Hava Durumu
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Tarım Sektörü

Kapsül Haber Ajansı - Tarım Sektörü haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Tarım Sektörü haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Tam Bir Tarım Canavarı : 1.200 Beygir Gücünde Haber

Tam Bir Tarım Canavarı : 1.200 Beygir Gücünde

Zoomlion Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO'su Zhan Chunxin tarafından Çangşa'daki Akıllı Sanayi Şehri'nde duyurulan yaklaşık dört metre yüksekliğindeki bu devasa makine, dünyanın en güçlü hibrit tekerlekli traktörü unvanını alarak yüksek beygir gücüne sahip tarım ekipmanlarında çıtayı en yukarıya taşıdı. 1.200 beygir gücüne (peak output) ulaşabilen DX7004, özellikle yüksek yoğunluklu ve büyük ölçekli tarım operasyonları için özel olarak geliştirildi. Zoomlion'ın dijital şasi, akıllı kontrol sistemleri ve kendi bünyesinde geliştirdiği temel bileşenleri entegre eden bu makine, şirketin akıllı ve sürdürülebilir tarımsal üretimi ilerletme vizyonunda önemli bir adımı temsil ediyor. 700 Beygir Gücünde Çift Motorlu Hibrit Aktarma Organı Zoomlion Tarım Makineleri Şirketi Genel Müdürü Liu Yuxin, DX7004'ün gücünü, verimliliğini ve akıllı kontrol yeteneğini yeniden tanımladığını belirtti. Traktör, 700 beygir gücü nominal çıkışa ve 4.500 Nm tepe torka sahip çift motorlu hibrit aktarma organı kullanıyor. DX7004'ün saha performansı ise etkileyici: Verimlilik: 12 saatlik kesintisiz çalışma ile yaklaşık 7.200 mu (yaklaşık 480 hektar) alanı kapsama kapasitesine sahip. Hassasiyet: Dağıtılmış elektrikli tahrik sistemi sayesinde kademesiz saha hızı kontrolü sağlayan traktör, elektrik motorlu hidrolik çıkış özelliğiyle büyük ölçekli çok fonksiyonlu tarım aletleri için yüksek hassasiyetli operasyon imkanı sunuyor. Tam Hız Alanında Otonom Sürüş Teknolojik yenilikler sadece mekanik güçle sınırlı değil. Model, Zoomlion'un kendi geliştirdiği EPiot akıllı sürüş sistemi ve AOS akıllı operasyonlar platformunu bünyesinde barındırıyor. Bu sistemler, yüksek hızlarda bile otonom sürüş ve santimetre düzeyinde hassasiyet sağlayarak tarımsal faaliyetlerde insan hatasını minimuma indiriyor. Zoomlion Başkan Yardımcısı ve Baş Mühendisi Fu Ling, şirketin son yıllarda inşaat ekipmanlarındaki gücünü tarım sektörüne başarıyla aktardığını ve performans, aktarma organı verimliliği ve zeka açısından yeni standartlar belirleyerek tarım makinelerinin modernizasyonunu hızlandırmaya kararlı olduklarını ifade etti. Zoomlion, 2014 yılında tarım ekipmanları sektörüne girmiş ve 2021'de BM'nin tarım makineleri için uzun vadeli tedarik programına seçilen ilk Çinli şirket olmuştu. Şirket; sürme, ekim, mahsul yönetimi, hasat ve depolama için geniş bir ürün yelpazesi sunuyor. Zoomlion, bu yenilikçi çözümlerini küresel ölçekte tanıtmak amacıyla, 9-15 Kasım tarihlerinde Almanya'nın Hannover kentinde düzenlenecek olan, dünyanın en büyük tarım makineleri fuarı AGRITECHNICA 2025'te boy gösterecek. Şirket, bu fuarda küresel ölçekli tarım ve sürdürülebilir kalkınma için tasarlanmış yeni nesil çözümlerini sergileyecek. Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

Ali Kopuz: “Ovp’nin Enflasyon Hedefinde Tarım Kilit Rolde” Haber

Ali Kopuz: “Ovp’nin Enflasyon Hedefinde Tarım Kilit Rolde”

Başkan Ali Kopuz, “ Planlı üretim ve gıda güvenliği odaklı adımlar, hem üreticilerimiz hem de tüketicilerimiz için büyük önem taşıyor. Daha önce de belirttiğim gibi tarım ve gıda politikaları enflasyonla mücadelede belirleyicidir. Bu nedenle programdaki tek haneli enflasyon hedefi için tarım kilit rolde” dedi. İstanbul Ticaret Borsası Başkanı Ali Kopuz, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 2026 yılını ekonomi de reform yılı olarak işaret ettiğini hatırlatarak, “Bugün açıklanan Orta Vadeli Program, bu iradeyi güçlü bir şekilde yansıtmaktadır. Program, fiyat istikrarını sağlamayı, sürdürülebilir büyümeyi ve makroekonomik disiplini hedefleyen yol haritasıyla, iş dünyası açısından öngörülebilirlik ve güven unsuru taşımaktadır” dedi. Tarım ve Gıda Politikaları Tarım ve gıda sektörünün, enflasyonla mücadelenin tam merkezinde olduğuna dikkat çeken İSTİB Başkanı Ali Kopuz, “OVP’de, tarımsal üretimde verimliliğin artırılması, sözleşmeli üretimin yaygınlaştırılması, kayıt dışıyla mücadele ve lojistik yatırımlar ön plana çıkarılmıştır. Bunlar, uzun süredir dile getirdiğimiz Planlı Üretim Modelinin temel ayaklarıdır. İklim değişikliğinin tarımsal üretim üzerindeki riskleri artık daha görünür hale geldi. Programda, modern sulama sistemlerinin yaygınlaştırılması, arz güvenliğini güçlendirecek adımların atılması, depolama ve soğuk zincir altyapısının geliştirilmesinin hedeflenmesi oldukça önemlidir ” dedi. Enflasyon ve Gıda Fiyatları Kopuz, gıda fiyatlarındaki oynaklığın genel enflasyon üzerindeki belirleyici etkisine dikkat çekerek: “Gıda fiyatları kontrol altına alınmadan genel enflasyonu düşürmek mümkün değildir. OVP’nin enflasyonu tek haneye düşürme hedefinde gıda sektörünün stratejik rolünün vurgulanmasını son derece olumlu buluyoruz” dedi. İhracat ve Rekabet Gücü Türk gıda sektörünün küresel rekabet potansiyeline de dikkat çeken Ali Kopuz, şunları söyledi: “Türk gıda sektörünün küresel pazarlarda daha fazla pay alabilmesi için markalaşma, sürdürülebilir üretim, katma değerli ürün ihracatı ve gıda güvenliği vazgeçilmezdir. OVP’de yeşil ve dijital dönüşüm, lojistik ve depolama yatırımlarına verilen önem, ihracat rekabetçiliğini artıracaktır. Orta Vadeli Program, iş dünyası açısından güven ve öngörülebilirlik sağlayan bir belgedir. Özellikle tarım ve gıda alanında planlı üretim, sürdürülebilirlik ve ihracat odaklı politikaların kararlılıkla hayata geçirilmesi, hem üreticilerimizin hem de tüketicilerimizin lehine olacaktır.”

Tarım Sektöründe İnovasyon Raflarda! Haber

Tarım Sektöründe İnovasyon Raflarda!

Tarım sektörü, tarihin her döneminde toplumların refah düzeyini ve ülkelerin ekonomik gelişimini belirleyen temel faktörlerden biri olmuştur. Murat Erat’ın kaleme aldığı "Tarım Sektöründe İnovasyon" adlı eser, bu gerçeği günümüzün değişen küresel dinamikleri ve teknolojik ilerlemeler ışığında ele alıyor. Artan dünya nüfusuyla birlikte ortaya çıkan gıda güvenliği sorunları, küresel pandemilerin yarattığı ek baskılar ve tarımsal kaynakların hızla azalması, tarım sektörünün önemini daha da artırmıştır. Erat’ın kitabı, özellikle son yıllarda gündeme gelen Tarım 4.0 ve akıllı tarım uygulamalarına odaklanarak, bu süreçlerin tarımda nasıl devrim niteliğinde değişiklikler getirdiğini vurguluyor. Kitapta, dronlar, robotlar, yapay zekâ ve nesnelerin interneti gibi dijital dönüşüm araçlarının, tarımsal üretimi nasıl daha verimli, daha sürdürülebilir ve ekonomik hale getirdiği kapsamlı bir şekilde inceleniyor. Türkiye gibi gelişmekte olan ülkeler için yol gösterici öneriler sunuyor. Yazar, tarımda yenilikçi stratejilerin ve bu stratejilerin rekabet üstünlüğüne olan pozitif etkilerinin altını çizerken, kamu politikalarının ve özel sektör-devlet iş birliğinin önemini de detaylandırıyor. Avrupa'daki başarılı örnekler üzerinden, özellikle New Holland gibi sektör lideri firmaların inovatif yaklaşımlarına değiniyor. Erat, eserinde tarımı sadece bir ekonomik faaliyet olarak değil, stratejik bir sektör olarak değerlendiriyor ve tarımın genç nüfus tarafından benimsenmesi için öneriler getiriyor. Tarım ihtisas okullarının açılması, gençlerin bu sektöre yönlendirilmesi ve tarımsal Ar-Ge’nin güçlendirilmesi gibi somut politikaları ön plana çıkarıyor. "Tarım Sektöründe İnovasyon", tarım sektörünün geleceğini şekillendirecek yenilikleri, stratejileri ve politikaları ayrıntılı bir biçimde ele alarak okuyucusuna bu kritik sektörün dönüşümüne dair güçlü bir perspektif sunuyor. Ekonomistler, politika yapıcılar, akademisyenler, tarım sektörü profesyonelleri ve yenilikçi girişimciler için vazgeçilmez bir rehber niteliği taşıyor. Murat Erat Kimdir? Murat Erat; kariyeri boyunca Türkiye ve yurt dışında birçok girişime öncülük eden Murat Erat, özel sektörde inşaat, mobilya, deko­rasyon, otomotiv, bilişim, uluslararası ticaret, medya, tarım ve hayvancılık gibi çeşitli alanlarda faaliyet gösteren şirketler kurmuştur. Kurduğu şirketler ile Türkiye, Ukrayna, Sırbistan, Nijerya ve Dubai başta olmak üzere birçok ülkede aktif ticari faaliyetlerde bulunmuştur. 2008 yılında,56 ül­keye mobilya ihraç eden Asortie Mobilya markasını kurmuş ve Türkiye’nin lüks mobilya segmentinde tanınan bir markası haline getirmiştir.

Zirai İlaçlama ve Tohumculuk Sektörüne Şok Soruşturma Haber

Zirai İlaçlama ve Tohumculuk Sektörüne Şok Soruşturma

Rekabet Kurumu, Türkiye'deki zirai ilaç ve tohumculuk pazarlarında faaliyet gösteren önemli şirketler ve sektörel birlikler hakkında çarpıcı bir soruşturma başlattı. 22 Mayıs 2025 tarihli ve 25-20/482-M sayılı Rekabet Kurulu kararıyla duyurulan soruşturma, "rekabete hassas bilgi değişimi" ve "çalışan ayartmama anlaşmaları" gibi iddiaları mercek altına alıyor. Bu durum, hem zirai ilaç hem de tohumculuk sektöründe büyük yankı uyandırdı. Soruşturmanın Odağındaki İddialar Rekabet Kurumu'nun önaraştırma sonucunda başlattığı soruşturmanın temelinde, 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’un 4. maddesinin ihlal edildiği şüpheleri yatıyor. İddialar iki ana başlıkta toplanıyor: Zirai İlaç Pazarına Yönelik Rekabete Hassas Bilgi Değişimi: Sektördeki firmaların, fiyat, üretim miktarı, stratejik planlar gibi rekabetçi avantaj sağlayabilecek hassas bilgileri kendi aralarında paylaşarak piyasayı manipüle ettikleri şüphesi. İş Gücü Pazarına Yönelik Anlaşmalar: Zirai ilaç ve/veya tohumculuk pazarında faaliyet gösteren teşebbüsler ve teşebbüs birliklerinin, iş gücü piyasasında rekabete hassas bilgi değişimi ve özellikle "çalışan ayartmama anlaşmaları" yaparak iş gücü hareketliliğini kısıtladıkları iddiası. Bu tür anlaşmalar, çalışanların sektör içinde daha iyi fırsatlar bulmasını engellerken, ücret seviyelerini de olumsuz etkileyebilir. Mercek Altındaki Şirketler ve Birlikler Rekabet Kurumu'nun hakkında soruşturma başlattığı 12 önde gelen firma ve 3 sektörel birlik ise şöyle: Firmalar: Adama Turkey Tarım Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi BASF Türk Kimya San. ve Tic. Ltd. Şti. Bayer Tohumculuk ve Tarım Limited Şirketi Bayer Türk Kimya Sanayi Limited Şirketi Corteva Turkey Tarım AŞ FMC Turkey Endüstri Ürünleri San. Ltd. Şti. KWS Türk Tarım Ticaret Ltd. Şti. Limagrain Tohum Islah ve Üretim San. Tic. AŞ May-Agro Tohumculuk San. ve Tic. AŞ Monsanto Gıda ve Tarım Ticaret Limited Şirketi Polen Tohumculuk San. ve Tic. AŞ Syngenta Tarım San. ve Tic. AŞ Teşebbüs Birlikleri: Bitki Islahçıları Alt Birliği (BİSAB) Tohum Sanayicileri ve Üreticileri Alt Birliği (TSÜAB) Türkiye Tohumculuk Endüstrisi Derneği (TÜRKTOB) Bu soruşturma, tarım sektörünün iki kritik ayağında faaliyet gösteren bu büyük oyuncuların piyasa davranışlarını ve rekabet kurallarına uygunluğunu detaylı bir şekilde inceleyecek. Soruşturma sonucunda, kanun ihlali tespit edilen firmalara ve/veya birliklere ağır idari para cezaları uygulanması gündeme gelebilir. Sektördeki bu gelişme, tarımsal üretim maliyetlerinden iş gücü piyasasına kadar geniş bir alanda potansiyel etkiler yaratabilir.

HANASAKA Traktör ile Genç Nesiller Tarımla Buluşuyor! Haber

HANASAKA Traktör ile Genç Nesiller Tarımla Buluşuyor!

Tarım, yalnızca toprağı işlemekten ibaret değil; aynı zamanda bir ülkenin geleceğini, gıda güvenliğini ve ekonomik sürdürülebilirliğini inşa etmenin en temel yollarından biri. Ancak bu toprakların yarını, geçmişin deneyimi kadar bugünün gençlerinin vizyonuna da ihtiyaç duyuyor. Bu anlayışla hareket eden ve dünyanın önde gelen tarım makineleri üreticilerinden Japon markası Yanmar’ın tam iştiraki olan Yanmar Turkey, köklü Japon kültüründen doğan HANASAKA felsefesinden ilham alarak “HANASAKA Traktör Projesi’ni” hayata geçirdi. İzmir Torbalı’daki, yıllık 7.000 adet üretim kapasiteli fabrikasında üretimi yapılan 3318 cc motor hacmine ve 4x4 çekiş gücüne sahip YM359 modeli, proje kapsamında özel olarak pembe renge boyanarak eğitim amaçlı olarak öğrencilere tanıtılıyor. Bu özel tasarım traktör, genç nesillerde tarıma yönelik farkındalık oluşturmayı ve tarımsal üretimin önemini erken yaşta benimsetmeyi hedefliyor. Tarım sektörü, sürdürülebilir kalkınma hedefleri ve ekonomik büyüme açısından kritik bir öneme sahip olmaya devam ediyor. Ancak sektörün geleceği için en büyük ihtiyaçlardan biri giderek daha da belirginleşiyor: Gençlerin tarıma yönelmesi. Birçok gelişmekte olan ülkede tarım, Gayrisafi Yurtiçi Hasıla’nın (GSYİH) yüzde 25’ini veya daha fazlasını oluşturuyor. Türkiye’de ise 2024 yılı itibarıyla tarım sektörünün GSYH içindeki payı yüzde 3,9 olarak gerçekleşti. Buna karşılık, Türkiye'deki istihdam edilen nüfusun yaklaşık yüzde 15’i hala tarımda çalışıyor. Bu oran, sektörün istihdam açısından önemini koruduğunu gösteriyor. Ancak sektörü bekleyen en büyük zorluklardan biri, köyden kente göç ve çiftçi nüfusunun giderek yaşlanması. Bu durum, tarımda bilgi ve deneyim birikiminin yanı sıra iş gücünün de kaybedilme riskini beraberinde getiriyor. Uzmanlar, bu nedenle genç nesillerin tarıma kazandırılmasının sadece ekonomik değil, aynı zamanda sosyal bir gereklilik haline geldiğini vurguluyor. Gençlerin tarıma getireceği yenilikçi fikirler, teknoloji odaklı yaklaşımlar ve sürdürülebilirlik bilinci; sektörün daha verimli, çevreci ve rekabetçi bir yapıya kavuşmasına katkı sağlaması hedefleniyor. Tarımın geleceği için umut, toprağın yanı sıra gençlerin enerjisine ve yaratıcılığına da bağlı. Bu nedenle uzmanlar, eğitimden teşviklere kadar çeşitli politikalarla gençlerin bu alana yönlendirilmesinin kritik önem taşıdığı görüşünde birleşiyor. Tarım sektörüne yeni bir soluk Yanmar’ın kurum felsefesi olan HANASAKA, Japonca’da “çiçek açmak” anlamına gelen hana ve saka kelimelerinin birleşiminden oluşuyor. Her bireyin içinde bir tohum taşıdığına ve doğru koşullar sağlandığında bu tohumun yeşereceğine inanan HANASAKA felsefesinden ilham alan Yanmar Turkey, çocuklardan başlayarak genç nesillerin tarıma olan ilgisini artırmayı ve tarımsal eğitimi teşvik etmeyi hedefleyen “HANASAKA Traktör Projesini” hayata geçirdi. İlk olarak Ege Bölgesi’ndeki bir pilot okulda uygulamaya alınan proje kapsamında, bugüne kadar 100 öğrenciye eğitim verildi. Üniversite öğrencilerinin gerçekleştirdiği ziyaretlerle pekiştirilen proje, bölgede faaliyet gösteren okullar, sivil toplum kuruluşları ve derneklerle kurulacak iş birlikleriyle daha da genişletilmeyi hedefliyor. Yanmar Turkey, 2025 yılında çok daha fazla öğrenciye ulaşmayı planlıyor. “Çiçek açan traktör” Bu fikir, şirketin tarım departmanının genç nesillerde tarıma olan ilgiyi artırma arzusuyla doğdu. Çocuklara ve gençlere tarımı sevdirecek yaratıcı bir yol aranırken, şirketin kalbinde yer alan HANASAKA felsefesi ile doğal bir bağ kuruldu. Bu doğrultuda Yanmar YM359 model traktör, HANASAKA felsefesini simgeleyen HANASAKA pembesi rengine boyandı. Böylece traktör, sadece bir tarım aracı değil, aynı zamanda tarıma ve geleceğe dair güçlü bir mesaj taşıyan bir sembole dönüştü. İlkokul ve ortaokul öğrencilerine yönelik etkinliklerde traktörün dikkat çekici tasarımı sayesinde tarıma yönelik doğal bir merak uyandırıldı. Üniversite öğrencileriyle gerçekleştirilen buluşmalarda ise tarım teknolojileri, mekanizasyon ve sürdürülebilirlik gibi konular ele alınarak daha derinlemesine bir bakış açısı kazandırıldı. Aynı zamanda Yanmar Turkey’ın katıldığı fuarlarda HANASAKA Traktör sergilenerek, bu özel tasarımın amacı hem Türk çiftçisine hem de fuar ziyaretçilerine aktarıldı. Çocuklar tarımla tanışıyor Proje kapsamında Yanmar Turkey çalışanları, öğrencilere Yanmar'ın HANASAKA felsefesi, HANASAKA Traktör’ün misyonu ve traktörlerin genel kullanım alanları hakkında bilgi veriyor; ardından öğrencilerin yoğun ilgi gösterdiği uygulamalı tohum dikim eğitimine geçiliyor. Yanmar Turkey Üretim Departmanı Kalite Operatörü Ayşe Tepedelen, HANASAKA Traktör Projesi’nin, tarımda farkındalık yaratmak ve HANASAKA felsefesini öğrencilere anlatmak açısından anlamlı bir adım olduğunu ifade ediyor. Pembe rengi ve “çiçek açmak” temasıyla traktörün kurumsal değerleri güçlü bir şekilde yansıttığını vurguluyor. İzmir Tarım Fuarı’nda ve fabrika ziyaretlerinde traktöre gösterilen yoğun ilginin, projeye yönelik farkındalığın yüksekliğini ortaya koyduğunu belirten Tepedelen, her etkinlik sonrası traktörün titizlikle bakıma alındığını; çalışanların bu traktörü yalnızca bir ürün olarak değil, kurumsal kimliğin bir yansıması olarak gördüğünü aktarıyor. Çevresinden gelen “Bu traktörü seri üretime alın.” gibi yorumların da HANASAKA’nın yarattığı etkiyi ve projeye duyulan ilgiyi açıkça gösterdiğini ekliyor. Projenin en değerli yönünün, öğrenciler başta olmak üzere farklı yaş gruplarındaki bireylerin tarımla bağ kurmasını sağlamak olduğunu belirten Yanmar Turkey Pazarlama Departmanı Kıdemli Pazarlama İletişimi Uzmanı Emine Akgün Akkan, HANASAKA Traktör ile tanışan herkesin tarımın geleceğine dair bir merak, ilgi ve farkındalık geliştirdiğine dikkat çekiyor. Ürünün kurum felsefesiyle bütünleştirilerek sahaya taşınmasının kurumsal açıdan ayrı bir önem taşıdığını belirten Akkan, proje sürecinde Yanmar Turkey çalışanlarının gönüllü olarak etkinliklere katıldığını ve çocuklarla birebir iletişim kurarak hem projenin amacını hem de Yanmar’ın değerlerini samimi bir bakış açısıyla aktardıklarını ifade ediyor. Bu karşılıklı etkileşimin hem öğrenciler hem de ekip arkadaşları için ilham verici bir deneyim yarattığını da vurguluyor. Yanmar Turkey Tarım İş Kolu Kıdemli Müşteri İlişkileri Uzmanı Seda Yılmaz ise, HANASAKA Traktör Projesi’ni yalnızca bir kurumsal sorumluluk adımı olarak değil, sahada gerçek bir etki yaratan ve ilham veren bir yolculuk olarak değerlendiriyor. Gerçekleştirilen etkinlikler ve fabrika ziyaretleriyle öğrencilerle doğrudan temas kurularak tarım ve sürdürülebilirlik konularında farkındalık oluşmasına katkı sağlandığını ifade eden Yılmaz, gönüllü ekip arkadaşlarının sadece bilgi paylaşımı yapmakla kalmayıp, kendi saha deneyimlerini ve çevresel duyarlılıklarını da öğrencilere aktardıklarını belirtiyor. HANASAKA Traktör’ün eğitim kurumlarının yanı sıra katıldıkları fuarlarda da sergilendiğini ve her yaştan ziyaretçiden yoğun ilgi gördüğünü ekleyerek, projenin kurum içinde ortak bir motivasyon kaynağı haline geldiğini ve tarımın önemine yönelik güçlü bir bilinç oluşturduğunu ifade ediyor. Şirket, HANASAKA’dan İlhamla Farklı Alanlarda da Çalışmalar Yürütüyor Yanmar Turkey HANASAKA felsefesi kapsamında bugüne kadar birçok sosyal sorumluluk projesine imza attı. Marka, 6 Şubat depremleri sırasında AFAD’a 54 aydınlatma kulesi ve 8 dizel jeneratör bağışladı. 22 ülkeden 72 futbol takımının yarıştığı İzmir 2023 U12 Cup’un ana sponsorluğunu üstlendi. 2024 yılında Sakura – Çiçek Açsın projesiyle de Ege Bölgesi’nde yaşayan 12-15 yaş arası 30 öğrenciye 4 ay boyunca spor, sanat, tarım ve çevre farkındalığı ile kişisel gelişim eğitimleri verildi.

TASAM, sürdürülebilir çözümlerle tarımsal üretimin geleceğine yön verecek Haber

TASAM, sürdürülebilir çözümlerle tarımsal üretimin geleceğine yön verecek

Tarımsal araştırma ve geliştirme faaliyetlerini destekleyerek, Türkiye’nin tarımsal üretim kapasitesini artırmak ve sektörün rekabet gücünü güçlendirmek misyonuyla yola çıkan TASAM; Türkiye’yi dünyanın önde gelen tarım ülkeleri arasına taşımayı ve inovasyon odaklı, sürdürülebilir bir tarım sektörü oluşturmayı hedefliyor. Derneğin 3. toplantısı gerçekleştirilirken, TASAM Başkanı Ali Özkan toplantıda yaptığı konuşmada, Türkiye'nin tarım sektörünün geleceğini şekillendirmeye yönelik önemli adımlar atmayı hedeflediklerini söyledi. Başkan Özkan, ülkemizin tarım potansiyelinin farkında olduklarını ve bu potansiyeli en verimli şekilde kullanabilmek için tarımsal araştırma ve geliştirme faaliyetlerine öncelik vereceklerini ifade etti. “Doğru ve gerçekçi bilgilerle, ülkemizdeki tarımsal gelişime katkı sağlamayı amaçlıyoruz” Özkan, “Bilindiği üzere ülkemiz, geniş coğrafyasında iklimi, doğası ve verimli toprakları ile son derece zengin bir tarımsal üretim potansiyeline sahiptir. Sahip olduğu bu tarım potansiyeli ve coğrafi çeşitlilik ile Türkiye, dünya tarımında da önemli bir konumda yer alıyor.  Ancak tarım sektörünün karşı karşıya olduğu zorluklar ve değişen dünya dinamikleri, yenilikçi ve sürdürülebilir yaklaşımlar geliştirmemizi zorunlu kılmaktadır. İşte bu noktada TASAM olarak, bizler çalışmalarımız ile yeni bir anlayış ortaya koymak istiyoruz. Bu çerçevede derneğimizin misyonu; tarımsal araştırma ve geliştirme faaliyetlerini destekleyerek, sektörün rekabet gücünü artırmak ve Türkiye'nin tarımsal üretim kapasitesini geliştirmektir. Vizyonumuz ise ülkemizi, dünyanın önde gelen tarım ülkeleri arasına taşımak ve inovasyon odaklı, sürdürülebilir ve rekabetçi bir tarım sektörü oluşturmak üzerine kuruludur. Bu hedefe ulaşmak için sadece akademisyenlerle değil, aynı zamanda tarım sektöründe çalışan ve bu işin içinde olan, yani işinin ehli olan tüm paydaşlarımızla birlikte, ortak akılltara ilerleyeceğiz. Doğru ve gerçekçi bilgileri ortaya koyarak, ülkemizdeki tarımsal gelişime katkı sağlamayı amaçlıyoruz” dedi. “Geniş bir yelpazede faaliyet göstereceğiz” “TASAM'ın kurumsal yapısı, tarım sektörünün farklı alanlarında uzmanlaşmış deneyimli akademisyenler, araştırmacılar ve sektör temsilcilerinden oluşan güçlü bir kadroya sahiptir” diyen Özkan, “Şeffaflık, hesap verebilirlik ve etik değerlere dayalı olarak çalışmalarımızı yürüteceğiz ve üyelerimizin, paydaşlarımızın görüş ve önerilerini her zaman önemsiyor olacağız. Çalışma alanlarımız ve öncelikli konularımız arasında sürdürülebilir tarım, tarımsal teknolojiler, gıda güvenliği ve tarımsal pazarlama yer almaktadır. Su kaynaklarının verimli kullanımı, iklim değişikliğine uyum sağlama, dijital tarım uygulamaları, gıda güvenliği ve tarımsal ürünlerin uluslararası pazarlara erişimi gibi konulara odaklanarak, sektördeki yenilikçi ve sürdürülebilir çözümler geliştirmeyi hedefliyoruz. Paydaşlarımız ve iş birliklerimiz kapsamında, üniversitelerle, tarımsal işletmelerle, uluslararası kuruluşlarla, Tarım Bakanlığı ile ve sivil toplum kuruluşları ile ortak projeler yürüteceğiz. Bu iş birlikleri sayesinde, bilgi ve deneyim paylaşımında bulunarak, tarım sektörünün gelişimine katkı sağlayacağız. Ayrıca derneğimiz bünyesinde oluşturduğumuz çeşitli çalışma komisyonları ile sebze, meyve üretim ve pazarlamasından, hayvancılık ve süt ürünlerine, tarımsal Ar-Ge ve dijitalleşmeden, eğitim ve istihdama kadar geniş bir yelpazede faaliyet göstereceğiz. Tarımsal politika geliştirme alanında, sektördeki sorunları ve çözüm önerilerini içeren kapsamlı araştırma raporları hazırlayarak, politikacıların bilgi edinmesini ve karar alma süreçlerini destekleyeceğiz. Uzman görüşleri ve öneriler sunarak, tarımsal politikaların oluşturulmasına katkı sağlayacağız. Ayrıca kamuoyu bilgilendirmesi için seminerler, konferanslar ve yayınlar düzenleyeceğiz. Başarı hikayelerimizi gerek kendi mecralarımız ile gerekse yaygın mecralar ile kamuoyu önünde daha fazla taşıyacağız” diye konuştu.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.