Hava Durumu
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Tarım

Kapsül Haber Ajansı - Tarım haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Tarım haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Akıllı Bir Telefon İçin 12 Bin Litreden Fazla Su Tüketiliyor! Haber

Akıllı Bir Telefon İçin 12 Bin Litreden Fazla Su Tüketiliyor!

Üsküdar Üniversitesi Çevre Sağlığı Program Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Adiller hem bölgesel hem ulusal ölçekte yaşanan su krizini değerlendirdi. Su krizi sadece çevresel bir sorun değil Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Adiller, suyun tüm canlıların en temel ihtiyaçlarından ve yapıtaşlarından biri olduğunu dile getirerek, “Geçtiğimiz yaz aylarında artan sıcaklıklar, kuraklık ve iklim değişikliği etkisiyle ortaya çıkan düzensiz yağış rejimi, bu aylarda artan su ihtiyacıyla birlikte ülkemizin birçok bölgesinde ciddi bir su krizine yol açtı. Bu kriz yalnızca çevresel bir sorun değil; aynı zamanda halk sağlığını, gıda güvenliğini ve ekonomik istikrarı tehdit eden bir boyut da kazandı. Özellikle ülkemizdeki su kaynakları ve nüfusun değişken bir yapıda olması su kaynaklarının az, nüfusun yüksek olduğu bölgelerde büyük su sıkıntılarının yaşanmasına yol açıyor.” dedi. Dünya nüfusunun yüzde 25’i güvenli ve temiz suya tam anlamıyla erişemiyor İçme suyundaki azalmanın, özellikle suyun kalitesinin düşmesi ve hastalık yapma riski barındıran bazı mikroorganizmaların daha kolay çoğalabilmesi nedeniyle ciddi sağlık riskleri meydana getirdiğini dile getiren Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Adiller, “Yeterli ve temiz suya erişim sağlanamadığında bulaşıcı hastalıklar artmakta, hijyen koşulları bozulmakta ve toplumun genel sağlığı olumsuz etkilenmektedir. Özellikle çocuklar, yaşlılar ve kronik rahatsızlığı olan bireyler bu süreçten daha ağır etkilenmektedir. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre günümüzde hala dünya nüfusunun yüzde 25’i yani dörtte biri güvenli ve temiz suya tam anlamıyla erişememektedir. Bu durum DSÖ verilerine göre yılda 1 milyondan fazla insanın hayatını kaybettiğini ortaya koymaktadır.” diye konuştu. Su tüketiminin büyük bir bölümü sanayi ve tarım alanında gerçekleşiyor Su sıkıntısının gündelik hayatta olduğu gibi tarımsal ve sanayi üretiminde de önemli ihtiyaçlar arasında yer aldığını ifade eden Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Adiller, “Ülkemizde ve dünyanın pek çok ülkesinde su tüketiminin büyük bir bölümü sanayi ve tarım alanında gerçekleşmektedir. Su kıtlığı, tarımsal üretimin azalmasına ve ürün verimliliğinin düşmesine yol açmaktadır. Bu durum gıda fiyatlarının artmasına, ithalat bağımlılığının yükselmesine ve gıda güvenliğinin zayıflamasına neden olabilir. Sanayide yaşanacak su sıkıntısı ise üretim maliyetlerini artırarak ekonomi üzerinde doğrudan olumsuz etki yapmaktadır.” ifadesinde bulundu. Bir akıllı telefonun üretim süreçlerinde 12.000 litreden fazla su tüketiliyor Sadece ülkemizde değil, içerisinde bulunduğumuz coğrafyada da pek çok ülkenin su sıkıntısı yaşadığına işaret eden Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Adiller, şöyle devam etti: “Yapılan çalışmalar Akdeniz ve Ortadoğu ülkelerinin iklim değişikliğinden en çok etkilenen ülkeler arasında olduğunu ortaya koymaktadır. Bu yüzden vatandaşlarımıza sadece su sıkıntısının en üst düzeyde olduğu yaz aylarında değil, yılın tamamında suyun korunması ve tasarruflu kullanımı noktasında önemli görevler düşmektedir. Bu görevler arasında doğrudan kullandıkları günlük su kullanımını olabildiğince azaltmaları yanında satın aldıkları her üründe dolaylı olarak su tükettiklerinin bilincinde olmaları gerekmektedir. Günümüzde büyük şehirde yaşayan bir kişinin doğrudan su tüketimi kabaca günlük 200 litre seviyesindedir. Ancak aynı kişinin ortalama günlük dolaylı su tüketimi 4 bin litrenin üzerinde olabilir. Örneğin satın aldığınız bir akıllı telefonun üretim süreçlerinde 12 bin litreden fazla su tüketilmektedir. Bu açıdan bakıldığında tüketim alışkanlığını değiştirmek yılda milyonlarca litre su tasarrufuna sebep olabilir. Bu yapılan günlük su tasarrufların yanı sıra yağmur suyu hasadı gibi küçük ama etkili uygulamalara yönelinmesi, tarımda modern sulama yöntemlerinin desteklenmesi de kritik önem taşımaktadır.” Su kaynaklarının azalması, ekosistemlerde geri dönüşü zor tahribatlar yaratıyor Eğer su krizine karşı etkili önlemler alınmazsa, ülke genelinde hem çevre sağlığı hem de ekonomik yapının ağır darbe alabileceğini dile getiren Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Adiller, “Su kaynaklarının azalması, ekosistemlerde geri dönüşü zor tahribatlar yaratırken; tarım ve sanayideki aksaklıklar işsizlikten enflasyona kadar pek çok olumsuz ekonomik etkiyi beraberinde getirecektir.” ifadesinde bulundu. Bazı barajlarda suyun bitmesi su krizinin somut göstergesi Bazı barajlarda suyun tamamen bitmesinin, su krizinin somut bir göstergesi olarak kabul edilebileceğini de ifade eden Üsküdar Üniversitesi Çevre Sağlığı Program Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Adiller, “İçme suyu kaynakları açısında sınırda olan illerimize altyapı yatırımlarına hız verilmesi ve halkın ihtiyaç duyacağı suyun garanti altına alınması gerekiyor. Belediyeler, yerel yönetimler ve sivil toplum kuruluşlarının vatandaşları bilinçlendirme konusunda daha etkin adımlar atması gerekmektedir. Eğitim kampanyaları, tasarruf yöntemlerinin tanıtımı ve toplumun su yönetimi süreçlerine katılımı, bu sürecin en önemli parçalarıdır. Dönemsel olarak kurumaya yüz tutan pek çok gölümüzde yıllık ortalama su seviyeleri neredeyse %50 seviyelerinin üzerine çıkan azalma gösterdi. İklim değişikliği, artan nüfus ve yanlış su politikaları göz önünde bulundurulduğunda, sürdürülebilir su yönetimi artık bir tercih değil, zorunluluk haline gelmiştir. Eğer bugünden adım atılmazsa, su kıtlığı sadece bölgesel değil, ülke çapında ciddi bir kriz haline gelecektir.” şeklinde sözlerini tamamladı

LS Traktörler, 9 Şehirde Çiftçilerle Buluştu Haber

LS Traktörler, 9 Şehirde Çiftçilerle Buluştu

13-25 Ekim arasında 'LS Traktör Şehrine Geliyor!' mottosuyla gerçekleştirilen etkinlikte, 35 HP'den 101 HP'ye kadar geniş güç aralığında yer alan 7 farklı LS Traktör modeli, çiftçiler tarafından sahada test edildi. Japon devi Yanmar'ın Türkiye'deki iştiraki Yanmar Turkey, LS Traktör markası için düzenlediği roadshow etkinliğini 13–25 Ekim tarihleri arasında gerçekleştirdi. Sakarya, Düzce, Çankırı, Yozgat, Adana, Kayseri, Konya, Antalya ve Denizli'yi kapsayan Anadolu turu kapsamında yaklaşık 1.000 çiftçi ve sektö r paydaşıyla bir araya gelindi. 'LS Traktör Şehrine Geliyor!' mottosuyla gerçekleştirilen etkinlikte, 35 HP'den 101 HP'ye kadar geniş güç aralığında yer alan 7 farklı LS Traktör modeli, çiftçiler tarafından sahada test edildi. LS Traktör'ün hem bahçe hem de tarla serisini içeren MT7.101, MT5.73, XU6158, XU6168, MT3.40, MT3.60 ve XJ25 modelleri; çeşitli ekipmanlarla birlikte demo alanlarında deneyimlendi. Roadshow boyunca çiftçiler, güçlü Kore teknolojisi ile üretilen LS Traktör'ün modern ve inovatif tasarımı, konfor odaklı ergonomik yapısı, güçlü motor performansı, düşük yakıt tüketimi, çevreci Faz 5 teknolojisi ve yüksek manevra kabiliyetini bizzat test etme fırsatı buldu. Etkinliklere, daha önce LS Traktör deneyimi yaşayan kullanıcılar da katılarak geniş ürün portföyünü incelediler, markaya duydukları güveni ve memnuniyetlerini paylaştılar. Çiftçiler le Bağlarımız Güçlendi Roadshow süresince LS Traktör ekibi, Anadolu'nun dört bir yanında çiftçilerle doğrudan temas kurarak samimi ve güçlü bir iletişim ağı oluşturdu. Etkinlik alanlarında yapılan birebir görüşmeler, saha testleri ve tanıtım çalışmaları sayesinde çiftçiler, LS Traktör modellerini sadece görmekle kalmadı; markanın sunduğu teknolojiyi, performansı ve konforu doğrudan deneyimledi. Her şehirde çiftçilerin soruları, ihtiyaçları ve beklentileri dikkatle dinlenerek geri bildirimler alındı. Bu sayede LS Traktör, sahadan gelen gerçek kullanıcı görüşleriyle çiftçilerin yanında yer alan, onların sesini dinleyen bir marka olarak konumunu daha da pekiştirdi. Roadshow kapsamında gerçekleştirilen çekilişler ve özel hediyelerle etkinlikler keyifli bir buluşmaya dönüştü. Ayrıca yeni kullanıcılarla ilk satışlar gerçekleştirildi ve satın alınan traktörlerin ilk bakımlarının Yanmar Turkey tarafından karşılanacağı açıklandı. LS Traktör'e Kore'den destek Roadshow boyunca LS Traktör'ün Kore'den gelen temsilcileri de sahada yer aldı. Çiftçilerin teknik sorularını yanıtlayan uzmanlar, ürünlerin donanım, teknoloji ve mühendislik yapısı hakkında detaylı bilgiler paylaştı. Tanıtımlar devam edecek Yanmar Turkey Tarım İş Kolu ve İş Geliştirme Direktörü Murat Balkan Kanbir, etkinlik sonrası yaptığı değerlendirmede, "Türkiye'nin dört bir yanında çiftçilerimizle buluştuğumuz LS Traktör Roadshow'u büyük bir ilgiyle karşılandı. Yüksek performanslı tarla traktörlerimizden, bahçe ve hobi kullanımına uygun kompakt modellerimize kadar tüm ürün gamımızı çiftçilerimizin beğenisine sunduk. 9 şehirde gerçekleştirdiğimiz etkinliklerde çiftçi dostlarımız, traktörlerimizi yakından inceleme fırsatı buldu; güçlü motorlarımız ın performansını ve çevreci Faz 5 teknolojisini bizzat deneyimledi. Traktörlerimizi yerinde deneyimleyen çiftçilerimizin olumlu geri dönüşleri bize büyük güç verdi. LS Traktör markamızla Türk çiftçisinin yanında olmaya devam ediyoruz. Fuar katılımlarımız ve saha aktivitelerimiz hız kesmeden sürecek" diye konuştu. Yanmar Turkey, genişleyen bayi ağı ve satış kanallarıyla birlikte LS Traktör markasını her geçen gün daha fazla çiftçiyle buluşturuyor. Türkiye genelinde 200'ü aşkın servis noktası ile çiftçilere satış sonrası güvenilir hizmet sağlanıyor. Markanın Türkiye'deki bayi yapılanması da hızla büyümeye devam ediyor.

Özpamukçu: “Güvenli Gıda, Güçlü Tarım ve Sürdürülebilir Üretim Zinciriyle Mümkündür” Haber

Özpamukçu: “Güvenli Gıda, Güçlü Tarım ve Sürdürülebilir Üretim Zinciriyle Mümkündür”

Alp Önder Özpamukçu, gıda güvenliğinin yalnızca halk sağlığı değil, aynı zamanda ekonomik istikrar ve sürdürülebilir kalkınma açısından da stratejik bir öncelik haline geldiğini vurgulayarak, “Güvenilir, izlenebilir ve uluslararası standartlara uyumlu gıdaya erişim artık bir tercih değil, zorunluluk. Bu anlamda güvenli gıda üretimi güçlü tarım ve sürdürülebilir üretim zinciri ile mümkündür” açıklamasını yaptı. 2012 yılından bu yana, Türkiye’de modern perakende sektörünün gelişmesi ve kurumsallaşması, gıda perakendeciliğinde uluslararası standartların yakalanması konularında faaliyet gösteren Gıda Perakendecileri Derneği (GPD), Türkiye’nin ve dünyanın en kritik gündeminden biri olan gıda güvenliği konusunda da çalışmalarını sürdürüyor. Gıda güvenliğinin, sektörü, toplum sağlığını ve ekonomiyi yakından ilgilendirdiğini belirten GPD Başkanı Alp Önder Özpamukçu; iklim değişikliği, küresel tedarik zincirindeki kırılganlıklar, artan maliyetler ve üretim planlamasındaki eksikliklerin Türkiye’de gıda güvenliği açısından temel riskler oluşturduğuna dikkat çekti. Özpamukçu, “Türkiye gibi dört mevsimi yaşayan, zengin tarım potansiyeline sahip bir ülkede, bu potansiyelin ekonomiye yansıyabilmesi ancak planlı üretim, teknoloji kullanımı ve sürdürülebilir destek politikalarıyla mümkün. Güçlü bir tarım zinciri; kırsaldan kente, tarladan market rafına kadar istikrarı beraberinde getirir” diye konuştu. Perakendenin Gıda Güvenliğindeki Rolü Organize gıda perakendesinin, üretimden tüketiciye uzanan sürecin her aşamasında önemli bir sorumluluk üstlendiğini belirten Özpamukçu, “Gıda perakendeciliği, yalnızca ürün satmak değil; ürünü doğru üretmek, zamanında ulaştırmak ve süreci sürdürülebilir şekilde yönetmektir. Üyelerimiz bu anlayışla; üreticiden tüketiciye giden her adımda kalite, denetim ve şeffaflık ilkelerini gözetmektedir” diyerek sözlerine şöyle devam etti: “Organize gıda perakendesi bugün Türkiye’de 47 bin satış noktası ve 465 bini aşkın istihdam ile kayıtlı ekonomiye önemli katkı sağlıyor. Bu yapının en önemli avantajlarından biri, gıda ürünlerinde kalite güvencesi, izlenebilirlik ve denetim süreçlerinin güçlü bir sistematik içinde yürütülmesi. Gıda perakendeciliği işimizin yüzde 80’i tarım ve hayvancılıkla doğrudan bağlantılı. Tarımda ilerleme kaydedilmeden gıda arz güvenliğini sağlamak mümkün değil. Bu nedenle üretimin planlı hale getirilmesi, kooperatiflerin güçlendirilmesi ve üreticilerin modern tekniklerle desteklenmesi büyük önem taşıyor.” Özpamukçu, güçlü bir tarım altyapısının oluşturulması için yapılması gerekenleri şöyle sıraladı: Planlı ve bölgesel üretim uygulamalarının etkin hale getirilmesi,Sözleşmeli tarımın yaygınlaştırılması,Çiftçiye girdi desteği (gübre, yem, tohum) ile maliyet kontrolü sağlanması,Kooperatiflerin güçlendirilmesi ve pazarlama süreçlerinde aktif hale getirilmesi,Dijital tarım teknolojilerinin kullanımıyla verimliliğin artırılması,Genç çiftçilerin sosyal ve ekonomik olarak teşvik edilmesi,Su ve toprak dostu üretim yöntemlerinin yaygınlaştırılması. Uluslararası Standartlara Uyum: Güven ve Rekabetin Anahtarı Gıda güvenliğinde uluslararası standartlara uyumun yalnızca ihracat için değil, iç pazarda da güven ortamı yaratmak açısından kritik olduğunu vurgulayan Özpamukçu, “Tüketicinin güveni, üretimden dağıtıma kadar her aşamada ortak bir kalite diline sahip olmaktan geçiyor. Bu standartlar hem markalarımızın hem de ülkemizin itibarı açısından vazgeçilmezdir” şeklinde konuştu. 11. Ortak Gelişim Kongresi 18 Kasım’da Gerçekleşecek GPD’nin bu yıl 11’incisini düzenleyeceği Ortak Gelişim Kongresi hakkında da bilgiler veren Özpamukçu, 18 Kasım 2025 tarihinde gerçekleştirilecek kongrede gıda güvenliği ve sürdürülebilir üretim konuları farklı açılardan ele alınacağını belirterek şunları söyledi: “Sektörümüzün tüm paydaşlarını aynı masa etrafında buluşturan Ortak Gelişim Kongremizde, gıda güvenliğini çok boyutlu biçimde tartışacağız. Bu alanda atılacak adımların hem üreticilerimizin hem tüketicilerimizin geleceği için belirleyici olacağına inanıyoruz.”

Gaziantep Büyükşehir’in Türkiye’ye Örnek Desteği Sürüyor Haber

Gaziantep Büyükşehir’in Türkiye’ye Örnek Desteği Sürüyor

Çiftçiler için tarımda en büyük giderlerden birisi olan yakıt maliyetlerini düşürmek ve üretime katkı sağlamak amacıyla Gaziantep Büyükşehir Belediyesi tarafından 2022 yılında başlatılan mazot desteği artarak sürüyor. Çiftçi Kayıt Sistemi’ne (ÇKS) kayıtlı çiftçiler mazotlarını almaya başlarken bu yıl 1 milyon litre mazot desteği verilecek Nizip’te resmi dağıtım töreni yapıldı. Sürdürülebilir tarımın sağlanmasının hedeflendiği projenin resmi törenine Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin ve Nizipli çiftçilerin yanı sıra Gaziantep Vali Yardımcısı Hüseyin Kaptan, Nizip Kaymakamı Osman Uğurlu, Karkamış Belediye Başkanı Mustafa Güzel, Nizip Belediyesi Başkan Vekili Yakup Aslan, Tarım ve Orman İl Müdürü İbrahim Sağlam, AK Parti Gaziantep İl Başkanı Fatih Muhaddis Fedaioğlu, ziraat odası başkanları ve programa ev sahipliği yapan Volkan Grup’un Yönetim Kurulu Başkanı Bilal Çeker katıldı. DESTEK İLE İŞLENEN TARIM ARAZİSİ MİKTARI ARTIYOR 2025 yılında 46 bin 423 çiftçiye 5 milyon 116 bin 875 litre mazot dağıtılması planlanıyor. Bu yıl yapılacak dağıtımlarla beraber Gaziantep Büyükşehir Belediyesi çiftçilere 18 milyon 392 bin 300 litre mazot desteği sağlamış olacak. Proje kapsamında 2025 yılı itibari ile ÇKS’ye kayıtlı üretici sayısı yaklaşık yüzde 30 oranında artış gösterirken işlenebilir tarım arazi miktarı da yüzde 5 oranında yükseliş oldu. ŞAHİN: BÜTÜN GÜCÜMÜZLE 18 MİLYON LİTRE MAZOTU VERDİK Programda konuşma yapan Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, küresel ısınma ile beraber gıda güvenliği konusunun önem kazandığına vurgu yaparak şunları söyledi: “Tarım okulları bunun için açılıyor. Buna hazırlıklı olmamız gerekiyor. Bu şehri de bunu hazırlamamız gerekiyor. Birincisi su. O yüzden şehir milliyetçiliğine değil, bölgesel olarak bakın. Bölgenin, Fırat'ın suyunu, Dicle'nin suyunu, elimizdeki göletleri bir damla suyu altın olarak bakıp yönetmemiz lazım. Can Suyu Projesi'ni başlattık. Can suyu hızlı bir şekilde gelecek. Hiç durmadan devam etmemiz lazım. Suyu yönetmemiz lazım. İkinci mesele verimlilik. Verimlilikte hala sorunumuz var. Sözleşmeli tarımı çok hızlı bir şekilde hayata geçirmeliyiz. Önlem almak zorundayız. İşte o yüzden sözleşmeli tarımı da gıdaya dayalı sanayicinin işine yarıyor. Çiftçinin giderini azaltacak tedbiri alıp bizim burada sözleşmeli tarımı ete kemiğe büründürmemiz lazım. En büyük maliyet mazottu. Bütün gücümüzle 18 milyon litre mazotu verdik. Üçüncüsü ata tohumu. Bunu denedik, gördük. Sertifikalı tohumda da gördük. En büyük tohum bende. En lezzetlisi bende. Kendime dair Nizip’in zeytinini ektiğim zaman verimliliğim artıyor. Elimizdeki hazinenin farkında olacağız. Gıdayı yöneten dünyayı yönetecek. Bize düşen şey sizin önünüzdeki taşları kaldırmak, üretim kapasitenizi artırmak, burayı üretim cenneti yapmak.” Vali Yardımcısı Hüseyin Kaptan ise programda yaptığı konuşmada Büyükşehir Belediyesi’nin 4 yılda 18 milyon litre mazot dağıtımına dikkat çekerek, ciddi zorluklarla belediye kaynaklarını zorlayarak çiftçilere destek olarak verildiğinin farkında olduklarını ifade etti. Törende ayrıca Nizip Kaymakamı Osman Uğurlu, Karkamış Belediye Başkanı Mustafa Güzel, Nizip Belediyesi Başkan Vekili Yakup Aslan, Tarım ve Orman İl Müdürü İbrahim Sağlam, AK Parti Gaziantep İl Başkanı Fatih Muhaddis Fedaioğlu, Nizip Ziraat Odası Başkanı Sıddık Durmaz ve Volkan Grup Yönetim Kurulu Başkanı Bilal Çeker, yaptıkları konuşmalarda projenin önemine vurgu yaparak emeği geçenlere teşekkür ettiler. Çiftçiler adına konuşan Cengiz Bayındırlı proje ile Büyükşehir Belediyesi’nin çiftçiye sahip çıktığını ifade etti.

Gıdanın Üçte Biri İsraf Ediliyor, 700 Milyon Kişi Yatağa Aç Giriyor! Haber

Gıdanın Üçte Biri İsraf Ediliyor, 700 Milyon Kişi Yatağa Aç Giriyor!

Panelde tarımda verimliliği artırmanın ve dijital dönüşümün bir zorunluluk olduğu vurgusu yapılırken, Türkiye'nin de bu alanda öncü bir rol oynayabileceğine dikkat çekildi. 16'ncı Boğaziçi Zirvesi kapsamında, Uluslararası İşbirliği Platformu (UİP) Yönetim Kurulu Üyesi Neslihan Tonbul'un moderatörlüğünde düzenlenen 'Bolluğun Ötesinde: Dayanıklı Bir Gelecek için Tarımı, İklimi ve Gıda Güvenliğini Yeniden Düşünmek' paneline, Cargill CEO'su Murat Tarakçıoğlu, Tiryaki Agro CEO'su Süleyman Tiryaki, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Ziraat Fakültesi'nden Prof Dr. Ece Turhan, Eskişehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce, ANT Systems CEO'su ve Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Can Yurdakul ve UPL Türkiye Ülke Müdürü, Orta Asya-Ortadoğu-Rusya-Belarus Bölge Başkanı M. Murat Yahyaoğlu katıldı. Panelde tarım, gıda üretimi ve su kaynaklarının yönetiminde sürdürülebilir çözümler ve inovasyonlar tartışılırken, katılımcılar iklim değişikliği ve artan nüfus baskısı altında küresel gıda güvenliği, su kaynaklarının yönetiminde yaşanan kritik zorlukları; acil çözüm yolları ile tarım ve suyun geleceğini şekillendirecek stratejileri ve teknolojik inovasyonları masaya yatırdı. GIDANIN ÜÇTE BİRİ İSRAF EDİLİYOR, 700 MİLYON KİŞİ YATAĞA AÇ GİRİYOR Tarım ve gıda güvenliğinin artık sessiz sektörler değil, küresel istikrarın ve insanlığın geleceğinin temeli olduğunu belirten Neslihan Tonbul, dünyada üretilen gıdanın üçte birinin kaybolduğunu ya da israf edildiğini, buna karşılık 700 milyondan fazla insanın ise aç yattığını belirtti. Bu durumun bir istatistik olmaktan öte çözüm bekleyen bir kriz olduğunun altını çizen Tonbul, "İklim değişikliği bu tabloyu daha da karmaşık hale getiriyor. Değişen yağış rejimleri, azalan verimlilik, uzun kuraklıklar, ani seller, Avrupa’da rekor sıcaklıklar... Tüm bunlar üretimi, tedariki ve yaşamı tehdit ediyor. Artık mesele sadece üretmek değil; adil, akıllı ve sürdürülebilir üretim yapmak." dedi. Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce, Eskişehir olarak su kaynaklarını korumak ve tarımı geleceğe taşımak için yeni modeller geliştirdiklerini belirtti. Ünlüce, "Yerel üreticilerle birlikte rejeneratif tarım uygulamalarını, akıllı sulama sistemlerini ve gıda atıklarının enerjiye dönüştüğü döngüsel ekonomi modellerini destekliyoruz. Gıda sadece toprak değil, aynı zamanda bilim, ekonomi, teknoloji, diplomasi ve etik meselesi." ifadelerini kullandı. İZLENEBİLİR TARIM SİSTEMLERİ YAYGINLAŞIYOR Cargill Türkiye CEO'su Murat Tarakçıoğlu da dünyayı sorumlu, güvenli ve sürdürülebilir şekilde beslemeyi görev olarak gördüklerini ifade ederek, "Tarımda verimliliği artırmak, israfı azaltmak ve karbon ayak izini düşürmek için teknolojiyi, veriyi ve çiftçiyi bir araya getiriyoruz. Toprakla teknoloji arasında bir köprü kurmak, geleceğin tarımını bugünden planlamak istiyoruz." dedi. Tiryaki Agro CEO'su Süleyman Tiryakioğlu ise tarımın geleceğinde sürdürülebilirlik, inovasyon ve dijital dönüşümün birlikte ilerlemesi gereğine dikkat çekti. 50’den fazla ülkede üreticiyle çalıştıklarını kaydeden Tiryakioğlu, "Eğer çiftçi desteklenmezse, ne inovasyonun ne de teknolojinin bir anlamı kalmıyor. Tedarik zincirinin her halkasında şeffaflık, takip edilebilirlik ve verimlilik esas. Bu yüzden izlenebilir tarım sistemlerini hızla yaygınlaştırıyoruz." diye konuştu. Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Ziraat Fakültesi'nden Prof. Dr. Ece Turhan da 'akademi ile özel sektör iş birliği tarımın geleceğinde nasıl bir rol oynamalı?' sorusunu şöyle yanıtladı: "Bilim, tarımın kalbidir. Üniversiteler artık sadece bilgi üreten kurumlar değil; bu bilgiyi sahaya taşıyan, çiftçiye ve sanayiye uygulayan merkezler olmalı. İklim kriziyle mücadelede en büyük gücümüz, veri tabanlı tarım ve yerel bilgi birikiminin birleşimi olacak. Gençleri tarıma çekmek, geleceğin çiftçilerini eğitmek zorundayız." TÜRKİYE TARIMSAL İNOVASYONUN MERKEZİ OLABİLİR Tarım teknolojileri alanında faaliyet gösteren ANT Systems'in CEO'su Can Yurdakul da tarımda dijital dönüşümün artık bir seçenek değil, bir zorunluluk olduğunu vurguladı. Yurdakul, teknoloji tarafında yaptıklarını şu sözlerle anlattı: "Sensörlerden gelen verilerle toprağın nemini, bitkinin sağlığını, hava koşullarını anlık olarak ölçüyoruz. Yapay zekâ destekli sistemlerle çiftçiye ‘ne zaman, ne kadar sulama yapmalı, hangi gübreyi kullanmalı’ gibi karar destek mekanizmaları sunuyoruz. Bu sadece verimliliği artırmıyor, aynı zamanda doğayı da koruyor." UPL Türkiye Ülke Müdürü, Orta Asya-Ortadoğu-Rusya-Belarus Bölge Başkanı M. Murat Yahyaoğlu ise tarımın artık yerel bir mesele değil, bölgesel ve küresel bir dayanışma alanı olduğuna dikkat çekerek, "UPL olarak Orta Asya, Orta Doğu ve Avrupa arasında köprü kuruyoruz. Amaç sadece daha fazla üretim değil; çiftçiyi bilgiyle güçlendirmek, sürdürülebilir üretimi yaygınlaştırmak. Türkiye, bu coğrafyada tarımsal inovasyonun merkezi olabilir." dedi.

Tarımın Kalbi Manisa’da Atıyor Haber

Tarımın Kalbi Manisa’da Atıyor

Manisa’nın tarım konusunda çok önemli bir şehir olduğunu belirten Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Besim Dutlulu, “Şu anda Büyükşehir Belediyemizin tarıma desteği 180 milyon liraya ulaştı. Bu desteği arttırarak devam ettireceğiz” dedi. Konuşmasında suyun önemine ve bu alanda yaşanabilecek olumsuzlukların önüne geçmek için iş birliğine vurgu yapan Başkan Dutlulu, “Suyla ilgili uzun vadeli sorunlar artarak çoğalacak. Bununla ilgili Manisa Büyükşehir Belediyesi olarak tüm kurumlarımızla ortak çözümler üretmek istiyoruz” dedi. Tarım şehri Manisa’nın marka değerini pekiştiren ve bölge ekonomisine önemli katkı sağlayan Uluslararası Tarım ve Hayvancılık Fuarı, bu yıl 19’uncu kez kapılarını açtı. Manisa Büyükşehir Belediyesi Fuar Merkezi’nde düzenlenen açılış törenine, Manisa Valisi Vahdettin Özkan, Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Besim Dutlulu, Yunusemre Kaymakamı Celalettin Cantürk, Tarım ve Orman Bakanlığı Eğitim ve Yayın Daire Başkanı Sürur Kır, Yunusemre Belediye Başkanı Semih Balaban, Manisa Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Burak Deste, Genel Sekreter Yardımcıları Ali Kılıç, Ata Temiz, Ulaş Aydın ve Pınar Mine Hacıalibeyoğlu, Şehzadeler Belediye Başkan Yardımcısı Onur Ceylan, Şehzadeler Ziraat Odası Başkanı Hüseyin Altındağ, Manisa Ticaret Borsası Başkanı Sadık Özkasap, CHP Manisa İl Başkanı İlksen Özalper, sivil toplum örgütlerinin temsilcileri ile Manisalı üreticiler katıldı. Açılış töreninde konuşan Manisa Ticaret Borsası Başkanı Sadık Özkasap ve Şehzadeler Ziraat Odası Başkanı Hüseyin Altındağ, fuarın Manisa tarımı için hayırlı olması temennisinde bulunarak, düzenlenmesinde emeği geçenlere teşekkür etti. “Tarımsal Verimliliğin Çok İyi Olduğu Bir Şehirde Yaşıyoruz” Manisa Valisi Vahdettin Özkan, “Bereketli topraklarıyla tarımsal verimliliğin çok iyi olduğu bir şehirde yaşıyoruz. Tarımsal faaliyet aynı zamanda kültürümüzü de şekillendirmiştir. Tarım sadece ekonomik bir aktivite değil, toplumsal dayanışmamızı, birliğimizi, bütünlüğümüzü ve geleneğin nesilden nesile aktarılmasının en önemli mecrasıdır. Fuarın tarımsal potansiyelimizin daha iyi anlaşılması, Türkiye’nin tarımsal pozisyonu ve şehrimizin bu anlamdaki misyonu ne olmalı sorusuna çok hizmet ettiğini düşünüyorum. Fuarın hayır ve bereket getirmesini diliyorum” ifadelerini kullandı. Başkan Dutlulu’dan Su Vurgusu Fuarın başta çiftçiler olmak üzere tüm Manisa’ya hayırlı olmasını temenni eden Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Besim Dutlulu, “Manisa gerçekten tarım konusunda çok önemli bir şehir. Çok da doğru işler yapan, yıllar boyunca da iyi yönetildiğini düşündüğüm bir şehir ama şunu da söylemeden edemeyeceğim. Bir hikayenin sonuna doğru yaklaşıyoruz. Bu hikaye tarım hikayesi değil ama su hikayesi. Suyla ilgili uzun vadeli sorunlar artarak çoğalacak. Bununla ilgili Manisa Büyükşehir Belediyesi olarak tüm kurumlarımızla ortak çözümler üretmek istiyoruz. Tabi ki Tarım ve Orman Bakanlığı değiliz. Bakanlık nezdinde çözümler üretemeyiz. Ama kısa vadeli, orta vadeli, uzun vadeli planlar yapmamız, Devlet Su İşleri ile çalışmalar yapmamız, tarımsal sulama ile ilgili çalışmalar yapmamız gerekli. Biz bu konuda çalışmalar yapıyoruz. Ama her türlü projeye de destek vermeye hazırız” dedi. “Yapılan Her Doğru İşi Desteklemeye Devam Edeceğiz” Manisa Büyükşehir Belediyesi olarak 2026 yılında tarıma yapılan desteklerin önemli bir kısmını kapalı sulama sistemlerine ayıracaklarını kaydeden Başkan Besim Dutlulu, “Damlama sulama sistemlerine destek olacağız. Tarımsal sulama ile ilgili, yağmur suyu hasadı ile ilgili projeler yapacağız. Ciddi anlamda maliyetler yükselmeye başladığı için de Manisa Büyükşehir Belediyesi enerji şirketi üzerinden de çiftçilerimize güneş enerjisiyle ilgili destekler sağlayacağız. Özellikle İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ile Tarım Bakanlığına teşekkür ediyorum. Güzel projeler yapılıyor. Tabi ki eksiklikler olabilir, yanlışlıklar ve doğrular olabilir. Bu konuda yapılan her doğru işi desteklemeye devam edeceğiz. Valimiz ve Bakanlık yetkilileri buradayken şunları da söylemek istiyorum. Çiftçilerimize desteklerimiz konusunda, sizlerle işbirliği içinde çalışmak istiyoruz. Çünkü doğru projeler yaparak çiftçilerimize destek olmak istiyoruz. Lütfen iş birliği talebimize karşılık verin. Bu projelerde hep birlikte çiftçimizin yanında olalım” şeklinde konuştu. Büyükşehir Belediyesi’nin Desteklemelerini Sıraladı Manisa Büyükşehir Belediyesi’nin üreticilere sağladıkları destekleri de anlatan Başkan Besim Dutlulu, “Geçtiğimiz yıl yaklaşık 22 milyon liralık boru destekleme yatırımı yaptık. Tarımsal sulama kapasitesinde bin 500 üreticiye 10 bin 500 dekar alanda sulama tesisi çalışması yaptık. 48 adet taral doldurma tesisini hizmete açtık. 61 adet HİS göleti yaptık. 9 adet sulama amaçlı havuz ve su deposu yapımının ihale sürecine başladık. 7 mahalle ve 6 sulama kooperatifini kapsayan 14 adet sondaj açılması için ihale sürecini başlattık. 39 milyon 641 bin liralık tohum ve gübre desteğinde bulunduk. Bin 906 kişiye 524 bin 725 kilogram muhtelif tohum desteği sağladık. 2 bin 99 meyve üreticisine toplam 25 bin 590 litre sıvı gübre ve 3 bin 60 litre aminoasit desteği sağladık. 143 mahallede 2 bin 722 üreticiye kanadı noktalı sirke sineğine karşı 165 bin şişe elma sirkesi teslim ettik. 6 ilçede 262 üreticiye 3 fidan desteği sağladık. Arıcılık sektörüne toplamda yaklaşık 7 milyon 200 bin lira değerinde kovan ve ana arı desteği sağlandı. 10 süt kooperatifine toplam 10 adet süt tankı alımı için ihale süreci başlatıldı. Büyükbaş ve küçükbaş hayvanlarda dış parazitlere karşı korunma amacıyla 210 adet antiparaziter preparat desteği verildi” diye konuştu. “Büyükşehir Belediyesinin Tarıma Desteği 180 Milyon Liraya Ulaştı” Manisa Büyükşehir Belediyesi’nin tarım ve çiftçiye yönelik hizmetlerinin, görev ve yetki alanları dışında olmasına rağmen, zor günler geçiren üreticilere destek amacıyla hayata geçirildiğini belirten Başkan Dutlulu, şunları söyledi: “Büyükşehir Belediyesi olarak Manisa’nın bir tarım kenti olduğunun bilincindeyiz. Her kurum, üzerine düşen sorumluluğu fazlasıyla yerine getirmelidir. Ferdi Başkanımız göreve gelmeden önce bu destekler bu seviyede değildi. Onunla birlikte yeni bir başlangıç yapıldı ve biz de bu süreci kararlılıkla sürdürüyoruz. Bugün itibarıyla Büyükşehir Belediyemizin tarıma desteği 180 milyon liraya ulaşmış durumda. Bu desteği artırarak devam ettirmeyi hedefliyoruz. İstediğiniz kadar ağır sanayiye sahip olun, nihayetinde her şey tarımda bitiyor. Gıda üretemeyen toplumların varlıklarını sürdürme şansı yok. Bu gerçeğin farkında olarak tüm kurumlarımızla el ele verip tarıma destek olmak zorundayız. Bu fuar da bu anlayışın en güzel örneklerinden biri.” “Geniş Çaplı Emeğin Göstergesi” Tarım ve Orman Bakanlığı Eğitim ve Yayın Daire Başkanı Sürur Kır ise, “Bir fuarın 19’uncusunun düzenlenmesi oldukça geniş çaplı bir emeğin göstergesidir. Manisa tarımının, Manisa tarım sektörünün tüm bileşenlerinin ne kadar verimli çalıştığının en önemli göstergelerinden bir tanesidir. Manisa tarımının bugünlere gelmesinde emeği geçen herkese teşekkürlerimi sunuyorum. Manisa, ürünleriyle Türkiye’de birçok alanda birinciliği üstlenmiş durumda” dedi. Konuşmaların ardından fuarın açılış kurdelesi, protokol üyeleri tarafından kesildi. Açılış töreninin ardından Manisa Valisi Vahdettin Özkan, Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Besim Dutlulu ve beraberindekiler fuarı gezdi.

Gaziantep Büyükşehir, Kırsal Kalkınmada Türkiye’ye Örnek Modelini Sürdürüyor Haber

Gaziantep Büyükşehir, Kırsal Kalkınmada Türkiye’ye Örnek Modelini Sürdürüyor

Büyükşehir Belediyesi’nin kırsal kalkınmayı desteklemek amacıyla başlattığı yüzde 100 hibe Mazot Dağıtımı Desteği Projesi’nin 2025 yılı dağıtım takvimi kapsamında resmi tören düzenlendi. Çiftçilerin üretim maliyetlerini azaltmak, tarımsal verimliliği artırmak ve kırsal kalkınmayı güçlendirmek amacıyla devam eden projede, 2025 yılı itibarıyla Gaziantep genelinde 46 bin 423 üreticiye toplam 5 milyon 116 bin 875 litre mazot desteği sağlanması planlanıyor. 27 Ekim’de başlayan dağıtımlar, 31 Aralık’a kadar devam edecek. OPET ve SUNPET istasyonlarında yürütülen program kapsamında 27 Ekim Pazartesi, 31 Ekim Cuma ve 3 Kasım Pazartesi tarihlerindeki dağıtımlar tamamlandı. 7 Kasım Cuma ve 11 Kasım Salı günlerinde yapılacak dağıtımlar ise program dahilinde bekleniyor. MAZOT DESTEĞİYLE ÜRETİCİ YÜZDE 30, İŞLENEBİLİR TARIM ARAZİSİ MİKTARINDA İSE YÜZDE 5 ARTIŞ Projenin ilk yılı olan 2022’de 33 bin 180 üreticiye 4 milyon 45 bin 100 litre mazot desteği ulaştırıldı. 2023 yılında 38 bin 145 üreticiye 4 milyon 387 bin 525 litre, 2024 yılında ise 43 bin 15 üreticiye 4 milyon 842 bin 800 litre mazot dağıtıldı. 2022–2025 yılları arasında toplam 160 bin 763 üreticiye 18 milyon 392 bin 300 litre mazot desteği sunulması hedefleniyor. Proje sayesinde Çiftçi Kayıt Sistemi’ne (ÇKS) kayıtlı üretici sayısında yüzde 30, işlenebilir tarım arazisi miktarında ise yüzde 5 artış gözleniyor. ŞAHİN: “AMBARIN ANAHTARI KİMDEYSE GÜÇ ONDADIR” Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, mazot desteği programında yaptığı konuşmada tarımın, toprağın ve üreticinin önemine vurgu yaparak, şunları söyledi: “Toprak yerdir, toprak vatandır. Bugün toprak o kadar kıymetli bir hale geldi ki… Küresel ısınmanın geldiği noktayı, buzulların eridiğini Antarktika’da görmüş biri olarak söylüyorum, Durum çok vahim. Su savaşları başlayacak. Bu konu artık siber güvenlik kadar, savunma sanayi kadar önemli. Gıda güvenliği bizim için vazgeçilmezdir. Çok güzel bir söz var: ‘Ambarın anahtarı kimdeyse güç ondadır.’ Ambarın anahtarı sizde. Sizin güçlü olmanız lazım ama önce o ambarın dolması gerekiyor.” Her şeyi devletten beklemeden, el birliğiyle üretimi artırmaları gerektiğini anlatan Başkan Fatma Şahin, “Hep söylüyorum, her şey bitecek ama çalışmak, üretmek bitmeyecek. Ben şehirde doğdum ama tarımın özünü siz çiftçilerimizden ve üreticiden öğrendim. Siz anlattınız, ben kalbimle dinledim. Arkadaşlarıma hep şunu söyledim, ‘Önce toprak rahatlamalı, çiftçi rahatlamalı.’ Çünkü elindeki tohumun ürüne dönüşmesi bir mucize değildir, alın teridir, emektir, çabadır. Günün sonunda tohum başak verip sofraya ulaştığında huzur, bereket, kardeşlik doğar” diye konuştu. “İKİNCİ ADIMIMIZ SULAMA YATIRIMLARI…” Şahin, ikinci adımlarının sulama yatırımlarını tamamlamak olduğunu dile getirerek, “Akıllı tarımla ata tohumlarını toprağa yeniden kazandırmak istiyoruz. Araban’da Edes tohumunu kullandık. Verim 300 kilodan 600 kiloya çıktı, hatta 800’e kadar çıkabilir. Çiftçinin cebinin rahatlaması, sofralara huzur gelmesi lazım. Siz rahatlayınca esnaf rahatlıyor, esnaf rahatlayınca sanayi nefes alıyor” ifadelerini kullandı. Geçen yıl 15 Ocak’ta 65 projenin Cumhurbaşkanlığınca yatırım programına alındığını söyleyen Şahin, “Bunların arasındaki en önemli projeler su projeleriydi. Bir diğer önemli konu da sözleşmeli tarım. Sanayicimiz ham maddeyi Afrika’dan getirmek zorunda kalmamalı. Bizim topraklarımızda yetişen mercimeğin, nohudun kokusu, lezzeti, özü bambaşkadır. Ata tohumuna dönmeliyiz” diye konuştu. Şahin çiftçinin ve üreticinin emrinde olduklarını belirterek, “Tarım bütçemizin yüzde 10’unu size ayırıyoruz, çünkü bu bir kardeşlik meselesidir. Birlikte varız, birlikte güçlüyüz. İyi günde, kötü günde kader birliği yaptık” dedi. VALİ YARDIMCISI KAPTAN: “MAZOT DAĞITIMININ ÜRETİME SAĞLADIĞI KATKIYI VERİLERLE GÖRÜYORUZ” Gaziantep Vali Yardımcısı Hüseyin Kaptan ise, mazot desteği programında yaptığı konuşmada çiftçilere verilen desteğin önemine dikkati çekerek, “ Kaptan, “Bir destek programında daha bir aradayız. Geçen yıldan bu yana verilen desteklerde çiftçi bazında yüzde 30’luk bir artış gerçekleşmiş. Çiftçi sayısının 46 bine ulaşması, geçen seneye göre yüzde 30’luk bir artışı ifade ediyor. Alan itibarıyla da yüzde 5 oranında bir artış görülmüş durumda. Bu veriler, üretime ne kadar katkı sağlandığını ve üretimin ne kadar teşvik edildiğini açıkça gösteriyor.” İL PROTOKOL ÜYELERİNDEN PROJEYE ÖVGÜ! Oğuzeli Belediye Başkanı Bekir Öztekin, Yavuzeli Belediye Başkanı Mehmet Kaya, Tarım ve Orman İl Müdürü İbrahim Sağlam, MHP İl Başkanı Mustafa Bozgeyik, AK Parti İl Başkan Vekili Memik Terlemez ile Gaziantep Ziraat Odaları İl Koordinasyon ve Şehitkamil Ziraat Odası Başkanı Cuma Yiğit, Gaziantep Büyükşehir Belediyesi’nin çiftçilere sağladığı desteğin üreticiler için son derece kıymetli olduğunu vurgulayarak, kırsal kalkınma modelinde Büyükşehir Belediyesi’nin hayata geçirdiği bu projenin örnek teşkil ettiğini ifade etti. MAZOT DESTEĞİ ALAN ÇİFTÇİLERİN YÜZÜ GÜLÜYOR Mazot desteğinden yararlanan çiftçi ve aynı zamanda Oğuzeli Altınyurt Mahallesi Muhtarı Salih Bozgeyik ile kadın çiftçi Mine Özateş, yapılan mazot desteğinin üreticinin mahsul veriminde önemli bir payı olduğunu belirterek, emeği geçen başta Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin olmak üzere tüm ekibe teşekkür etti. Konuşmaların sonrasında Başkan Fatma Şahin ve protokol üyeleri, akaryakıt istasyonunda üreticilerin iş araçlarına akaryakıt dolumu yaparak, günün sonunda hatıra fotoğrafı çektirdi. Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

Kahramanmaraş Büyükşehir’den Tarıma 40 Milyonluk Dev Destek Haber

Kahramanmaraş Büyükşehir’den Tarıma 40 Milyonluk Dev Destek

Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi, tarımda sürdürülebilirliği artırmak ve üreticilerin ürün verimini ve gelirini artırmak adına tarımsal altyapıya yönelik yatırımlarını sürdürüyor. Şehir tarihinde bir seferde verilen en kapsamlı sulama desteğiyle, binlerce çiftçinin toprağı suyla buluşuyor. Bu kapsamda, 63 kırsal mahallede faaliyet gösteren 2 bin 718 üreticiye çeşitli çaplarda toplam 87 kilometre uzunluğunda sulama borusu desteği sağlandı. Bu destekle birlikte yaklaşık 23 bin 500 dekar tarım arazisi modern sulama sistemlerine kavuşarak daha verimli hale gelecek. Ayrıca 10 farklı mahallede toplam 9 bin 860 dekar alanı kapsayan sulama kanal projeleri de hayata geçiriliyor. 5 bin 600 metre uzunluğundaki yeni kanallar sayesinde bölge çiftçileri daha düzenli ve etkin bir sulama altyapısına sahip olacak. Toplam 40 Milyon TL’yi bulan destekle birlikte tarımda su tasarrufu sağlayan modern sistemleri yaygınlaştırılmış olacak ve aynı zamanda kırsal mahallelerdeki sulama sorunlarının önüne geçilmiş olacak. “Tarımsal Sulama Daha Etkin Olacak” Bölgedeki üreticilerin daha düzenli ve etkin bir sulama altyapısına sahip olacağını ifade eden Suçatı Mahalle Muhtarı Kamuran Aydoğan, “Öncelikle Büyükşehir Belediye Başkanımız Fırat Görgel’e teşekkür ederim. Sulama sıkıntısı olan bölgelerimizde sağlanan bu destekle birlikte tarımsal sulama daha etkin olacak” dedi. Başkan Görgel’e Destek Teşekkürü Büyükşehir Belediyesi tarafından sağlanan sulama borusu desteği sayesinde üreticilerin ürün veriminin artacağını söyleyen Kabasakal Mahalle Muhtarı Sümen Üveyik, “Bu sulama boruları kırsal bölgelere çok faydalı olacak ve tarımsal sulamada etkin rol oynayacak. Borularla gelen sularımız heder olmayacak. Eskiden sularımızın büyük bölümü kayboluyordu ama şimdi kayıp yaşamayacağız. Mahallem adına Başkanımız Fırat Görgel’e teşekkür ederiz” ifadelerini kullandı. Hacıeyüplü Mahalle Muhtarı Adil Deligöz de, sağlanan desteklerden duyduğu memnuniyeti belirterek Büyükşehir Belediye Başkanı Fırat Görgel’e teşekkür etti. Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

Başkan Büyükkılıç’tan Yahyalı’ya 51 Milyon TL’lik Ulaşım Yatırımı Haber

Başkan Büyükkılıç’tan Yahyalı’ya 51 Milyon TL’lik Ulaşım Yatırımı

Kayseri Büyükşehir Belediyesi, şehir merkezinden en uzak kırsal mahallelere kadar ulaşım konforunu arttırmak ve bölgesel kalkınmayı desteklemek amacıyla yatırımlarını sürdürüyor. Bu kapsamda, Kırsal Hizmetler Daire Başkanlığı tarafından Yahyalı ilçesi Balçıçakırı ve Burhaniye Mahalleleri arasında yer alan 18 kilometrelik yol güzergâhında kapsamlı yol yapım, genişletme, köprü ve asfaltlama çalışmaları yürütülüyor. Toplam 51 milyon 248 bin TL yatırım bedeline sahip proje tamamlandığında, bu önemli güzergâh sadece ulaşım güvenliği ve konforunu arttırmakla kalmayacak, aynı zamanda tarım, ticaret ve turizme de büyük katkı sağlayacak. “51 Milyon Liralık Yatırım, Sadece Bir Yol Projesi Değil” Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç, konuyla ilgili yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Kayseri’mizin her köşesini kalkındırmak için var gücümüzle çalışıyoruz. Yahyalı ilçemiz, hem tarımsal potansiyeli hem de doğa turizmiyle büyük bir değere sahip. Balçıçakırı–Burhaniye hattında yürüttüğümüz 51 milyon liralık yatırım, sadece bir yol projesi değil, bölgenin sosyal ve ekonomik gelişimini destekleyecek bir altyapı hamlesidir. Hemşehrilerimizin güvenli, konforlu ve kesintisiz ulaşım imkânına kavuşması için hizmet üretmeye devam edeceğiz.” Yahyalı Belediye Başkanı Esat Öztürk de projeden duyduğu memnuniyeti dile getirerek, “Bu hizmetin ilçemize kazandırılmasında emeği geçen başta Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Dr. Memduh Büyükkılıç’a, Kırsal Hizmetler Daire Başkanlığı’na ve sahada özveriyle çalışan tüm ekibe teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı. Kayseri Büyükşehir Belediyesi Kırsal Hizmetler Daire Başkanlığı, kent merkeziyle ilçeleri bütünleştiren ulaşım projelerine aralıksız devam ederek, hem ekonomik hem de sosyal kalkınmaya katkı sağlamayı hedefliyor. Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.