Hava Durumu
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Üniversite

Kapsül Haber Ajansı - Üniversite haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Üniversite haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

TSKB Sürdürülebilirlik Atölyesi’ne 13. Yılında 9 Üniversite Katıldı Haber

TSKB Sürdürülebilirlik Atölyesi’ne 13. Yılında 9 Üniversite Katıldı

9 üniversiteden, 7 farklı bölüm öğrencilerinin katıldığı organizasyonda, öğrenciler özel sektör uzmanlarıyla buluştu. Atölyede, özel olarak geliştirilmiş vaka çalışmalarıyla sürdürülebilirlik kavramı farklı perspektiflerle ele alındı. TSKB (Türkiye Sınai Kalkınma Bankası), geleceğin karar vericileri olan üniversite öğrencilerinin sürdürülebilirlik alanındaki farkındalığını artırmaya devam ediyor. Banka, bu kapsamda düzenlediği 13. Sürdürülebilirlik Atölyesi’nde 9 üniversitenin çevre mühendisliği, iktisat, işletme, endüstri mühendisliği, kimya, kimya mühendisliği, siyaset bilimi ve uluslararası ilişkiler bölümlerinden 21 öğrenciyi İstanbul’da bulunan genel merkezinde ağırladı. Atölye kapsamında gerçekleştirilen vaka çalışmasıyla öğrenciler kredi komitesi simülasyonu deneyimi yaşadı. Bu simülasyonda projeler; çevresel, sosyal ve finansal performans, iklim risklerine karşı dirençlilik, regülasyonlara uyum ve bankanın stratejik hedeflerine katkı gibi çok boyutlu kriterler üzerinden incelendi. Öğrenciler, komite jürisini ikna etmek amacıyla farklı bakış açılarını tartışarak projelerini savundu. Böylece öğrencilerin yalnızca risk temelli bir bakış açısı geliştirmelerinin ötesine geçerek, kredi değerlendirme süreçlerinde bütüncül bir yaklaşım benimsemeleri hedeflendi. Atölyede TSKB İklim Değişikliği ve Sürdürülebilirlik Yönetimi Müdürü Çağla Eker Altınkulp, Kıdemli Danışman Ersin Türkmen ve İstanbul Teknik Üniversitesi’nden Prof. Dr. Erdem Görgün jüri üyesi olarak yer aldı. Atölye boyunca, TSKB yöneticileri uzmanlıklarını öğrencilerle paylaşırken; öğrenciler de ele aldıkları konuları çevresel ve sosyal başlıkları içerecek şekilde bütünsel bir bakış açısıyla inceleme fırsatı buldular. Etkinlik kapsamında öğrenciler ayrıca TSKB’nin “Geleceğe Ortak Ol” isimli dijital eğitim ve gelişim platformunda yer alan “Sürdürülebilirlik Gelişim Yolculuğu” sertifika programına katıldı. Eğitim programını tamamlayan katılımcılar adına ormanlaşmaya ve biyoçeşitliliğe katkı için ulaşılması zor arazilere tohum topu atışı yapıldı. TSKB Genel Müdür Yardımcısı Özlem Bağdatlı, “Türkiye’de sürdürülebilirlik alanında öğrenciler için geliştirilen ilk okuryazarlık programı olan TSKB Sürdürülebilirlik Atölyemizin bu yıl 13’üncüsünü düzenlemenin mutluluğunu yaşıyoruz. Her geçen gün farklı alanlarda karşımıza çıkmaya başlayan iklim kaynaklı risklerin azaltımı için çalışmanın tüm dünya vatandaşlarının ortak sorumluluğu olduğunu düşünüyoruz. Bu bilinci ne kadar erken yaşta kazanabilirsek dünyamız için o kadar çok şey yapabiliriz. Bu anlayışla hayata geçirdiğimiz atölyemizle öğrencilere temel bilgilerin yanı sıra iş dünyasından örneklerle yaratılabilecekleri somut etkiyi göstermeye çalışıyoruz. Sürdürülebilirliği çevresel ve ekonomik taraflarının yanında sosyal boyutuyla da ele aldığımız bu programın gençlere çok yönlü bir bakış kazandırdığına inanıyorum. Atölyemize katılan tüm öğrencilere eğitim ve kariyer hayatlarında başarılar diliyorum” diye konuştu. Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

Mersin’de, ‘Gençlik Festivali’ Coşkusu  Haber

Mersin’de, ‘Gençlik Festivali’ Coşkusu 

Mersinlilerin yoğun ilgisi ve coşkulu katılımıyla devam eden ‘Mersin Gençlik Festivali’nin 2. gününe damga vuran isim ünlü müzisyen Teoman oldu. Türkiye Belediyeler Birliği Başkan Vekili ve Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer de hem Teoman konseri öncesinde hem de gündüz saatlerinde Özgecan Aslan Barış Meydanı’nı dolduran vatandaşlar ile bir araya gelerek, gençlerin festival coşkusunu hep birlikte yaşadı. Teoman konseri öncesinde meydanı dolduran binlerce yurttaşa seslenen Başkan Seçer, Mersin’in Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün kenti olduğunu belirterek “ ‘Mersin cumhuriyet kenti, gençlerin, geleceğin, uygar dünyanın kenti’ diye, boşuna demiyorum, siz varsınız diye diyorum. Sizleri seviyorum, sizler bizim geleceğimizsiniz, umudumuzsunuz ve her şeyimizsiniz” diyerek, gençleri çok sevdiğini vurguladı. Türkiye’nin, hatta dünyanın pek çok yerinden Mersin’e gelerek üniversite okuyan gençlerin kenti çok sevdiğini söyleyen Seçer, üniversite hayali kuran gençlere seslenerek, “Mersin’de barış, kardeşlik, sevgi ve saygı göreceksiniz. Herkesi davet ediyoruz” dedi. Seçer sahnede konuşurken Mersinli gençlerden; ‘Hak, Hukuk, Adalet’ sesleri yükseldi. Gençlere bu taleplerini haykırmaktan korkmamalarını söyleyen Seçer, “Dünyada barış ve kardeşlik istiyoruz, bir arada yaşamak istiyoruz. İnadına, kardeşcesine yaşamak istiyoruz” dedi. Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin bu yıl 4.’sünü düzenlediği ‘Mersin Gençlik Festivali’, 2. gününde de dopdolu geçti. Mersinlilerin yoğun ilgisi ve coşkulu katılımıyla devam eden ‘Mersin Gençlik Festivali’nin 2. gününe damga vuran isim ünlü müzisyen Teoman oldu. Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) Başkan Vekili ve Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer de Teoman konseri öncesinde Özgecan Aslan Barış Meydanı’nı dolduran vatandaşlar ile bir araya gelerek, gençlerin festival coşkusunu hep birlikte yaşadı. Teoman konseri ‘Mersin Gençlik Festivali’nin 2. gününe damgasını vurdu ‘Gençlik Rotasını Çizdi’ sloganıyla Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlığı koordinesinde düzenlenen festival 2. gününde de sabahın erken saatlerinden gece yarısına kadar dopdolu geçti. Günün erken saatlerinde başlayan partiler, gösteriler ve performanslar Mersinlilerin büyük ilgisini çekerken, birbirinden renkli etkinlikler gün boyunca devam etti. Festivalin akşamında ise MC Halil & DJ Onur’un performansı ile müziğin ritmine kendini bırakan gençler, M Lisa konseri ile de gönüllerince eğlendi. Festivalin 2. gününe damgasını vuran isim ise Teoman oldu. Teoman’ın seslendirdiği birbirinden güzel şarkılara hep bir ağızdan eşlik eden Mersinliler, festival coşkusunu doyasıya yaşadı. Başkan Seçer’den gençlere; “Sizler bizim geleceğimizsiniz” Teoman konseri öncesinde meydanı dolduran binlerce yurttaşa seslenen Başkan Seçer sahneye ‘Parla’ şarkısı ve Mersinlilerin coşkulu alkışları eşliğinde çıktı. Gençleri çok sevdiğini söyleyerek konuşmasına başlayan Seçer, Türkiye’nin en büyük bayramı olan 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nı gençlerle kutladıkları için mutlu olduğunu söyledi. Mersin’in Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün kenti olduğunu ifade eden Seçer, “ ‘Mersin cumhuriyet kenti, gençlerin, geleceğin, uygar dünyanın kenti’ diye, boşuna demiyorum, siz varsınız diye diyorum. Siz gelecek için ışık saçıyorsunuz. Sizleri seviyorum, sizler bizim geleceğimizsiniz, umudumuzsunuz ve her şeyimizsiniz. Sizler değerlisiniz ve önemlisiniz” diyerek, gençleri çok sevdiğini vurguladı. Gençlerin eğlenmek için konser ve festivallerin artarak devam etmesini istemesine karşın, iktidarın CHP’li belediyelerin yaptığı konserleri eleştirdiğini hatırlatan Seçer, “ 2019’da göreve geldik, ‘kafalar değişti ne çok şey değişti’ dedik. Bir şehre sadece yol, altyapı yaparak, ağaç ekerek, sinekle mücadele ederek belediyecilik yaptığınızı mı zannediyorsunuz? Güzel ruhlar ve mutlu insanlar inşa edeceksiniz” diyerek, belediyeciliğin insan hayatına dokunan her alanda yapılması gereken bir iş olduğunun altını çizdi. “Mersin’de barış, kardeşlik, sevgi ve saygı göreceksiniz” Türkiye’nin en sevilen sanatçılarından Teoman’ın Atatürk’ün kenti Mersin’de sahneye çıktığını söyleyen Seçer, gençlerin güzel vakit geçirmesi için çalıştıklarını söyledi. Mersin’e, Türkiye’nin hatta dünyanın pek çok yerinden farklı yerinden gelerek üniversite okuyan gençlerin kenti çok sevdiğini söyleyen Seçer, üniversite hayali kuran gençlere seslenerek, “Üniversite hayali kuran gençler; Mersin’e gelin, Mersin’den daha güzel bir şehir bulamazsınız. Türkiye’nin her yerinden, Anadolu’nun dört bir yanından gençlerimizi bekliyoruz. Gelin burada üniversite eğitimini alın. Bakın göreceksiniz ki, Mersin’de her şey farklı. Mersin’in küçük bir Türkiye ve Anadolu mozaiği. Burada bütün kültürlerin, renklerin ve anlayışların bir potada eridiği bir renk cümbüşü göreceksiniz. Mersin’de barış, kardeşlik, sevgi ve saygı göreceksiniz. Herkesi davet ediyoruz” dedi. Seçer; “Barış istiyoruz” dedi. Gençler; “Hak, hukuk, adalet” diye haykırdı Gençlerin barış istediğini ve nefret dilinden de uzak durmak istediklerini söyleyen Seçer, “Hepimiz barış istiyoruz. Dünyada barış ve kardeşlik istiyoruz, bir arada yaşamak istiyoruz. İnadına kardeşcesine yaşamak istiyoruz” dedi. Seçer sahnede konuşurken Mersinli gençlerden; ‘Hak, Hukuk, Adalet’ sesleri yükseldi. Gençlere bu taleplerini haykırmaktan korkmamalarını söyleyen Seçer, “Haykırın; duymayan kulaklar duysun, görmeyen gözler görsün. Sizin hassas duygularınız üzerinden siyaset devşirmek isteyen o kulaklar duysun” diye konuştu. Seçer’den Mersinlilere müjde: “Çevre dostu elektrikli otobüsler Mersin’de ilk kez devreye girecek” Göreve geldiği günden bu yana katılımcı demokrasiyi savunan Seçer, binlerce gence Mersin’i sordu. Gençler hep bir ağızdan kentten duydukları memnuniyeti haykırırken Seçer, gençlere yönelik hizmetleri hatırlattı. Gençlere Büyükşehir’in her hizmetinden faydalanmalarını söyleyen Seçer, “Üniversite öğrencilerine sesleniyorum; 3 çeşit yemeği üniversite kapısından mahalle mutfaklarından ediniyorsunuz, çamaşırlarınızı bizim çamaşır kafelerde yıkayabilirsiniz” dedi. Gençler aracılığıyla tüm Mersinlilere de müjde veren Seçer, “Toplu taşımadan, limonlardan memnun muyuz? Size bir müjdem var; biliyorsunuz o otobüsler çevre dostu. Önümüzdeki hafta elektrikli otobüsleri Mersin’de ilk kez devreye alıyoruz. Gelecek cuma günü caddelerimizde tur atacaklar ve sonrasında artık elektrikli otobüslerimiz devreye girecek. Amacımız metronuzu, tramvayınızı bir an önce yapmak. Önümüzde engeller var” diyerek, bu engellerin tamamını bir bir aşacaklarını vurguladı. “Gençler, belediyemizin hizmetlerinden yararlanın” Kentte sık sık kültürel ve sanatsal faaliyetler olduğunu gençlere hatırlatan Seçer, her cumartesi günü Marina sahilinde sokak sanatçılarının ‘Akustik Sahne’ kapsamında konser verdiğini söyledi. Şehir Tiyatrosu’nun çok güzel eserleri sahneye taşıdıklarını belirten Seçer, “Belediyemizin sizin için hazırladığı bütün projeleri takip edin, hizmetlerden yararlanın” diye çağrı yaptı. Yapılan hizmetlerin yurttaşın vergisinden yapıldığının altını çizen Seçer, “Hiç bu siyasilerin afralarına, tafralarına kanmayın. Bir şeyi size dağıttıklarında yardım olarak sunmalarına izin vermeyin. Bu harcadığımız para; sizin paranız, babanızın, annenizin ödediği vergiden bize gelen paralar. Onun için bu hizmetler size helaldir. Biz bunu yapmakla mükellefiz” dedi. “Hepinizi çok seviyorum, kendinize iyi bakın” Birbirinden değerli sanatçıların sahne aldığı ve birçok ücretsiz etkinliğin yapıldığı 24 Ekim’de başlayan ve 29 Ekim’de sona erecek olan Gençlik Festivali’nde gençlerin bol bol eğlenmesini temenni eden Seçer, “Bu festival günlerini en iyi şekilde değerlendirin. Her zaman ders, her zaman iş, insanı bunaltır. Zaman zaman mola verin, ara verin ve kendinize vakit ayırın. Hepinizi çok seviyorum, kendinize iyi bakın, mutlu ve huzurlu olun” diye konuştu. Festivalin ritmi konserlerle yükseldi Gençler, gün boyunca süren etkinliklerin ardından sahne alan M Lisa ve Teoman’ın şarkılarıyla unutulmaz bir akşam yaşadı. Üniversite öğrencisi Yusuf Şimşek, festivalin her yıl daha da güzelleştiğini belirterek, “Festival çok güzel geçti, M Lisa’yı çok beğendim. Şimdi de heyecanla Teoman’ı bekliyorum, çok eğleniyorum” dedi. Gençlerden Elif Nisa Güllük, konserlerin enerjisinin çok yüksek olduğunu söylerken, Yağız Günay da tüm gün festivalin tadını çıkardığını belirterek, “Konserler çok güzel geçiyor, gün boyu buradaydım. Daha önceki yıllarda da Gençlik Festivali’ne katılmıştım, her şey çok güzel” diye konuştu. Gençlik Festivali’nin 2. gününde Mersinliler müzik, dans ve eğlenceyle dolu dolu anlar yaşadı. Mersinliler, 4. Gençlik Festivali’nde gün boyu süren etkinliklerin ritmini yakaladı Büyükşehir Belediyesi 4. Mersin Gençlik Festivali’nin 2. gününe, sabahın saatlerinde düzenlenen ‘Morning Parti’ ile enerji dolu bir başlangıç yaptı. DJ performansı ve canlı saksafon ezgileri eşliğinde müziğin ritmine kapılan Mersinliler, festival coşkusunu doyasıya yaşamaya devam ediyor. Parti alanında kurulan sucuk ekmek standı da güne ayrı bir lezzet kattı. Katılımcılar, eğlencenin ritmiyle dans ederken aynı zamanda sucuk ekmeklerin tadını çıkararak keyif dolu anlar yaşadı. Morning Parti’ye katılan Ceren Türköz, “Festival havası çok güzel. Arkadaşlarımızla birlikte geldik. Özellikle Z Kuşağı olarak Mersin Büyükşehir Belediyesi’ne her şey için teşekkür ederiz. Morning Parti’de çok eğleniyoruz” ifadelerine yer verdi. Arkadaşlarıyla birlikte Morning Parti’ye geldiğini ve çok eğlendiğini anlatan İlayda Çopur, “Gençlik Festivalimiz çok güzel başladı. Morning Parti de çok güzel oldu” dedi. Gençlik Festivali’nin şu ana kadar çok güzel geçtiğini söyleyen Tuna İbrahim Dümenci, “Büyükşehir Belediyesi’nin gençlere yönelik festival yapması çok iyi bir şey. Morning Parti de sabahı canlandıran bir etkinlik olmuş” diye konuştu. Mersin’de Gençlik Festivali renkli görüntülere sahne oldu Festivalin ilerleyen saatlerinde, DJ Kuzey’in performansıyla gençler müziğin ritmine ayak uydurdu. Ardından sahne alan ‘Caner Yazar Özgür Oynar’ adlı stand-up gösterisi, izleyenlere keyifli dakikalar yaşattı. 4. Mersin Gençlik Festivali’nde sahne alan tiyatrocu Özgür Ozan, festival coşkusunu ve gençlerle bir arada olmanın mutluluğunu dile getirerek, seyircinin çok sıcakkanlı ve eğlenceli olduğunu söyledi. Özgür Ozan, “İlk 3 festivali kaçırmışız ama 4. için buradayız. Gayet etkili bir etkinlik oldu. Bize gösterdikleri ilgi, şefkat, alakadan dolayı herkese teşekkür ederiz. Burada gençleri görünce kendi gençliğim aklıma geliyor. Benim zamanımda gençlik etkinlikleri yoktu, şimdi gençlerimiz çok şanslı. Gençlik deyince Atatürk’ün sözü aklıma geliyor, onlara emanet edilmiş bir Cumhuriyet var. Bu yüzden gençlerimizden çok ümitliyim” diyerek, festivale emek veren herkese teşekkür etti. Çocuklar Duymasın, Seksenler, Yarım Elma gibi dizilerin yazarı Caner Güler de, Mersin’e ilk defa geldiğini ve çok sevdiğini söyleyerek, “İklimi gibi insanları da çok sıcak. Yerel yönetimin gençlere bu kadar destek vermesi de beni çok mutlu etti” dedi. Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘Sanatsız kalan bir milletin, hayat damarlarından biri kopmuş demektir’ sözünü hatırlatan Güler, “Kültür ve sanat bir toplum için vazgeçilmezdir. Böyle etkinlikler su ve kanalizasyon kadar önemli, o yüzden tebrik ederim. Gençlik demek umut demek, gençliğin önünde çok uzun gelecek olduğu için umutlarını kaybetmesinler, geleceklerine sahip çıksınlar” sözlerine yer verdi. Bar Psikoloğu Ferhat Aydın ise stand up gösterisi hakkında “Psiko gösteri isminde bir sahnem var ve Türkiye’yi gezerek insanlara ruh sağlığını anlatıyorum, ana işim bu ve burada da çok farklı kesimlerden insanlarla psikoloji ve psiko terapi üstüne sohbet gerçekleştirdik. Alana girdiğim andan itibaren zaten o enerji hissediliyor. Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi. Bu festival bir harika! Festival katılımcılarından Oğuz Tatar festivale ilk kez geldiğinden söz ederken, “Festival çok zevkli. Biz de ilk defa geldik. Yarışmalara katılıyoruz, ödüller kazanıyoruz. Gerçekten çok iyi ve çok memnunuz” diye konuştu. Katılımcılardan İrem Serin ise “Çok güzel ve çok eğlenceli. Başkanımız yine çok güzel bir iş ortaya çıkarmış. Ben çok beğendim. Zaten bir öncekilere de gelmiştik. Burada yaşıtlarımız, çocuklar ve yetişkinler var, bence çok güzel olmuş. Festivalde en çok ilgimi teleskop çekti. Teleskopu herkes bir yerde bulamıyor ve böyle bir imkan sağlanması çok hoşuma gitti” ifadelerine yer verdi. Mersinli öğrenci Sude Naz, “Fırsat buldukça festivale katılmaya çalışıyorum, burası çok eğlenceli” dedi. Öğrenci Elife Beyzanur Yüksel ise festivalin çok eğlenceli olduğunu vurgulayarak, “Festivale sabah geldik, Bizden Kafe’de kahvaltımızı yaptık, sonrasında çeşitli etkinliklere katıldık. Bizim için çok güzel ve verimliydi” diye konuştu. Festivale geçen yıl da katıldığını söyleyen Öykü Dede, eğlenceye hiç ara verilmediğini söyledi. Etkinliklerin birbirinden güzel olduğunu söyleyen Dede, emek veren herkese teşekkür etti. Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlığı koordinesinde düzenlenen festival, 29 Ekim tarihine kadar, Özgecan Aslan Barış Meydanı’nda etkinliklerini sürdürecek. Konserler, atölyeler ve birbirinden eğlenceli aktiviteler ve alanlardaki çılgın spor oyunları ile Gençlik Festivali’nin coşkusu tüm Mersin’i saracak. Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

5 Bin Öğrenciye Burs Desteği - Son Başvuru: 30 Ekim! Haber

5 Bin Öğrenciye Burs Desteği - Son Başvuru: 30 Ekim!

6 Farklı Kategoride Geleceğin Teknoloji Liderleri Yetişiyor Program, gençlerin akademik gelişimlerini desteklemek, teknolojiye olan ilgilerini güçlendirmek ve toplumsal sorumluluk bilincini pekiştirmek amacıyla bu yıl da altı farklı kategoride uygulanacak. “Yükselen Yıldız”, “Eğitim Desteği”, “Eğitmen Mentör”, “Sen Geleceksin”, “T3 AI Lisans Araştırmacı” ve “Etik İletişim” burs programlarıyla farklı yaş gruplarına ve disiplinlere hitap ediliyor. İstanbul’da öğrenim gören lisans ve lisansüstü öğrencilerine yönelik Yükselen Yıldız Burs Programı kapsamında aylık 6 bin TL destek sağlanıyor. Türkiye’nin 81 ilinde ortaokuldan üniversiteye kadar geniş bir kitleye ulaşan Eğitim Desteği Burs Programı ile 3 bin 200 öğrenciye 10 ay boyunca 4 bin TL burs desteği veriliyor. Gençlerin akranlarına rehberlik etmelerini ve eğitici rol üstlenmelerini hedefleyen Eğitmen Mentör Burs Programı, Temel Bilimler, Mühendislik, PDR, Psikoloji, Sosyoloji ve Eğitim Fakültesi öğrencilerinden bin 100 bursiyere 12 ay boyunca aylık 6 bin TL destek sunuyor. Üniversite öğrencilerini toplumsal fayda projelerinde aktif rol almaya teşvik eden Sen Geleceksin Burs Programı kapsamında 10 ay boyunca aylık 6 bin TL burs imkânı sağlanıyor. Yapay zeka ve büyük dil modelleri üzerine araştırmalar yapan öğrenciler için oluşturulan T3 AI Lisans Araştırmacı Burs Programı, 6 ay boyunca aylık 7 bin TL destekle teknoloji alanında yenilikçi projelerin gelişimini teşvik ediyor. Bunun yanı sıra, medya, senaryo, kurgu, yazı ve sunum becerilerine odaklanan Etik İletişim Programı, lisans ve lisansüstü öğrencilerine 10 ay boyunca aylık 6 bin TL burs fırsatı sunuyor. Bursiyerler Türkiye’nin Önde Gelen Şirketlerinde Staj Yapabiliyor T3 Vakfı bursiyerleri, aldıkları maddi desteğin yanı sıra Türkiye’nin önde gelen teknoloji ve sanayi şirketlerinde staj yapma imkânı da buluyor. Bu sayede öğrenciler, teorik bilgilerini gerçek projelerde uygulayarak hem profesyonel deneyim kazanıyor hem de geleceğin teknoloji ekosisteminde aktif roller üstleniyor. T3 Vakfı tarafından gerçekleştirilen Özdemir Bayraktar Milli Teknoloji Burs Programı ile gençlerin akademik başarısı ve toplumsal sorumluluk bilinci güçlendirilirken, Türkiye’nin teknoloji yolculuğunda aktif rol almalarının önü açılıyor. Burs programına başvurular ise 30 Ekim’de sona erecek. Başvuru ve detaylı bilgi için bursiyer.t3vakfi.org internet adresini ziyaret edebilirsiniz. Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

Üniversitelinin Kabusu: Barınma ve Finansal Zorluklar Eğitimin Önüne Geçiyor! Haber

Üniversitelinin Kabusu: Barınma ve Finansal Zorluklar Eğitimin Önüne Geçiyor!

Verilere göre, öğrencilerin yarıdan fazlası üniversite eğitimi için memleketlerinden ayrılmak zorunda kalırken, ekonomik koşullar yurt tercihlerini ve genel yaşam kalitelerini doğrudan etkiliyor. Öğrencilerin %76’sı Yurtta Kalmayı Tercih Ediyor Ipsos Türkiye CEO’su Sidar Gedik’in paylaştığı verilere göre, Türkiye’deki üniversite öğrencilerinin yarısından fazlası eğitim görecekleri şehrin yaşadıkları şehirden farklı olduğunu belirtiyor. Bu durum, barınma ihtiyacını temel bir sorun olarak öne çıkarıyor. Şehir Dışında Okuyanlar İçin Yurt Zorunluluğu: Başka bir şehirde okuyacak öğrencilerin %76’sı yurtta kalmayı tercih ediyor. Genel olarak bakıldığında ise, yaşadığı şehirde okusa bile her iki öğrenciden biri yurt seçeneğini değerlendiriyor. Devlet Yurtları Tek Çözüm: Yurtta kalacağını belirten öğrencilerin neredeyse tamamının öncelikli tercihi devlet yurtları oluyor. Gedik, bunun en temel sebebinin ekonomik koşullar olduğunu vurguluyor. Her İki Devlet Yurdu Öğrencisinden Biri "Pahalı" Diyor Araştırma, barınma maliyetlerinin öğrenci ve aileler üzerindeki baskısını çarpıcı bir şekilde ortaya koyuyor: Özel Yurtlar Ulaşılamaz: Ankete katılan her on öğrenciden dokuzu, özel yurtların pahalı olduğunu düşünüyor. Devlet Yurtları Bile Zorluyor: Ekonomik sıkıntının derinleştiği bu dönemde, devlet yurtları dahi bütçeleri zorluyor. Her iki öğrenciden biri (%50), devlet yurtları için bile “pahalı” yorumunu yapıyor. Sidar Gedik, bu verilerin öğrencilerin barınma konusunda giderek daha sınırlı seçeneklere sahip olduğunu ve büyük zorluklar yaşadığını gösterdiğini belirtti. Finansal Kaygılar Eğitimin Önüne Geçti Barınma dışında, üniversite eğitimi için gerekli genel bütçe de aileleri ve gençleri ciddi şekilde zorluyor. Bütçe Baskısı: Her on öğrenciden dokuzu, kendisinin ya da ailesinin bütçesinin çok ya da az zorlandığını ifade ediyor. Ek İş Arayışı: Gedik, finansal kaygıların, enerjilerini öğrenimlerine yönlendirmesi gereken gençleri geçim derdine, ek iş arayışına ve geleceğe dair belirsizliklere karşı karşıya bıraktığını ekledi. Ipsos Gündeme Dair araştırması, 15 Ağustos - 30 Eylül tarihleri arasında 243 üniversite öğrencisi ile online anket yöntemiyle gerçekleştirildi. Veriler, Türkiye'de üniversite gençliğinin eğitim kalitesini tehdit eden derin ekonomik sorunlara işaret ediyor.

Dünyadaki 11 ekipten biri Türkiye’den Haber

Dünyadaki 11 ekipten biri Türkiye’den

Üsküdar Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Perfüzyon Bölümü, yalnızca eğitim ve bilimsel çalışmalarıyla değil, aynı zamanda dünya çapında hayat kurtaran uygulamalarıyla da dikkat çekiyor. Üsküdar Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Perfüzyon Bölümü Başkanı Prof. Dr. Ali Kocailik’in liderliğinde Üsküdar Üniversitesi’nden Yoğun Bakım Uzm. Dr. Kadir Doğruer ve perfüzyonist Tarık Demir’den oluşan ekip, kıtalararası kritik hasta naklinde görev alan dünyadaki 11 ekipten biri olma özelliğini taşıyor. Türkiye’de bu alanda kıtalararası nakil ekibinde yer alan tek ekip Üsküdar Üniversitesi’nde. Prof. Dr. Kocailik, bu kritik sürecin zorluklarını şöyle anlattı: “Bazı hastaların kalp ve akciğerleri o kadar yetersiz çalışıyor ki, cihaz desteği olmadan yaşamaları mümkün olmuyor. Yoğun bakımda, pek çok cihaza bağlı yaşıyorlar; hatta hastane içinde MR ya da tomografi gibi tetkiklere bile taşınamıyorlar. Bu hastaların yaşama tutunabilmeleri ve nakilleri, ancak vücut dışı yaşam destek sistemleri ile mümkün oluyor. Bu sistemler ise ileri düzeyde bilgi ve deneyim gerektiren perfüzyon uygulamaları ile çalıştırılıyor. Üsküdar ekibi, 10 yıl önce hastaneler arası ve şehirler arası nakillerle yola çıktı. Ardından Bakü–İstanbul ve Kosova–İstanbul arasında kritik hasta nakillerini başarıyla gerçekleştirerek uluslararası boyuta adım attı. Bugün ise kıtalararası uçuşlarda görev alabilen ender ekiplerden biri olarak dünya çapında öne çıkıyor.” Kıtalararasında dünya çapında 11 ekipten biri… Kritik hastanakillerinde hastane içinden kıtalar arası boyuta uzanan beş farklı kategori bulunuyor. Ancak bu zincirin en zorlu halkası olan kıtalararası nakilleri yapabilen ekip sayısı dünya çapında yalnızca 11. Türkiye’de bu başarıyı gerçekleştiren tek ekip ise Üsküdar Üniversitesi Perfüzyon Bölümü’nün uzman kadrosu. Prof. Dr. Kocailik, bu başarıyı mümkün kılan şeyin yalnızca teknik donanım değil, nitelikli insan kaynağı ve güçlü bir akademik kadro olduğuna dikkat çekerek, “Biz yalnızca hayat kurtarmıyoruz, aynı zamanda geleceğin perfüzyonistlerini de yetiştiriyoruz. Sahip olduğumuz deneyim, laboratuvar imkanları ve bilimsel çalışmalarımızla hem ülkemizde hem dünyada öncü konumdayız.” dedi. Üsküdar Üniversitesi Perfüzyon Bölümü, bu başarıyla birlikte yalnızca eğitimde değil, uluslararası sağlık hizmetlerinde de rol üstlenmiş durumda. Perfüzyon bölümü nedir? Kalp ve/veya büyük damarlarda yapılacak müdahalelerde, kalp ve/veya akciğer nakillerinde ameliyat süresince kalp akciğer makinasını kullanarak hastanın hayatiyetinin devamını sağlayan, ECMO ve vücut dışı yaşam destek sistemleri ile de kritik hastaların tedavisinde önemli katkı sağlayan bilim dalıdır. Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

 Şimdi Sıra Doğru Tercih Yapmakta! Haber

 Şimdi Sıra Doğru Tercih Yapmakta!

Çok sayıda üniversite ve bu üniversitelerin bünyesinde ön lisans ve lisans düzeyinde çok sayıda program ve bölüm olduğunu dile getiren Prof. Dr. Güngör, “Doğru tercih yapıldığı takdirde bu program ve bölümlerden birine yerleşilebilir. Bunun için genç arkadaşlara önerim bu süreçte tercih danışmanlarına mutlaka danışmaları. Gençlerimiz, puanları düşük geldi ya da istedikleri puanı alamadılar diye üzülmesinler.” dedi. Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) sonuçlarının açıklanmasıyla birlikte milyonlarca adayın hayatındaki en kritik karar anı olan tercih dönemi başlarken, Üsküdar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nazife Güngör, adaylara ve ailelerine yol gösterecek önemli uyarılarda bulundu. Şimdi sıra doğru tercih yapmakta Üniversite adaylarının heyecanla bekledikleri YKS sonuçlarının açıklandığını ancak heyecanın dinmediğini, daha da arttığını kaydeden Prof. Dr. Nazife Güngör, “Puanlar alındı, şimdi sıra doğru tercih yapmakta. Önemli ve ciddi bir karar anı. Yapılacak tercih, özellikle de genç üniversite adaylarının bundan sonraki yaşam serüvenlerinin de belirleyicisi olacak. Hiç kolay değil. Hatta belki de yaşamlarının tercih ve karar noktasındaki en zor aşaması.” dedi. Mevcut koşullar içinde hedefe yürümeye devam… Puanı beklediği gibi gelmeyen adaylara seslenen Prof. Dr. Güngör, "Hayal kırıklığı olabilir, ama üzülmek yok. Mevcut koşullar içinde hedefe yürümeye devam. Türkiye’de çok sayıda üniversite var, dolayısıyla çok sayıda da bölüm ve program var. Alınan puanla programlardan birine yerleşme sağlanabilecektir. Yeter ki genç arkadaşlarımız tercihlerini akılcı, soğukkanlı bir tavırla doğru yapabilsinler.” diye konuştu. Puanı hedeflediği bölüme yetmeyen adaylar için alternatifler neler? Prof. Dr. Güngör, puanı hedeflediği bölüme yetmeyen adaylar için alternatif ve akılcı yollar olduğunu ifade ederek, şöyle devam etti: "Sözgelimi tıp fakültesini hedefleyen birinin aldığı puan bu hedefini gerçekleştirmeye yetmiyorsa, yine sağlık alanında yakın ve alternatif seçenekler üzerinde durabilir. Örneğin, sağlık bilimleri fakültelerinin yine tıp kapsamında çeşitli mesleklere yetiştirmeye yönelik çeşitli bölümleri var. Gençlerimiz bu bölümlerden birini seçerek yine sağlık sektörüyle ilgili bir alanda meslek sahibi olabilirler. Aynı şekilde mühendis olmak isteyen bir gencimizin aldığı puan mühendislik fakültelerine girmeye yeterli değilse, yine mühendislik sektörünün bir alt kademesi olan ön lisans düzeyindeki teknik programlardan birine yerleşebilir. Meslek yüksekokulları hem kısa yoldan meslek sahibi olmak, hem de teknik anlamda mesleki beceri kazanmak açısından tercih edilmesi gereken okullardır. Gençlerimiz iki yıl içinde ön lisans programlarından birini tamamlayarak hem bir an önce iş hayatına atılabilirler, hem de dikey geçiş sınavlarıyla hedefledikleri bölümlere girme şansını yakalayabilirler.” Yeni teknolojilerle birlikte yeni meslekler doğuyor Günümüz dünyasının hızla değiştiğini ve yeni teknolojilerle birlikte yeni mesleklerin doğduğunu hatırlatan Prof. Dr. Güngör, “Geleneksel ve alışıldık bakış açısıyla herkesin hayali mühendis, hekim, hâkim, avukat olmak. Ancak günümüz dünyası, yeni teknolojilerin de etkisiyle hızlı bir değişim ve dönüşüm içerisinde. Yeni meslekler doğuyor, iş ve hizmet alanında yeni ihtiyaçlar beliriyor. Yeni yeteneklere, yaratıcı ve girişimci meslek insanlarına gereksinim her geçen gün kendisini çok daha güçlü hissettiriyor. Dolayısıyla da gençlerimizin dünyanın gidişini iyi izlemeleri, iyi analiz etmeleri, geleceğe sağlıklı ve doğru vizyon tutmaları gerekiyor. İdeallerini, hedeflerini, iş ve meslek seçimlerini de buna göre yapmaları önem taşıyor.” şeklinde konuştu. İdealler, gerçekler ve hayaller arasındaki denge iyi kurulmalı İdealler, gerçekler ve hayaller arasındaki dengenin iyi kurulması gerektiğini ifade eden Prof. Dr. Güngör, şöyle devam etti: “Gerçekler ve hayallerin birbirini beslemesi önemli, ama diğer yandan da birbirlerinden akılcı bir bakış açısıyla ayırt edilmeleri gerekir. Bu anlamda içinde bulunduğumuz yaşamın gerçekleri var, bir de bizlerin hayalleri. Bu ikisini çok iyi anlamak, analiz etmek lazım. İdeallerimizi oluştururken, gerçeklerin ve hayallerin çakışma ve çatışma noktalarını çok iyi kavramak gerekir. Ekonomik bağımsızlığımızı kazanmak, yaşamımızı sürdürmek, toplumda bir yer edinmek için bir işe ihtiyacımız var. Bu hepimizin önünde duran kocaman bir gerçek. O halde tercih yapma ve karar verme sürecinde bu gerçeği göz ardı edemeyiz. Diğer yandan belki de çocuk yaşlardan beri biriktirdiğimiz, çoğalttığımız hayallerimiz ve buna bağlı olarak biçimlendirdiğimiz ideallerimiz var. Tercih yapma ve karar verme sürecinde bunu da göz ardı etmemek gerekir. Bu ikisinin yanında bir de bundan sonraki yol haritamızı belirlemede başlangıç ölçü olan YKS puanımız var. O halde hedefe ulaşmak yönünde en doğru tercihi yapmak ve en doğru kararı vermek için bu üçgen içerisindeki en uygun noktayı belirlemek gerekiyor. Akıl ve sağduyu tam da bu aşamada devreye girmek zorunda.” Çok sayıda üniversite var Çok sayıda üniversite ve bu üniversitelerin bünyesinde ön lisans ve lisans düzeyinde çok sayıda program var olduğunu dile getiren Prof. Dr. Güngör, “Doğru tercih yapıldığı takdirde bu programlardan birine yerleşme oranları yüksek. Bunun için genç arkadaşlara önerim bu süreçte tercih danışmanlarına mutlaka danışmaları. Gençlerimiz, puanları düşük geldi ya da istedikleri puanı alamadılar diye üzülmesinler. Üniversitelerin web sitelerini ziyaret etsinler. Tüm bölüm ve programları dikkatle incelesinler. Ama sanal bilgiyle yetinmesinler. Olanakları ölçüsünde mutlaka üniversiteleri ziyaret etsinler, akademisyenlerle tanışsınlar, bölümler ve meslekler hakkında yüz yüze bilgi alsınlar. Üniversitelerin fizik koşullarını, laboratuvarları, kütüphaneleri, okumak istedikleri bölüm veya programla ilgili özgün olanakları, farklılıkları, avantajları mutlaka yerinde görüp incelesinler.” diye konuştu. Başarının en önemli sırlarından biri doğru tercih Meslek ve program seçiminde kendi yeteneklerimiz, eğilimlerimiz, beğenilerimizin önemli olduğunu da belirten Prof. Dr. Güngör, “Bu nedenle gençler meslek ve program seçimi yaparken kendilerini çok iyi analiz etsinler. Kendilerine sorular sorsunlar, yanıtlarını olabildiğince ayrıntılı vermeye gayret etsinler. Kendimizi tanımak doğru tercih için çok önemli. Yıllardan beridir akademinin içinde biri olarak zaman zaman karşılaşıyorum. Öğrencilerimiz bir programa yerleşiyor, ama eğitim öğretimin içerisine aktif biçimde dâhil olunca o bölümün kendisine uygun olmadığını anlayıp yeniden arayış içiresine giriyorlar. Bunun olmaması için gençler daha işin başındayken hangi mesleğe yatkın ve yakın olduklarını çok iyi saptasınlar. Başarının belki de en önemli sırlarından biri de budur. Doğru tercih, uygun karar.” dedi. Yüksek puan başarı, ancak başarının devamı için tercih de doğru yapılmalı Yüksek puan elde eden gençlere de birtakım önerilerde bulunan Prof. Dr. Güngör, “Yüksek puan başarıdır, ancak başarının devamı için tercihin de doğru yapılması gerekir. Sözgelimi aldığı puanla tıp fakültesine girmeye hak kazanan bir gencimiz eğer hekimliğe yatkın ve yakın değilse, sağlıkla ilgili bir alanda çalışmaktan memnun olmayacaksa, tercihini, sırf puanı yüksek diye tıp fakültesinden yana yapmasına gerek yok. Yüksek puan almak büyük avantaj sunmakta. Yüksek puan alan genç bireyler pek çok bölüm ve programa girebilme özgürlüğüne ve avantajına sahip olabilmektedirler. Ancak onların da gerçek anlamda başarıya ulaşabilmeleri için hedeflerini çok iyi belirlemeleri, ilgi ve eğilimlerini analiz etmeleri, ona göre de doğru tercih yapmaları önemlidir. Çünkü gerçek başarı ancak hazla, mutlulukla yapacağımız işlerle mümkündür. Çok saygın bir mesleğe sahip olabiliriz, çok para kazanabiliriz, ama eğer yaptığımız işten yeterince haz almıyorsak, bunun adına gerçek başarı diyemeyiz. Doğru tercih ve doğru karar gerçek başarı için büyük önem taşır.” şeklinde de sözlerini tamamladı.

Türkiye-Türkmenistan Üniversiteler Forumu Düzenlenecek Haber

Türkiye-Türkmenistan Üniversiteler Forumu Düzenlenecek

Yükseköğretim Kurulu Başkanı Erol Özvar, Türkmenistan Eğitim Bakanı Jumamurad Gurbangeldiyev’in resmî davetlisi olarak 21-23 Mayıs tarihlerinde Türkmenistan’a üç günlük ziyaret gerçekleştirdi. Özvar ve beraberindeki Yükseköğretim Kurulu heyeti, Aşkabat’ta, Türkmenistan Bakanlar Kurulu Başkan Yardımcısı Bayramgül Orazdurdıyeva ve Eğitim Bakanı Sayın Gurbangeldiyev’le heyetler arası görüşmelere katıldı. Özvar, burada yaptığı konuşmada, Türkiye ve Türkmenistan arasındaki ilişkilerin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Türkmenistan Devlet Başkanı Serdar Berdimuhamedov ve Ulusal Konseyi Halk Maslahatı Başkanı Gurbanguli Berdimuhamedov arasındaki yakın dostluk ve kardeşlik bağlarıyla güçlendiğini ifade etti. Özvar, kendilerinin de ortaya konulmuş olan bu ortak siyasi irade çerçevesinde yükseköğretim alanında üzerlerine düşen sorumluluğu yerine getirmek için çalıştıklarını belirtti. Türkiye’nin Türkmenistan’ın bağımsızlığını tanıyan ve Aşkabat’ta Büyükelçilik açan ilk ülke olduğunu hatırlatan Özvar, “Aradan geçen dönemde, Türkmenistan’dan birçok öğrenci kardeşimizi Türkiye’de üniversite öğrenimi almalarını teminen ülkemizde ağırladık. Her bir öğrenciyi, barış elçisi olarak görüyoruz” dedi. Türkmenistan Devlet Başkanı Berdimuhamedov'un 2023 yılında Türkiye’yi ziyaretinde iki ülke arasında yükseköğretim alanındaki iş birliğine dair bir Mutabakat Muhtırası imzalandığını hatırlatan Özvar, iki ülke liderlerinin ortak vizyonu çerçevesinde yapılacak iş birliğiyle, bölgesel ve küresel ölçekte karşılaşılan sınamaların üstesinden dayanışmayla gelinebileceğini dile getirdi. “Görüşmeler çok verimli geçti” Özvar görüşmelerin ardından yaptığı değerlendirmede ziyaretinin çok verimli geçtiğini vurgulayarak şu bilgileri verdi: “Türkiye ile Türkmenistan arasında bilişim, yapay zekâ, akıllı tarım, enerji mühendisliği ve sağlık eğitimi alanlarında ortak diploma ve akademik şube açma konularında iş birliği yapılacak. Üniversitelerin araştırma altyapılarının güçlendirilmesi hususunda bilgi ve tecrübe paylaşımı sağlanacak. Bu yıldan başlamak üzere Türkiye-Türkmenistan Üniversiteler Forumu düzenlenmeye başlayacak. Kalite güvencesi ve akreditasyon konularında deneyim paylaşımı yapılacak.” Özvar, görüşmelerinde mutabık kalınan hususların hayata geçirilmesi için Ortak Çalışma Komitesi’nin bu yıl toplanmaya başlayacağını ifade etti. “Türk Mutfağı Haftası” Özvar ve beraberindeki Yükseköğretim Kurulu heyeti, Türkmenistan ziyareti kapsamında Emine Erdoğan’ın himayelerinde, Aşkabat Büyükelçisi Ahmet Demirok'un ev sahipliğinde gerçekleştirilen Türk Mutfağı Haftası etkinliğine katıldı. Özvar Aşkabat Büyükelçiliğini de ziyaret etti. “Türkmenistan üniversitelerini ziyaret” Yükseköğretim Kurulu Başkanı Erol Özvar temasları kapsamında Türkmenistan’daki üniversiteleri de ziyaret etti. Özvar ve beraberindeki heyet, Türkmenistan’ın en büyük üniversitesi Mahtumkulu Türkmen Devlet Üniversitesinde öğrencilerin Türkçe şarkı ve şiirlerle sergiledikleri gösteriyle karşılandı. Mahtumkulu Üniversitesi Rektörü Orazgeldi Kakabeviç Övezsahedov görüşmede Türk ve Türkmen üniversiteleri arasındaki iş birliğinin geliştirilmesi üzerinde duruldu. Özvar, görüşmede, yükseköğretimin, iki ülke arasında pek çok alanda fevkalade iyi ilerleyen ilişkileri pekiştirecek en önemli unsur olduğunu vurguladı. Özvar ve beraberindeki heyet daha sonra Dovletmammet Azadi Türkmen Milli Dünya Dilleri Enstitüsünü ziyaret etti. Enstitüde Türkçe diğer yabancı dillerin yanında mesleki dil olarak da okutuluyor. Özvar, Enstitü Rektörü Maral Mämmetberdiýewna Kuliýewanyň ile görüşmesinde ihtiyaç duyulması hâlinde Türkçe öğretimi konusunda enstitüye gerekli desteği vereceklerini ifade etti. Türkmenistan temaslarını tamamlayan Özvar, Türkiye’ye döndü. Özvar’a ziyaretinde Yükseköğretim Kurulu Başkan Vekili Prof. Dr. Haldun Göktaş ile Yükseköğretim Yürütme Kurulu Üyeleri Prof. Dr. Naci Gündoğan ve Prof. Dr. Hüseyin Karaman eşlik etti.

Mudanya Üniversitesi’nde gelecek konuşuldu Haber

Mudanya Üniversitesi’nde gelecek konuşuldu

Mudanya Üniversitesi Konferans Salonu’nda düzenlenen Bilişim Zirvesi’nin açılışını Robot Tomryis yaptı. Ardından kürsüye gelen Bilgisayar Mühendisliği Bölüm Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Ender Şahinaslan, zirvede bilgi teknolojileri ile ilgili güncel konuların ele alınacağını belirterek, “Zirve sadece bir etkinlik değil aynı zamanda öğrencilerimiz için bir kariyer pusulası olacak. Emeği geçen öğrencilerimize ve tüm katılımcılara teşekkür ediyorum” dedi. Mühendislik Mimarlık ve Tasarım Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yılmaz Kılıçaslan ise, Zirve’de ağırlıklı olarak yapay zekanın konuşulacağını ifade ederek, “Yapay zeka ile çalışma ve üretim hayatı değişiyor. Bizler de değişeceğiz. Bu alanda dğişir ve gelişirsek bu süreci doğru yönetiriz. Zirve’nin gerçekleşmesinde emeği geçen öğrencilerimizi tebrik ediyorum” diye konuştu. Mudanya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Emin Karip de, bu tür etkinliklerin devam edeceğini vurgulayarak şunları söyledi: “Mekanik dünyanın ardından dijital dünya ile tanıştık. Çok hızlı bir dönüşüm ve kırılma yaşıyoruz. Doğru adımlar atılırsa bu kırılma bizi her alanda iyi yerlere taşır. Yoksa kaybederiz. Bizim de öğrencilerimize dijital dünyanın sunduğu fırsatları doğru ve insanlığa hizmet için nasıl kullanılacağını doğru öğretmemiz gerekiyor. Bu yarışta ülke olarak geri kalmamamız lazım. Konunun uzmanlarına burada çok iş düşüyor. Doğru bilgiyi üretip paylaşmaları gerekiyor.” Konuşmaların ardından Bilişim Zirvesi, sunumlar, atölye çalışmaları ve paneller ile devam etti.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.