Hava Durumu
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Tüm

Kapsül Haber Ajansı - Tüm haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Tüm haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Cumhuriyet’in Sıcaklığı Bursa’da Paylaşıldı Haber

Cumhuriyet’in Sıcaklığı Bursa’da Paylaşıldı

Türkiye Cumhuriyeti’nin 102. kuruluş yıl dönümü, Büyükşehir Belediyesi tarafından hazırlanan zengin içerikli programlarla Bursa’da kutlanmaya başlandı. 24 Ekim Cuma günü başlayan etkinlikler, 30 Ekim Perşembe gününe kadar devam edecek. Birbirinden değerli sanatçılar ve onlarca farklı etkinlik, Cumhuriyet coşkusunu tüm kente yayarken; Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey de eşi Seden Bozbey ile birlikte Kent Meydanı B Kafe’de vatandaşlarla bir araya geldi. "Cumhuriyet demek, hepimiz demek" Eşi Seden Bozbey ile birlikte barista önlüklerini giyen Başkan Bozbey, Cumhuriyetin 102. yılına özel olarak hazırlanan ‘Cumhuriyet Demek’ temalı bardaklarda içecek ikramında bulundu. Vatandaşların isimlerini ‘Cumhuriyet demek' temalı bardaklara yazan Başkan Mustafa Bozbey ve eşi Seden Bozbey, Atatürk’ün emanet ettiği Cumhuriyet’in sıcaklığını Bursalılarla birlikte paylaştı. Bu sene kutlamaların teması olan ‘Cumhuriyet demek, hepimiz demek’ sloganını da yazarak ikramda bulunan Başkan Bozbey ve eşi Seden Bozbey, kahve keyfini vatandaşlarla birlikte yaşadı. “Cumhuriyet Bayramımız kutlu olsun” Cumhuriyetimizin 102. yılını coşkuyla kutlamak için tüm hazırlıkların yapıldığını söyleyen Başkan Mustafa Bozbey, internet üzerinden yürütülen ‘Cumhuriyet demek’ kampanyasıyla Bursalıların görüşlerinin alındığını da hatırlattı. Bursalıların Cumhuriyet’i örnek bir şekilde sahiplendiğini belirten Başkan Bozbey, “Etkinlikler kapsamında tüm B Kafe’ler de 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’na özel olarak hazırlanan ‘Cumhuriyet Demek’ temalı bardaklarla içecek ikramında bulundu. Cumhuriyet coşkusuna katılım gösteren tüm Bursalılara teşekkür ediyorum. 29 Ekim Çarşamba günü saat 19.00’da Nilüfer FSM Bulvarı’nda yaşanacak olan Cumhuriyet Bayramı coşkusuna tüm halkımızı davet ediyorum. Bursalıların ve tüm halkımızın şimdiden Cumhuriyet Bayramı kutlu olsun” dedi. Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

Kocaeli, Cumhuriyet Koşusu’na Akın Etti Haber

Kocaeli, Cumhuriyet Koşusu’na Akın Etti

‘Sporun Başkenti Kocaeli’ vizyonu doğrultusunda sporun her branşına önem veren Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamaları kapsamında Sekapark’ta 12. Uluslararası Kocaeli Cumhuriyet Koşusu düzenledi. Cumhuriyet’in 102. yıl kutlamalarını Cumhuriyet Koşusu ile taçlandıran Büyükşehir Belediyesi sayesinde yerli ve yabancı her yaştan binlerce sporsever Sekapark alanına sığmayan bayram coşkusuna ortak oldu. Öte yandan Sekapark alanında 102 izci ile açılan dev Türk Bayrağı büyük bir alkış alırken, aileleri ile birlikte etkinliğe katılan çocuklar basket potası, tırmanış duvarı, zıplama alanı ve halat çekme oyunu gibi aktivitelerle keyifli vakit geçirdi. ETKİNLİĞE KATILIM 10 BİNİ GEÇTİ 7’den 70’e her yaş grubundaki koşucular ve vatandaşların katıldığı 12. Uluslararası Kocaeli Cumhuriyet Koşusu bu yıl da nefes kesti. 3 kilometrelik halk maratonu ve 10 kilometre koşusu olmak üzere 2 kategoride gerçekleştirilen Cumhuriyet Koşusu’nun startını Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın verdi. 3 kilometrelik halk maratonuna 3500, 10 kilometre koşusuna ise 16 farklı ülkeden 1322 kişinin katıldığı dev organizasyonda genç, yaşlı, gazi, engelli ve engelsiz 10 binin üzerinde vatandaş Cumhuriyet coşkusunu doyasıya yaşadı. “ÇIKIŞ ANINDA DİKKATLİ OLUNMALI” Start öncesi konuşan Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın “Sporcularımızdan özellikle küçük yaşta olanlar, yarışın başlangıcında heyecanla öne geçmeye çalışırken zaman zaman düşebiliyor. Aranızda özel sporcularımız da var onlara da ayrıca dikkat etmenizi istiyorum. Hiçbir sporcumuzun zarar görmemesi en önemli önceliğimiz olmalı. Lütfen çıkış anında dikkatli olun, çünkü en büyük endişem bu. Hepiniz çok heyecanlısınız ama bizim için en değerlisi güvenli bir şekilde koşmanız” dedi. “BAYRAĞIMIZ ASLA YERE DÜŞMEYECEK” Konuşmasında Cumhuriyetimizin 102. yılına vurgu yapan Büyükakın, “Başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere tüm silah arkadaşlarını, yol arkadaşlarını ve bu topraklar uğruna canını feda eden tüm şehitlerimizi rahmetle anıyorum. Onların bize emanet ettiği bu büyük bayrağı gururla dalgalandırıyoruz. Yüreklerimizde bu heyecan oldukça bayrağımız asla yere düşmeyecek. Bayrağımız yine dalgalanmaya devam edecek. Katılımları için tüm sporcularımıza teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı. 10 KM’DE EROL VE AMAÇTAN BİRİNCİ OLDU Yoğun katılımın olduğu 10 kilometre koşusunda sporcular göğüslerine takılan numaralardaki çiplerle takip edildi. Nefes nefese geçen 10 kilometrelik profesyonel sporcu koşusunda kadınlarda Sümeyye Erol birinci, Hirut Jemberu Girma ikinci, Diasy Jeptoo Kimeli üçüncü, Derya Kunur dördüncü, Urkuş Işık beşinci oldu. Erkeklerde ise Ömer Amaçtan birinci, Azat Demirtaş ikinci, Abdulhalik Çağıran üçüncü, Ayetullah Aslanhan dördüncü, Fetene Alemu Regasa beşinci oldu. Nefes kesen yarışmalarda birinci olan sporcular 45, ikinciler 42.500, üçüncüler 40, dördüncüler 37.500, beşinciler ise 35 bin TL’lik nakdi para ödülünün sahibi oldu. 3 KM’DE BAYSAL VE KAPAĞAN BİRİNCİ OLDU 3 kilometrelik halk maratonunda genel klasmanda kadınlarda Zehra Baysal birinci, Melek Akbay ikinci, Melek Yıldız üçüncü, Esmanur Yıldız dördüncü, Ceylan Dağ beşinci oldu. Erkeklerde ise Mehmet Can Kapağan birinci, Ayetullah Güldü ikinci, Ege Berk Keskin üçüncü, Mehmet Uslu dördüncü, Arda Berk Akdeniz beşinci oldu. Erkek ve kadın kategorilerinde halk koşusu birincileri 10, ikinciler 9, üçüncüler 8, dördüncüler 7, beşinciler ise 6 bin TL’lik nakdi para ödülünün sahibi oldu. Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

Vodafone, Elektronik Atık Farkındalığını Artırmak İçin Çalışıyor Haber

Vodafone, Elektronik Atık Farkındalığını Artırmak İçin Çalışıyor

Daha sürdürülebilir bir dünya hedefiyle çalışmalarını sürdüren Vodafone, WWF-Türkiye ve Habitat Derneği işbirliğiyle hayata geçirdiği “Dünya İçin Lazım” projesiyle herkesi kullanım ömrünü tamamlamış elektronik cihazlarını geri dönüştürmeye davet ediyor. Proje kapsamında Dünya Elektronik Atık Günü’ne özel olarak Vodafone çalışanları, bayileri, müşterileri ile öğrenciler ve tüm topluma değen farkındalık çalışmaları planlandı. Vodafone ayrıca, İstanbul, Ankara, Trabzon ve Erzurum’daki 4 mağazasında “E-Atık Günü” düzenledi. Bu mağazaların her birinde özel bir “E-Atık Günü” köşesi kuruldu. Mağazalara gelen ve e-atıklarını bağışlayan müşteriler çarkı çevirerek ücretsiz 5 GB internet hediyesi ve sürpriz ödüller kazandı. Dünya Elektronik Atık Günü vesilesiyle açıklama yapan Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Bakiler Şahin, şunları söyledi: “Vodafone olarak, global değerlerimiz olan ‘İnsanlara Değer Katmak’, ‘Gezegeni Korumak’ ve ‘Güveni Korumak’ anlayışımız doğrultusunda çalışmaya devam ediyoruz. E-atıkları dönüştürmekte öncü şirketlerden biri olmak ve e-atık dönüştürme projemize müşterilerimizi de dahil ederek sürdürülebilir bir süreç ortaya çıkarmak istiyoruz. ‘Dünya İçin Lazım’ projemizle dönüştürülen e-atıklar, hem doğa ve sürdürülebilirlik eğitimlerine dönüşüyor, hem de bu eğitimler sayesinde doğa bilinci artmış topluluklar ortaya çıkıyor. Projemizde müşterilerimiz başta olmak üzere tüm ekosistemimizin dahiliyetine özel önem veriyoruz. Ekosistemimizin katkısıyla Türkiye genelinde yürüttüğümüz projede toplanan e-atıkların tamamını geri dönüştürerek doğanın korunmasına katkı sağlıyoruz. Böylece, bayilerimizden müşteri hizmetlerine, tüm ekosistemimiz aslında gezegenimiz için birer iyilik merkezine dönüşüyor. Dünya Elektronik Atık Günü’nü birçok etkinlikle tüm paydaşlarımızla kutluyoruz. Projemize destek veren tüm iş ortaklarımıza teşekkür ediyoruz.” Şirket içinde etkinlik yapıldı Vodafone, Dünya Elektronik Atık Günü için şirket içinde bir etkinlik de düzenledi. Bu kapsamda, mağazalar ve genel müdürlükteki toplama kutularına bıraktıkları e-atıkların fotoğraflarını paylaşan çalışanlara çekilişle hediye çeki verildi. Ayrıca, “Dünya İçin Lazım – GreenFest” yarışmasını kazanan resimler sergilendi ve bu resimlerle hazırlanan kartpostallar çalışanlara dağıtıldı. Etkinlik boyunca katılımcılarla “Bunları biliyor muydunuz?” adı altında bilinçlendirici içerikler de paylaşıldı. Dünya Elektronik Atık Günü’ne özel yapay zeka destekli uygulamalar Vodafone ayrıca, Dünya Elektronik Atık Günü’ne özel olarak yapay zekaya dayalı dijital asistanı TOBi içinde “Dünya İçin Lazım” projesini öne çıkaran bir içerik geliştirdi. Yine Dünya Elektronik Atık Günü’ne özel gerisayım hikayesi Vodafone Yanımda uygulaması içinde yerini aldı. Yanımda uygulaması özelinde Ekim ayı boyunca e-atık farkındalığını artırmak amacıyla kullanılacak yeni hikaye ve uygulama içi özellikler geliştirildi. Bunlardan birini de 10 soruluk “E-atık Testi” oluşturdu. “Elektronik atıklara ne kadar hakimsin, haydi gel birlikte test edelim?” çağrısı ile kullanıcıları e-atık bilgilerini test etmeye davet eden Vodafone, Vodafone Yanımda uygulamasında testi çözen kullanıcıları sonuçların gösterildiği ekranda e-atık bağışı yapmaya yönlendiriyor. E-atık bağışlayan herkes doğayı korumaya destek olurken, Vodafone müşterileri 5 gün geçerli 5 GB kazanabiliyor. Çocuklar için eğitimler düzenlendi Vodafone, “Dünya İçin Lazım” projesi kapsamında Dünya Elektronik Atık Günü’ne özel saha eğitimleri de düzenledi. Vodafone, WWF-Türkiye ve Habitat Derneği ortaklığında hayata geçirilen “Dünya İçin Lazım” projesi kapsamında, Türkiye genelinde 7-14 yaş arasındaki çocuklara, e-atık ve sürdürülebilirlik bilinci kazandırmak amacıyla e-atık nedir, neden geri dönüştürülmeli, e-atıklar nasıl geri dönüştürülür, geri dönüşüm nedir, neler geri dönüştürülebilir, geri dönüşüme gelene kadar neler yapılabilir (yeniden kullanım, tamir, vb.), iklim değişikliği nedir, bizi nasıl etkiliyor, sürdürülebilirlik nedir, bizler neler yapabiliriz gibi konularda eğitimler veriliyor. Dünya Elektronik Atık Günü’ne özel olarak İstanbul’da çocuklara yönelik e-atık eğitimi ve atölyesi düzenlendi. Ayrıca, “Dünya İçin Lazım” proje gönüllülerine ve WWF-Türkiye ile Habitat Derneği’nin ekosistemindeki tüm gönüllülere e-atık bağış kampanyası duyurusu ve onlar üzerinden çocuklara e-atık bağışı çağrısı yapıldı. En çok e-atık Doğu Karadeniz’de toplandı “Dünya İçin Lazım” projesine Vodafone mağazaları da e-atık toplayarak destek veriyor. Projede e-atık toplamada kilogram performansı en yüksek bölgeler sırasıyla Doğu Karadeniz (347 kilogram), Doğu Anadolu (265 kilogram), İç Anadolu (195 kilogram) ve İstanbul Avrupa (158 kilogam) oldu. Projede e-atık toplayan mağaza oranı %40 portala kayıtlı mağaza oranı %85 olarak ölçüldü. Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

Enerjisa Enerji, Daha İyi Bir Gelecek Buluşmalarına Gaziantep'te Start Verdi Haber

Enerjisa Enerji, Daha İyi Bir Gelecek Buluşmalarına Gaziantep'te Start Verdi

Gaziantepli KOBİ’lerin verimlilik ve dijital dönüşüm yolculuğuna ışık tutan etkinlikte; ekonomik verimlilikten etkili iletişime pek çok başlık ele alındı. KOBİ’lere yönelik yenilikçi dijital çözümler tanıtılırken, FutureBright araştırma şirketi tarafından hazırlanan “KOBİ’lerin Veri Analitiği Karnesi” raporu da ilk kez kamuoyuyla paylaşıldı. “Daha İyi Bir Gelecek” Platformu, Türkiye’nin ekonomik verimliliğine katkı sunmak amacıyla 2023 yılında Enerjisa Enerji tarafından kuruldu. Platform; kamu, akademi, iş dünyası, uluslararası kuruluşlar, sivil toplum ve sanat çevrelerinden paydaşları bir araya getirerek işletmelerin veriye dayalı karar alma mekanizmaları geliştirmelerine olanak tanıyor ve gelecek nesillere daha akıllı, yeşil bir dünya bırakmak için çalışıyor. Enerjisa Enerji, platformun tek özel sektör paydaşı olarak bu çok paydaşlı girişime liderlik ediyor. Enerjisa Enerji, 2023 Temmuz ayında gerçekleştirdiği platform lansmanından bu yana verimlilik odaklı çalışmalarını aralıksız sürdürüyor. Platformun ilk somut çıktıları olarak Türkiye genelinde işletmelerin mevcut verimlilik düzeyini ortaya koyan ‘Türkiye Verim Araştırması Raporu’ ve ‘Türkiye Verim Haritası’ yayımlanmıştı. Daha iyi bir gelecek buluşmalarının ilk durağı: Gaziantep Enerjisa Enerji liderliğindeki Daha İyi Bir Gelecek Platfotmu, işletmelerin verimliliğine katkı sunmak amacı ile yerel buluşmalarını da başlattı. İlk olarak Gaziantep’te kamu, akademi, sivil toplum, üniversite öğrencileri ve KOBİ temsilcilerinden oluşan 200’ü aşkın katılımcıyla ortak bir vizyon için buluştu. Etkinlikte KOBİ’lerin enerji ve operasyonel verimliliklerini artırmaya yönelik dijital araçlar, iyileştirme önerileri ve ücretsiz eğitim imkanları gibi platformun somut faydaları katılımcılarla paylaşıldı. Alanında uzman isimler; işletmelerin ekonomik verimliliği, etkili iletişim yöntemleri ve enerji verimliliğine ilişkin güncel mevzuat gelişmeleri üzerine deneyim ve görüşlerini aktardı. Bu sayede katılımcı işletmeler, verimlilik odaklı dönüşüm için gereken bilgi birikimine ve ilham verici örneklere ilk elden ulaşma imkânı buldu. Etkinliğin öne çıkan çıktılarından biri, “KOBİ’lerin Veri Analitiği Karnesi” raporunun lansmanı oldu. FutureBright tarafından hazırlanan bu kapsamlı rapor, KOBİ’lerin veri kullanımı konusundaki mevcut durumunu ve gelişime açık alanlarını ortaya koyarak işletmelere önemli içgörüler sunuyor. TAŞCIOĞLU: “Verimliliği sürdürülebilir kılmanın yolu, veriye dayalı bir dönüşümden geçiyor.” Etkinliğin Enerjisa Enerji adına açılış konuşmasını da gerçekleştiren Enerjisa Enerji Sürdürülebilirlik ve Kurumsal Yetkinlikler Bölüm Başkanı Ebru Taşcıoğlu, etkinliğin vizyonunu şu sözlerle paylaştı: “Enerjisa Enerji olarak herkes için daha iyi bir gelecek hedefiyle kurduğumuz bu platformda, KOBİ’lerin verimliliklerini artırmalarına destek olmayı ve bu yolda onlara veri temelli karar alma becerileri kazandırmayı öncelikli görüyoruz. Çünkü biliyoruz ki, bütünsel ekonomik kalkınmanın ana kolaylaştırıcısı verimliliktir — ve bu verimliliği sürdürülebilir kılmanın yolu da veriye dayalı bir dönüşümden geçiyor. Bu buluşmada ilk kez kamuoyuna sunduğumuz ‘KOBİ için Verimlilik ve Veri Analitiği Karnesi’ raporu, işletmelerin ortalama 6 yıldır dijital araçlar kullanmasına rağmen bu alışkanlığın henüz kurum kültürüne yerleşmediğini gösteriyor. KOBİ’lerin sadece %14’ü veri analitiği okuryazarıyken, %90’ı hâlâ Excel gibi temel araçlarla veri yönetimi yapıyor. Bu tablo, dönüşümün başladığını ama henüz derinleşmediğini ortaya koyuyor. İşte bu nedenle, kamu, özel sektör, akademi ve sivil toplumun birlikte hareket etmesi, bu kültürel dönüşümün yaygınlaşmasında kritik rol oynuyor. Gaziantep’te bu ortak iradenin güçlü bir örneğini yaşadık. Bu yolculukta bize eşlik eden tüm KOBİ’lere ve paydaşlarımıza gönülden teşekkür ediyoruz.” dedi. YILDIRIM: “Gaziantep’ten yükselecek bu vizyonun, tüm Türkiye’ye ilham olacağına yürekten inanıyorum.” Etkinliğin açılış konuşmasını gerçekleştiren Gaziantep Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Tuncay Yıldırım, büyümenin anahtarının kaynakları tüketmekte değil, kaynakları akıllıca yönetmekte olduğunu ifade ederek “Enerji verimliliği, dijital araçlar ve veri analitiği geleceğin üretim modelini tarif ediyor. Artık büyümenin anahtarı kaynakları tüketmekte değil, kaynakları akıllıca yönetmekte… Ama ben inanıyorum ki Gaziantep iş dünyası değişime hazır. Yeter ki bu süreçte elimizi taşın altına hep birlikte koyalım. Kamu, özel sektör, akademi ve sivil toplum olarak omuz omuza verirsek; daha verimli, daha adil, daha sürdürülebilir bir Türkiye’ye ulaşabiliriz. Gaziantep’ten yükselecek bu vizyonun, tüm Türkiye’ye ilham olacağına yürekten inanıyorum.” dedi. Gaziantep’in yüzyılı aşkın süredir üretmeyi bilen, ürettiğini dünyayla paylaşan bir şehir olduğunu fakat bu kültürü artık bir adım öteye taşımak istediklerini vurgulayan Yıldırım, şöyle devam etti: “Daha akıllı, daha verimli, daha sürdürülebilir bir üretim modeline geçmenin zamanı geldi… Çünkü artık geleceği şekillendiren şey sadece sermaye değil! Geleceği şekillendiren bilgi, veri ve iş birliği… Bilgiyi veriye, veriyi farkındalığa, farkındalığı da eyleme dönüştürebildiğimiz ölçüde güçlü olabiliriz. Bugün burada olmamıza vesile olan ‘Daha İyi Bir Gelecek Platformu’ tam da bu anlayışın güzel bir örneği. Enerjisa’nın öncülüğünde, IDEMA’nın katkılarıyla yürütülen bu değerli platformla biz geçmişte de birlikte çalıştık. ‘Herkes İçin Daha İyi Bir Gelecek!’ hayallerine ortak olduk. Anlamlı iş birlikleri için tüm paydaşlarımıza teşekkür ediyorum.” Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

Meme Kanseri Hastalarının Yüzde 90’ına Koruyucu Cerrahi Uygulanıyor  Haber

Meme Kanseri Hastalarının Yüzde 90’ına Koruyucu Cerrahi Uygulanıyor 

“Ameliyatta meme mutlaka alınır” düşüncesinin hatalı olduğunu belirten Anadolu Sağlık Merkezi Hastanesi’nden Genel Cerrah Op. Dr. Kemal Raşa, “Günümüzde meme kanseri tanısı koyduğumuz hastaların en az yüzde doksanında meme koruyucu cerrahiler uyguluyoruz. Yani memenin tamamını almak yerine, yalnızca tümörlü dokuyu çevresindeki sağlıklı meme dokusuna zarar vermeden çıkararak tedaviyi başarıyla gerçekleştirebiliyoruz” dedi. Hastanın memesinin küçük, tümörünün ise büyük olduğu durumlarda memenin tamamının alınmasının gündeme gelebileceğini belirten Anadolu Sağlık Merkezi Hastanesi’nden Genel Cerrah Op. Dr. Kemal Raşa, “Ayrıca, kalıtsal açıdan riskli hastalarda yapılan genetik analizlerde BRCA1 veya BRCA2 gibi anlamlı mutasyonlar saptanırsa, bu durumda da memeyi korumak yerine o memeyi, hatta her iki memeyi birden önleyici olarak çıkarmak tercih edilebilir. Bu olasılıklar dışında ise önceliğimiz, sistemik ilaç tedavisiyle kitleyi küçültüp memeyi mümkün olduğunca yerinde tutmak. Yani 1970–80’lerdeki ‘meme kanseri = memenin alınması’ anlayışı artık tamamen değişti” dedi. Memenin estetik görünümü için hastanın kendi dokusundan faydalanılıyor Ameliyat sonrası memede şekil bozukluğu oluşumunun çok nadir görüldüğünü ifade eden Raşa, “Çünkü biz, memedeki kitleyi çıkardıktan sonra estetik görünümün bozulmaması için hastanın kendi dokusundan faydalanarak farklı kaydırma ve şekillendirme teknikleriyle bir anlamda memeye doğal formunu yeniden kazandırıyoruz. Sonuç olarak, meme kanseri cerrahilerini genellikle kabul edilebilir düzeyde deformite ile estetik açıdan tatmin edici bir görünümle tamamlamak mümkün. Meme koruyucu ameliyatı gerçekleştirdiğimiz hastaların büyük çoğunluğunda, eğer özel bir yandaş hastalık, kırılganlık veya ek risk faktörü yoksa, hastanede bir gece yatış yeterli oluyor. Memenin tamamının çıkarıldığı ve rekonstrüksiyon (yeniden yapılandırma) yapılan hastalarda ise yatış süresi 2–3 gün civarında seyrediyor” şeklinde konuştu. Tedavinin başarılı olabilmesi için multidisipliner yaklaşım şart Meme kanserinin çok katmanlı bir hastalık olduğu için çok disiplinli bir yaklaşım ve tedavi gerektirdiğini vurgulayan Raşa, “Meme kanserinde son 15–20 yılda tedavi oranlarının bu kadar iyileşmesindeki en büyük unsurlardan biri de multidisipliner yaklaşımdır. Cerrahi, radyoterapi ve kemoterapi gibi sistemik tedaviler bir arada ve uyum içinde kullanıldığında sonuçlar çok daha başarılı olur. Ek olarak bu tedavileri; tümörün boyutu, yayılımı, biyolojik tipi, hastanın yaşı ve bireysel önceliklerine göre kişiselleştirdiğimizde yani tüm hastalara ‘kopyala-yapıştır’ şeklinde tek tip bir tedavi planı değil, bireyselleştirilmiş bir tedavi uyguladığımızda sonuçların anlamlı şekilde iyileştiğini söylemek de mümkün. Bu farkındalıkla artık tüm hastalarımızda yalnızca cerrahi tedaviyi değil, aynı zamanda faydası olabilecek ilaç ve ışın tedavilerini de birlikte değerlendiriyor, elimizdeki tüm tedavi yöntemlerini içeren kapsamlı bir yol haritası oluşturuyoruz” dedi. Ameliyat sonrası kalıcı hareket kısıtlılığı ile nadiren karşılaşılıyor Ameliyat sonrasında kalıcı hareket kısıtlılığının oldukça nadir görüldüğünü belirten Raşa, “Ancak koltuk altı lenf bezlerinin geniş kapsamlı olarak temizlendiği, yani ‘diseksiyon’ adı verilen ameliyatlar uygulandığında, o bölgedeki dokulara yakın çalışıldığı için sinirler etkilenebilir ve bu durum zaman zaman hastanın kolunu ya da omzunu rahatça hareket ettirmesini zorlaştırabilir. Özellikle hareketlerini kendi haline bırakan veya kırılgan yaş grubundaki hastalarda bu oranın biraz daha yüksek olabildiğini görüyoruz. Bunu önleyebilmek için, hastanın aktif katılımıyla ameliyattan hemen sonra kol hareketlerine başlanması kıymetli. Bu proaktif yaklaşım sayesinde, hastaların yalnızca çok küçük bir bölümünde omuz veya kol hareketlerinde kalıcı kısıtlılık görülüyor” dedi. Tedavi sürecinde psikolojik destek büyük fark yaratıyor Meme, kadının cinsel kimliğini tamamlayan önemli bir uzuv olduğu için, meme kanseri cerrahisi ister koruyucu ister mastektomi şeklinde olsun, psikolojik etkileri kaçınılmazdır diyen Raşa, “Bu nedenle tedavi süreci başlamadan önce tüm hastalarımıza psikolog görüşmesi öneriyoruz. Medikal onkoloji ekibimizle birlikte çalışan psikologlarımız, hastaların yaşayabilecekleri psikolojik zorluklarla baş etmelerine ve beden algısındaki değişimlere uyum sağlamalarına yardımcı oluyor. Ayrıca hasta destek grupları da sürece büyük katkı sağlıyor; hastalar deneyimlerini paylaşarak bu zorlu hastalığı birlikte daha güçlü atlatabiliyor” dedi. Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.