Belirsizlik artık yeni gerçeğimiz. Ekonomik dalgalanmalar, küresel krizler, teknolojinin baş döndüren hızı… Dün kesin bildiğimiz pek çok şey, bugün anlamını yitirebiliyor. Bu durum yalnızca günümüz iş dünyasına özgü değil; aslında tarihin en kritik dönemlerinde de liderlerin en büyük sınavı belirsizlik olmuştur.
Kurtuluş Savaşı bunun en çarpıcı örneklerinden biridir. Anadolu işgal altındaydı, ordu dağılmış, umutlar tükenmişti. Atatürk’ün “Bütün ümitler tükenmişti” sözleri, o dönemin belirsizliğini özetler. İşte tam da o koşullarda belirsizliğin karanlığını Atatürk’ün liderlik ışığı aydınlattı.
Bugün bizler farklı bir çağda yaşıyoruz ama tablo benzer: belirsizlik ortadan kalkmıyor, aksine daha da derinleşiyor. Harvard Business School’dan Linda Hill’in ifadesiyle, “Liderin görevi artık sadece karar almak değil, aynı zamanda belirsizlikten öğrenmeyi mümkün kılmaktır.” Gallup’un 2023 araştırmaları da belirsizlik dönemlerinde çalışanların en çok “güven veren ve tutarlı” liderleri takip ettiğini gösteriyor.
Türkiye’de de pandemi sürecinde, büyük depremlerde ya da ekonomik dalgalanmaların yoğun yaşandığı dönemlerde gördüğümüz gibi, güven veren liderler fark yaratıyor. Lider, her zaman tüm cevaplara sahip kişi değildir; ama sorular karşısında ekibine güvenli bir yön sunabilen kişidir.
Sonuçta liderlik, sabit bir rotaya sahip olmak değil; fırtınanın içinde pusulayı doğru tutabilmektir.
Ve belki de bugün kendimize sormamız gereken soru şu:
Belirsizlik karşısında savrulanlardan mı olacağız, yoksa tıpkı tarihimizin en kritik anlarında olduğu gibi, rotayı yeniden çizen liderlerden mi?
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Gökhan Temotaş
Belirsizlik Çağında Liderlik
Belirsizlik artık yeni gerçeğimiz. Ekonomik dalgalanmalar, küresel krizler, teknolojinin baş döndüren hızı… Dün kesin bildiğimiz pek çok şey, bugün anlamını yitirebiliyor. Bu durum yalnızca günümüz iş dünyasına özgü değil; aslında tarihin en kritik dönemlerinde de liderlerin en büyük sınavı belirsizlik olmuştur.
Kurtuluş Savaşı bunun en çarpıcı örneklerinden biridir. Anadolu işgal altındaydı, ordu dağılmış, umutlar tükenmişti. Atatürk’ün “Bütün ümitler tükenmişti” sözleri, o dönemin belirsizliğini özetler. İşte tam da o koşullarda belirsizliğin karanlığını Atatürk’ün liderlik ışığı aydınlattı.
Bugün bizler farklı bir çağda yaşıyoruz ama tablo benzer: belirsizlik ortadan kalkmıyor, aksine daha da derinleşiyor. Harvard Business School’dan Linda Hill’in ifadesiyle, “Liderin görevi artık sadece karar almak değil, aynı zamanda belirsizlikten öğrenmeyi mümkün kılmaktır.” Gallup’un 2023 araştırmaları da belirsizlik dönemlerinde çalışanların en çok “güven veren ve tutarlı” liderleri takip ettiğini gösteriyor.
Türkiye’de de pandemi sürecinde, büyük depremlerde ya da ekonomik dalgalanmaların yoğun yaşandığı dönemlerde gördüğümüz gibi, güven veren liderler fark yaratıyor. Lider, her zaman tüm cevaplara sahip kişi değildir; ama sorular karşısında ekibine güvenli bir yön sunabilen kişidir.
Sonuçta liderlik, sabit bir rotaya sahip olmak değil; fırtınanın içinde pusulayı doğru tutabilmektir.
Ve belki de bugün kendimize sormamız gereken soru şu:
Belirsizlik karşısında savrulanlardan mı olacağız, yoksa tıpkı tarihimizin en kritik anlarında olduğu gibi, rotayı yeniden çizen liderlerden mi?