk de büyüyor ve bu nedenle kullanıcı farkındalığı artık her zamankinden daha kritik bir hale geliyor” diyerek sözlerini tamamladı.

E-cüzdan Şikayetleri Bir Haftada Yüzde 186 Arttı Haber

E-cüzdan Şikayetleri Bir Haftada Yüzde 186 Arttı

Çözüm platformu Şikayetvar, e-cüzdan-elektronik para uygulamalarını inceledi. Platform tarafından yapılan açıklamaya göre son bir haftada e-cüzdan-elektronik para uygulamaları şikayetleri yüzde 186 artış gösterdi. Sektörün yıllık şikayet artış oranıysa yüzde 9 olarak kaydedildi. 2024’te 59 bin 395 olan şikayet sayısı 63 bin 774 şikayete yükseldi. Açıklanan verilere göre sektör özelinde ziyaretçi sayısı da artış gösterdi. Son bir haftada yüzde 153 artan ziyaretçi sayısı 64 bin 188’den 153 bin 554’e çıktı. Şikayetvar verilerine göre e-cüzdanlarla (elektronik para uygulamaları) ilgili en çok çözüm bekleyen konular şöyle sıralandı: İşlem ve Bakiye Yönetimi Sorunları: Para yatırma gecikmeleri: Yatırılan tutarların hesaba geç yansıması. Para çekme problemleri: Hesaptaki bakiyeye erişememe veya çekim işlemlerinin başarısız olması. Havale/EFT gecikmeleri: Bankacılık tarafında transferlerin geç gerçekleşmesi. ATM kaynaklı sorunlar: Para sıkışması, eksik verme gibi fiziksel işlem problemleri. Kredi kartı / hesap ekstresi uyumsuzlukları: Yanlış borçlandırma ve hesap hareketi hataları. Hesap Güvenliği ve Yetkisiz İşlemler Hesap blokeleri: Şüpheli işlem gerekçesiyle hesapların dondurulması. Yetkisiz işlem iddiaları: Kullanıcı izni olmadan para çekilmesi veya hareket yapılması. Dolandırıcılık vakaları: Özellikle sosyal mühendislik saldırıları ve kimlik avı yöntemleri. Güvenlik açıkları ve kimlik doğrulama sorunları: Yetersiz güvenlik önlemleri veya doğrulama adımlarında yaşanan problemler. İade, Geri Ödeme ve Kesinti Problemleri İade süreçlerinin başarısız olması: Yanlış veya tamamlanamayan işlemlerin geri ödenmemesi. Komisyon ve kesintiler: Beklenmedik ücretler, yüksek komisyon oranları ve açıklaması yapılmayan kesintiler. Uygulama, Teknik Altyapı ve Erişim Sorunları Mobil/internet bankacılığına erişim problemleri: Uygulamaya giriş hataları ve sistem kesintileri. E-cüzdan uygulamalarında teknik hata ve işlem başarısızlıkları: Transferlerin veya yükleme işlemlerinin teknik sebeplerle tamamlanamaması. Müşteri Hizmetleri ve İletişim Eksikliği Destek hattına ulaşamama: Kullanıcıların taleplerine yanıt verilmemesi veya geç dönüş yapılması. Yetersiz bilgilendirme: Hesap blokesi, bekleyen işlem veya güvenlik incelemesi gibi durumlarda kullanıcıya net açıklama sağlanmaması. Platforma ulaşan bazı şikayetlerse şöyle sıralandı: Param e-cüzdan hesabımda kaldı, haftalardır bekletiliyorum “Bir e-cüzdan uygulamasının kapanması sonucu hesaplarımız donduruldu. Hiçbir şekilde alışveriş, para gönderme veya çekim işlemleri yapılamıyor ve bu nedenle birçok kullanıcı mağdur oldu. Bize bir bilgilendirme yazısı gönderildi ve bu yazıda hesaplarımızdaki paranın bir şekilde geri iade edileceği belirtildi. Fakat bu olaylar birkaç hafta önce gerçekleşti ve hala iademi alamadım. Kullanıcıların çoğu öğrencilerden oluşuyor ve ben de bir öğrenci olarak daha fazla mağdur edilmek istemiyorum. Lütfen en kısa zamanda paramızı geri iade etsinler.” Kıymetli maden varlıklarımı 3 haftadır çekemiyorum “E-cüzdan uygulamasındaki altın ve gümüş varlıklarımı kasım ayı boyunca çekmek istedim ancak sürekli ‘kıymetli maden işlemleri durdurulmuştur’ uyarısı alıyorum. Bu durum yaklaşık 3 haftadır devam ediyor ve paraya acil ihtiyacım var. Müşteri hizmetleri yalnızca konuyla ilgilendiklerini söylemekle yetindi, ancak çözüm sunulmadı. Daha önce böyle bir sorun yaşamamıştım. Hesabımdaki kıymetli maden varlıklarımın aciliyetim nedeniyle en kısa sürede hesabıma aktarılmasını talep ediyorum.” Hesabımdaki 4 bin 600 TL’ye 20 gündür ulaşamıyorum “Hesabımda bulunan 4 bin 600 TL, yaklaşık 20 gündür tarafıma iade edilmiyor. Bu süre zarfında müşteri hizmetleriyle iletişime geçtiğimde, sürecin kendileri tarafından yönetilmediğini ve bir şey yapamayacaklarını söylediler. Parama acil olarak ihtiyacım var ve mağduriyetimin bir an önce giderilmesini talep ediyorum. Hesabımda bekleyen 4 bin 600 TL’nin en kısa sürede iade edilmesini istiyorum.” 30 bin TL’yi 10 aydır çekemiyorum “Hesabıma yaklaşık 10 ay önce 30 bin TL yükledim. Ancak bu tutarı banka hesabıma çekmeye çalıştığımda her seferinde ‘ağ hatası’ uyarısı alıyorum ve işlem gerçekleşmiyor. Sorunu hem kendi banka hesabıma hem de farklı banka hesaplarına para çekmeyi deneyerek test ettim, ancak her denememde aynı hatayla karşılaştım. İşlemleri mobil uygulama üzerinden gerçekleştirdim ve herhangi bir ücret ya da kesintiyle karşılaşmadım. Konu hakkında müşteri hizmetleriyle iletişime geçtiğimde, çalışmaların sürdüğü belirtildi fakat 10 aydır herhangi bir çözüm sunulmadı.” İzinsiz açılan hesap derhal kapatılsın “Adıma iznim ve bilgim dışında hesap açıldığını e-Devlet üzerinden yeni fark ettim. Hesap açılırken bana ait olmayan e-posta adresi ve telefon numarası kullanılmış. Bu durumdan dolayı son derece rahatsızım ve mağduriyet yaşadım. Hesabın açılmasıyla ilgili herhangi bir işlem veya para hareketi olup olmadığını bilmiyorum. Elimde kimliğime ve e-Devlet ekran görüntüsüne dair belgeler mevcut. Adıma açılan bu hesabın derhal kapatılmasını, maddi ve manevi olarak oluşabilecek tüm zararların giderilmesini ve konuyla ilgili tarafıma yazılı veya telefonla resmi bir bilgilendirme yapılmasını talep ediyorum.”

WatchGuard, "Yapay Zekâ Siber Buzdağı" Analizini Açıkladı Haber

WatchGuard, "Yapay Zekâ Siber Buzdağı" Analizini Açıkladı

Yapay zekâ kaynaklı bu yeni nesil saldırılar, güvenlik ekipleri için temel bir zorluk yaratıyor. Medya ve kamuoyu, yapay zekâ tarafından üretilen ve insanları kandıran içeriklere odaklanırken, çok daha büyük ve görünmez olan tehditler, olağanüstü hızda hareket ederek doğrudan altyapıyı hedef alıyor. Siber saldırganlar artık yapay zekâyı yalnızca sosyal mühendislik içerikleri üretmek için değil, güvenlik duvarlarını, EDR çözümlerini ve kimlik doğrulama sistemlerini analiz etmek, atlatmak ve etkisiz hale getirmek için de aktif olarak kullanıyor. "Suyun altındaki" bu tehditler, keşif (reconnaissance) aşamasından veri sızıntısına (exfiltration) kadar tüm saldırı yaşam döngüsünü otomatikleştirmektedir. Bu durum, birbirinden bağımsız çalışan, reaktif güvenlik çözümlerinin tamamen yetersiz kaldığı yeni bir güvenlik paradigması yaratıyor. Çünkü tehditler artık sadece daha hızlı değil, aynı zamanda daha akıllı ve uyarlanabilir hale gelerek geleneksel savunma sistemlerini anlamsız kılıyor. “Asıl Tehlike Buzdağının Görünmeyen Kısmı” Yapay zekânın siber saldırganlar için tüm saldırı yaşam döngüsünü otomatikleştiren bir güce dönüştüğüne dikkat çeken WatchGuard Türkiye, Yunanistan ve MEA Bölge Müdürü Yusuf Evmez, “Kurumlar ‘deepfake’ gibi görünen daha bilinen tehditlere odaklansa da bu sadece buzdağının görünen kısmı. Asıl tehlike, suyun altında sıfırıncı gün açıkları arayan, güvenlik sistemlerini atlatan ve ağ içinde yayılan otomatik saldırılarda gizli. Bu yeni nesil tehditler, geleneksel, birbirinden ayrı çalışan güvenlik araçlarını kolayca etkisiz hale getiriyor. Mücadele için tek yol, özellikle MSP’lerin, ağdan uç noktaya tüm katmanları birleştiren ve yapay zekâya karşı yapay zekâ ile koruma sağlayan bütünleşik platformlara geçiş yapmasıdır.” dedi. WatchGuard'ın "Yapay Zekâ Siber Buzdağı" Analizi, Tehditleri İki Ana Kategoriye Ayırıyor: Suyun Üstü (Görünen ve Bilinen Tehditler): Bunlar, tespit edilmesi ve hakkında konuşulması görece kolay olan, genellikle insanı hedef alan sosyal mühendislik saldırılarıdır. Yapay zekâ tarafından oluşturulan ve yöneticileri taklit eden sahte ses, video ve e-postalarla çalışanları kandırmaya yönelik sosyal mühendislik saldırıları bu kategoriye giriyor. Suyun Altı (Asıl Tehlikeli ve Gizli Tehditler): Bunlar, saldırıların teknik altyapısını otomatikleştiren, tespit edilmesi çok daha zor ve yıkıcı etkiye sahip sistem odaklı tehditlerdir. Saldırganların, sistemlerdeki ve yazılımlardaki daha önce bilinmeyen güvenlik açıklarını (zero-day) bulmak ve bunlardan yararlanmak için yapay zekâyı kullanması, yapay zekânın, güvenlik yazılımlarından kaçmak için kötü amaçlı kodu sürekli olarak kendi kendine değiştirmesi (polimorfizm) ve savunma sistemlerini analiz etmesi, saldırganların, bir kez ağa sızdıktan sonra yakalanmadan diğer sistemlere yayılmak (yanal hareket) ve komuta sunucularıyla gizli iletişim kurmak için yapay zekâ kullanması gibi saldırı yöntemleri suyun altında kalan ikinci kategoriye dahil oluyor. WatchGuard, bu çok katmanlı ve derinleşen tehditlere karşı koymanın tek yolunun, tehdit sinyallerini ağ, uç nokta ve kimlik genelinde birleştiren, Sıfır Güven (Zero Trust) ilkelerini benimseyen ve yapay zekâya karşı yapay zekâ ile savunma yapan Bütünleşik Güvenlik Platformu® (Unified Security Platform) olduğunu vurguluyor.

iPhone'lar Artık Güvenli Değil mi? Haber

iPhone'lar Artık Güvenli Değil mi?

Yıllardır iPhone kullanıcıları, Apple'ın güvenlik ve gizlilik konusundaki ekstra hassasiyeti sayesinde rahat bir nefes alıyordu. Ancak bu güvenlik duvarının aşılmaz olmadığı, son dönemde yaşanan ve tüm dünyada ses getiren siber saldırılarla kanıtlandı. Gazetecilerden aktivistlere, şirket yöneticilerinden sıradan kullanıcılara kadar herkesin hedef olabildiği bu yeni tehdit ortamında, Apple sadece 2025 yılı içinde, aktif olarak kullanılan kritik güvenlik açıklarını kapatmak için birden fazla acil durum güncellemesi yayınlamak zorunda kaldı. Daha da endişe verici olan, eskiden sadece devlet destekli operasyonlarda görülen gelişmiş siber casusluk teknikleri ile sıradan siber suçluların kullandığı yöntemler arasındaki çizginin giderek incelmesi. Dolandırıcılar artık aynı psikolojik hileleri ve dağıtım yöntemlerini kullanarak sıradan kullanıcıların banka hesaplarını, sosyal medya profillerini ve bulut yedeklemelerini ele geçirebiliyor. Herkes Önlem Almalı "Operation Triangulation" veya "Pegasus" gibi casus yazılım operasyonları, saldırganların bir cihazı ele geçirmek için fiziksel erişime ihtiyaç duymadığını kanıtladı. Bitdefender Türkiye distribütörü Laykon Bilişim Operasyon Direktörü Alev Akkoyunlu, "iPhone'un güvenlik konusundaki ünü, kullanıcıları rehavete sokmamalı. Saldırganlar artık daha zeki ve her zamankinden daha fazla yönteme sahipler. Siber güvenlik paranoya değil, hazırlıklı olmaktır. Sıradan bir kullanıcının gelişmiş bir casus yazılımla karşılaşma ihtimali düşük olsa da dolandırıcılar her gün aynı yöntemleri binlerce kişiye karşı kullanıyor. Bu savunma katmanlarını üst üste ekleyerek hem en basit dolandırıcılar hem de en donanımlı bilgisayar korsanları için çok daha zor bir hedef haline gelirsiniz.” İfadelerinde bulunuyor. iPhone Kullanıcılarını Hedef Alan 5 Gerçek Dünya Saldırısı ve Korunma Yöntemleri Alev Akkoyunlu, son dönemde yaşanan olaylardan ve haberlerden derlenen 5 gerçek dünya saldırı senaryosunu ve bunlara karşı alınabilecek net, eyleme geçirilebilir adımları şöyle sıralıyor. 1. "Sıfır Tıklama" Saldırıları: Hiçbir Şeye Dokunmasanız Bile Tehlikedesiniz: Saldırgan, iMessage gibi bir mesajlaşma uygulaması üzerinden, işletim sistemindeki bir açıktan faydalanan özel hazırlanmış bir mesaj gönderir. Kullanıcı hiçbir bağlantıya tıklamasa veya mesajı açmasa bile, bu mesaj casus yazılımın telefona sızmasını tetikler. Bundan korunmak için: iOS'u daima güncel tutun. Apple'ın acil durum yamaları, bu tür saldırılara karşı tek savunmanız olabilir. Hedef olabileceğinizi düşünüyorsanız (gazeteci, aktivist, üst düzey yönetici vb.) Kilitleme Modu'nu (Lockdown Mode) etkinleştirin. Bitdefender Mobile Security for iOS gibi, şüpheli aktiviteleri ve kötü amaçlı kodları tespit edebilen ödüllü bir mobil güvenlik çözümü kullanın. Cihazınızı periyodik olarak yeniden başlatmayı düşünün. Bazı casus yazılım türleri yeniden başlatma sonrası aktif kalamaz. 2. Zararlı Uygulamalar ve Medya Dosyaları Yoluyla Bulaşan Kötü Amaçlı Yazılımlar: Saldırgan, meşru bir uygulama gibi görünen zararlı bir uygulama veya içinde zararlı kod gizlenmiş bir medya dosyası (ses, video) aracılığıyla cihazınıza sızabilir. Korunmak için yalnızca resmi App Store'dan uygulama indirin. Riski büyük ölçüde artıran "sideloading" ve "jailbreaking" işlemlerinden kaçının. Uygulamaları kurmadan önce yorumlarını, istediği izinleri ve geliştiricinin itibarını kontrol edin. Konum, mikrofon, kamera gibi uygulama izinlerini periyodik olarak denetleyin ve gereksiz izinleri kaldırın. 3. SIM Değişikliği (SIM Swap) Dolandırıcılığı ve Hesap Ele Geçirme: Telefonunuzun yazılımı güvenli olsa bile, saldırganlar doğrudan mobil operatörünüzü hedef alabilir. Sosyal mühendislik yöntemleriyle operatörünüzü ikna ederek telefon numaranızı kendi kontrol ettikleri bir SIM karta taşıyabilirler. Sonrasında size gelen SMS doğrulama kodlarını alarak tüm şifrelerinizi sıfırlar ve hesaplarınızı ele geçirebilirler. Korunmak için mobil operatör hesabınıza mutlaka bir PIN veya ek güvenlik katmanı ekleyin. Operatörünüzden "SIM kart kilidi" veya "numara taşıma koruması" talep edin. İki faktörlü kimlik doğrulama (2FA) için SMS yerine, uygulama tabanlı 2FA (Authenticator uygulamaları gibi) veya fiziksel güvenlik anahtarları kullanın. 4. Oltalama (Phishing) ve SMS Dolandırıcılığı (Smishing): Saldırganlar, bankanız, Apple veya güvendiğiniz bir servis gibi davranarak size sahte bir SMS veya e-posta gönderebilir. Bu mesajdaki bağlantıya tıklayarak sahte bir siteye yönlendirilir ve şifrenizi veya kişisel bilgilerinizi kendi elinizle teslim edebilirsiniz. Bu saldırı, yazılım açığına değil, insan hatasına dayandığı için en yaygın yöntemlerden biri. Korunmak için bilinmeyen SMS, e-posta veya mesajlardaki bağlantılara asla tıklamayın. Göndericinin kimliğini her zaman doğrulayın. Şüphe duyuyorsanız, ilgili kurumu kendi bildiğiniz resmi numarasından arayın 5. Fiziksel Hırsızlık ve USB Üzerinden Veri Çekme: Telefonunuza fiziksel olarak erişen bir saldırgan, USB kablosu veya özel adli bilişim araçları kullanarak kilitli bir cihazdan bile veri çekmeye çalışabilir. Korunmak için güçlü bir parola veya biyometrik kilit kullanın. Zayıf, dört haneli PIN'lerden kaçının. iPhone'umu Bul (Find My iPhone) özelliğini mutlaka aktif edin. Bu sayede telefonunuzu uzaktan kilitleyebilir, konumunu bulabilir veya tüm verileri silebilirsiniz. USB erişimini kısıtlayın. (Ayarlar → Face ID ve Parola → Aksesuarlar seçeneğini kapalı konuma getirin). Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

Yapay zekâ ile büyüyen yeni tehdit: Grokking Haber

Yapay zekâ ile büyüyen yeni tehdit: Grokking

Siber güvenlik alanında dünya lideri olan ESET, üretken yapay zekâ (GenAI) teknolojilerinin kötüye kullanımıyla artan tehditlere karşı uyarıda bulundu. “Grokking” olarak adlandırılan bu yeni teknik, sosyal medya platformu X’te yapay zekâ sohbet robotu Grok’un manipüle edilerek kimlik avı bağlantılarını yaymasına neden oluyor. Yapay zekâ, farklı yöntemlerle sosyal mühendislik tehdidi oluşturabiliyor. LLM olarak adlandılan büyük dil modelleri büyük ölçekte, son derece ikna edici kimlik avı kampanyaları tasarlamak ve en şüpheci kullanıcıları bile kandırmak için derin sahte ses ve videolar oluşturmak için kullanılabiliyor. Ancak X'in yakın zamanda keşfettiği gibi, bir başka, muhtemelen daha sinsi bir tehdit daha var: Grokking. Bu saldırı kampanyasında, tehdit aktörleri, tıklama tuzağı videolar içeren video kartı gönderileri yayımlayarak, X'in tanıtılan gönderilerdeki bağlantıları yasaklamasını (kötü amaçlı reklamlarla mücadele etmek için tasarlanmış) atlayabiliyor. Videonun altındaki küçük "kaynak" alanına kötü amaçlı bağlantılarını gömebiliyorlar. Kötü niyetli aktörler daha sonra X'in yerleşik GenAI botu Grok'a videonun nereden geldiğini soruyor. Grok gönderiyi okuyor, küçük bağlantıyı fark ederek ve yanıtında onu büyütüyor. Bu durum, Grok’un güvenilirliği sayesinde dolandırıcılık içeriklerinin daha geniş kitlelere ulaşmasına ve arama motorlarında daha yüksek sıralamalara çıkmasına yol açıyor. Grokking neden tehlikeli? Tehdit aktörlerinin güvenlik mekanizmalarını atlatmanın bir yolunu bulmadaki yaratıcılığını ve kullanıcıların yapay zekânın çıktısına güvenirken aldıkları riskleri görmemiz gerekiyor. Bu hile, Grok'u güvenilir hesabında bir kimlik avı bağlantısını yeniden paylaşmaya yönlendirerek onu etkili bir şekilde kötü niyetli bir aktör hâline getiriyor.Ücretli video gönderileri genellikle milyonlarca kez görüntüleniyor; dolandırıcılık ve kötü amaçlı yazılımları geniş bir alana yayma potansiyeline sahiptir.Grok son derece güvenilir bir kaynak olduğu için bağlantılar SEO ve alan adı itibarında da güçleniyor.Bağlantılar, kimlik bilgilerini çalan formlara ve kötü amaçlı yazılım indirmelerine yönlendiriliyor. Bu da kurbanların hesaplarının ele geçirilmesine, kimlik hırsızlığına ve daha fazlasına yol açabiliyor. Prompt Enjeksiyonu: GenAI'nin Yeni Açığı Grokking, prompt enjeksiyonu adı verilen daha geniş bir saldırı türünün parçası. Bu tür saldırılarda tehdit aktörleri, GenAI botlarına kötü amaçlı komutlar vererek onları manipüle ediyor. Bu komutlar doğrudan sohbet arayüzüne yazılabileceği gibi, içerik meta verilerine gizlenerek dolaylı yollarla da uygulanabiliyor. ESET uzmanları, bu tür saldırıların yalnızca X platformuyla sınırlı olmadığını, teorik olarak her türlü GenAI aracına uygulanabileceğini vurguluyor. Bu durum, yapay zekâ teknolojilerinin güvenlik açıklarını ve kullanıcıların bu araçlara körü körüne güvenmemesi gerektiğini ortaya koyuyor. Kullanıcılar için güvenlik önerileri: Gömülü yapay zekâ araçları, kimlik avına karşı uzun süredir devam eden savaşta yeni bir cephe açtı. Bu yeni dolandırıcılık yöntemine karşı dikkatli olmak için her zaman sorgulayıcı olun. Aldığınız cevapların tamamen doğru olduğunu düşünmeyin. Bir GenAI botu tarafından bir bağlantı sunulursa üzerine gelerek gerçek hedef URL'sini kontrol edin. Şüpheli görünüyorsa tıklamayın. Yapay zekâ çıktısına her zaman şüpheyle yaklaşın, özellikle de cevap/öneri uygunsuz görünüyorsa. Kimlik bilgilerinin çalınma riskini azaltmak için güçlü, benzersiz parolalar (parola yöneticisinde saklanan) ve çok faktörlü kimlik doğrulama (MFA) kullanın. Güvenlik açığı istismar riskini en aza indirmek için tüm cihaz/bilgisayar yazılımlarınızın ve işletim sistemlerinizin güncel olduğundan emin olun. Cihazınızdaki kötü amaçlı yazılım indirmelerini, kimlik avı dolandırıcılıklarını ve diğer şüpheli etkinlikleri engellemek için saygın bir güvenlik yazılımı sağlayıcısından çok katmanlı koruma edinin. Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.