Hava Durumu
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Teknoloji

Kapsül Haber Ajansı - Teknoloji haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Teknoloji haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Apple iOS 26 Yayınlandı: İşte iPhone’lara Gelen Çarpıcı Yenilikler Haber

Apple iOS 26 Yayınlandı: İşte iPhone’lara Gelen Çarpıcı Yenilikler

Yıllardır iPhone kullanıcılarını sınırlayan 9 dakikalık erteleme süresi artık tarih oldu. iOS 26 ile alarm erteleme süresini 1 ile 15 dakika arasında kendiniz belirleyebiliyorsunuz. Haritalar Artık Kişisel Asistanınız Yeni otomatik kaydetme özelliği, ziyaret edilen restoranları, rotaları ve seyahat noktalarını cihaz içinde saklıyor. Böylece internet olmadan bile geçmişteki yolculuklarınızı hatırlamak çok kolay. Adaptif Güç Modu ile Akıllı Şarj iPhone’un şarj olurken tam dolum süresi artık kilit ekranında görünüyor. Ayrıca Adaptif Güç Modu, kullanımınıza göre performansı ve arka plan işlemlerini anlık optimize ediyor. Fotoğraflarda 3D Deneyim Fotoğraflar uygulamasına gelen Spatial Scenes özelliği sayesinde çekilen kareler, derinlik hissi yaratarak 3D sahnelere dönüşüyor. Telefonu hareket ettirdikçe sahneler canlanıyor. Yapay Zekâ ile Akıllı Ekran Görüntüleri Artık ekran görüntüsü aldığınızda iPhone’un yapay zekâsı devreye giriyor. Görsellerdeki tarihleri takvime eklemek, ürünleri alışverişte bulmak veya ChatGPT / Google Görsel Arama ile eşleştirmek tek dokunuşla mümkün. Apple Music’te Anlık Şarkı Sözü Çevirisi Yabancı dildeki şarkılar artık sorun değil. iOS 26 ile Apple Music, şarkı sözlerini gerçek zamanlı çeviriyor. Müziği dinlerken anlamını da eş zamanlı görebiliyorsunuz. Akıllı Arama Filtresi Telefon uygulamasına gelen arama filtresi özelliği, tanımadığınız numaralardan gelen çağrıların anlık yazılı dökümünü ekranda gösteriyor. Böylece aramayı açmadan önce kimin aradığını görebiliyorsunuz. AirPods ile Uzaktan Fotoğraf Çekme Artık AirPods, iPhone kamerası için uzaktan kumanda görevi görüyor. Kamera açıkken AirPods’a iki kez dokunmak fotoğraf çekmeye yetiyor. PDF Düzenleme iPhone’a Geldi “Preview” uygulaması artık iOS’ta. PDF dosyaları üzerinde not alma, imza ekleme, sayfa düzenleme gibi işlemler üçüncü taraf uygulamalara gerek kalmadan yapılabiliyor. İnternetsiz Hava Durumu Yeni hava durumu altyapısı sayesinde internet bağlantısı olmasa bile uydu verileriyle sıcaklık, yağış ve uyarılar görüntülenebiliyor. Lens Temizleme Uyarısı Kamera uygulaması, lensin kirli veya buğulu olduğunu algılıyor ve kullanıcıyı bulanık fotoğraf çekmeden önce uyarıyor. HDR Ekran Görüntüleri Artık ekran görüntüleri HDR kalitesinde kaydediliyor. Böylece ekrandaki parlaklık ve kontrast çok daha gerçekçi yansıtılıyor. Metin Seçimi ve Kişiselleştirme Uzun mesajların sadece istediğiniz kısmını seçip kopyalayabiliyorsunuz. Ayrıca sohbetlere özel arka plan ekleme özelliğiyle iMessage daha eğlenceli hale geliyor. iOS 26: Kullanıcı Deneyimini Baştan Yazıyor Apple, iOS 26 ile iPhone’u yalnızca bir akıllı telefon değil, günlük hayatı kolaylaştıran kişisel bir asistana dönüştürüyor. Yapay zekâ entegrasyonu, kişiselleştirilebilir özellikler ve güvenlik odaklı yenilikler sayesinde bu güncelleme, Apple ekosisteminde en çok konuşulacak sürümlerden biri olmaya aday.

HUAWEI’den Yenilik Dolu Lansman Haber

HUAWEI’den Yenilik Dolu Lansman

Huawei Avrupa Tüketici Elektroniği Grubu Başkanı Tony Rong’un katılım sağladığı ve Huawei Türkiye Tüketici Elektroniği Grubu Ülke Müdürü Wan Fei'nin açılışını yaptığı lansmanda, gecenin en çok merak edilen ürünü olan HUAWEI Pura 80 Serisi, özellikle fotoğrafçılık yetenekleriyle ön plana çıktı. Ünlü fotoğrafçı ve yönetmen Nihat Odabaşı, "Pura 80 Ultra ile Alaçatı’dan Kartpostallar" başlıklı sunumunda, yeni serinin profesyonel standartlardaki kamera performansını ve sanatsal çekimlerde sunduğu yaratıcı özgürlüğü vurguladı. Alaçatı’nın farklı noktalarında yaptığı çekimlerle telefonun tüm özellikleri deneyimlediğinden bahsederek, yaptığı çekimleri misafirlerle paylaştı. Ardından sahne alan Hürdoğan Keskin ise “Hayat Gözümden: HUAWEI Pura 80 Ultra ile” başlıklı ilham verici konuşmasında, Pura 80 Ultra ile olan kişisel deneyimlerini paylaştı. Keskin, telefonun kamerasının anın ruhunu, renklerin canlılığını ve insan hikayelerinin derinliğini nasıl olağanüstü bir estetikle yakaladığını etkileyici örneklerle anlattı. MatePad 11.5 Büyük Beğeni Topladı Etkinliğin bir diğer yıldızı ise yeni nesil MatePad 11.5 2025 oldu. Bu kapsamda sahne alan Teknoloji Yazarı ve Gazeteci M. Serdar Kuzuloğlu, “Tabletler Bilgisayarların Yerini Alıyor” başlıklı ufuk açıcı konuşmasıyla davetlilerden büyük ilgi gördü. Konuşmada veri kaydı ve paylaşımı adına binlerce yıl, farklı formlarda hayatımızda var olmuş tabletlerin, dijital çağ ile yepyeni bir kullanım alışkanlığı yarattığına dikkat çekildi. Kuzuloğlu, yapay zeka hizmetlerinin gelişimiyle klavye ve fare gibi bileşenlerin daha az, sesli komut ve parmaklarımızın daha çok kullanıldığının altını çizdi. Bu süreç birçok kullanıcının tabletleri bilgisayarlara tercih etmesine sebep olacak. Konuşmaların ardından konuklar, Pura 80 Serisi ile çekilmiş fotoğraflardan oluşan özel sergiyi gezerek telefonun kamera yeteneklerine yakından tanıklık etti. Ayrıca, kurulan deneyim alanlarında hem Pura 80 Serisi'ni hem de MatePad 11.5'i ilk elden test etme imkanı buldular. Boğaz'ın eşsiz manzarası eşliğinde devam eden etkinlik, HUAWEI Türkiye Tüketici Elektroniği Grubu Ülke Müdürü Wan Fei'nin yeni ürünlerin merakla beklenen Türkiye fiyatlarını açıklamasıyla son buldu.

Teknolojiyle Büyüyen Nesil Dijital Tehditleri Ne Kadar Dikkate Alıyor? Haber

Teknolojiyle Büyüyen Nesil Dijital Tehditleri Ne Kadar Dikkate Alıyor?

Dijital yerliler olarak adlandırılan genç nesiller, teknolojik cihazlar ve internetle iç içe büyümüş bireyler olarak dijital dünyaya oldukça hâkim. Ancak bu hâkimiyet, onları siber tehditlere karşı bağışık kılmıyor. Araştırmalar, bu grubun çevrimiçi dolandırıcılık ve diğer tehditler karşısında daha savunmasız olduğunu, risklere daha fazla maruz kaldığını ve bu risklerin sonuçlarını yeterince önemsemeyebildiğini gösteriyor. Dijital yerlilerin paradoksu Genç nesilleri siber risklere karşı daha hassas kılan bir dizi faktör bulunuyor. National Cybersecurity Alliance tarafından yapılan bir araştırma, gençlerin internette geçirdiği sürenin daha ileri yaştaki bireylere kıyasla daha fazla olduğunu ortaya koyuyor. Örneğin, Z kuşağının %65’i ve Y kuşağının %64’ü her zaman internete bağlı olduklarını belirtiyor. Buna ek olarak, Z kuşağının %38’i ve Y kuşağının %36’sı 10’dan fazla çevrimiçi hesaba sahipken bu oran Sessiz kuşakta yalnızca %23. Çevrimiçi hesap sayısının artması, potansiyel siber tehditlere maruz kalma riskini de artırıyor. Ancak daha çarpıcı olan, özellikle Z kuşağının dijital hijyen alışkanlıklarının oldukça zayıf olduğuna işaret eden veriler. Aynı araştırmaya göre: Z kuşağının yüzde 46’sı, işverenlerinin bilgisi olmadan hassas iş bilgilerini yapay zekâ araçlarıyla paylaştığını kabul ediyor (diğer çalışanlarda bu oran yüzde 38).Her hesap için benzersiz parolalar kullanan Z kuşağı oranı yalnızca yüzde 58 iken Baby Boomers kuşağında bu oran yüzde 71.Z kuşağının sadece yüzde 56’sı çok faktörlü kimlik doğrulama (MFA) kullanıyor. Baby Boomers’ın yüzde 71’i ve X kuşağının yüzde 70’i bu yöntemi tercih ediyor.Yazılım güncellemelerini her zaman ya da sık sık yüklediğini belirten Z kuşağı oranı yüzde 44.Z kuşağının yalnızca yüzde 68’i çevrimiçi güvenliği “öncelikli” olarak gördüğünü ifade ederken bu oran sessiz kuşakta yüzde 91, Baby Boomers’ta ise yüzde 89. Gençler siber tehditlerin ateş hattında Tüm bu veriler, Z kuşağı ve Y kuşağının X kuşağı ve Baby Boomers’a kıyasla kimlik avı ve çevrimiçi dolandırıcılıklara daha kolay kanabileceğini gösteriyor. Z kuşağı ve Millennials grubu, çevrimiçi dolandırıcılıklar sonucu maddi ya da kişisel veri kaybı yaşama riski açısından daha üst sırada yer alıyor.Bu riskin artmasında sabırsızlık, naiflik, aşırı özgüven gibi faktörlerin yanı sıra, teknolojiyi çok erken yaşta deneyimleme kaynaklı bir "her şeyi biliyorum" yanılgısı da etkili olabilir. Gençlerin karşı karşıya olduğu başlıca çevrimiçi tehditler Genç kullanıcıların karşılaştığı siber tehditler, yetişkinlerin karşılaştıklarına benzerlik gösterse de bu tehditlerin gençler üzerindeki duygusal ve psikolojik etkileri çok daha ağır olabilir. Öne çıkan tehdit başlıkları: Cinsel şantaj: Gençler, açık içerikli fotoğraf ya da videolar göndermeye ikna edilip daha sonra şantaja uğrayabiliyor. Bu tehdit, yapay zekâ ile üretilen çıplaklaştırma görselleri ya da kötü amaçlı yazılımlarla kullanıcıyı izlendiğine inandıran e-postalarla da şekillenebiliyor. Hesap ele geçirme: Güçlü parolalar ve MFA kullanılmaması hâlinde sosyal medya ve oyun hesapları gibi platformlar, kaba kuvvet saldırılarıyla kolayca ele geçirilebiliyor. Çevrimiçi dolandırıcılık: Sosyal medya, yatırım vaadi sunan ve kişisel bilgi ya da para talep eden dolandırıcılıkların ana kanallarından biri hâline geldi. Deepfake teknolojileri, ünlü isimlerin sözde onaylarıyla kandırma yöntemini daha da inandırıcı kılıyor. Kötü amaçlı indirmeler: Ücretsiz uygulamalar, oyunlar ya da korsan içerikler; parola hırsızlığı, reklam yazılımı bulaşması ve cihazın kontrolünü ele geçirme gibi riskler barındırıyor. Bütçesini düşünen gençler bu içeriklere yönelme eğiliminde olabilir. Dijital yerliler için güvenlik ipuçları Tüm internet kullanıcıları gibi gençlerin de temel siber güvenlik uygulamalarını benimsemesi gerekiyor. Dijital yerlilerin çevrimiçi tehditlere karşı kendilerini daha iyi koruyabilmesi için şu adımlar öneriliyor: Sadece resmi uygulama mağazalarını kullanın ve korsan içerik indirmeyin. Bu, kötü amaçlı yazılım bulaşma riskini azaltır.Yeni bir uygulamayı indirmeden önce yorumları ve geliştiricinin geçmişini kontrol edin.İşletim sistemlerini ve yazılımları güncel tutun. Bu, cihazın en son güvenlik yamalarına sahip olmasını sağlar.Tüm cihazlara güvenilir güvenlik yazılımları yükleyin. Bu, kötü amaçlı yazılım bulaşmalarını ve zararlı indirmeleri engellemeye yardımcı olur.Kimlik avına karşı dikkatli olun. Şüpheli e-posta veya mesajlardaki bağlantılara tıklamayın, ekleri açmayın. Gönderenin adresini kontrol edin, şüpheli mesajları doğrudan ilgili kurumla doğrulayın.Sosyal medya dolandırıcılıklarına karşı tetikte olun. Tıklamalar konusunda dikkatli olun, tanıdığınız kişilerden gelen mesajlara bile temkinli yaklaşın.Gizlilik ayarlarını gözden geçirin. Sosyal medyada fazla bilgi paylaşmak, hedefli saldırılar veya deepfake içerik üretimi için veri sağlayabilir.Gerçek olamayacak kadar iyi görünen şeylere şüpheyle yaklaşın. Dolandırıcılar çoğunlukla bu tür "fırsatları" kullanarak kandırır.

En İyi İşverenler™ Listelerinde Bu Yıl Öne Çıkan Şirketler Hangileri? Haber

En İyi İşverenler™ Listelerinde Bu Yıl Öne Çıkan Şirketler Hangileri?

Araştırma sonuçlarına göre; teknoloji, sağlık hizmetleri ve farma, finansal hizmetler ve sigortacılık, üretim ve imalat sektörlerinde öne çıkan şirketler listede yer almaya hak kazandı. Great Place To Work® Sertifikası™sahibi organizasyonların dahil olduğu araştırmada, çalışanların iş yerlerindeki güven düzeyi, liderlik algısı, iş-özel hayat dengesi ve iş birliği deneyimleri ölçümlendi. Yapılan analizler sonucunda öne çıkan şirketler, sektörlerine örnek teşkil eden harika iş yerleri olarak belirlendi. Bu yıl Best Workplaces in Technology™ 2025 listesinde 28 şirket yer almaya hak kazandı. Bilişim ve teknoloji sektöründe faaliyet gösteren şirketlere odaklanan “Teknoloji’nin En İyi İşverenleri” listesine girmek için, teknoloji çalışanlarının deneyim algısının genel çalışan deneyimine yakın, eşit ya da daha yüksek olması kriteri esas alındı. Finans sektöründe geçen yıl 13 şirket listeye girmeye hak kazanırken bu yıl 17 şirket listeye girmeye hak kazandı. İş yerinde çalışanların yaptığı işe uygun ücret ödendiğine dair görüşleri 2024 yılında %34 iken bu yıl ise %55. Trust Index™ skorunda ise Millennials kuşağında yer alan çalışanlar diğer kuşaklarda yer alan çalışanlara göre en düşük seviyede görüldü. Verimliliğin anahtarı: güven Araştırmaya göre, liste şirketlerindeki çalışanların yüzde 90’ı, yöneticilerinin iş ile ilgili uygulamalarının dürüst ve etik değerlere uygun olduğunu belirtiyor. Bu güven, ekiplerin iş birliği içinde çalışmasını kolaylaştırıyor, karar alma süreçlerini hızlandırıyor ve organizasyon genelinde veri mliliği artırıyor. Standart şirketlerde ise bu oran yüzde 63’te kalıyor. Yani teknoloji sektöründe güven, en önemli ayırt edici faktörlerden biri haline geliyor. Sağlık Hizmetleri ve Farma sektöründe 13 organizasyon listeye dahil oldu. Geçen yıl ise bu sayı 14’tü. Trust Index™ skorları değerlendirildiğinde, 2024 yılında 86 olan skorun 2025’te de aynı seviyede kalarak istikrarını koruduğu görülüyor. Bu sonuçlarla birlikte, Best Workplaces in Healthcare & Pharma listesi tüm sektörler arasında en yüksek Trust Index™ skoruna sahip liste olarak öne çıktı. Çalışanların %86’sı iş yerlerinde pozitif bir deneyim yaşadığını bildirirken, bu oran standart şirketlerde %56’da kaldı. Liste şirketlerinde çalışanların %96’sı iş yerlerini fiziksel olarak güvenli buluyor. Ayrıca %95’i kurumlarının topluma değer kattığını düşünüyor. Bu bulgular, sektörün yalnızca güvenli çalışma koşulları değ il, aynı zamanda güçlü bir sosyal sorumluluk anlayışı da sunduğunu ortaya koyuyor. Topluma Katkı Gururu Araştırmaya göre, liste şirketlerindeki çalışanların %95’i kurumlarının topluma değer katma biçiminden memnun. Bu oran standart şirketlerde %67. Sosyal sorumluluk projeleri ve sürdürülebilirlik çalışmaları, çalışanların kurumlarına duyduğu gururu ve aidiyet duygusunu pekiştiriyor. Güvenilir Liderlik. Best Workplaces in Financial Services & Insurance™ 2025 listesinde bu yıl 17 şirket yer aldı. Finans ve sigortacılık sektöründe liderlere duyulan güven, çalışan deneyiminin belirleyici unsurlarından biri. Liste şirketlerinde çalışanların %88’i, üst düzey yöneticilerinin şirketin en iyi özelliklerini en iyi şekilde temsil ettiğini ifade ediyor. Standart şirketlerde ise bu oran %60’ta kalıyor. Araştırma, güvenilir liderlerin çalışanların stratejik hedeflere daha hızlı ulaşmasını, değişim dönemlerinde ise yüksek adaptasyon göstermesini sağladığını ortaya koyuyor. Güvenli Çalışma Ortamı Öncelik Üretim ve imalat sektöründe 17 organizasyon listeye dahil oldu. Geçen yıl da aynı sayıda şirket listede yer almıştı. Çalışanların güven seviyelerini ölçen Trust Index™ ortalamasına göre, çalışanların %75’i iş yerlerinde pozitif bir deneyime sahip olduklarını ifade ederken, standart şirketlerde bu oran %56’da kaldı. Cinsiyet bazında incelendiğinde, kadın çalışanlar 79 puan ile 74 puanlık skora sahip erkek çalışanların önünde yer alarak pozitif çalışan deneyiminde öne çıkıyor. Sektörün doğası gereği yüksek öneme sahip iş güvenliği uygulamaları, kazaların önlenmesine katkı sağlıyor ve çalışanların işlerine motivasyonla devam etmelerine imkân veriyor. Liste şirketlerinde çalışanların %85’i iş yerlerinin fiziksel olarak güvenli old uğunu belirtiyor, standart şirketlerde ise bu oran %74. Eyüp Toprak: “Çalışanlarını önceliklendiren işverenler geleceği kazanıyor.” Great Place To Work® Türkiye CEO’su Eyüp Toprak sonuçları şöyle değerlendirdi: “Araştırmalarımız, çalışanlarını merkeze alan şirketlerin her zaman sürdürülebilir başarı elde ettiğini gösteriyor. Bu yıl sektörlerinde En İyi İşverenler™ listesine giren organizasyonlar, yalnızca finansal başarılarıyla değil, aynı zamanda çalışan bağlılığı, güven, eşitlik ve kapsayıcılıkta da fark yaratıyor. Bu sonuçlar iş dünyasına net bir mesaj veriyor: Çalışan odaklı şirketler, geleceğe yön veriyor.”

Titra Teknoloji Görsel Seyrüsefer Sistemi olan SEYYAH’ı geliştirdi Haber

Titra Teknoloji Görsel Seyrüsefer Sistemi olan SEYYAH’ı geliştirdi

İnsansız helikopter ALPİN-2 ve PARS VTOL sistemlerinin ardından, şimdi de SEYYAH adı verilen Görsel Seyrüsefer Sistemi geliştirdi. Görsel Seyrüsefer Sistemi olan SEYYAH, GPS (Küresel Konumlama Sistemi) sinyallerinin kısıtlandığı veya tamamen devre dışı bırakıldığı karıştırma (jamming) ve aldatma (spoofing) ortamlarında görev yapan hava araçlarına otopilotun yüksek doğrulukta ihtiyaç duyduğu verileri sağlayan bütünleşik bir navigasyon çözümü olarak geliştirildi. Bulut altı İHA sınıfı için özel olarak geliştirilmiş bir versiyon olan SEYYAH, daha yüksek irtifada görev yapan ve daha büyük hava araçlarına, yalnızca sensör seti değiştirilerek hızlı bir şekilde entegre edilebilecek. Geliştirilen algoritmalar ve yazılımlar, farklı platformlarda da herhangi bir değişiklik gerektirmeden çalışmaya devam edecek. Tüm dünyada teknoloji firmalarının çalıştığı çok önemli teknolojilerden biri olan Görsel Seyrüsefer yeteneği, değişen savaş sahasının en önemli ve etkili güç çarpanlarından biri olacak. Tüm insansız hava araçlarının konumlama için kullandığı GPS dediğimiz Küresel Konumlama Sistemi verisi, günümüz savaş ortamlarında elektronik harp yöntemleri ile çok yüksek oranda karıştırmaya maruz kalıyor. Ayrıca bu konumlama uyduları her ne kadar kullanıma açık veri paylaşımı yapsada, bir noktada dışa bağımlılık açısından kritik bir durum oluşturabiliyor. Milli olarak GPS uydusu için çalışmaların başladığına dair haberler yılın başında duyurulmuştu, bu çalışmalar ve konumlar için farklı RF tabanlı çalışmaları devam ediyor. Ancak RF sinyallerin bulunduğu her ortamda sinyal karıştırma riski de kaçınılmaz hale geliyor. İşte tam bu noktada Titra Teknoloji’nin geliştirdiği SEYYAH Görsel Seyrüsefer Sistemi, bu zafiyetleri tamamen ortadan kaldıran yerli ve milli bir çözüm olarak öne çıkıyor. Görsel Seyrüsefer sistemi hakkında konuşan Titra Teknoloji Kurucu Ortağı ve Pasifik Teknoloji Yönetim Kurulu Üyesi Muhammed Selman Dönmez şunları anlattı: “Sistem hava aracının üzerine yerleştiriliyor ve içerisindeki optik sistemler ile kalkış anından itibaren hava aracının ihtiyaç duyacağı GPS kaynaklı tüm verileri ve hava aracının kontrolüne ilave destek sağlayacak veriyi görüntü işleme yöntemleri ile üretiyor. Bu çok kritik bir teknoloji. Hava araçları tıpkı kuşlar gibi artık görerek uçuyor denilebilir aslında. Kendi platformlarımızın tamamına entegrasyon çalışmalarını sürdürüyoruz. Bazı sistemlerimiz için bu entegrasyonlar tamamlandı. Bazıları ise halen devam ediyor ve bugüne kadar yaptığımız testlerde çok başarılı bir sistem olduğunu gördük. Bunun yanında bu sistem kompakt yapısı ile tüm insansız hava araçlarına entegre edilebilir. Böylece ülkemizde ne kadar İHA sistemi üreten varsa dışa bağımlı GPS sistemine bağımlı kalmadan da sağlıklı uçuş gerçekleştirebilir.” Titra Teknoloji mühendislerince geliştirilen sistem, sürü İHA (insansız hava aracı) konseptiyle uyumlu mimarisi sayesinde platformların senkronize görevler gerçekleştirmesini destekliyor. Bu sayede operasyonel sahalarda görev bütünlüğü artıyor, aynı anda birden fazla platformun etkili biçimde kullanılması mümkün hâle gelebiliyor. Titra’nın geliştirdiği SEYYAH Görsel Seyrüsefer Sistemi’nin temel özellikleri arasında yüksek otonom, GPS bağımsızlık ve erişilebilirlik yer alıyor. Karmaşık görev ortamlarında dayanıklılık ve kesintisiz performans vadeden SEYYAH’ın güvenli, ve bağımsız olması ile birlikte ülkemizin otonom hava araçları alanındaki yetkinliğini ve ihracat potansiyelini artırması hedefleniyor. Küresel Konumlama Uydu Sistemi (GPS); ABD'nin GPS’i, Rusya'nın GLONASS’ı, Çin'in BeiDou’su ve Avrupa'nın Galileo sisteminden oluşuyor. Bu sistem, yer istasyonları ve uydu takımyıldızlarını kapsayan altyapısıyla hava araçlarına ve hava trafik yönetimi operasyonlarına destek sağlayan konum, seyrüsefer ve zamanlama (PNT) bilgilerini sunuyor. ​Bu alandaki dışa bağımlılığı azaltmak amacıyla Titra Teknoloji tarafından başarıyla geliştirilen SEYYAH Görsel Seyrüsefer Sistemi, hem Türkiye’de hem bölgede savunma teknolojileri tarihinde önemli bir kilometre taşı olarak yerini almaya hazırlanıyor.

Sanmar'dan İtalya'ya Gelişmiş Römorkör Teslimatı: Boğaçay Sınıfı Dünya Sularında! Haber

Sanmar'dan İtalya'ya Gelişmiş Römorkör Teslimatı: Boğaçay Sınıfı Dünya Sularında!

Türk gemi inşa sanayinin globaldeki gururu Sanmar Tersanesi, teknolojik olarak en gelişmiş ve en çok satan Boğaçay Sınıfı römorkörlerinden birini İtalyan operatör RIMORCHIATORI NAPOLETANI'ye teslim etti. Sanmar bünyesinde BOĞAÇAY LXXVIII adıyla bilinen ikiz Z-tahrikli, dizel motorlu römorkör, yeni sahipleri tarafından PORTOSALVO olarak yeniden adlandırıldı. Köklü İş Birliğinin Yeni Meyvesi 1917 yılına uzanan köklü bir geçmişe sahip olan RIMORCHIATORI NAPOLETANI, halihazırda Napoli, Taranto, Bari ve Gaeta limanlarında çekme hizmetleri yürütüyor. Bu teslimat, iki şirket arasındaki uzun soluklu ve başarılı ortaklığın sekizinci römorkörünü işaret ediyor. Sanmar, daha önce de İtalyan operatöre yedi römorkör teslim etmişti. Bu teslimat aynı zamanda, 2025 ve 2026 yıllarında teslim edilecek dört kardeş gemiden oluşan serinin ilki olma özelliğini taşıyor. Serinin iki gemisi halihazırda onaylanmış durumda, diğer iki gemi için ise opsiyon bulunuyor. Bu durum, Sanmar'ın Boğaçay sınıfı römorkörlerinin uluslararası pazarda ne denli rağbet gördüğünü bir kez daha kanıtlıyor. Teknoloji, Verimlilik ve Çevre Dostu Tasarım PORTOSALVO, Sanmar'a özel, Kanada'nın ünlü deniz mimarlık firması Robert Allan Ltd'nin RAmparts 2400SX MK-II tasarımına dayanıyor. Bu tasarım, denizde seyreden gemilerin yanaşma ve manevra işlemlerinde optimum verimlilik sağlıyor. Römorkörün teknik özellikleri ise etkileyici: Toplam Uzunluk: 24.4 metre Genişlik: 12 metre En Az Kalıp Derinliği: 4.5 metre Seyir Draftı: Yaklaşık 5.45 metre Kıçtan Çekme Kuvveti (Bollard Pull): 70 ton Boş Hız: 12.5 knot Boğaçay sınıfı römorkörler, sürekli olarak en son teknolojilerden ve yeniliklerden faydalanarak gelişmeye devam ediyor. PORTOSALVO gibi en yeni versiyonlar, bugüne kadarki en çevre dostu modeller olarak öne çıkıyor. Çevreci özellikleri arasında, verimliliği en üst düzeye çıkarmak için yüksek standartta makine otomasyonu ve Tier III uyumlu ana motorlar bulunuyor. Mürettebat konforu da göz ardı edilmemiş. Altı kişiye kadar mürettebat kapasitesine sahip olan römorkörde, gemi içi gürültü seviyesi minimuma indirilmiş ve yüksek standartta yaşam olanakları sağlanmış. Sanmar Ticari Direktörü: "Boğaçay Serisi Rakipsiz" Sanmar Tersaneleri Ticari Direktörü Rüçhan Çıvgın, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, "En yeni Boğaçay Serisi römorkörlerimiz performans, çok yönlülük ve verimlilik açısından rakipsizdir. Onları en çok satanlarımız yapan da bu faktörler ve çevreci özellikleridir. Serinin sürekli gelişmeye ve evrimleşmeye devam etmesi ve her römorkörün bireysel müşteri ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde değiştirilebilmesi, Boğaçay römorkörlerinin lider konumda kalmasını sağlamaktadır" dedi.

"Girişim 101" ile Teknoloji Odaklı Girişimler Buluştu Haber

"Girişim 101" ile Teknoloji Odaklı Girişimler Buluştu

Türkiye’nin 81 ilinde ve tüm ilçelerinde faaliyet gösteren en yaygın perakende zinciri A101, teknoloji odaklı girişimcilere destek vermek amacıyla hayata geçirdiği “Girişim 101” programının ilk buluşmasını 1 Temmuz 2025 tarihinde DOTSHUB’ta gerçekleştirdi. A101’in Tekno-Perakende vizyonu doğrultusunda düzenlenen etkinlikte; perakende teknolojileri, sürdürülebilirlik, CRM, satış sonrası hizmetler ve pazarlama gibi farklı alanlara odaklanan girişimler, projelerini A101 yöneticileri ve jüri üyelerine sunma fırsatı yakaladı. Etkinlik, teknoloji tabanlı çözümlerin perakende operasyonlarına entegre edilmesine yönelik potansiyel iş birliklerinin de zeminini oluşturdu. Jüri değerlendirmesi sonucunda üç girişimin ödüle layık görüldüğü Girişim 101 etkinliğinde, web ve mobil platformlarda dijital erişilebilirliği artırmaya yönelik çözümler geliştiren Binclusive girişimi, görme engellilere yönelik geliştirdiği erişilebilirlik entegrasyonlarıyla birinci seçildi. Yapay zeka destekli ürün tanıtım videoları üreten Cypien AI girişimi ikinci olurken, tüketici etkileşimi ve sürdürülebilirlik temelli dijital ürün deneyimleri sunan TheClico ise üçüncülük ödülünün sahibi oldu. A101 Ticaret ve Pazarlama İcra Kurulu Üyesi Volkan Yıldız, etkinliğe ilişkin yaptığı açıklamada; “A101 olarak, Türkiye’nin dört bir yanında faaliyet gösteren bir marka olmanın getirdiği sorumlulukla, teknolojiyi odağına alan yenilikçi çözümleri desteklemeye ve bu alanda güçlü iş birliği zemini oluşturmaya büyük önem veriyoruz. İş yapış biçimimizin temelini oluşturan Tekno-Perakende vizyonumuz doğrultusunda yalnızca kendi dijital dönüşümümüze değil, aynı zamanda girişimcilik ekosisteminin gelişimine, yerli girişimlerin desteklenmesine ve teknoloji üretme kapasitemizin artmasına da katkı sağlamayı hedefliyoruz. Bu vizyonun güçlü bir yansıması olan Girişim 101 programı ile, teknoloji odaklı girişimlerin perakende sektörüne entegre olmasını destekliyor; onlara görünürlük, test ortamı ve sürdürülebilir iş birlikleri için somut fırsatlar sunuyoruz. Ülkemizin yaratıcı potansiyelini temsil eden yenilikçi projelerle bir araya gelmekten ve onları süreçlerimize dahil etmekten büyük memnuniyet duyuyoruz. Etkinlik boyunca karşılaştığımız yaratıcı fikirler ve uygulamalar, sektörümüzün dönüşüm kapasitesini ve iş birliklerinin stratejik önemini bir kez daha ortaya koydu. Katılım sağlayan tüm girişimcilere teşekkür ediyor, ödüle layık görülen ekipleri gönülden tebrik ediyorum.” ifadelerini kullandı. A101 Pazarlama Müdürü Yeliz Yahşi Bilgiç ise, “Teknoloji odaklı projelere değer katmayı ve girişimcilerle birlikte dönüşmeyi önceliklendiriyoruz. Girişim 101, sadece ödül sunan değil; birlikte gelişim ve iş birliği sağlayan bir platform. Etkinlikte tanık olduğumuz yaratıcı fikirler, sektörün geleceği adına umut vericiydi.” değerlendirmesinde bulundu. A101, önümüzdeki dönemde de girişimcilik ekosistemine katkı sunmaya, yenilikçi projeleri desteklemeye ve sektöre değer katacak iş birlikleri geliştirmeye devam edecek.

Türk Şirketleri Dijital Dönüşümde Nelere Dikkat Etmeli? Küresel Devlerden İlham Veren Stratejiler Haber

Türk Şirketleri Dijital Dönüşümde Nelere Dikkat Etmeli? Küresel Devlerden İlham Veren Stratejiler

Günümüz iş dünyasında dijital dönüşüm, artık bir tercih değil, şirketler için hayati bir zorunluluk haline geldi. Teknolojinin hızla ilerlemesiyle birlikte, rekabet avantajı sağlamak, müşteri beklentilerini karşılamak ve operasyonel verimliliği artırmak isteyen Türk şirketlerinin bu sürece stratejik bir yaklaşımla yaklaşması gerekiyor. Peki, küresel şirketlerin başarılı politikaları ışığında, Türk firmaları dijital dönüşüm yolculuklarında nelere dikkat etmeli ve neleri kazanabilirler? 1. Kültürel Dönüşüm ve Liderlik: Dijitalleşme Zihinlerde Başlar Dijital dönüşüm, sadece teknoloji yatırımı yapmak değildir; aynı zamanda bir zihniyet ve kültür değişimidir. Küresel devler, bu sürecin en tepeden başlaması gerektiğini çok iyi biliyor. Üst Yönetim Kararlılığı: Dijital dönüşüm projeleri, CEO ve yönetim kurulu üyeleri tarafından sahiplenilmeli ve açıkça desteklenmelidir. Google, Amazon gibi şirketler, dijitalin her süreçlerinin merkezinde olduğunu kültürel olarak benimsetmiştir. Çalışan Yetkinlikleri ve Adaptasyon: Çalışanların yeni teknolojilere adaptasyonu ve dijital becerilerinin geliştirilmesi için eğitim programları şarttır. Netflix, çalışanlarını sürekli öğrenmeye teşvik ederek esnek bir dijital kültür yaratmıştır. Türk şirketleri, bu konuda eğitimlere ve yetenek yönetimine yatırım yapmalı, çalışanlarını dönüşümün bir parçası haline getirmelidir. Değişim Yönetimi: Değişim direnci kaçınılmazdır. Şirketler, çalışanları değişime hazırlayan, endişelerini gideren ve sürece aktif katılımlarını sağlayan iletişim stratejileri geliştirmelidir. 2. Veri Odaklılık ve Yapay Zeka (AI): Kararlar Verilerle Alınır Veri, dijital dönüşümün "yakıtıdır". Küresel şirketler, veriyi stratejik bir varlık olarak kullanır. Veri Toplama ve Analiz: Müşteri davranışlarından operasyonel süreçlere kadar her alanda veri toplanmalı ve bu veriler analiz edilerek anlamlı içgörüler elde edilmelidir. Amazon, müşteri verilerini kullanarak kişiselleştirilmiş alışveriş deneyimleri sunar ve lojistik süreçlerini optimize eder. Yapay Zeka ve Makine Öğrenimi Entegrasyonu: AI ve makine öğrenimi, veriyi işleyerek tahminler yapma, süreçleri otomatize etme ve karar alma süreçlerini destekleme potansiyeli sunar. Türk firmaları, müşteri hizmetlerinden üretime, tedarik zinciri yönetiminden pazarlamaya kadar birçok alanda yapay zeka çözümlerini değerlendirmelidir. Veri Güvenliği ve Gizliliği: Veri odaklılık, aynı zamanda siber güvenlik ve veri gizliliğini (GDPR/KVKK uyumu) de beraberinde getirir. Müşteri güveni için bu alanlara yatırım yapmak şarttır. 3. Müşteri Deneyimi (CX) Merkezli Yaklaşım: Dijitalleşme Müşteri İçindir Dijital dönüşümün nihai amacı, müşteri deneyimini iyileştirmektir. Çok Kanallı (Omnichannel) Yaklaşım: Müşterilerinizle online ve fiziksel tüm temas noktalarında tutarlı ve kesintisiz bir deneyim sunun. Starbucks, mobil uygulaması, sadakat programları ve mağaza içi deneyimi sorunsuz bir şekilde birleştirir. Kişiselleştirme: Toplanan verilerle müşterilere özel ürünler, hizmetler ve iletişimler sunun. Bu, müşteri sadakatini artırır. Dijital Satış Kanalları ve E-ticaret: Perakendeden hizmet sektörüne kadar her alanda güçlü e-ticaret altyapıları ve dijital satış kanalları oluşturmak, küresel pazarlara açılmak için kritik öneme sahiptir. 4. Esnek ve Çevik Operasyonlar: Hız ve Adaptasyon Yeteneği Hızla değişen pazarlara uyum sağlamak için operasyonların esnek olması gerekir. Bulut Teknolojileri: İş süreçlerini buluta taşımak, maliyetleri düşürürken ölçeklenebilirlik ve erişilebilirliği artırır. Otomasyon: Tekrarlayan görevleri otomatize ederek insan kaynağını daha stratejik işlere yönlendirmek. Toyota'nın üretim süreçlerindeki otomasyonu buna iyi bir örnektir. Çevik Metodolojiler (Agile): Proje yönetiminde çevik yaklaşımlar benimsemek, değişen ihtiyaçlara daha hızlı yanıt vermeyi sağlar. Neleri Kaybediyorlar? Dijital dönüşümü ihmal eden veya yanlış yöneten Türk şirketleri, küresel rekabette önemli dezavantajlar yaşayabilir: Pazar Payı Kaybı: Hızla dijitalleşen rakiplere karşı pazar paylarını kaybetme riski. Müşteri Kaybı: Kötü dijital deneyim nedeniyle mevcut müşterilerini kaybetme ve yeni müşteri çekmede zorlanma. Operasyonel Verimsizlik: Eski sistemler ve manuel süreçlerle maliyetlerin artması, kar marjlarının düşmesi. Yetenek Çekmede Zorluk: Yeni nesil yeteneklerin dijitalleşmemiş şirketleri tercih etmemesi. Marka İtibarının Zedelenmesi: Çağın gerisinde kalan bir imajla markanın değer kaybetmesi. Türk şirketleri, dijital dönüşümü bir lüks değil, zorunluluk olarak görmeli, kapsamlı bir stratejiyle adım atmalı ve bu süreci bir yatırım olarak değerlendirmelidir. Küresel başarı hikayeleri, bu yolculukta atılacak her doğru adımın, gelecekteki rekabet gücünü belirleyeceğini göstermektedir.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.