Geçtiğimiz hafta hep birlikte yepyeni bir maceranın ve bakış açısının kapılarını aralamıştık. "Benim Dikey Dünyam" mottosuyla yola çıktığımız bu köşede; liderlik, motivasyon ve koçluk eksenindeki derinlemesine analizlerimi sizlerle paylaşmaya devam edeceğim.
Bu yolculukta amacımız, yalnızca klasik liderlik yaklaşımlarını anlatmak değil; bakış açımızı yüksek bir irtifaya taşımak. Yani zirveye ulaşmak. Çünkü ben, profesyonel hibrit kariyerimin sağlam zeminini, yüksek irtifa dağcılığının zirve tecrübesiyle birleştiriyorum.
Şimdi ise ilk adımı atma, risk alma ve dönüşüm yoluna girme zamanı.
Konfor Alanı Nedir, Neden Bu Kadar Çekicidir?
Konfor alanı, bildiğimiz, alıştığımız, bizi zorlamayan alandır.
• Güvenlidir ama sınırlıdır.
• Rahattır ama gelişimi engeller.
• Tanıdıktır ama ilham vermez.
Liderlikte konfor alanı, çoğu zaman “alışılmış yönetim tarzı”, “güvenli kararlar” ya da “risk almaktan kaçınmak” şeklinde karşımıza çıkar. Oysa gerçek liderlik, bilinmeyene cesaretle adım atmaktır.
Dağcılıktaki İlk Geçit: Fiziksel ve Zihinsel Eşik
Yüksek irtifa tırmanışlarında, bazen ilk geçit en zorlu olandır.
• Vücut yeni koşullara adapte olmaya çalışır.
• Zihin, “geri dönsem mi?” sorusunu fısıldar.
• Ekip içinde ilk çatışmalar, ilk uyumsuzluklar yaşanabilir.
İşte tam bu noktada, liderin içsel motivasyonu ve dışsal destek kaynakları devreye girer.
Liderlikte Motivasyonun Kaynağı: İçsel mi Dışsal mı?
• İçsel motivasyon: Değerler, amaç, kişisel anlam.
• Dışsal motivasyon: Takdir, başarı, ödül, statü.
Kalıcı liderlik, içsel motivasyonla beslenir. Dışsal kaynaklar destekleyicidir ama yön gösterici değildir.
Kurumsal Hayatta Konfor Alanı: Sessiz Kalmak mı, Ses Olmak mı?
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Hakkı Şenkeser
İlk Geçit: Konfor Alanından Çıkmak
“Yolculuk Başladı: Artık Hareket Zamanı”
Merhaba sevgili Kapsül Haber Ajansı okurları.
Geçtiğimiz hafta hep birlikte yepyeni bir maceranın ve bakış açısının kapılarını aralamıştık. "Benim Dikey Dünyam" mottosuyla yola çıktığımız bu köşede; liderlik, motivasyon ve koçluk eksenindeki derinlemesine analizlerimi sizlerle paylaşmaya devam edeceğim.
Bu yolculukta amacımız, yalnızca klasik liderlik yaklaşımlarını anlatmak değil; bakış açımızı yüksek bir irtifaya taşımak. Yani zirveye ulaşmak. Çünkü ben, profesyonel hibrit kariyerimin sağlam zeminini, yüksek irtifa dağcılığının zirve tecrübesiyle birleştiriyorum.
Geçtiğimiz hafta “Base Camp - Kendini Tanıma Cesareti” başlıklı yazımızla ilk adımı atmıştık. Hadi gelin şimdi de ikinci adımı hep birlikte atalım.
“Benim Dikey Dünyam” köşemizin ikinci durağında, liderlik yolculuğunun en kritik geçitlerinden birine geliyoruz: konfor alanından çıkmak.
İlk yazımızda “Base Camp”te durduk, düşündük, kendimizi tanımak noktasında cesur olduk.
Şimdi ise ilk adımı atma, risk alma ve dönüşüm yoluna girme zamanı.
Konfor Alanı Nedir, Neden Bu Kadar Çekicidir?
Konfor alanı, bildiğimiz, alıştığımız, bizi zorlamayan alandır.
• Güvenlidir ama sınırlıdır.
• Rahattır ama gelişimi engeller.
• Tanıdıktır ama ilham vermez.
Liderlikte konfor alanı, çoğu zaman “alışılmış yönetim tarzı”, “güvenli kararlar” ya da “risk almaktan kaçınmak” şeklinde karşımıza çıkar. Oysa gerçek liderlik, bilinmeyene cesaretle adım atmaktır.
Dağcılıktaki İlk Geçit: Fiziksel ve Zihinsel Eşik
Yüksek irtifa tırmanışlarında, bazen ilk geçit en zorlu olandır.
• Vücut yeni koşullara adapte olmaya çalışır.
• Zihin, “geri dönsem mi?” sorusunu fısıldar.
• Ekip içinde ilk çatışmalar, ilk uyumsuzluklar yaşanabilir.
İşte tam bu noktada, liderin içsel motivasyonu ve dışsal destek kaynakları devreye girer.
Liderlikte Motivasyonun Kaynağı: İçsel mi Dışsal mı?
• İçsel motivasyon: Değerler, amaç, kişisel anlam.
• Dışsal motivasyon: Takdir, başarı, ödül, statü.
Kalıcı liderlik, içsel motivasyonla beslenir. Dışsal kaynaklar destekleyicidir ama yön gösterici değildir.
Kurumsal Hayatta Konfor Alanı: Sessiz Kalmak mı, Ses Olmak mı?
Bir kurumda konfor alanı:
• “Böyle gelmiş, böyle gider” yaklaşımıdır.
• Yenilikten kaçınmak, risk almamak, statükoyu korumaktır.
• Oysa dönüşüm, konfor alanının dışına çıkıldığında başlar.
Kurumsal liderlikte ilk geçit, çoğu zaman şu soruyla başlar:
“Bu projeyi neden yapıyoruz?”
Ve devam eder:
“Daha iyisi mümkün mü?”
Benim İlk Geçidim: Zirveye Giden İlk Cesur Adım
Kendi liderlik yolculuğumda, ilk geçit çoğu zaman bir karar anıydı:
• Konforlu pozisyonu bırakmak
• Yeni bir sorumluluk almak
• Bilinmeyene adım atmak
Her seferinde şunu fark ettim: Konfor alanından çıkmak, sadece bir adım değil; bir zihniyet değişimidir.
Dikey Düşünme Sorusu:
Bugünkü yazımızın sonunda sizi yine bir düşünce egzersizi bekliyor:
Sizce sizi en çok ne konfor alanınızda tutuyor: alışkanlıklar mı, korkular mı, çevrenin beklentisi mi?
Sevgilerimle,