Hava Durumu
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Veri Güvenliği

Kapsül Haber Ajansı - Veri Güvenliği haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Veri Güvenliği haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Yapay Zeka Geleceğin Finans Uzmanı Mı? Haber

Yapay Zeka Geleceğin Finans Uzmanı Mı?

“Finansta Yapay Zekâ” paneli; veri temelli karar alma süreçlerinden operasyonel verimlilik artışına, etik sorumluluklardan iş gücü dönüşümüne kadar birçok konuyu gündeme taşıdı. Sektör liderlerinin somut örnekler ve içgörülerle katkı sunduğu oturum, finans dünyasının yapay zeka ile nasıl evrildiğine dair çarpıcı bir perspektif sundu. Türkiye İş Bankası Chief Data & AI Officer’ı Gökhanalp Arslan, FİBA Banka Bilgi Teknolojileri ve Bankacılık Operasyonları Genel Müdür Yardımcısı Serdar Yılmaz, ING Chapter Lead – AI Development pozisyonunda görev yapan Ahmet Faruk Minareci, Yapı Kredi Bankası Analitik ve İş Zekâsı Direktörü Emin Rodoslu ve QNB Bank A.Ş. Genel Müdür Yardımcısı- Ödeme Sistemleri ve Yapay Zekâ Çözümleri sorumlusu Murat Koraş, yapay zekâ odaklı dönüşüm süreçlerine dair stratejilerini ve deneyimlerini paylaştı. Özyeğin Üniversitesi Mühendislik Fakültesi’nden Doç. Dr. Emre Sefer’in katkı sunduğu oturumun moderatörlüğünü ise yine üniversitenin Mühendislik Fakültesi’nden Doç. Dr. Cenk Demiroğlu üstlendi. Verimlilikte Somut Artışlar Gözlemleniyor Yapay zeka entegrasyonunun özellikle yazılım geliştirme ve test süreçlerinde sağladığı ölçülebilir verimlilik artışları dikkat çekici bir şekilde ortaya kondu. Katılımcı kurumlar, bu alanlarda yüzde 20’ye varan performans artışı gözlemlendiğini ve bu iyileşmenin süreçlerin daha sistematik, hızlı ve hatasız ilerlemesini sağladığını belirtti. Özellikle operasyonel birimlerde, geçmişte dış kaynak desteğiyle yürütülen pek çok görev artık kurum içi ekipler tarafından daha kısa sürede ve daha düşük maliyetle gerçekleştirilebiliyor. Kurumsal iletişim ve pazarlama departmanlarında ise üretken yapay zekâ araçlarının aktif kullanımı sayesinde, içerik üretiminden kampanya planlamasına kadar pek çok süreç yeniden tasarlandı ve hız kazandı. Bu dönüşüm verimliliğin yanı sıra kurum içi bilgi birikiminin artması, ekiplerin daha yaratıcı ve stratejik roller üstlenmesi gibi niteliksel katkılar da sağladı. Yapay Zeka Güçlü Bir Araç Ancak Asıl Fark Hâlâ İnsan Aklında Yapay zeka destekli sistemlerin devreye girmesiyle birlikte daha önce yüzlerce çalışanın yürüttüğü operasyonel işler artık daha az insan kaynağı ile daha verimli ve düşük maliyetle sürdürülebiliyor. Bu dönüşüm, özellikle çağrı merkezi ve arka ofis gibi tekrarlayan süreçlerde belirgin şekilde hissediliyor. Ancak veri, algoritma ve otomasyon süreçleri gelişse de asıl rekabet avantajı halâ insanın stratejik karar verme becerisinde yatıyor. Doğru veriyi doğru zamanda anlamlandırmak, yapay zeka çağında fark yaratan en önemli yetkinlik. Bu nedenle, “öğrenmeyi öğrenme” becerisi; değişen iş dinamiklerine uyum sağlamak ve kalıcı değer üretmek açısından kritik önem taşıyor. Yapay zeka henüz finansal hizmetlerin fiziksel dünyadaki temas noktalarına tam anlamıyla entegre olmadı ancak sektör liderlerine göre bu entegrasyon çok yakın bir geleceğin gerçeği olacak. Önümüzdeki dönemde, bireylerin finansal yapay zeka ajanları; kurumlar arası veri paylaşımı yapan diğer yapay zekalarla doğrudan iletişim kuracak, işlemleri onlar adına yürütecek. Ancak teknolojinin bu denli ilerlemesi bile, müşteri deneyimi tasarımı ve karmaşık problem çözme becerileri gibi alanların önemini ortadan kaldırmayacak. Aksine, bu alanlar; yapay zekanın sağladığı hız ve ölçek avantajını, insan odaklı stratejiyle buluşturan en kritik unsurlar hâline gelecek. Etik ve Regülasyon Boyutu Giderek Kritikleşiyor Yapay zekanın sunduğu yüksek verimlilik ve hız avantajlarına rağmen, yüksek regülasyonlu sektörlerde bu teknolojilerin hayata geçirilmesi ciddi bir etik ve hukuki denetim çerçevesi içinde değerlendiriliyor. Finans sektörünün doğası gereği ölçeği ne olursa olsun her bir yapay zekâ uygulaması; veri güvenliği, şeffaflık, hesap verebilirlik ve uyumluluk kriterlerine göre detaylı kontrol süreçlerinden geçmek zorunda kalıyor. Bu durum, teknolojik ilerlemenin mühendislik ya da verimlilik boyutuyla sınırlı kalmıyor. Kurumsal sorumluluk, etik ilkeler ve düzenleyici uyum ekseninde de ele alınması gerektiğini net biçimde gözlemleniyor. İnovasyonun sürdürülebilirliği neyin mümkün olduğu değil, neyin sorumlu biçimde uygulanabilir olduğu ile şekilleniyor. AI Week Tüm Hızıyla Devam Ediyor Özyeğin Üniversitesi etkinlik haftası boyunca “Perakendede Yapay Zekâ”, “Tarım ve Gıda Teknolojileri” ve “Sağlıkta Yapay Zekâ” gibi sektör odaklı oturumlarda alan uzmanlarını ağırlamaya devam ediyor.

İşletmelerin yüzde 49'u en az bir bulut çözümü kullanıyor Haber

İşletmelerin yüzde 49'u en az bir bulut çözümü kullanıyor

Redington Türkiye adına M2S Araştırma tarafından gerçekleştirilen ve 200 ve üzeri çalışanı bulunan 7 bin 447 işletmeyi kapsayan araştırma, şirketlerin yüzde 49’unun en az bir bulut çözümü kullandığını ve 500+ çalışanlı işletmelerde bulut kullanımının yüzde 3 oranında arttığını ortaya koyuyor. "Bulut teknolojileri verimliliği artırıyor." Araştırmaya göre, bulut teknolojileri kullanan işletmelerin yüzde 86'sı, bu teknolojinin verimlilik üzerinde olumlu etkisi olduğunu belirtiyor. Yapay zeka alanındaki gelişmelerin bulut kullanım tercihlerine yön verdiğini ifade edenlerin oranı ise yüzde 38 seviyesinde bulunuyor. Genel kullanım trendlerine bakıldığında, en yaygın tercih edilen bulut uygulamaları veri yedekleme (yüzde 59), e-posta (yüzde 58) ve veri depolama (yüzde 42) olarak öne çıkıyor. 500 ve üzeri çalışanlı işletmelerde ise Software as a Service (SAAS) kullanımı yüzde 42, Infrastructure as a Service (IAAS) kullanımı ise yüzde 44 seviyesinde ve birbirine yakın oranlarda seyrediyor. "Veri güvenliği ve IT maliyetlerini azaltma, şirketlerin önceliği." Bulut çözümlerine geçişin en temel sebepleri arasında veri hırsızlığı, veri sızıntıları ve sistem açıklarına karşı güvenli bir ortam sağlama ihtiyacı öne çıkıyor. İşletmeler, veri kaybını önleme, veri kurtarma ve veri güvenliği konularını en kritik öncelikler arasında değerlendiriyor. Özellikle hassas verilerin korunması ve iş sürekliliğinin sağlanması, bulut teknolojilerine olan ilgiyi artıran başlıca faktörler arasında yer alıyor. Bununla birlikte, artan IT giderlerini azaltma baskısı 2024 yılında daha da belirgin hale geldi. Geçtiğimiz yıl sekizinci sırada yer alan IT maliyetlerini düşürme hedefi, bu yıl yüzde 27,5 oranıyla dördüncü sıraya yükseldi. Bu durum, her dört şirketten birinin bulut çözümlerini sadece güvenlik değil, aynı zamanda operasyonel maliyetleri azaltmak amacıyla da benimsediğini gösteriyor. İşletmeler, dijital dönüşüm süreçlerinde maliyet optimizasyonunu önceliklendirirken, bulut tabanlı çözümlerin hem esneklik hem de uzun vadede tasarruf sağlaması nedeniyle bu teknolojilere yönelmeye devam ediyor. "Bulut çözümleri çeviklik ve operasyonel verimliliği artırıyor." Şirketlerin bulut teknolojilerine yönelmesindeki en önemli avantajlardan biri, projelerde yeni kapasite ihtiyaçlarına hızlı erişim ve kaynakların hızla devreye alınabilmesi olarak öne çıkıyor. Araştırmaya göre, işletmelerin yüzde 42’si bulut çözümlerinin çeviklik ve operasyonel verimliliklerini artırdığını belirtiyor. Bu da şirketlerin değişen iş dinamiklerine daha hızlı uyum sağlamasına ve rekabet avantajı elde etmesine olanak tanıyor. “Yatırımlarda öncelik güvenlik çözümleri ve veri yedeklemede.” Redington Türkiye’nin araştırmasına göre bulut alanında yatırım yapmayı planlayan şirketler için öncelikli alanlar arasında kurumsal kaynak planlaması (ERP), felaket kurtarma ve veri depolama çözümleri öne çıkıyor. 500 ve üzeri çalışanı olan şirketlerde ise güvenlik çözümleri ve veri yedekleme en kritik yatırım başlıkları olarak belirlenmiş durumda. İşletmeler, operasyonel sürekliliği sağlamak ve siber tehditlere karşı dayanıklılıklarını artırmak amacıyla bu alanlara öncelik veriyor. Araştırmaya göre, 500 ve üzeri çalışanı olan işletmelerin IT bütçeleri yüzde 44 artarak 6 milyon TL’ye ulaştı; bu bütçenin dörtte biri ise bulut çözümlerine ayrıldı. Redington Genel Müdürü Cem Borhan, araştırmanın bulgularını göz önünde bulundurarak şu ifadeleri kullandı: “Araştırmamız, Türkiye’deki her iki işletmeden birinin artık bulut çözümlerini kullandığını ve bu tercihte veri yedekleme önemli bir rol oynadığını gösteriyor. İşletmeler dijital dönüşüm süreçlerinde öncelikle veri güvenliği ve operasyonel sürekliliği hedeflerken, aynı zamanda bulut teknolojilerinin sunduğu maliyet avantajları ve çeviklik sayesinde rekabette bir adım öne çıkıyor. Biz de Redington Türkiye olarak şirketlerin dijital dönüşüm yolculuklarını daha stratejik ve güvenli adımlarla sürdürebilmeleri için dağıtımını üstlendiğimiz markalarımız ve iş ortaklarımız aracılığıyla sunduğumuz çözümlerle onların yanında olmaya devam edeceğiz.”

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.